Kuzey Ay Düğümü Akrep Burcunda

Geliştirilecek Nitelikler

Bu alanlarda çalışmak gizli yeteneklerin ve becerilerin ortaya çıkmasına yardıma olabilir.

• Özdisiplini
• Yapıcı değişimi seçmek
• Durgunluğa ve düşük enerjiye neden olan şeyi bırakmak
• Yararsız malı mülkü bırakmak
• Onlara sahip olmak zorunda olmadan nesnelerden zevk almak
• Başkalarının desteğini kabul etmek (fikirler, para, fırsatlar)
• insana kendisini canlı hissettiren yüksek risk durumlarından zevk almak
• Başkalarının psikolojisinin (isteklerinin, gereksinimlerinin ve güdülerinin) farkında olmak
• Başkalarıyla partnerliğe, onları desteklemeye ve güç birliği yapmaya açık olmak

Geride Bırakılacak Eğilimler

Bu eğilimlerin etkisini azaltmaya çalışmak yaşamı daha kolay ve daha zevkli kılmaya yardımcı olabilir.

• Rahatlığa ve statükoya (mevcut duruma) bağlılık
• Mülkiyetçilik
• Biriktirmek ve sahip olmakla aşırı ilgilenmek
• Geçmişte verdiği kararlan sorgulamak
• İnatçılık
• Bedensel arzulara saplanıp kalmak
• Başka bir yol daha kolay olmasına karşın, her şeyi tekrar tekrar aynı (zor) biçimde yapmak
• Başkalarının görüşlerine ve değişime direnmek

KAÇINILACAK TUZAK

Akrep Kuzey Düğümü insanının Aşil’in topuğu rahatlıktır (“Yaşamın hedefi rahat olmaktır; yaşamımı sürdürebilmek için çok şeye sahip olmalıyım”); bu da onu bitmez tükenmez bir biriktirme arayışı tuzağına düşürebilir (“En sonunda yeterince param ve mal mülküm olduğunda, kendimi iyi hissedeceğim ve başkalarıyla ilişki kurabileceğim”). Bu düşünüş maddi, bedensel, zihinsel, duygusal ve ruhsal düzeylerde durgunluğa yol açar. Yaşam deneyimi, bu insanın kendisini yaşamına canlılık katacak değişimleri yapacak kadar rahat hissetmesini sağlayacak yeterince “madde”ye asla sahip olamayacağını göstermiştir. Akrep Kuzey Düğümü insanı, daha yüksek bir güç ve canlılık hali kazanmak için, mevcut rahatlık düzeyini yitirmeyi göze almaya gönüllü ol¬malıdır.
Sonuç, onun başka birisiyle birleşebileceğini düşünmesini ve tüm gereksinimlerini karşılayabilecek kadar şeye sahip olduğunu hissetmesini sağlayacak kadar yeterince paraya ve kişisel mala mülke asla sahip olmayacağıdır. Bir noktada o kendisiyle aşırı ilgilenmeyi bırakmalı ve tüm gücünü partnerliğe koymalı¬dır. İroni şu ki, o en sonunda bir başkasıyla birleştiğinde, karşılıklı olarak güçlendirici ilişki onu zengin edebilir!

BU İNSAN ASLINDA NE İSTER ?

Bu insanın aslında istediği şey paradır. O, “gerçekten yaşamaya” başlayabilmek için bir rahatlık ve istikrar duygusu kazanmak amacıyla para ve mal mülk biriktirmek ister. Bunu başarabilmek için, o başkalarıyla partnerlikler oluşturmaya, paylaşabileceği ben¬zer değerleri ve kaynaklan (para ya da yetenek) olan insanları bulmaya gönüllü olmalıdır.
Eğer Akrep Kuzey Düğümü insanı yeteneklerini partnerinin enerjisini yükseltmek için kullanırsa, bir ayrılık duygusunu (benim param/senin paran, benim kaynaklarım/senin kaynakların) sürdürmek yerine, diğer kişiyle bir takım oluşturacak biçim¬de birleşirse, sonuç her iki taraf için büyük parasal ödüller olabilir. Kârın belli bir yüzdesini alacağına dair, sözleşmeye bağlı bir anlayışla, bu insan, partnerinin enerjisini ve gücünü takımın başarısını yükseltecek biçimde artırmaya odaklanabilir. Parasal anlaşmalarda, Akrep Kuzey Düğümü insanının partnerine neyin adil olacağını sorması daha iyi olur, çünkü diğerleri onu onun kendisine verdiği değerden daha çok takdir ederler.

Yetenekler/ Meslek

Bu insan harika bir editördür, çünkü o başkalarının zihnini araştırma, niyetlerini ayırt etme ve materyali berrak bir biçimde aydınlığa kavuşturma yeteneğine sahiptir. O, başkalarının projelerini ve işlerini güçlendirme yeteneğine sahiptir ve bunu yaptığında, diğer kişi onu cömertçe ödüllendirebilir. Bu, özellikle başka insanların paralarıyla çalışma konusunda geçerlidir bankacılık, sigortacılık, ya da yatırımlar gibi. O ayrıca psikolog (başkalarının değişmelerine yardım etme sürecinde, kendisi de değişebilir) ve özel dedektif olarak, ya da sırları araştırmayı içeren diğer iş kollarında çok başarılı olabilir.
Akrep Kuzey Düğümü insanı doğuştan ayrıntılara dikkat etme ve kararlılık becerisine sahiptir ve bu kalıcı sonuçlar yaratabilir. O bu geçmiş yaşam yeteneklerini kriz durumlarında den¬ge ve istikrar yaratmak için kullandığında, onun güvenilirliği ilgili herkese rahat ve güvenli gelen bir ortam yaratır. Ancak, eğer o statüko yönelimli olan, gelişme olmadan mevcut durumu korumayı gerektiren bir mesleğe girerse, çok geçmeden durgunlaşabilir, saplanıp kalabilir ve canlılıktan yoksunlaşabilir. O, kriz yönelimli olan ya da sürekli değişim ve gelişim içeren meslekler¬de daha iyidir, çünkü bu heyecan ve kişisel tekâmül potansiyeli getirir.

Akrep Kuzey Düğümü İçin iyileştirici onaylamalar

• “Değişimi benimsemek canlılığa yol açacaktır.”
• “Enerji verici değişimi seçtiğimde, kazanırım; statükoyu seçtiğimde, kaybederim.”
• “Değişimin alternatifi durgunluktur.”
• “Başkalarını güçlendirdiğimde, onlar benim değerimi anlarlar.”
• “Başkalarının değerlerine ve güdülerine derinlemesine baktığımda, kime güveneceğimi bilirim.”

KİŞİLİK

Katı, Sınırlayıcı Değerler
Akrep Kuzey Düğümü insanı bu enkarnasyona kendisini iyi hissetmek için ne yapması gerektiğiyle ilgili geçmiş yaşamlarından kalma katı fikirlerle geldi ki bu da onun için çok ağır bir yüktür.
Çoğu bebek çıplak doğar, ama bu insan değil! Sanki Akrep Kuzey Düğümü insanı on gömlek, on dört kazak, on iki pantolon ve yarım düzine palto giymiş gibi doğmuştur. O tüm geçmiş yaşam yüklerini beraberinde getirir ve bu da yaşamayı olması gerekenden çok daha fazla zorlaştırır. Onun bu enkarnasyonda başarması gereken başlıca şey, bırakmaktır. Aksi takdirde, aşırı mal mülk, geçmiş yaşam değerlerine (“bazı şeylerin nasıl olması gerektiği”ne) mantıksız bağlılık ve başkalarıyla ilişki kurmakta isteksizlik bu insanın durgunlaşmasına neden olabilir.
O yaşamın enerjisine açık olmalı ve başkalarının fikirlerini dinlemelidir. Birisi ona, “Bak, bu palto güzel değil. Onu çıkarsan çok daha iyi olur,” dediğinde, onun ilk içgüdüsü sahip olduğu şeye tutunmaktır. Ama eğer söz dinler ve o paltoyu (eski değeri) çıkarırsa, kendisini çok hafiflemiş hisseder. Eğer o bir değere bak¬tığında enerji düzeyi düşmeye başlarsa, bu onun bırakması gereken bir değerdir.
Örneğin, eğer bu insan her sabah kalktığında güne başlamadan önce bir mum yakmayı ve yatak odasının her köşesine dokunmayı gerektiren bir değeri barındırıyorsa, bu ritüel onun saplanıp kalmasına yol açabilir. Her şeyin nasıl olması gerektiğiyle ilgili geçmiş yaşam fikirleri onun “saplanıp kalmasına” ne¬den olabilir. Ama o bu değerlerin artık doğru olmadığını ve aslın¬da onun enerjisini tükettiğini fark etmeyi öğreniyor.
O bunları bırakmasına yardımcı olmak için iki şey yapabilir: Önce, kendisini sınırlayan değerleri ve idealleri yeniden değerlendirmelidir; bunlar iş, din, ilişkiler, özdeğeri, ahlak kuralları, yaratıcılık, aile, hedefler ile insanların “iyi” olmak için yapmaları gereken şeylerle ilgili değerlerdir. O, “İyi olmak için bu¬nu yapmalıyım,” diye düşündüğünde, eğer bunun çevresinde bir ağırlık duygusu hissederse, bu fikirden vazgeçerek kendisini da¬ha hafif hissedebilir. İkincisi, o başkalarının değerleriyle daha çok ilgilenmelidir. Başkalarının önem verdikleri şeyleri gerçekten dinlemelidir, çünkü başkaları ona enerji veren ve yükünü hafifleten değerli perspektifler sunabilirler.
Akrep Kuzey Düğümü insanı başkalarına hedeflerine erişmeleri için yardım etmenin yararını da görür, çünkü bu süreç diğer kişinin onun hakkında neyin önemli olduğuyla ilgili düşüncesini gösterir. Bu enkarnasyonda, diğerleri çoğunlukla, bu insa¬nın değerini kendisinden daha berrak bir biçimde hissederler. Bu, Akrep Kuzey Düğümü insanının işinin başkalarının somut sonuçlar yaratmalarına yardım etmek olmasından ötürüdür ve başkaları bunu yapmak için bu insanın neyine muhtaç oldukla¬rını bilirler.
O, başkalarını güçlendirirken ve hayallerini gerçekleştirmelerine yardım ederken, başkaları da onu değişmesini ve geliş¬mesini sağlayacak enerjiyle besleyerek karşılık verirler. Bu in-san, başkalarının ve onların değerlerinin onun sınırlı dünyasının sınırlarını aşıp şimdiki zamanın canlılığına açılmasına yardımcı olmalarına izin vermelidir.
Akrep Kuzey Düğümü insanı ruhsal değerlere bile genişle¬meden çok daralmaya yol açan bir biçimde bağlanabilir. Örne¬ğin, o dürüstlüğe ve sadakate değer veriyor olabilir. Bu değerler burada ve şimdi uygulandığında daima doğrudurlar. Ama eğer bu insan bir işte yirmi yıl kalmışsa ve ilk beş yıldan sonra bu iş onun yaşam gücünü ağır bir biçimde bastırmışsa, o kendisine sa¬dık kalmamış demektir. Onun ruhsal değerleri bile şimdiki za-mana aktarılmalıdır. Sadakat nedir? Sadakat, insanın en derin yanına sadık olması anlamına gelir ve yaşam ilerledikçe bu da değişebilir.

Dar Açıdan Görüş

Bu insanın tek amaçlı olmaması ve aşırı odaklanmaması da onun için yararlı olacaktır. Bir kez o hedefini belirlediğinde, proje¬ye ya da göreve görüşünü genişleterek yaklaşmalıdır. O, işe baş¬kalarının ve diğer yaratıcı tarzların katılmasına izin verdiğinde, bu uğraş daha çekici ve eğlenceli olur. O zaman amaç, başkala¬rıyla ortak bir hedefe ulaşmak için birleşmenin yakın ilişkile¬rinden zevk almak haline gelir. Bu, Akrep Kuzey Düğümü insa¬nının görevden çok, insanlara önem vermesine yardımcı olur.
Eğer o zihnini geniş tutmaya çalışmazsa, işleri yapmanın ancak “tek bir yolunu” görebilir ve bu yüzden işleri belirli bir biçimde gitmeye zorlayan bir enerji yaratır. Bu onun çok aşırı çalışmasına yol açtığından, o bunun sıkıntısını herkesten daha çok çeker.
Bunun anahtarı, onun kendi “dar açıdan görüş”ünün far¬kına varmasıdır. O ne yaptığını idrak ettiğinde, durup, derin bir soluk alıp, görüşünü genişletebilir ve belki işi kendi bildiği gibi yapmasının sonuçta o kadar önemli olmadığını anlayabilir. Bu insanın bu “dar açıdan görme” eğilimini yenmek için bir hayli çaba göstermesi gerekir. Onun için o duygusal alandan çıkmak kendi yolunun doğru olduğunu kanıtlamaya çalışmak¬tan vazgeçmek ve dinleyebileceği bir alana girmek gerçekten zordur. Bu yeni bir alışkanlıktır; ama bir kez o diğer kişinin gü¬dülerine, gereksinimlerine ve arzularına gerçekten odaklanmaya başladığında, diğer kişiyle birleşip her iki taraf için de daha çok güç ve canlılık yaratma konusunda diğer düğümsel gruplardaki¬lerden daha yeteneklidir.

Bedensel Zevklere Düşkünlük

Akrep Kuzey Düğümü insanı geçmiş yaşamlarda birçok rahatlık ve zevk deneyimi geçirmiştir; o, yaşamın duyusal zevklerine ya¬bancı değildir. Aslında, bu geçmiş yaşam eğilimi onun yemeye, içmeye ve biriktirmeye aşırı düşkünlük göstermesine neden olabilir. Duyusal zevklere içgüdüsel uyumlanışından ötürü, o eğer bir şeyden zevk alıyorsa, onu tekrarladığı sürece zevk almaya de¬vam edeceğini düşünür. Ama bu enkarnasyonda, bu fikir iyi bir sonuç vermez. Bu insan için, zevkin tekrarı bu ister mal mülk, ister kilolarca et, ister çalışma alışkanlıkları, ya da durgunluk ol¬sun birikimin ağır yüküne yol açar.
Örneğin, eğer o yengeç seviyorsa, onu sınırsız miktarda yi¬yebilir. Ya da eğer bu iyi bir şarap veya viskiyse, onu sonsuza dek içebilir. Eninde sonunda, onun duyularını dizginlemesinin tek yolu, aşırıya kaçmayı bırakması ve uzun vadede karşılaşaca¬ğı olumsuz sonuçların bir anlık zevke değmediğini anlamasıdır. Bu insan için orta yol yoktur onun kendisini sınırlayan şeyler¬den tümüyle vazgeçmesi ve artık onlara düşkünlük göstermeme¬si gerekir. O, kendisini güçlendirmek için, duyusal ve fiziksel zevklerinin zararını özdisipliniyle azaltmalıdır.
Bazen onu aşırıya kaçan alışkanlıklarını değiştirmeye zor¬lamak için dışsal bir kriz gerekir. Örneğin, eğer kalbiyle ilgili bir sağlık sorunu ortaya çıkarsa, o hemen daha sağlıklı bir beslenme rejimine geçebilir. O zaman yeni ama yararlı bir rutine girer. Bu insan fiziksel duyularından dokunmaktan, tatmaktan, koklamaktan gerçekten çok zevk alır; o doğuştan Doğa Ana’ya uyumludur ve ondan bir hayli beslenir. Bu yüzden o, çoğunluk¬la, bahçede çalışmaktan zevk alır: Elleriyle çalışmaktan hoşlanır ve toprakla ilişki kurmaktan doyum alır. Bitkilerin nasıl büyü¬meleri gerektiğiyle ilgili zihinsel imgelerinden çok, doğanın ener-jisiyle temasta olduğunda, sükûnet hisseder ve sevinç duyar. Her bitkinin iyi gelişmek için neye ihtiyacı olduğunu fark edip bunu sağladığında, bu ona bireysel gereksinimleri belirlemek için ken¬di dışındaki bir enerjiye uyumlanmanın değerini öğretir.

“BENİM YOLUM: ZOR YOL”

KENDİNE GÜVENMEK

Akrep Kuzey Düğümü insanı geçmiş yaşamlarda çok çalışkan bir insandı: O çiftçi, toprak sahibi ve inşaatçı idi. Bunlar yaşamı sürdürmesinin onun kendi kendisine yeterli olmasına bağlı oldu¬ğu kendi yolunu kendisinin açtığı ve değerli olduğunu düşündü¬ğü şeyi inşa ettiği yaşamlardı. O istediklerini kendi çabalarıyla elde etti; mal mülk ve servet birikimi onun değerini onaylayan ödüllerdi.
Bu insan usta bir inşaatçıydı. Bu yüzden, bu yaşamda o her şeye bir inşaatçı kafasıyla yaklaşır hiçbir aşamayı atlamadan, yavaş ve sağlam biçimde ilerler. O, yaptığı işle gurur duymaya, sonuçların tam istediği gibi olması için ayrıntılara titizlikle dik¬kat etmeye ve işleri “kendi bildiği gibi, zor yoldan” yapmaya bağ¬lıdır. Geçmiş yaşamlarda bu yaklaşım iyi sonuç vermesine kar¬şın, bu yaşamda bu onun saplanıp kalmasına yol açar, ilerleme¬sini yavaşlatır, öyle ki sonunda görev çok ağır gelebilir ve o vaz¬geçebilir.
Geçmiş yaşamlarda, servet, mal mülk, dolu bir kiler ve mad¬di konfor hedeflerdi. Ailesinin maddi gereksinimlerini karşıla¬maya odaklanmak için, o duyarlılığını maddi gereksinimlere uyumlamak, psikolojik gereksinimleri görmezden gelmek zorundaydı. O, sadece elindeki görevi dikkate alma alışkanlığını geliştirdi.
Onun özdeğeri duygusu, birey olarak kim olduğuna değil, ne yaptığına dayanıyordu. İroni şu ki bu yaşamda, o bir partnerle birleşinceye dek gerçek maddi başarıdan yoksun kalacaktır. Geç¬miş yaşamlarda o kendisinin önemli olduğunu düşündüğü şeyi inşa etmiştir, ama şimdi toplum için yararlı olan şeyi inşa etmek zorundadır. Bunu başarmak için, onun başkalarıyla birleşmesi gerekir. Artık onun bunu “kendi başına” yapmasına izin veril-meyecektir, çünkü bu onun insanlardan ayn’lık duygusunu, güç¬süzlüğünü ve durgunluğunu artırır.
Geçmiş yaşamlarda bu insan çevresindeki insanların değe¬rini fark etmemiş olmasına karşın, şimdi onun başarması gere¬ken şey başkalarının güçlerini ve yeteneklerini tanımak ve karşı¬lıklı olarak güçlenmek için onlarla birleşmektir. Bu enkarnasyonda, onun partnerliğe ve kaynaklan paylaşmaya direnmeyi bı¬rakması programlanmıştır. O gücünü başkalarının gücüyle bir¬leştirmeyi, yaşamını yeniden enerjik ve canlı kılmayı ve yolunu daha kolaylaştırmayı öğreniyor. O kendi gücüne sahip insanları destekleyerek ve onlar tarafından desteklenerek ve karşılıklı enerji alışverişinden maddi ve ruhsal yararlar elde ederek gücü¬nü tekrar kazanabilir.

GÖREV YÖNELİMLİ

Akrep Kuzey Düğümü insanı işleri eksiksiz yapmaya, ayrıntılara titiz bir biçimde dikkat etmeye bağlıdır: “Benim yolum, zor olan yol.” Bu enkarnasyonda, diğer insanların ona yardım etmek için yeni fikirler, bilgiler, para, vs. vermeleri gerekmektedir. Ama o yardım istemez. Çimleri biçmek gibi basit işleri bile kendi bildiği gibi yapar. Yaşamı gereğinden çok daha fazla zorlaştırır; o sıra¬da, o “bunun başka yolunun olmadığını” düşünebilir, ama so-nunda kendisini tükenmiş hisseder.
O genellikle bunun farkında olmamasına karşın, onun aşırı görev yönelimi çevresindekileri düş kırıklığına uğratabilir. O, baş¬kalarını onları güçlendirecek bir biçimde görevlendirmeyi ve diğer kişinin yaratıcılığından yararlanmayı öğreniyor. Örneğin, eğer o kızına pasta yapmayı öğretiyorsa ve onun bunu kendi yolun¬ca yapmasına izin verirse, bu, çocuğa becerilerini geliştirme, ya¬ratıcılığını uygulama ve yeteneğine güvenme fırsatını verir.
Yaratıcılık enerjidir. Bir insanın bir şeye enerji harcamayı istemesi için, kendisini yaratıcı hissetmesi ve bunu kendi yolun¬ca yapabileceğini hissetmesi gerekir. Bu fikir Akrep Kuzey Dü¬ğümü insanı için yenidir. O, çocuğun yaratıcılığını düşünmekten çok, normal olarak şuna odaklanır: “Yapılacak iş bu, bir pasta yapmak ve elbette daima pasta tarifini uygulayacaksın ve elbet¬te daima doğru aletleri kullanacaksın, vs.” O, kişiden çok, göreve odaklanır. Şimdi o, kişiye ve onun elindeki işi yapacak güveni geliştirmesine yardımcı olmaya odaklanmayı öğreniyor. Görev yerine, kişiye odaklanmanın ödülleri çok büyüktür.

YArdIm Kabul Etmek

Bu insan yaşamı sürdürmenin fiziksel olarak zor olduğu o kadar çok enkarnasyon geçirmiştir ki, bu enkarnasyonda o yaşamın peş peşe uzun ve zor süreçler içermesinden “rahatlık” duyabilir, çünkü bilinçaltı olarak, buna alışkındır. Böyleymiş gibi bir his verse de, bu doğru değildir. Akrep Kuzey Düğümü insanı, “rahat olmayı,” işleri başkalarıyla birlikte yapmanın heyecanı ve canlı¬lığına değişmelidir.
Ayrıca, bu insanın başkalarından yardım kabul etmeye di¬renmesi “her şeyi zaten bildiği” duygusuna da dayanır bu yüz¬den o dinlemek istemez. Kendisini kendi çabalarıyla geçerli kıl¬mak için, her şeyi kendi bildiği gibi yapmakta ısrar eder. Ne yazık ki, bu dipsiz bir kuyudur. Bu enkarnasyonda, o kendisini iyi hissetmek için özdeğeri duygusunu kendi başına asla yeterince geliştiremez.
Bu davranış kalıbını tanımak ondan kurtulmanın ilk adı¬mıdır. Ama o geçmiş yaşam deneyimlerine dayanan bir önceden programlanmış eylemler “tüneli”nden geçerken, geçmiş durum¬larda işe yaramış yanıtlar şimdiki soruna uymasa da, onun başkalarını dinlemesi çok zor olabilir. Başkalarının görüşlerine ken¬di enerjisinin ve psikolojisinin durumu nasıl değiştirdiğini gör¬meye açık olarak, bu insan geçmişte öğrendiği şeyi şimdiki soru¬na nasıl uyarlayacağını görebilir ve çabaları daha etkili olur.
Akrep Kuzey Düğümü insanı o kadar iyi ve yalın bir kalbe sahiptir ki, eğer bunu kabul etse, başkaları ona yardım etmek is¬terler. Bu başkalarının yardımını kabul edecek alçakgönüllülüğü ve tek sahiplikten vazgeçmeye gönüllü olmayı gerektirir. Bunu yapma yeteneği, diğer kişinin iyiliğini takdir ederek kazanılır. O başkalarına değer vermeye başladığında, başkalarının ona sun¬dukları yardımı kabul etmeye doğal olarak açılır.
Bu insan geçmiş yaşamların ve bu yaşamın ağır çalışma¬sından yorulmuştur, ama o değişimi daha çok çabayla özdeşleştirir ve bu yüzden değişime direnir. Aslında, değişim onun canlan¬masının, özgürlüğünün ve mutluluğunun anahtarıdır! Bu yüzden, riskler almaya ve değişim geçirmeye gönüllü olmak bu kont¬rolü ve rahatlığı yitirmek anlamına gelse bile doğru yoldur.
Onun yaşamı zor olabilir, çünkü o her şeyi kendi başına yapmaya çalışmaktadır ve bir fikirle daha uğraşmak zorunda kal¬mak istemez. Aslında, diğer kişinin söylediği şeyi işitmez bile (işitmek istemez), çünkü bu ona yükünü ağırlaştıracak “bir şey daha” gibi gelir. O, insanların ondan daha çok enerji isteyecekle¬rini düşünür, ama eğer kendisini başkalarının görüşlerine açar¬sa, diğerleri onu gereksindiği enerjiyle beslerler. Aslında, saplan¬dığı rutinden çıkmak ve muazzam görevlerinden kurtulmak için, onun başkalarının bilgisine ihtiyacı vardır.

DİRENİŞ

İNATÇILIK

Bir yere kadar, Akrep Kuzey Düğümü insanı başkalarının “hak¬lı” olmalarına karşı direnir ve bu ona zarar verir. Bunu yaptığı¬nı fark etmeden, o enerjisine ve kaynaklarına katkıda bulunma¬ya çalışanları kendisinden uzaklaştırabilir. O aşırı derecede inatçı olma eğilimindedir ve bu özellikten çevresindekiler kadar çok zarar görür. Geçmiş yaşamlarda, o hedeflerine erişmek için kararlılık ve tek amaçlılık geliştirmek zorundaydı; aşırı kullanım sonucu, bu kararlık mantıksız bir inatçılık haline gelmiştir. Şimdi bu onun enerjisini yeniden can-landırmak ve engellerden kurtulmak için muhtaç olduğu yeni fi¬kirleri kabul etmesini engeller.
İnatçılık bu insan için büyük bir yol engeli olabilir. Eğer bi¬risi ona bir şey yapmasını söylerse, o kasten onu yapmayabilir; eğer birisi “Bunu yapma!” derse, sırf ona ne yapacağının söylen¬mesini istemediğinden, yine de onu yapabilir. Bu insan çok inat¬çıdır, çünkü her şeye “senin yoluna karşı benim yolum” olarak bakar; bu da her şeyi bir kazan/kaybet durumuna (bir tarafın kazandığı, diğerinin kaybettiği bir duruma) dönüştürür. Oysa birisi ona bir şey yapmasını söylediğinde, onun yapacağı en iyi şey diğer kişiye şöyle sormaktır: “Bunu yapmamı neden istiyor¬sun? Hedefin ve niyetin nedir?” İnatçılıkta diğer kişiyi iten bir enerji vardır. Ama bu insan, “Bunu bu şekilde yaparak neyi ba¬şarmaya çalışıyorsun? diye sorarak, rekabet duygusunu ve inat¬çılığını aşabilir.
Diğer kişinin amacını anladığında, Akrep Kuzey Düğümü in¬sanı onu desteklemeye daha gönüllü olur. Diğer kişiye güdüsünün ne olduğunu ve neyi başarmaya çalıştığını sorması bu insanı şöy¬le düşünmeye açar: “Bir dakika, belki bu birlikte yapabileceği¬miz ve bir kazan/kazan durumu yaratabileceğimiz bir şeydir.”
Çoğunlukla, bu insan inatçılaştığında, bu bir zamanlama meselesidir. O, bunun hedefine erişmek için en iyi yol olduğunu düşündüğünden, yavaş yavaş, adım adım ilerleme eğilimindedir. Sonra, başkaları onun hedefine daha çabuk ulaşmasına yardımcı olabilecek öneriler sunduklarında, o zamanlamasını hızlandır¬maktan korkabilir. Çok hızlı gitmekten, bir adımı atlamaktan ve kontrolü yitirmekten korkar. O zaman sonuçlar yüzde yüz “onun” olmayabilir ve bu insan sahipliğe o kadar bağlıdır ki, o sonucu paylaşma düşüncesi onu güvensiz kılar. Ve bazı bakımlardan o haklı olabilir. Eğer başkalarından gelen tüm önerilere hiç ayırt etmeden güvenirse, bunların bazıla¬rı, onun sürecini kolaylaştırmak yerine, onu farklı bir yöne yönlendirebilir. Bu yüzden, o başkalarının güdülerine uyumlanmalı, geçici olarak diğer kişinin enerji alanına girmeli ve bu birleşme sonucunda kendisini daha güçlenmiş ve canlanmış hissedip his¬setmediğini görmelidir. Eğer yanıt evetse, o zaman o tek sahipli¬ği bırakmalı, diğer kişinin zamanlamasıyla birleşmeli ve karşı¬lıklı olarak güçlendirici bir partnerliği yaratmaya katılmalıdır.
O yavaş yavaş ilerlediğinde kendisini güvenli ve rahat his¬seder, çünkü adım adım, hedefine önceden kestirilebilir bir bi¬çimde erişeceğini görebilir. Daha hızlı zamanlamaya sahip insan-lar görüntüye girdiklerinde, o hızlanmaktan korkar, çünkü istik¬rarsızlık ve başarısızlıkla karşılaşmaktan korkar. Gözden kaçır¬dığı şey, diğer kişinin gücüdür.
Örneğin, onun ortağının özel bir jet uçağı olsa bile, o New York’tan Delaware’e giden treni kaçırmayı göze almak istemeye¬bilir, çünkü bir sonraki tren ertesi gün kalkacaktır. O, daha hızlı zamanlaması olan insanların, onun hedefine heyecan verici se¬rüvenler de içerebilecek daha direkt bir yoldan daha çabuk eriş¬mesine yardım edebilecek yetenekleri ve kaynakları olabileceğini dikkate almalıdır. O sahipliğin ağır duygusunu özleyebilir, ama ortak hedeflere çok daha çabuk ve kolayca erişmenin canlılığını kazanacaktır ve bu sürecin kendisi çok daha zevkli olacaktır.

DEĞİŞİM, GELİŞİM VE YENİLENME

Bu insan her şeyi bildiğini düşündüğü sürece, deneyim alanını sınırlar. O rutinlere böyle saplanıp kalır. Ayrıca, o her şeyi bildi¬ğini düşünür, çünkü her şeyi kendi tarafından bilir. Kendi ge¬reksinimlerini bilir, bu yüzden neyin onun ve diğer kişi için iyi sonuç vereceğini bildiğini düşünür ve diğer kişi bunu otomatik olarak kabul etmediğinde, şaşırır. O, durumu diğer kişinin bakış açısından diğerinin değerleri ve gereksinimleri bakımından so¬ruşturmayı unuttuğunda ve sonra plânına direndiğinde, şoke olabilir. Bunun çözümü, ne yapması gerektiğini bildiğini varsay¬madan önce, diğer kişinin görüşünü almaktır.
Akrep Kuzey Düğümü insanı bir şeyleri (bir ilişkiyi, bir işi, vb.) inşa etme konusunda özel bilgiye sahiptir; o bunları sonsuza dek sürecek şekilde inşa edebilir. Ancak, her şeyi somut ve sağ¬lam biçimde yapmaya o denli bağlanabilir ki, değişimin heyeca¬nını eski sınırları aşıp özgürlük, sevgi, güç ve özgüveni uyandı¬ran yeni boyutlara genişlemenin sevincini ve yoğun enerjisini takdir etmeyi kaçırır.
İki tür güvenlik vardır: Pek çok mala mülke sahip olmanın kişiyi değişimden tecrit eden güvenliği ve kişisel sınırlamaları aşarak bir güç duygusu kazanmış olmanın güvenliği. Bu pozis¬yonda, kişisel güvenlik de sağlanmış olur çünkü her ne değişim vuku bulursa bulsun, kişi kendi içinde güvenli ve güçlüdür. Ve bunun oluşabilmesi için, Akrep Kuzey Düğümü insanının başka¬larının uzmanlığına ve onların ona geçmişte sahip olduklarından daha değerli bir bilgi getirebileceklerini takdir edebilecek alçak¬gönüllülüğe ihtiyacı vardır.

GEREKSİNİMLER

BAĞLILIĞI BIRAKMAK

Akrep Kuzey Düğümü insanı maddi gereksinimlere odaklandığı sürece, onun gereksinimleri bitmez tükenmez gibi görünür. İro¬ni şu ki, o onu sahip olmaya iten içsel mekanizmayı beslemeye son verdiğinde, sahip olduğu şeyleri bırakmaya ve kendisini çok daha iyi hissetmeye başlar. Yaşamına yeni bir enerji girer. Aradı¬ğı huzur ve doyum yeni ve beklenmedik bir biçimde gelir: Ruh¬sal bir biçimde. Bu enkarnasyonda, o, içindeki boşluğu maddi şeylerle doldurmaya çalışmayı bırakıp, bunun yerine, ruhsal ge¬reksinimlerinin doyumuna götürecek yolları izlemeye program¬lanmıştır. Ruhsal yanını kabul ve tasdik etmesi ona bir özdeğer duygusu verecektir. Onun bir günlük tutarak, psikoterapi göre¬rek içgörü kazanma yönünde attığı her adım, ya da riskler alma ve dönüştürücü deneyimler geçirme yoluyla kendine hâkim ol¬mayı öğrenmesi, karşılığında hemen ödüller getirecektir.

Para Sorunları

Bu insan, çoğunlukla, parayı kaygılarının en öndeki sırasına koymuş gibi görünür. Onun parayla ilgili bir kriz duygusu ve daima daha çok biriktirme arzusu vardır. Parayla ilgili bir man¬tıksızlık da olabilir, o parayı çok sıkı tutabilir ya da çok serbestçe harcayabilir. Çoğunlukla, o sürekli olarak mücadele ettiğini,”sırf geçinebilmek için” çok çalıştığını düşünür.
Onun ciddi bir “para karma’sı” ve para hakkında doğru ol¬mayan bir sürü fikri vardır; başkalarının ona para konusunda akıl vermelerine izin verirse, bu konuda çok daha az stres yaşa¬yabilir. Ama o inatçıdır ve işleri kendi bildiği gibi zor yoldan yapmak ister. Ve bunu yaptığı her seferinde, kaybeder. Örneğin, birisi ona şöyle diyebilir: “Yapman gereken tek şey şu elektrikli sobadan kurtulmaktır, o zaman aylık elektrik faturan elli dolar azalacaktır.” Akrep Kuzey Düğümü insanı şöyle diyecektir: “Ha¬yır, olmaz! Bu elektrikli sobayı atamam, çünkü kızım onu üni¬versitedeyken kullandı, vs. vs.” Böyle bağlılıklar onu yoksul tu¬tar. Refaha ve rahata erişmek için, o bağlılıkları bırakmalıdır.
Birikimin sırrı uygun dağıtımdır. Eğer varlıklı olmak isti¬yorsa, bu insan paranın istifçisi olmak yerine, paranın yöneticisi olmayı öğrenmelidir. O, para sahibi olmanın anahtarının onu elinde tutmak olduğunu düşünür, oysa aslında bunun tersi doğrudur. Para elden ele dolaşmayı sever ve onu hareket halinde tu¬tacak insanlara çekilir. Eğer o paranın kendisi aracılığıyla baş¬kalarına akmasına izin vermezse, yalnızca belli bir miktar ona geri gelebilir, çünkü o açık bir kanal değildir.
O, parayı sevgiyle bıraktıkça onu başkalarının zenginliğini artırmak için memnuniyetle kullandıkça ona daha çok paranın geleceğini öğrenmeye başlıyor. Bu uygun bir davranış olduğu gi¬bi, parayla ilgili bir tutumdur da. Paranın ona kolayca çekilmesi için, o para sürecinin her iki yanını da almayı ve vermeyi sevmelidir. Ancak bu insan, çoğunlukla, herhangi bir şeyi en çok da parayı bırakmakta zorlanır!
Akrep Kuzey Düğümü insanının parayı sevgiyle bırakma alışkanlığını geliştirmek için yapabileceği birçok şey vardır. Fa¬turalarını öderken, o bu işlemi sevebilir (nasıl olsa o parayı öde¬mek zorundadır; hiç olmazsa bunu severek yapabilir!). Kira ya da ipotek çekini yazarken, bilinçli olarak, o kişiye ya da bankaya sevgilerini ve refah dileklerini gönderebilir. Eğer, masraflarını is¬temeden yapmak yerine, şükrederek yaparsa (“Çok şükür, fatura-larımı ödeyebilecek kadar param var”), ona masraflarını karşıla¬yacak daha çok para gelir ve böylece o yaşamına gelen iyi parasal karma enerjisini güçlendirir.
Onun para mıknatısı olma kapasitesini artırmasının bir baş¬ka anahtarı da, halen yaşamındaki parasal bolluktan ötürü evre¬ne bilinçli olarak şükretmesidir. Bu az bir miktar olsa bile, mese¬le, daha çoğunu arzulamak yerine ki bu, enerji düzeyinde, yete¬rince paraya sahip olmamanın korku ve endişesine dönüşür ola¬nı takdir etmek ve onun için şükran duymaktır. Onun sahip oldu¬ğu şey için şükretmesi endişeyi yok eder, böylece o artık paranın ve maddi şeylerin akışının önünü kesmez. Eğer paranın ondan sevgiyle akmasına izin verirse, daha çoğu daima orada olacaktır.

BİRİKTİRME VE SAHİPLİK

Bu insan geçmiş yaşamlarında biriktirmeye o kadar alışmıştır ki, çözümlerin daha çok biriktirmeyle ilgili olduğunu düşünür. O, eğer sorununu tanımlayabilirse onu sahipleneceğini düşünür. O kendisini tüm işlevsel ve işlevsel olmayan yanlarını tanır, bu yüzden bilinecek başka bir şey olmadığını düşünür.
Bir sorununu bir arkadaşıyla paylaştığında, arkadaşı soru¬nu ortadan kaldırabilecek bir çözüm önerse bile, o oradan ayrıl¬dığında çözümden çok sorunu alır. O çözümler istemez. Biriktir¬me duygusunu ister ve bu da sorunlu kalıplarına tutunmak an¬lamına gelir. O, biriktirme ve sahiplik süreciyle peş peşe sınırla¬maları kabul etmekte olduğunu ve bu yüzden çok geçmeden yaşamının sıkıcı ve durgun hale geldiğini anlamaz. Akrep Kuzey Düğümü insanı için, kazanç sınırlayıcı fikirleri bırakmaya eşittir. Bu enkarnasyonda o başkalarının görüşlerine ve öğütlerine değer vermeyi ve başkalarından gelen çözümlerin kendi kendisi¬ne koyduğu sınırlamaları kaldırmasına şükranla izin vermeyi öğreniyor. O zaman o özgürleşir ve yaşamın canlılığının tadını çıkarmaya başlar.
Biriktirme teması bu insan için geçmiş yaşamlarda başlıca odaktı ve bu tema bu enkarnasyonda her düzeyde devam et¬mektedir. Bu yaşamda o her şeyi yararlılık ya da ihtiyaç noktası¬nın çok ötesinde saklama eğilimindedir. O, çok fazla malın bir yük olduğunu, bunların onun devingenliğini ve değişim canlılığı¬nı yavaşlattığını öğreniyor. Çok malı olmak yirmi kilo fazlası ol¬mak gibidir bu yorucudur!
Kutsal Kitapta, yenisini koymak için testideki eski şarabın dökülmesi gerektiği söylenir. Eğer Akrep Kuzey Düğümü insanı yaşamında yeni faaliyet istiyorsa, fazlalıktan kurtulmalıdır. Ör¬neğin, onun dolabında on beş yıldır giymediği hatta belki deği¬şik bedenlerde giysileri vardır, ama o “bunlara gelecekte ihtiya¬cı olabileceğini” düşünür. Onun yapabileceği en iyi şey, giysilerini gözden geçirip, giymediği giysileri bir hayır kurumuna gönder¬mektir. Amaç, hayata daha çok güvenmektir: Eğer onun bir ihti¬yacı varsa, evren bunu karşılayacaktır. Onun kendisini yoksun¬luktan korumak için nesnelere tutunması gerekmez.
O bunun yaşamına nasıl enerji ve canlılık kattığını gördü¬ğünde şaşıracaktır. O bir şeyi vermeye ya da bırakmaya karar verdiğinde, geriye dönüp bakmamalıdır. Bu insan öyle güçlü bir biriktirme karma’sına sahiptir ki, eğer bitirmiş olduğu bir ilişki¬ye dönüp bakarsa, ya da bırakmaya karar vermiş olduğu bir malı düşünürse, kaybeder. O zaman o şeyi tekrar eve getirecektir.
Akrep Kuzey Düğümü insanı tüm düzeylerde sahipliğe bağ¬lılığı bıraktığında yaşamını çok daha kolaylaştırır. O başkaları¬nın fikirlerini almaya bile gönülsüzdür, çünkü maddi şeylerin olduğu gibi, fikirlerin de tam sahibi olmak ister. “Bu onun fikriydi” demek istemez, çünkü o fikrin sahipliğini ve onurunu ister. Ayrıca, yapılan anlaşmaya katılmak da ister eğer o tamamen “onun fikri” olmazsa, anlaşmanın dışında bırakılacağından korkar. Aslında, o bir proje için güç kaynağı olduğu sürece, diğerleri onu dışlamak istemeyeceklerdir, çünkü onlar bu insana bel bağlarlar.

YENİDEN CANLANDIRMAK

Yaşamını yeniden canlandırmak, para kazanmak ve bir güç duy¬gusu kazanmak için, Akrep Kuzey Düğümü insanının başkala¬rının yardımına ihtiyacı vardır. Bu şöyle söyleyecek alçakgönül¬lülüğü gerektirir: “Bak, sende benim ihtiyaç duyduğum bir ener¬ji var. Seninle etkileşimi sürdürmek için ne yapmam gerekiyor?” Fiziksel dünyada bu tür bir enerjiyi tanımlamak ve hissetmek onun için yeni olduğundan, onun gereksindiği enerjinin pratik düzeyde ona geri gelmesini neyin sağlayacağını öğrenmek için deneme yapması gerekir. O buna aşina değildir, çünkü gereksinimlerini başkalarının karşılamasına alışık değildir. Ama onun gereksindiği enerji ancak diğer insanlardan gelebilir bu insanlar ancak o onlara tam ihtiyaç duydukları şeyi verdiğinde ona bu enerjiyi vereceklerdir. Akrep Kuzey Düğümü insanı başkalarının ona söylediklerine kulak vermeli ve onları tam olarak bu yönler¬den desteklemelidir. Eğer o herhangi bir biçimde saplanıp kaldı¬ğını hissederse, ona zaman, enerji ya da para yatırımı yapmaya gönüllü birisiyle bir birlik oluşturabilir ve birden onun yaşamı¬nın o alanı canlılıkla dolup taşar.

ÖZDİSİPLİNİ

Akrep Kuzey Düğümü insanı özdisiplinine sahip olduğunu düşü¬nebilir, ama aslında bu onun bu enkarnasyonda geliştirmesi ge¬reken bir karakter özelliğidir. Bu insan aşırıya kaçma eğilimin¬dedir ve çoğunlukla yaşamında sağlıklı sınırlar oluşturmaz. Aslında, o kendi içinde disipline sahip olmadığından, dışarıdan da¬yatılan disiplini kabul etmekten başka seçeneği yoktur. Bazen o aşırı çalışmayı özdisipliniyle karıştırır, ama zorlayıcı biçimde çok çalışması aslında aşırılığın bir işaretidir. Özdisiplini kişinin ön¬ceden saptanmış bir hedefe doğru dengeli bir biçimde ve özfarkındalıkla ilerlemesini içerir bir plânı tasarlama ve uygulama ye¬teneğini içerir.
Bu insan kendisini disipline sokmaya karar verdiğinde, bu disiplini kazanmaya çalışır. Gönülsüz çabalarla onu uzun bir sü¬re erteler ve sonra birden yapar o kendisine başka seçenekler tanımaz. Onun için yolundan sapmak kolaydır; bunu yaptığında, çoğunlukla aşırılığa geri kayar ve daha sonra kendisini çok kötü hisseder. Eninde sonunda, özdisiplinini sürdürdüğünde kendisi¬ne daha çok saygı duyduğunu öğrenir.
Bu insan için, özdisiplini kendisini en yüksek hayrına ola¬cak biçimde yönetmek anlamına da gelir. O başkalarına karşı na¬sıl davranması gerekiyorsa, kendisine de öyle davranmaya başla¬malıdır: Daha sevecen, daha duyarlı ve daha az zorlayıcı. Belli aralıklarla kendisine şunu sormalıdır: “Bu durumda, ne bana bir güç, özgürlük ve canlılık duygusu verecektir?” Bir görevden di¬ğerine gitmek yerine, o dinlenme ve güçlenme ihtiyacını fark et¬meli ve sonra ona enerji veren ve canlandıran şeyleri yapmalıdır. Amaç, onun görevlerini ve yaşamını kolaylaştıran biçimlerde ken¬disini yeniden yönlendirmek için ister insanlar, ister doğa ol¬sun kendi dışındaki kuvvetlere açık olmasıdır.
Sözde engeller aslında onun inatçı ve güçten düşürücü tek amaçlılığını kırmasına yardımcı olabilir. Örneğin, eğer bu yağ¬murlu bir günse ve o sundurmayı onaramıyorsa, belki bu evre¬nin ona yavaşlaması ve dinlenmesi gerektiğini söyleme biçimi¬dir. Diğer kişiler ona “karşı koyar” göründüklerinde, evren ona şöyle diyor olabilir: “Aşırı derecede çalışıyorsun. İşte sana soluk aldıracak bir dış müdahale!” Eğer o buna böyle bakarsa, aşırı odaklanmış enerjisini gevşetecek ve başkalarının görüş ve tavsi¬yelerini kabul edecektir.
Bazen Akrep Kuzey Düğümü insanı başkalarının öğüdünü işitir ve bunun yapması “gereken” bir şey olduğunu bilir, ama onun en yüksek hayrına olan şeyi yapmaya karşı içsel bir direni¬şi vardır. O hemen doyuma ulaşma gereksinimine odaklandığında, bu gereksinimler büyür ve onun duyguları tümüyle kontrol¬den çıkar. Bunu önlemenin anahtarı, onun sadece gerçekten is¬tediği şeye zihnen odaklanmış kalmasıdır. Bu ona hemen doyu¬ma ulaşmak isteme tuzağından kurtulacak gücü verecektir ve o hedeflerine ulaşacak özdisiplinine kendiliğinden sahip olacaktır. Akrep Kuzey Düğümü insanının bir değişim yapması için, çoğunlukla, ona dışarıdan baskı yapılmalıdır. O bir kriz yaşadı¬ğında, bu onu eyleme geçmeye teşvik eder. Ama ciddi bir krizi (bir sağlık sorunu, iflas, vb.) beklemektense, değişimi daha önce kabul etmesi onun yararına olur. O bir krizi “plânlayarak” (evi¬ni hazırlayıp satışa sunmak için kendisine üç aylık bir süre tanı¬mak, yeni bir beslenme plânı tasarlamak için kendisine bir ay vermek, vb.), esenliğini tehdit eden bir durumla karşılaşmak zo¬runda kalmadan, gereksindiği enerjiye erişir. Ama hangi yolla olursa olsun, o saplandığı rutinden kurtulmak için geçici bir sıkı çalışma ve rahatsızlık dönemi geçirmek durumundadır ve bu konuda kararlılık ve azim göstermelidir. Ve onun kendi bildiği gi¬bi zor yoldan yapması yerine, başkalarının ona yardım etmeleri¬ne izin vermesi de buna yardımcı olur.

Değerler

Akrep Kuzey Düğümü insanı, tüm değer sistemini yeniden oluş¬turmalıdır, çünkü eski sistemi onu yavaş yavaş yıpratmaktadır. Evrenin onun bunu bırakmasına yardımcı olma yollarından biri, onu, değiştirmesi gereken belli şeylere aykırı inançları ve değer¬leri olan insanlarla temasa geçirmektir. Eğer onun trafik ışığı ye¬şile döndükten sonra hareket etmek için üç saniye beklemesi ge¬rektiğine inanmayı bırakması gerekiyorsa, bu inanış onu sınırla-dığından, o şuna inanan birini kendisine çekecektir: “Zaman çok önemlidir; trafik ışığı yeşile döndüğünde, bu evrenin bizi hemen harekete geçmeye sevk etme biçimidir.”
Yeni değer ya da inanç sunulur sunulmaz, Akrep Kuzey Düğümü insanının karşıt değeri yüzeye çıkacaktır. Hemen o anda ve orada, o kendisini gergin hissetmeye başlar: Ne yapması ge¬rekmektedir? Hangi yolu izlemelidir? Eğer o “kulak verir” ve ye¬ni değerin aslında daha yararlı ve doğru olduğunu hissederse, hemen eski değeri bırakmak, yeni değeri benimsemeli, ona göre davranmalı ve geriye dönüp bakmamalıdır. O böyle değişir. Bu, dürüstlük, cesaret, özdisiplini ve eylem gerektirir. O, değişimi seç¬tiğinde, kazanır; eski davranış biçimini seçtiğinde, kaybeder.
Bu insan, onun için iyi sonuç verecek değerlere daha açık olmayı öğreniyor o geçmiş yaşamlardan kalma değer sistemleri konusunda çok katı olabilir. Onun bağlı olduğu prensipler ço¬ğunlukla doğrudur, ama o prensiplerin nasıl tezahür etmeleri gerektiğine, biçime saplanırsa, işin özünü yitirip, davranışa bağlı kalır. Örneğin, o güzelliğe değer verebilir (ruhsal bir nitelik) ve sonra çevresindeki her şeyin “kusursuz bir düzen” içinde olma¬sına bağlanabilir. Evlilikte sadakat ve bağlılığa değer verebilir ve sonra belli bir bağlılık biçimine bağlanır. O başkalarının biçimle ilgili fikirlerini dikkate almama eğilimindedir, oysa bu, onun kendi fikirleriyle birleştiğinde, aradığı değerin daha yüksek bir deneyimini sağlayabilir.
Örneğin, o “Evde kusursuz düzen güzelliğe eşittir” kavra¬mı konusunda zorlayıcı olmak yerine, eşine şöyle diyebilir: “Ben güzelliğe yüksek bir değer veririm. Evimize nasıl daha çok güzel¬lik getirebileceğimiz konusunda herhangi bir fikrin var mı?” Bu, Akrep Kuzey Düğümü insanının düşünmüş olduğunun ötesinde genişlemiş bir güzellik fikrine ulaştırabilir. O, bu enkarnasyonda, onun beslenme kaynağının değerden ya da görevden değil, diğer insanlarla sinerjik (birbirini güçlendirici) bir biçimde bir¬leşmekten geleceğini hatırlamalıdır.
Akrep Kuzey Düğümü insanı gereksinimlerini aşırıya kaç¬madan karşılamayı da öğreniyor. Örneğin, eğer o güzelliğe ve düzene değer veriyorsa, bunları yaratmaya enerji harcamak onu canlandırır ama belli bir noktaya kadar. Sonra azalan verim yasası gelir: O bu noktayı geçme eğilimi gösterir ve yaratmış olduğu şeyin esiri olduğunu hisseder. Ya da, her şeyin güzel ve dü¬zenli olabilmesi için başkalarının onun çabalarını (onun yolunu) sürdürmelerini bekleyebilir. Ve bu onu, diğer insanların pahası¬na, göreve yatırım yapar halde tutar.
Öte yandan, eğer bu insan desteklemek istediği bir kişiyi aynı enerjiyle beslerse, diğer kişi de eninde sonunda onu enerjiy¬le beslemeye başlayacaktır bu da bu insanı o kişiyi daha çok enerjiyle besleyecek şekilde güçlendirecektir. Akrep Kuzey Dü¬ğümü insanı başka bir kişiyi bu temel enerjiyle nasıl besleyeceği¬ni bilmediğini düşünür, ama aslında bu basittir. Diğer insanlar kendi gereksinimlerini bilirler, bu yüzden bu insanın yapması gereken tüm şey başkalarına neye ihtiyaç duyduklarını soracak kadar alçakgönüllü olmak, onların söyleyeceklerini dinlemek ve bunu onlara vermektir.

PARTNERLİK

BİRLEŞME VE ONAYLAMA

Bu insan eski kalıpları bırakmayı öğreniyor. Bunu yapmak için, onun bir ilişki kurup birbirlerini güçlendirecekleri bir partnere ya da partnerlere ihtiyacı vardır. Çoğunlukla bu insan grup du¬rumlarında iyidir, ama bire bir bağlantılardan korkar, çünkü kendi kendisine şöyle sormamıştır: “Diğer kişinin neye gereksini¬mi var? Onu ne destekleyecektir? Ne güçlendirecektir?” O ken¬disine odaklanmayı bırakıp, diğer kişinin gereksinimlerine kulak verdiğinde, bu bir uyum duygusu oluşturur.
Bunu yapmak için, o beğenilmeyeceği ya da insanların ona kızacakları korkusunu yenmelidir. Aslında, başkaları sadece Ak¬rep Kuzey Düğümü insanı karşılıklı güçlendirme konusundaki doğal yeteneklerini kullanmadığında böyle tepki gösterirler. Eğer onun güdüsü alacağı tepki ne olursa olsun diğer kişiyi desteklemekse, o incinmeyecektir. Diğer kişi için neyin iyi sonuç vere¬ceğini içtenlikle araştırma sürecinde, bu insan açılır ve o zaman gereksindiği karşılıklı ve canlandırıcı enerjiyle bağ kurar. Akrep Kuzey Düğümü insanı iyi, alçakgönüllü, çok dürüst bir birey olabilir, ama gerçek alçakgönüllülük başkalarının gö-rüşlerine açık olmayı içerir ve duruma hükmetmeye çalışmaz. Bu insan bırakılması gereken bir kibre ve inatçılığa geçmiş enkarnasyonlardan kalma bir ego kabuğuna sahiptir. O, sonuçları aşı¬rı derecede kontrol etmeye çalışmayı ve ona baskı yapan katı geçmiş yaşam değerlerini bırakmayı öğreniyor.
Akrep Kuzey Düğümü insanı başkalarının onaylamasına ihtiyaç duyar, çünkü onun açılmasını ve değişmesini sağlayan şey budur. Onun değerini fark eden ve ona değer veren insanla¬rın enerjisi onun için besleyicidir ve doğru yolda olup olmadığı¬nın doğru bir göstergesidir. Bu kadar çok çalışmasının bir nede¬ni de budur o, katı bir çalışma ahlakına uyarsa, başkalarının onu fark edeceklerini ve ona değer vereceklerim düşünür. Böyle¬ce, bir hedefe erişmek için muazzam bir çaba ve zaman harcar, yine de başkaları ona aradığı olumlu geribildirimi vermezler. Sorun, onun onay kazanma yöntemidir. Eğer o bunu diğer kişiyi hoşnutsuz etmemek için pasif kalarak elde etmeye çalışırsa, için için kaynamaya başlar ve bu her iki kişi için de güçlendirici de¬ğildir. Görevin kendisi ona enerjiyi geri vermez ve eğer o bu gö¬revi kendi bildiği gibi, başkalarının gereksinimlerini ve katkıları¬nı dahil etmeden yaparsa, aradığı onayı elde edemeyecektir. Çö¬züm şunu sormayı içerir: “Bu kişinin neye gereksinimi vardır? Bu durumda onun için önemli olan nedir?” Eğer o diğer kişiyi hesaba katarsa, kendi katkısını yaptığında takdir edilecektir.
Bu enkarnasyonda, Akrep Kuzey Düğümü insanı “haklı” olmak ya da kendi iş yapma biçiminin en iyisi olduğunu kanıtla¬mak zorunda değildir. O bunu zaten yapmıştır. Daha yüksek bir değer, başkalarıyla her iki kişinin tek başına başarabileceğinden daha büyük bir başarı oluşturmak için birleşmeyi öğrenmeyi içe¬rir. Bu, başkalarının fikirlerine açık olmayı ve onların ruhunu gerçekten desteklemeyi gerektirir. Akrep Kuzey Düğümü insanı kendi değerlerini diğer kişiye yüklememeye, ama o kişinin değerlerini güçlendirmesine ve yükseltmesine yardımcı olmak için elinden geleni yapmaya dikkat etmelidir. Bu, bu insanın bütünlenmek için gereksindiği sinerjiyi yaratacaktır.

ÖZDEĞERİ

Akrep Kuzey Düğümü insanı sağlam bir özdeğeri duygusuna sa¬hip olduğunu düşünür ve bazı bakımlardan sahiptir de ama ba¬zen kendi değerini abartır ve bazen de kendisini küçümser. O her şeyi kendi başına yapmaya alışkın olduğundan, çok bağımsız görünür. O kendisini herhangi bir durumdan çekip çıkarma ko¬nusunda kendisine güvenebileceğini bilir ve bu bakımdan kendin¬den emindir. Yeteneklerinin, becerilerinin, çok çalışmaya gönül¬lü olduğunun farkındadır ve becerikliliğine değer verir.
Sorun, onun kendisine sadece kendi perspektifinden değer vermesi ve başkaları için değerini küçümsemesidir. Onun para sorunlarıyla karşılaşabilmesinin bir nedeni budur. O istemeden kendisini sınırlar, çünkü diğer kişinin standartlarına göre, o çoğunlukla, farkında olduğundan çok daha değerlidir. Bu yüzden, onun diğer kişinin onda neye değer verdiğini öğrenmesi ve son¬ra o nitelikleri güçlendirmesi gerekir.
Altta, Akrep Kuzey Düğümü insanı derin bir değersizlik duygusuna sahiptir. Ancak, bu duygu sadece bu insan kendisini (yetenek, güzellik, para, beceriklilik, popülerlik, vb. bakımından) başkalarıyla kıyaslamaya başladığında yüzeye çıkar. Her ne za¬man o kendisini başkalarıyla kıyaslasa, kendisini yetersiz hisse¬der. Ancak, o başkalarının sahip oldukları becerilere ve yetenek¬lere odaklandığında, onların kendi yeteneklerini fark etmelerini sağlayarak bu yetenekleri geliştirdiğinde, birden kendi değerinin farkına varır. Başkalarının hayallerini pratik biçimlerde gerçekleştirmelerine yardım etme sürecinde, bu insan parlar. O, diğer kişiyi başarılı kılmakta bir rol oynamış olduğunu bilir ve eğer di¬ğer kişinin değerleri onunkilere benziyorsa, o zaman onun önemli saydığı şey de gerçekleşir.
Ama o, insanları ikinci dereceye düşürecek kadar göreve odaklanmamaya dikkat etmelidir. O yansıttığı mesajın bu olduğunu bile fark etmeyebilir. Onun özdeğeri büyük ölçüde, kim ol¬duğuna değil, ne yaptığına dayanır; bu yüzden, kendisini iyi hisse¬debilmek için, sürekli olarak yeteneklerini kanıtlaması gerektiği¬ni düşünür. Bu enkarnasyonda o özdeğeri tanımını biraz değişti¬riyor özdeğerinin bir kişi olarak kim olduğuyla, sahip olduğu niteliklerle ve diğer insanlarla nasıl ilişki kurduğuyla ilgili olduğu¬nu öğreniyor.

YARATICI DEĞİŞİM DÖNÜŞÜM

Bu enkarnasyonda, Akrep Kuzey Düğümü insanı kader tarafın¬dan büyük değişimlere yöneltilmiştir. Sadece tam bir değişim dönüşümle o içine kolayca düştüğü rutinlerden kurtulabilir ve ar¬zuladığı canlılık duygusunu yeniden kazanabilir. Onun için, dönüşüm diğer insanlarla ilgilidir: Başkalarının önemli saydıkları şeylerle temasa geçmek ve heyecan uyandıran yeni yönleri izle¬mek.
Bu insanın, onu rahat rutinlerinden çıkaracak son derece yaratıcı enerjiye ihtiyacı vardır. Kriz durumları onu ağır ve bu¬naltıcı hale gelmiş sağlam ve emin adımlarla yürümeyi bırak-maya olumlu bir biçimde teşvik eder. O, zoru başarabileceğini gösterdiğinde ve bilinmeyene uzanmayı gerektiren riskler aldı¬ğında, değişir, gelişir ve yaşamında heyecan kazanır. Eğer o ya¬şamdan zevk almak istiyorsa, bu tip bir yaratıcı uyarımı ve “uçta yaşamayı” düzenli olarak ifade etmelidir.
Akrep Kuzey Düğümü insanı bir zamanlar usta inşaatçıydı. Ancak, bu enkarnasyonda, o yeni yapılar inşa etmek için önce zemini temizlemelidir. O bir gökdelenin üzerine bir başka gök¬delen inşa edemez. Onu sıkıp bunaltan her şeyi bırakmasının za¬manı gelmiştir: Geçmişi, aşırı miktarda malı ve bugün yararlı¬lığını yitirmiş olan her şeyi.
Ama bu insan geçmişi unutacağı korkusuyla bunları bırak¬maya çekinir. Ve gerçek şu ki, o geçmişi unutacaktır. Bu iyidir; bu, değişim dönüşümün bir parçasıdır. Yanlış anlamalar dönüştü¬rüldüklerinde, yok olurlar tıpkı tırtılın kelebeğe dönüşmesi gibi. Kelebeğin tırtıllık günlerine dönüp bakmasına ne gerek vardır? O uçup gitmeli ve yeni bulduğu güzelliğin ve özgürlüğün tadını çıkarmalıdır! Aynı şekilde, bu insan da dönüşmüş olduğu halden daha çok zevk almak için geçmişi bırakmalıdır.

Riskler Almak

Akrep Kuzey Düğümü insanının risk alırken ayırt etmesi önem¬lidir. Bir umursamazlık duygusu getiren uygunsuz riskler almak ile bir gelişim duygusu getiren uygun riskler almak arasında bir fark vardır. Eğer bu insan kuşku duyuyorsa, onun yapacağı en iyi şey başkalarından durumu değerlendirmelerini istemektir.
Örneğin, bu düğümsel pozisyonda bulunan ve bir ev satın almak isteyen bir müşterim vardı. Bu hanım bulduğu evlerden birine adeta aşık oldu. Evle ilgili her şey doğru görünüyordu, ama bir düzeyde onun içi rahat değildi. Bu yüzden, kayınpederine fik¬rini sordu ve adam evin arkasındaki korudan ötürü evden hoş¬lanmadığını söyledi. Müşterimin iki küçük çocuğu olduğu ve ev¬de epey zaman geçirdiği için, bu durum kayınpederini tedirgin etmişti. Böylece müşterim bu eve tek başına gitti ve evin ener¬jisinin ona nasıl bir his verdiğine baktı ve mutlu bir his duyma¬dı. Sonra çevredeki okulları araştırdı ve öğretim programı hak¬kında onu rahatsız eden şeyler duydu. Soruşturma yaptıkça, al¬dığı geribildirim onda bir canlılık duygusundan çok, bir korku uyandırdı. Ancak, biriktirme arzusu güçlü olduğundan, o evle il¬gili olarak bir mühendislik raporu hazırlattı. Rapor, evin yapısal sorunları olduğunu gösteriyordu. Böylece, müşterim sonunda baş¬kalarının görüşlerinin onun kararını vermesine yardımcı olma¬sına izin verdi ve sahiplik arzusuna karşın, bu riski almadı. Bu, bu insanın çok gelişmiş “rahatlık” duygusunu dışarıdan gelen bilgiyle nasıl yapıcı bir biçimde birleştirebileceğinin mükemmel bir örneğidir.
Ama psişik bir düzeyde rahatlık ile fiziksel bir düzeyde ra¬hatlık arasında bir fark vardır. Bu insan fiziksel olarak rahat ola¬na (yani, kolay ve önceden tahmin edilebilir olana) dayanan seçimler yaptığında, bu genellikle değişim yaratacak ve onu mutlu edecek yol değildir. O kendi dışındaki bir kişiye ya da projeye bağlandığında ve psişik olarak kendisini mutlu ve enerjik hisset¬tiğinde, bu onun güvenebileceği bir işarettir. Bunun peşine düş¬tüğünde, mutluluk onu bekler.

RUHSALLIK

Bu enkarnasyonda, Akrep Kuzey Düğümü insanının karşılan¬ması gereken güçlü ruhsal gereksinimleri vardır: O, derin dü¬şünmek, yaratıcılık ve yenilenme için sessiz ve gevşetici bir za¬mana muhtaçtır. Geçmiş enkarnasyonların ağır çalışmasından ötürü o kadar yorgundur ki, bu yaşamda onun dinlenmeye ih¬tiyacı vardır. Sorun, onun dinlenmeye alışık olmamasıdır! Maddi dünyasını düzenli tutmanın sorumluluğuna o denli alışkındır ki, onun zihni hâlâ yaşamı sürdürebilmekle meşguldür.
Bu insan, bu yaşamda ruhsal ve psikolojik gereksinimleri¬nin fiziksel gereksinimleri kadar önemli olduğunu anlamalıdır. Aslında, ruhsal gereksinimleri daha önemlidir. O maddesel âle¬mi zaten iyice öğrenmiş, bu konuda ustalık kazanmıştır; şimdi ruhsal âlemi keşfetmesinin, kişisel değişim dönüşümü destekle¬yen deneyimlere katılmasının zamanıdır: Psikoloji, bilinç genişleten seminerler, ya da kendi kendine yardım dersleri. O, onu maddesel âlemin esaretinden kurtaracak uğraşlara katılmalıdır.
O özdeğeri duygusunu maddesel sonuçlara dayandırdığı sü¬rece, esenlik duygusunu dış dünyanın sürdürmesine bel bağlar. Değişimi önlemek olanaksız olduğundan çünkü değişim, tüm maddesel varoluşun temelini oluşturan tek mutlaktır bu onda derin bir güçsüzlük duygusu yaratır. Akrep Kuzey Düğümü in¬sanı için başlıca ders değişimi benimsemektir, çünkü maddesel bir şeye tutunmaya çalışmak boşunadır: Maddesel olan her şey doğar, olgunlaşır, dağdır ve ölür.
Ama ruh asla ölmez ve bu insan yaşamın ruhsal yanına uyumlanmayı öğreniyor. “Her şeyin benim bildiğim gibi gitmesi¬ni istiyorum,” demek yerine, o şöyle demenin ruhsal gücünü keşfediyor: “Her şeyin tam olarak olduğu gibi olmasını istiyorum.” Ve o zaman o kazanır ne yapması gerektiğini görür ve yaşamı sihirli bir hale gelir! O kendisini evrensel enerjiye bağlamayı ve yaşamın doğal gelişimine güvenmeyi öğreniyor.
Akrep Kuzey Düğümü insanı, “Bir kapı kapandığında, bir başka kapının açıldığını” öğreniyor. O her şeyin yaşamından on¬lara tüketici bir biçimde duygusal olarak bağlanmadan geçme-sine izin verdiğinde, daha önce hiç deneyimlemediği bir bağım¬sızlık, kuvvet ve özgürlük kazanır. Yükü son derece hafifler ve değişen maddi koşulların “içine çekilmeden” yaşamı deneyimleyebilir. O, ruha uyumlandığında ve evrensel plânla uyumlu olan riskler aldığında, “doğru yol”dadır.
Maddesel âlemde onun gereksinimleri sonsuzdur ve o asla kendisini eksiksiz, tamam hissedecek kadar yeterince şey biriktiremez ya da yeterince şey yapamaz. Bu insana aradığı doyum hissini verecek olan tek şey ruhsal âlemdir. Bunun için, o daha fazla maddi bağlılık oluşturmayı bırakmak ve ruhsal farkındalığını artıracak bağlılıklar oluşturmaya başlamaktır. Eğer o ruh¬sal meseleleri başka insanlarla birlikte takip edebilirse, diğerleri¬nin katılımı ona değişmek için gereksindiği enerjiyi verecektir.

İLİŞKİLER

Farkındalıktan yoksunluk

Akrep Kuzey Düğümü insanı ilişkilere de başka her şeye yaklaş¬tığı gibi yaklaşır usta inşaatçının perspektifinden. Geçmiş ya¬şamlardan, o mevsimlere, zamanın doğal ilerleyişine ve önceden tahmin edilebilir, haklı sonuçlara götüren çabaya alışıktır. İlişki¬lerde o diğer kişiyle birlikte zaman geçirmeye, onunla el ele tu¬tuşmaya, konuşmaya ve birlikte ne yapmak istediklerini keşfet¬meye gönüllüdür. Her şey bir yapı taşı haline gelir ve onların her bir aşamadan aldıkları zevke ve bireyler olarak birbirlerine duydukları saygının derecesine bağlı olarak, ilişki ya gelişir ya da gelişmez. Ama aynı zamanda Akrep Kuzey Düğümü insanı diğer ki¬şinin pek farkında olmayabilir ve onun gereksinimlerine dikkat etmeyebilir. Örneğin, bu düğümsel pozisyonda bulunan ve işkolik olan bir müşterim vardı. O kendisini ailesine iyi bir yaşam tarzı sağlamak ve dört çocuğunu en iyi üniversitelere gönder¬mek için para kazanmaya adamıştı. Çok sevdiği karısı ona lüks evlere ihtiyacı olmadığını söyleyip duruyordu; karısının ihtiyaç duyduğu şey kocasının onunla daha çok zaman geçirmesiydi. O, karısının onun para kazanmak için gösterdiği onca çabaya ne¬den değer vermediğini anlayamıyordu o çocuklarının üniversite masraflarını ödemek zorundaydı; asıl önemli olan şey buydu.
Böylece o, çocukları üniversiteyi bitirdikten sonra karısıyla birlikte yaşamın tadını çıkarmaya başlayabileceklerini düşüne¬rek ki bunu dört gözle bekliyordu karısıyla daha çok zaman geçirmeyi erteledi. Dördüncü çocuğu üniversiteyi bitirmeden ön¬ce, karısı öldü. Söylemeye gerek yok, o bir hayli pişmanlık duy¬du. Belki de, bilinçaltı olarak, karısı ne kadar az zamanı kalmış olduğunu hissediyordu. Onun kocasıyla birlikte zaman geçirme ihtiyacı adamın karısı için önemli olan şeye değer vermenin dı¬şında anlayamayacağı bir sezgiye dayanıyor olabilirdi.
Bazen bu insan öylesine odaklanır ki, farkında olmadan kabalaşabilir. Bu düğümsel pozisyondaki bir müşterim, bir büyük¬anne, o kadar görev yönelimli ve verimliydi ki, torunlarından bi¬ri onun yanındayken hiç konuşmaz hale gelmişti. Büyükanne çevresindeki herkesi gütmekle o kadar meşguldü ki, sabırsızlığı ses tonuna yansırdı: “Haydi, haydi çabuk olun! Yola koyulmalıyız!” ve torunu sessizleşirdi. Çocuklarla geçirdiği bir haftadan sonra, büyükanne yaptığı şeyin farkına vardı ve şöyle dedi: “Bü¬yükanne çılgın gibi davrandığında bunun sizinle bir ilgisi olma¬dığını anlamalısınız. Bazen her işi bitirme konusunda o kadar kaygılanıyorum ki, sizinle nasıl konuştuğumu, sesimin nasıl çık¬tığını fark etmiyorum.” Onun torunu hemen tekrar konuşmaya başladı.
Akrep Kuzey Düğümü insanı, hedefe aşırı odaklandığında diğer insanları olumsuz biçimde etkilediğinin farkına varmakta¬dır. O bunu yapmak istemez; bu onun dikkat etmeye başlayana dek farkına bile varmadığı bir şeydir. Ama o ne olup bittiğini çevresindekilere bildirdiğinde, onlar bundan alınmazlar.

BAŞKALARININ DEĞERLERİ

Bu insan işleri belli bir biçimde yapma ve belli bir değerler dizisi ile rahattır. O, diğer insanların değer sistemlerinin ona meydan okumasını istemez. Eğer saygı duyduğu birisinin onunkinden farklı değerlere göre yaşadığını keşfederse, onun ilk içgüdüsü, di¬ğer kişiyi daha tam olarak anlayabilecek şekilde genişlemek yeri¬ne, kişisel olarak tepki göstermek ve düş kırıklığına uğramaktır.
O, diğer insanların değerlerinin onunkiler için bir tehdit ol¬madığını öğreniyor. Değerler, özgün, yapısal, kişisel gereksinim¬lerin ve beğenilerin bir yansımasıdır. Örneğin, çok zayıf olan ve kolayca üşüten biri ağır kışlık paltolara değer verebilir, oysa baş¬ka biri bedenine daha uygun olan farklı bir palto tipini tercih edebilir. Bir kişi ince zarafete değer verebilir, oysa başka bir kişi sportif bir ortamda kendisini daha rahat hisseder. Bir kişi ilişki¬lerde fiziksel sevgiye daha yüksek bir değer verebilir, oysa başka bir kişi zihinsel uyumu daha çok önemseyebilir.
Bu değerlerin hiçbirisiyle ilgili “doğru” ya da “yanlış” yok¬tur. Bu insan başkalarının değerlerini öğrenmeye ne kadar açık olursa, diğer kişiyi ve onun realitesini o kadar çok anlayıp takdir edebilir. O zaman, yapıcı etkileşimin olması için onları ya da ken¬disini değiştirmesi gerektiğini düşünmeden başkalarının sunduklarını daha kolayca kabul edebilir.
Akrep Kuzey Düğümü insanı iş dünyasında yeni fikirlere daha açık olma ve onları kabul etme eğiliminde olduğundan bü¬yük bir iş karma’sına sahiptir. İş yaşamında insanlar ortak bir hedefi paylaşırlar: Para kazanmak. İş para kazanmaya geldiğin¬de, çok az şey bu insanın değer sistemiyle çatışır, çünkü o daha büyük hedefe odaklanabilir. Birisi, ona onunkinden çok farklı ideallere dayanan bir iş önerisiyle yaklaşabilir, ama o bunu yine de dinler, çünkü nihai sonuç onun değer verdiği bir şey olabilir. Ve anahtar budur. Yaşamının herhangi bir alanında, bu insan paylaşılan değerlere odaklanmalı ve kendi sürecini diğer kişiyle birlikte çalışabilecek şekilde uyarlamaya gönüllü olmalıdır.
Eğer herhangi bir alanda onun değerleri çok sınırlı ya da darsa, dayanağını korumak için o başkalarıyla sürekli çatışma halinde olabilir. Örneğin, eğer bu insanın dini sadece tek bir inanç sistemiyle sınırlıysa, tüm karşıt inançları geri püskürtmek için o sürekli olarak tetikte olmalıdır. Ancak, eğer o daha derin bir değer ararsa (örneğin, dinin amacının sevgi, bağışlayıcılık, uyum, kendini anlamak, ahlak, vb. gibi evrensel değerleri des¬teklemek olması), o zaman o bu daha büyük hedeflere erişmenin farklı yollarını kabul edebilir; bu da çok zenginleştirici olabilir.

BAŞKALARIYLA İLİŞKİ

İlişkilerde, Akrep Kuzey Düğümü insanı takım adına karar ver¬me eğilimindedir. Onun partneri şöyle diyebilir: “Neden benimle partnerlik içinde olamıyorsun? Hep kendi bildiğini okuyor, her şeyi yapmak istediğin gibi yapıyorsun.” Bu insan, partnerini ka¬rar verme sürecinin dışında bıraktığında, istemeden onun değe¬rini geçersiz kıldığını fark etmez.
Akrep Kuzey Düğümü insanı, diğer kişiye “dayanma,” işle¬ri kendi bildiği gibi yapmak için onun enerjisini motivasyon ola¬rak kullanma eğilimindedir. O, partnerliğin enerjisini kendi yö¬nünü desteklemek için kullanabilir, onu güçlendiren şeyin part¬nerlik olduğunu fark etmeyebilir. O kendi kişisel gücünde part¬nerinin yaratmış olduğu farkı fark etmeli ve bunu kabul edecek alçakgönüllülüğü göstermelidir. Diğer kişinin ne kadar çok kat¬kıda bulunmuş olduğunu anladığında, karar verme sürecine partnerini dahil etmek onun için daha kolay olacaktır. Bazen bu insan kendi başına çekip gitmek ve başkalarını dikkate almak zorunda olmamak ister, ama o partnerini plânına dâhil ettiğinde tek başına daha iyi bir zaman geçirecektir, çünkü o zaman diğer kişi onu destekleyecektir. Eğer onun bir sorunu varsa, ilk içgüdüsü, başkalarının pers¬pektiflerine başvurmak yerine, onu kendisine saklamaktır ve o başkalarının da böyle olduklarını düşünme eğilimindedir. Başka¬larının onun onların işlerinden uzak durmasını istediklerini var¬sayar; oysa bunun tam tersi doğru olabilir. O, nasıl yardım edebi¬leceğini anlamak için diğer kişiye uyumlandığında, diğerleri onun fikirlerini ve önerilerini iyi karşılar böylece, Akrep Kuzey Düğümü insanı kendisini onaylanmış hisseder ve herkes kaza¬nır! Ve nasıl o başkalarına yardım edecek güce sahipse, kabul edecek alçakgönüllülüğe sahip olduğunda, başkaları da ona yar¬dım edecek güce sahiptirler.
Başkalarının işleriyle meşgul olurken, güdü anahtar etken¬dir. Eğer bu insanın güdüsü bir yargıda bulunmak ya da diğer kişiyi onun istediği gibi davranmaya yönlendirmekse, diğer kişi bunu hissedecek ve içerleyecektir. Ya da eğer sessiz mesaj, “Da¬ha fazlasını yapmalıydın” ise, diğer kişi bunu hissedecek, cesare¬ti kırılacak ve Akrep Kuzey Düğümü insanını reddedecektir. Ama eğer güdü diğer kişiyle gerçekten sevecen bir biçimde ilgi-lenmekse, o kişi bunu hissedecek ve takdirle karşılık verecektir.
Bu insan altta yatan güdüsünden sorumludur. Eğer o baş¬ka bir kişiye yaklaşma ve onun işleriyle ilgilenme konusunda kuşkuluysa, kendisine önce şunu sorabilir: “Hangi güdüyle soru¬yorum?” Eğer güdü diğer kişiyi değiştirmekse, onun yapacağı en iyi şey geri çekilmektir, çünkü kaybedecektir. Eğer güdü diğer kişiyi daha iyi anlamaksa, o ilgisinin iyi karşılanacağına güvene¬bilir. O, dinleyerek ve derin anlayışını paylaşarak insanlara şifa veren doğal bir terapisttir.
Akrep Kuzey Düğümü insanı, diğer kişiye onun yükünü hafifletmeyi gerçekten isteme güdüsüyle kulak verdiğinde, yar¬dım etmek için ne yapabileceğini de görür. Bazen bu, yükün kü¬çük bir bölümünü sırtlanmayı içerir: Diğer kişiye çamaşırlarını yıkamayı, bir soru kâğıdını doldurmayı, ya da bir ayak işini yap¬mayı teklif etmek. Eğer o diğer kişiye bunu nasıl yapacağı konu¬sunda akıl verirse, “doğru yoldan çıkmış” olabilir: “Çamaşırını her hafta aynı gün yıkarsan, böyle bir zaman sıkışıklığı yaşa¬mazsın!” Eğer diğer kişi sinirlenerek karşılık verirse, bu insan önerisinin yararlı olmadığını anlayacaktır. Eğer o, “Bak, biraz zamanım var, bir makine dolusu çamaşırını yıkayabilirim, ister misin?” dediğinde diğer kişi takdirle karşılarsa, bu insan bunun o kişinin gereksindiği bir yardım olduğunu anlayacaktır.
Güdüsü desteklemek olduğunda, Akrep Kuzey Düğümü insanı onun için kolay olan bir şeyin diğer kişi için büyük bir yar¬dım olacağını görebilir. O bunu yapmayı önerdiğinde, büyük bir takdir görecektir. Eğer o ne yapacağından emin değilse, her za¬man şöyle sorabilir: “Seni desteklemek için ne yapabilirim?” Ve diğer kişi ona söyleyecektir bu çok basit ve pratiktir. Böyle bir etkileşimle, o diğer kişiyle beklentilerinin çok ötesinde ödüller getirecek sevecen bir bağ oluşturacaktır.
İnsanlara bu şekilde yaklaşmak bu insan için yeni bir alış¬kanlıktır; ama o bunu daha çok yaptıkça, bu yaklaşım daha da kolaylaşacaktır. O, diğer insanlarla derinlemesine bağ kurmanın eşsiz doyumunu yaşadıkça, yaşamı yeni bir doluluk ve sevgi bo¬yutu kazanacaktır.

BİRLEŞME

BAŞKALARINA UYUMLANMAK

Gücünü artırmak için, Akrep Kuzey Düğümü insanı başkaları¬nın değerini onaylamayı öğreniyor ki böylece o başarılı birleş¬melere açık olabilir. Ancak, bazen o bu süreci tersine çevirir, ken¬di değerini göstermek için başkalarının önemini, değerini ve iyi niteliklerini karalar. Sanki o, bilinçaltı olarak, bir başkasının de¬ğerini düşürmenin onu daha değerli kılacağını hisseder. Ama bu onu asla daha değerli kılmaz; bu sadece onun kendisini tecrit ol¬muş ve tükenmiş hissetmesine yol açar.
Örneğin, iş yerinde, eğer birisi muhasebe müdürünün mü¬kemmel bir iş yaptığını söylerse, bu düğümsel gruptan biri şöyle diyebilir: “Ben bu adamdan çok daha üstün bir başka muhasebe müdürü tanımıştım.” Bir çalışanı iyi bir iş yaptığında, Akrep Kuzey Düğümü insanı onun başarısını ve iyi yanlarını övmek ye¬rine, bu başarıyı hafife alıp onda başka bir kusur bulabilir. Bu insanın değer biçmesine göre, diğer insanların performansı dai¬ma yanlış ya da olabileceğinden “daha az”dır. Sonuçta, onun çev¬resindekilerin cesareti kırılır onlar ışıklarının azaltıldığını ve değerlerinin pek önemsenmediğini hissederler. Akrep Kuzey Dü-ğümü insanı çevresindekilere ne kadar zarar verdiğini ve etkile¬mek istediği insanların gözünde nasıl puan kaybettiğini gerçek¬ten anlamaz. Başkalarını alçaltma alışkanlığının farkına varmak ve bu alışkanlıktan kurtulmak onun en yüksek hayrına olur.
Onun bu alışkanlıktan kurtulmasına yardımcı olacak bir deneme, her gün bir kişiyle ilgili iyi bir şeyi fark etmeye başla¬masıdır. Belki de sekreterin hoş bir sesi ya da müşteriler rande-vular için beklerken onları rahatlatıcı davranışları vardır. Belki de muhasebeci, karar vericilerin hızlı davranabilmeleri ve iyi fır¬satlardan en iyi biçimde yararlanmaları için, onlara gereksindik¬leri rakamları çıkarma konusunda özel bir çaba harcamaktadır. Amaç, her gün her kişiyle ilgili iyi bir şeyi bilinçli olarak takdir etmektir. Bu, onun geçmiş yaşamlardan gelen o başkalarını kü¬çültme eğiliminden kurtulmasına ve onları takdir etme yeteneği¬ni geliştirmesine çok yardımcı olacaktır.
Akrep Kuzey Düğümü insanının bu enkarnasyonda kendi¬sini iyi hissetmek için başkalarının onaylamasına ihtiyacı vardır. Partnerlik onun için iyi sonuç verir onun bu enerjiye ihtiyacı vardır ve o bunu fark edecek alçakgönüllülüğe sahip olmayı öğreniyor. Aslında pratik bir insan olduğundan, o kendi kendisine şöyle diyebilir: “Pekâlâ, gerçek şu ki, mutlu olmak için başkala¬rının onaylamasına ihtiyacım var. Öyleyse, bunu elde etmek için ne yapmam gerekiyor? Onlar için neyin önemli olduğunu öğrenmeli ve bunu onlara vermeliyim. Ve eğer onları kendi sürecime katarsam ve onların kendilerini önemli hissetmelerini sağlar¬sam, onlar benim kendimi önemli hissetmemi sağlayacaklardır.” Bu insan başkalarını onların iyi niteliklerini ve yapmış oldukları işleri fark etmeyi, takdir etmeyi ve onaylamayı hatırladığı ölçü¬de, bu yaklaşım onun için iyi sonuç verecektir. O, kendisini iyi hissetmek için başkalarının onaylamasına ihtiyacı olduğunu unuttuğunda, bu önemli adımı ihmal eder.
Bu insanın, güçlerine hayran olduğu ve yeteneklerine saygı duyduğu güçlü bir partneri olması, onun yaşamının her alanında çok iyi sonuç verir. Akrep Kuzey Düğümü insanı başkalarının özgün yeteneklerini, bilgisini ve perspektiflerini bilinçli olarak takdir etmeyi öğrendiğinde, her iki kişinin kendi başına düşüne¬ceğinden farklı bir şey yaratmak için kendi kaynaklarını ve yete¬neklerini bir başkasınınkiyle nasıl birleştireceğini görür. Bu si¬nerjidir. Birleşme yoluyla, her iki insan özgün yeteneklerini “Bü¬tün, parçalarının toplamından daha büyüktür” gerçeğini göste¬recek biçimde kullanabilecektir. Akrep Kuzey Düğümü insanı bu enkarnasyonda sihir için programlanmıştır sinerji, güçlenme ve süren yaratıcılığın heyecan verici canlılığı için!

DİNLEMEK

Akrep Kuzey Düğümü insanı her şeyi zaten bildiğini düşünür, bu yüzden başkalarının ona yolunu kolaylaştıracak içgörüler vermelerine açık değildir. Bu onun sınırlamalarından kurtulma fırsatlarını sürekli olarak kaçırması anlamına gelir.
Bazen bu insan, altta yatan yetersizlik duygusundan ötürü “saplanıp kalır.” Örneğin, ses öğretmenliği yapan Akrep Kuzey Düğümlü bir müşterim vardı. İlk başlarda bu hanımın birçok müşterisi vardı; o eğitim ve deneyim bakımından gerekli nitelik¬lere sahipti. Ancak, bir süre sonra müşterileri kopmaya başla¬mıştı ve hiç kimse bunun nedenini ona söylemiyordu. Aslında, insanlar ona şarkı söylemelerini geliştirmek için geliyorlardı, ama o şarkı söyleme kapasitelerini artırmak için haftalar boyun¬ca onlara soluk alma egzersizleri yaptırıyordu. Onlara istedikle¬rini vermiyordu ve bunun için her türlü gerekçesi vardı. Ama altta, müşterim piyano çalma yeteneği konusunda kendisini ye¬tersiz hissediyor ve öğrencilerinin ona getirdiği şarkıları çalamayacağından korkuyordu. Bir kez o kaygılarını dile getirdiğinde, diğerleri ona birçok fikir verdiler. O sonunda müşterilerinin şar¬kı söylemelerine yoğunlaştığı sırada onlara eşlik etmesi için bir müzik Öğrencisi tuttu.
Bu insan en sonunda yetersizlik duygusunu kabul ettiğin¬de, diğerleri ona yardım edebilirler; ama o her şeyi bildiğini dü¬şündüğünde, öğrenmeye açık değildir ve saplanıp kalabilir. Baş-kaları ona değerlerinden biriyle çatışan yeni fikirlerle yaklaştıklarında, o bu fikirlerle ilgili olarak heyecan duysa bile, bunu he¬men bastırma eğilimi gösterir. Bu onun en büyük yanlışlarından biridir. En sonunda, diğerleri ona sorunlarını çözebilecek öneri¬ler sunmayı bırakırlar, çünkü onun alıcı olmadığını bilirler.
Onun sorunları için kabul edeceği çözümler o kadar sınırlı olabilir ki, engelleri aşılmaz bir hale gelir. Örneğin, o arabasını satmak isteyebilir, ama kendisini ona bağlı hisseder ve bu yüz¬den satış için mantıksız koşullar ileri sürer: Alıcı sarışın olmalı, en az iki yıl üniversiteye gitmiş olmalı ve sigara kullanmamalı¬dır. Doğal olarak o hiçbir zaman arabasını satmayacaktır!
Akrep Kuzey Düğümü insanı bu sorunlu durumlara diğer düğümsel gruplarda olanlardan çok daha uzun süre saplanıp ka¬labilir. Bundan kurtulmak için, o kendisininkinden farklı bir de¬ğer sistemine dayanan tamamen farklı bir görüşü işitmelidir. O zaman o kaygılarını diğer kişiye aktarabilir: “Benim arabama bağlılığım ne olacak? Ya araba kötü kullanılırsa?” O, diğer kişi¬nin bu kaygıları kendi değer sistemine göre nasıl gidereceğini işittikten sonra, kendi pozisyonunu tekrar düşünebilir. Bazen, partnerini dinlemektense, bir yabancıdan akıl almak onun için daha kolaydır. O, partnerine karşı önyargılı olabilir ve onun tav¬siyelerini pek önemsemeyebilir, oysa genellikle ona en doğru geri bildirimi verebilecek olan ve onun güçlerini en iyi tanıyanlar ona en yalan olan kişilerdir. Bu yüzden, o kendisini en iyi tanı¬yan kişileri gerçekten dinlemeli ve eğer işittiklerinde gerçek ve enerji hissediyorsa, bundan etkilenmesine izin vermelidir.
O her şeyi zaten bildiğini düşündüğünde, ilişkileri temel, fiziksel gereksinimlerini doyurmanın çevresinde döner. Ama bir kez bu gereksinimler karşılandığında, o hâlâ kendisini tatsız ve cansız hisseder. Bu insan, canlılığı, güçlenmeyi, kişisel gelişimi ve değişim dönüşümü deneyimlemek için kendi fiziksel gereksi¬nimlerini aşmalıdır. Onun aradığı mutluluk budur ve bundan da¬ha azı ona doyum vermeyecektir.

Ayırt Etmek

Akrep Kuzey Düğümü insanının başkalarının fikirlerinin doğru olabileceği ve kendisinin değişmesi gerekebileceğiyle ilgili bir iç¬sel korkusu vardır. Büyük değişime her zaman bir korku ve/veya heyecan eşlik eder; bu doğaldır. Ve en derin düzeyde, bu insan değişmek ister. Yaşamını bu kadar zor kılan ezici yüklerden kur¬tulmak ister; o başkalarından gelen öneri ve bilgi akışına açık ol¬ması gerektiğini bilir. O diğer insanları istilacılar olarak değil, kurtarıcı yardımcılar olarak görmeyi öğrenmektedir.
Bir kez o açık olmaya karar verdiğinde, mesele ayırt etme meselesi haline gelir. Onun başarısı, çoğunlukla, kiminle part¬nerlik edeceğini dikkatle seçmesine bağlıdır. Herkes “kurtarıcı bir yardımcı” değildir, bu yüzden o kimin onu derinden etkilemesine ve değiştirmesine izin vereceğini ayırt etmelidir. Bunun anahtarı o kişinin enerji alanına uyumlanmaktır. Eğer o diğer kişinin güdülerine uyumlar ve kendisini aşağılanmış hisseder-se, muhtemelen o kişinin ona karşı zararlı niyetleri vardır ya da kişisel kazanç için ona ödün vermektedir.
Doğru partner, onun enerjisini, yaratıcılığını ve heyecanını harekete geçiren yeni fikirler getirecektir. Onun çok güçlü bir bi¬çimde bağlandığı insanlar vardır; belli bir kişiyle ilgili olarak kendisini enerjik ve canlı hissederse, sonunda modası geçmiş değerleri bırakmaya razı olur. Şimdi o kendi değerlerinden daha güçlü olan bir kuvvetle meşgul olmaktadır ve onu Akrep Kuzey Düğümü insanı kader tarafından bir başkasıyla birebir temelinde tam bir birleşmeyi deneyimlemeye yöneltil¬miştir. Sorun, onun böyle bir birleşmenin özlemini çok çekmesi¬ne karşın, aynı zamanda ondan çok korkmasıdır. O, eğer bildiği şeyi bırakırsa, tutunacağı bir şeyin kalmayacağından korkar. İro¬ni şu ki, o yeni fikirleri denemeye başladığında, heyecan çok do¬yum verici olduğundan, kontrol etmeye daha az gereksinim duyar. Bu insanın, başkalarına kendilerini anlaşılır hissettirme ye¬teneğinden ötürü, şaşırtıcı bir birleşme kapasitesi vardır. O diğer kişiyi derin bir biçimde dinlediğinde ve anladığında, dikkatli din¬leyişi o kişiye kendisini sevilmiş ve kabul edilmiş hissettirir. Din¬leme yeteneği onun diğer kişinin psişik enerjisine bağlanmasını ve eğer isterse o kişiyle birleşmesini de sağlar. Onun yenilenme ve durgunluktan kurtulma pasaportu başkalarıyla bu derin birleşmedir.

PSİŞİK DUYARLILIK

Akrep Kuzey Düğümü insanı başkalarının gizli düşüncelerine “uyumlanma” yeteneğine sahiptir. Birisinin yanında durduğun¬da, eğer o kişinin enerjisini almak için kendisini açarsa, onun ka¬rakterini ve güdülerini anlar. O birisinin karakteri hakkında yanlış hüküm verdiğinde, bu kendi değerlerini o kişiye projekte etmesinden ötürüdür. Bunu yaptığında, aklanabilir. Ancak, ger¬çekten “uyumlandığında” ve diğer kişiyle ilgili olarak hissettikle¬rine güvendiğinde asla aklanmaz.
Bu insan başkalarının içsel karışıklığını hissettiğinde, yar¬dım etmek ister, ama geribildirim olmadan bunu nasıl yapacağı¬nı bilmez. Önemsediği birisi üzüldüğünde ve kendisini çaresiz hissettiğinde, bu insanın en iyi tepkisi, “Seni desteklemek için ne yapabilirim?” diye sormak olabilir. Diğer kişi çok aptalca ge¬len bir yanıt verebilir: “Her sabah saat 9.00’da bana telefon et¬meni, kalkmamı ve yatağı toplamamı hatırlatmanı istiyorum.” istediğinde, ilişki yürür. (Eğer para söz konusuysa, o bir başkasının parasal enerjisiyle bir birlik oluşturduğunda daha çok para kazanacağını kendisine hatırlatarak risk almak isteyebilir.) Yine de, o diğer kişiyi tam o şekilde destekleyerek güçlendirir ve o kişi bunun sonucunda onun değerini onaylayacaktır. Bu onun ilişkilerinde başarı yaratacaktır.
Eğer sorunlar ortaya çıkarsa, bu Akrep Kuzey Düğümü in¬sanının diğer kişiyi kendi bildiği gibi “düzene sokmak” isteme¬sinden ötürüdür! Onun, diğer kişinin acısını nasıl dindireceği ve durumu nasıl düzelteceğiyle ilgili birçok fikri vardır. O durumda kendisinin ne yapacağını projekte eder ve diğer kişinin gereksi¬nimlerini dikkate almayı ihmal eder. Bunun yerine, o diğer kişi¬nin ona söylediklerine açık olmalıdır.
Ancak, bu onun kendisini feda etmesi gerektiği anlamına gelmez. Eğer diğer kişi ilişkide kendisini güvenli hissetmesi için evlenmeleri gerektiğini söylerse, eğer Akrep Kuzey Düğümü insanı bunu yapmak istemiyorsa, onunla evlenmek zorunda değil¬dir. O kişiyi evlilik fikrinden vazgeçirmeye çalışmak, ya da evlen¬mek için ne yapması gerektiğini ona söylemektense, onun yapa¬cağı en iyi şey, diğer kişiye destek için neye ihtiyacı olduğunu doğrudan sormaktır: “Bak, içindeki karışıklığı hissedebiliyorum ve yardım etmek istiyorum. İlişkimizi sürdürmek isterim, ama yaşamımın bu noktasında evlenmek istemiyorum. Öyleyse, seni en iyi biçimde nasıl destekleyebilirim? Seni evliliğe hazır olan başka birisini bulmaya teşvik etmemi mi, yoksa evlenerek kurtu¬lacağını düşündüğün korkuları aşmana yardımcı olmamı mı is¬tersin?”
Bu insan, diğer kişinin ona içsel çatışmasını neyin giderece¬ğini ve gereksinimlerini neyin karşılayacağını söylemesine izin vermelidir. O, “doğru yolda” olup olmadığını diğer kişinin yanı¬tıyla bilecektir: Onun desteği gerçekten yararlı olduğunda, o kişi bu desteği coşkuyla onaylayacaktır.

ENDİŞE

Akrep Kuzey Düğümü insanı kendisini endişeli hissettiğinde, gerçek duygularını açığa vurmak istemeyebilir. Bir çatışmaya girmek istemez, bu yüzden duygularını gömer ve iletişim kesilir. Bunun yerine, o diğer kişiyle konuşarak engeli aşmayı öğreni¬yor. O bir yüzleşmeyi göze alarak dürüst iletişim yoluyla daha yakın bir bağ oluşturmak uğruna rahatsız olmaya gönüllü ola¬rak diğer kişiyle ilgili varsayımlarını aşmalıdır. Eğer onun gü¬düsü diğer kişinin değerlerini ve gereksinimlerini daha çok anlamaksa, bu çok verimli olabilir. Her şeyi kendi başına yapmaya çalışmaktansa, diğer kişiyle bir ilişki geliştirmenin yolu budur.
Bu insan, nasıl ilişki kuracağını bilmediği için kendisini en¬dişeli hissettiğinde, bu evrenden gelen ve ona, “O kişinin psişesine daha çok girmelisin” diyen bir işarettir Genellikle, Akrep Ku¬zey Düğümü insanı o korkuyu duyduğunda, geri çekilir, bu da iyi sonuç verecek davranışın zıddıdır. O, diğer kişinin arzularını, güdülerini ve değerlerini anlamak için onu daha derin bir dü¬zeyde soruşturmalıdır. Onun endişesini bu giderecektir.
Örneğin, birisi onun söylediklerine karşı çıktığında, o oto¬matik olarak kendi bakış açısını savunma ihtiyacı duyar. O an¬da, eğer kasten bunu tersine çevirip diğer kişinin perspektifini sorarsa, sırf odağı değiştirmek bile baskıyı kaldırır. O şöyle diyebilir: “Bak, senin bakış açını anladığımdan emin değilim. Ne dü¬şündüğün konusunda daha çok şey bilmek isterim.” Onun oto¬matik tepkisi daima kendisi üzerindedir, ama o diğer kişiye odaklanmalıdır.

EŞRUHLAR

Akrep Kuzey Düğümü insanı için, bu bir partnerlik enkarnasyonudur. Bu ister bir eş, ister bir iş ortağı olsun, onun kendisini uyarılmış ve durgunluktan uzak tutacak enerjiyle besleyecek bir partnere ihtiyacı vardır. Bu bir eşruh enkarnasyonudur, bu yüz¬den yaşam ona bir eşruh ilişkisi deneyimlemesi için peş peşe fır¬satlar getirecektir. Bir eşruh ilişkisi gerçekte onun kendisiyle doğru “kimyaya” sahip olduğu, ona heyecan duygusu veren biri-siyle enerjisel bir düzeyde birleşmesidir. O partnerini güçlen¬dirdiğinde, partneri de onu onaylayarak ve onunla ilgilenerek karşılık verir. Karşılıklı enerji bu insanın geçmiş enkarnasyonlarda durgunlaşmış olan yanlarını yeniden canlandırır.
Eşruh ilişkileri cinsel ilişkilerle sınırlı değildir. Eğer iki in¬san bir kitap yazmak, bir lokanta işletmek, bir işi başlatmak gi¬bi ortak bir hedefi paylaşırlarsa, bu bir eşruh ilişkisi olabilir. Her iki insan, projelerini daha güçlü bir biçimde üretmek için enerjisel ya da psişik düzeyde bir olurlar. Her ikisi de, enerjileri¬nin bütünleşmesini sağlamak için, kişisel meselelerini bırakma¬ya gönüllü olmalıdır. Akrep Kuzey Düğümü insanı, birleşmek ve azami ortak kazanç sağlamak için diğer kişiyi, onun ne sunduğu¬nu ve kaynaklarının neler olduğunu anlamaya istekli olmalıdır. Onun parladığı yer orasıdır!
Romantik/kişisel ilişkilerde de aynı prensip geçerlidir. Eğer bu insan “senin değerlerine karşı benim değerlerim” şeklinde odaklanırsa, kaybedecektir. Öte yandan, eğer o diğer kişiyle deneyimlemek istediği yüksek hedefi açıklığa kavuşturmuşsa, bu konuda onunla anlaşmışsa, o zaman metodolojisini diğer kişiyle birlikte çalışacak ve deneyimi kazanacak şekilde ayarlamaya gö¬nüllü olur.
Bu onların yaratmak istedikleri ilişki türüne karar vermeleri ve sonra ideale ulaşmak için birbirlerini desteklemeleri ka¬dar temel bir şey olabilir. Çiftler daha gençken, onların hedefi çocuk yetiştirmek olabilir. Daha sonra bu hedef belli ruhsal ide¬allere göre birlikte yaşama, kendi kendine yardım ya da dönüşümsel deneyimler yoluyla birlikte gelişme, paylaşılan sağlık he¬deflerine erişmek için birbirini destekleme vb. olabilir.
Kişisel ilişkiler yaratırken en iyi yaklaşım, diğer kişiyi tanı¬mak ve onun değerleri, arzuları ve güdüleri ile bağdaşıp bağdaşa¬mayacağını görmektir. Paylaşılan değerlere sahip olmak çok önemlidir ve Akrep Kuzey Düğümü insanı aldanabilir. Eğer o kendi değerlerini içgüdüsel olarak dışarıya projekte ediyorsa, doğru bir görüntü elde edemeyecektir. Ama eğer diğer kişinin paylaşımına gerçekten açıksa, o kişinin değerlerinin ona canlılık kazandırıp kazandırmadığını hissedebilecektir. Bunlar onun hiç düşünme¬diği değerler olabilir bu onun yolu üzerindeki ikinci adımdır! Fiziksel duyulara çok uyumlanarak geçirdiği geçmiş ya-şamlardan ötürü, Akrep Kuzey Düğümü insanı genellikle sekse ve sevginin fiziksel olarak gösterilmesine epey ilgi duyar. O be¬deninin farkındadır ve ondan nasıl zevk alacağını bilir. Ancak, o duyusal zevkin o kadar farkında olabilir ki, bir enerji düzeyinde cinsel etkileşim yoluyla mümkün olan değişim dönüşümü kaçı¬rır.
Eğer o partnerinin psişik enerjisine uyumlanırsa (yani, di¬ğer kişinin kaynaklarını ve enerjisini bilinçli olarak takdir eder¬se), o zaman, cinsel olarak birleştiğinde, deneyimi hayal etmiş olabileceği şeyi çok aşar. Bu insan, fiziksel birleşmeyle birlikte psişik/ruhsal uyumlanma ve birleşmenin değerini fark eder et¬mez, onun bu konudaki gizli yetenekleri de ortaya çıkar. O part¬nerinin enerjisine açık olduğunda, cinsel zevki aşıp, ruhsal sim¬ya ve güçlenme boyutuna genişleyen bir hazzı paylaşabilir.

HEDEFLER

KARŞILIKLILIK

Akrep Kuzey Düğümü insanı, aşırı uçlarda (“benim yolum ya da senin yolun”) düşünme eğiliminde olduğundan, bazen, başkala¬rıyla birleşebilmek için kendi değerlerini tamamen bırakır. O “insanları hoşnut edici” hale gelir, bu da işe yaramaz. Bu enkarnasyonda o başkalarıyla “ben/sen” pozisyonundan ilişki kurmayı bırakmak ve “bizim için en iyisi neyse o” pozisyonundan ilişki kur¬maya başlamak ister. O zaman o karşılıklı güçlendirme ve karşı-lıklılık güdüsüyle takdir etmenin ve saygının gücünü paylaşabi¬lir.
O, diğer kişiye cesaret, şevk ve destek verme konusunda ye¬teneklidir; bu da o kişiyi şifalandırır ve onun yaşamını kolaylaş¬tırır. Diğer kişi bu insanda bir eşruh ve güç kaynağı hisseder ve sevgi, takdir ve şükranla karşılık verir.
Ancak, başkaları Akrep Kuzey Düğümü insanına onun ne¬ye gereksinimi olduğunu sorarak karşılık verdiklerinde, o kendisini kapatabilir ve sanki “her şey kontrol altında”ymış gibi dav¬ranabilir. Ama o başkalarının onun durumunu görmelerine ve yaşamını kolaylaştıracak yollar önermelerine izin vermelidir. Bu karşılıklı bir şeydir. Bu insan başkalarının desteği kabul ettikle¬rini ve onun tarafından güçlendirildiklerini gördüğünde, kendisi de desteği incelikle kabul etmeyi öğrenebilir.
O sadece, kendisini verici ya da alıcı olarak görmeyi bilir. Verme yoluyla almayı içeren karşılıklılık sürecinin karşılık ola¬rak onu zenginleştiren ve gelişmesine yardımcı olan bir enerji al¬dığının hiç farkında değildir. Örneğin, eğer o bir hayır işine baş¬kanlık etmeye gönüllü olursa, onun zihninde bu sadece olayı ba¬şarılı kılmak için zamanını ve enerjisini verme meselesidir. O bundan elde ettiği şeyi gözden kaçırabilir.

Mirasları Kabul Etmek

Akrep Kuzey Düğümü insanı için bu başkalarından miraslar al¬ma enkarnasyonudur. Miras almak onun için sağlıklıdır. İnsan¬ların ona para, enerji, fikirler vb. vermeleri gerekmektedir. Onun işi elinde tuttuğu şeyi bırakmak kendisini boşaltmak ve başkala¬rının enerjilerinden yararlanmaya açık olmaktır. Bu onun yaşa¬mının her alanı için geçerlidir.
Geribildirim için sorunların başka birisi tarafından çözül¬mesi onun yararına olur. Eğer birisi onun “doğru olduğunu bil¬diği” ama uygulamaya direndiği bir öneri sunarsa, özdisiplini uy-gulamanın hedefine erişmek için, hemen doyuma ulaşma isteği¬ni dizginlemenin zamanı gelmiş olabilir. Eğer o kuşkuluysa, pra¬tik bir düzeyde işe yarayıp yaramadığını görmek için o öneriyi her zaman deneyebilir (örneğin, soğuk davranmayı bırakıp bı¬rakmayacağını görmek için, bir hafta boyunca erkek arkadaşından hiçbir talepte bulunmamak).
Bu insan, kendisinin öğrenmek istediği konularda başarılı olan kişilere akıl danıştığında, onların fikirlerini ve perspektifle¬rini dinlemekten gerçekten zevk alır ve daha güçlü bir hale gelir. Bu onu ister o düşünmüş olsun, ister bir başkasından gelmiş olsun neyin işe yaradığına bakma ve o tarzı benimseme pratikliğiyle ilgilidir. Bu ayrıca, onun diğer insanların deneyimlerinden yararlanmasıyla ve her zaman kendi yoluyla zor yolla öğren-mek zorunda olmamasıyla da ilgilidir. Diğer insanların ona yeni fikirler ve enerjiyle yardımcı olmaları gerekmektedir.

Alçakgönüllülük ve AlIcIlIk

Akrep Kuzey Düğümü insanı çoğunlukla kendi üzerinde odak¬lanmış görünür. Başkalarını dinlemediğinde, sözcükleri bunu yansıtır. Bir başkasıyla rahat bir ilişki oluşturmak için, onun o kişiyle daha derin bir anlayış oluşturma güdüsüyle bağ kurması gerekir o zaman, diğer kişinin ona güvenmesini sağlayacak söz¬cükleri doğal olarak kullanacaktır.
O kendisine odaklandığında, aslında büyük bir düş kırıklığı hisseder, çünkü neler olup bittiğini o pozisyondan anlayamaz. O ancak kendi pozisyonunu bırakıp, diğer kişinin pozisyonuna yargılamadan uyumlandığında neler olduğunu anlayabilir.
Bu insanın bu enkarnasyonda öğrendiği bir şey, başkaları¬na ihtiyacı olduğunu ve diğer insanların enerji alanlarıyla birleş¬menin güçlendirici olduğunu görecek kadar alçakgönüllü olmak¬tır. Onun hangi insanların onun enerji alanını güçlendirdiğini ve hangilerinin güçlendirmediğini ayırt etmesi önemlidir. Sonra o insanların değerini onaylayacak alçakgönüllülüğü göstermelidir.
Akrep Kuzey Düğümü insanının işi, onun enerjisini hare¬kete geçiren bir hedefi olan birisiyle bağ kurmak ve kendi ken¬disine şöyle sormaktır: “Bu insana hedefine erişmesini sağlaya-cak şekilde nasıl güç verebilirim?” O tümüyle diğer kişiyi güçlendirmeye odaklandığında, otomatik olarak, o kişiye başarma yete¬neğine güvenmesini sağlayacak ne söyleyeceğini ve ne yapacağı¬nı bilir.
Bu insan başkalarının başarılı olmalarına yardım ettiğinde, kendisinin de bir şey başarmış olduğunu hisseder ve özgüveni kazanır. O yaratıcılığını ve gücünü başkalarıyla birleştirmiş ol¬duğundan, enerji ve basan sevinci birdenbire yükselir! Diğerleri, bu insanın enerjisi ve desteği olmadan başaramamış olacaklarını bilir, böylece doğal olarak ona karşılık vermek isterler. Bu, Ak¬rep Kuzey Düğümü insanının özdeğeri duygusunu onu canlandı¬ran ve özgürleştiren bir biçimde güçlendirmesinin anahtarıdır.
Ne yazık ki, bu insan, çoğunlukla, onu kendi kendisine da¬yattığı esaretten kurtarıp özgürleştirebilecek olan armağanlara değer vermez. Eğer o bu armağanlara değer vermez ve saygı gös¬termezse, onları gerçekten kullanamaz. Bu şekilde, egosu onun yaşamın ona diğer insanlar vasıtasıyla getirdiği fırsatları fark et¬mesini ve armağanlardan yararlanmasını engeller. Akrep Ku¬zey Düğümü insanı, sadece kendi çabalarıyla kazandıklarını de¬ğil, başkalarının ona getirdikleri armağanları da takdir etmeyi öğreniyor.
Eğer o sadece kendi ağır çalışması sonucunda elde etmiş ol¬duğu şeye değer verirse, ilahi inayete açık olmaz. Sonunda, sade¬ce bu inayet onu kendi katılığının ötesine götürebilir. Onun işi, ilahi inayetin diğer insanlar vasıtasıyla yaşamında iş görmesine izin verecek kadar alçakgönüllü olmaktır.

BAŞARILI PARTNERLİK

Akrep Kuzey Düğümü insanı yeteneklerini başka insanların pro¬jelerine uyguladığında ya da başka birisinin fikrine dayanan bir projeye katıldığında daha iyi durumda olur. Bunun istisnası, onun fikrinin ruhsal bir kaynağı olması durumudur. O, katı ve koşullanmış değer sisteminin dışındaki bir mevcudiyetten kay¬naklanan projeleri ve yollan izlediğinde daha iyi durumda olur.

BAŞKALARINI GÜÇLENDİRMEK

Akrep Kuzey Düğümü insanı birçok yaşamı bir özdeğeri duygu¬su geliştirerek geçirmiş olduğundan, çevresindekiler kendi de¬ğerlerini fark etmediklerinde, şaşırır. Başkalarının kendi doğal yeteneklerini takdir etmemelerine ve yeteneklerini kullanmak ve kendilerini iyi hissetmek için pratik bir düzeyde yapılması gerekeni yapmamalarına şaşırır ve bunu anlayamaz. Bu insanın en büyük mücadelesi partnerini ya da yakın ilişki içinde olduğu diğer kişileri başarıyla güçlendirmekte yatar.
Onun partneriyle ilgili olarak olumlu bir ruh haline sahip olması kolaydır. O diğer kişinin yeteneklerini övebilir ve ona ce¬saret verebilir. Sorun, bu insanın kendisine çektiği romantik partnerin sonuçlar almak için gerekli eylemde bulunma iradesi¬ne sahip görünmemesidir. Bu partner pratik, güçlendirici hedef¬lere erişmek için harekete geçmez, ya da bunu yapmasını sağla¬yacak niteliklerden yoksundur.
Eğer partneri içsel olarak bu güdülenimden (motivasyon¬dan) yoksunsa, Akrep Kuzey Düğümü insanı bunu anlamaz ve partnerini nasıl harekete geçireceğini bilmez. Bu yüzden o kendi kaynaklarına başvurur ve partnerliğin enerjisini kendi sağlam sonuçlar yaratma yeteneğini ateşlemek için kullanır. Ne yazık ki, bu aynı eski “Her şeyi kendim yapmalıyım” senaryosudur ki bu da partnerin kendisini güçsüz ve yaratıcı sürecin dışında bı¬rakılmış hissetmesine yol açar.
Eğer Akrep Kuzey Düğümü insanı kendisini bu durumda bulursa, partneriyle daha derinlemesine temasa geçmek için za¬man ayırması gerekir. Eğer o partnerinin güdülerine gerçek bir ilgiyle yaklaşırsa, onun arzularını ve gereksinimlerini keşfetmeye başlayabilir. İnsanlar ancak istedikleri bir şey tarafından mo¬tive edildiklerinde eyleme geçme hevesini duyarlar. Akrep Kuzey Düğümü insanı, kendisi esasen para ve rahatlık tarafından moti¬ve edildiğinden, herkesin bu arzular tarafından gayrete getirildi¬ğini varsayar; ama bu doğru değildir. O, partnerinin kendisini motive eden şeyi bulmasına yardımcı olmalıdır.
Örneğin, diğer kişi başarıya ulaşmasını engelleyen korkula¬rından kurtulmak isteyebilir. Böyle bir kişi sınırlılık duygularını aşmak uğruna eyleme geçmeye güdülenebilir ve Akrep Kuzey Düğümü insanı o kişiye yeni bir işin peşine düşerek o korkuları yenmeye doğru bir adım atacağını hatırlatabilir. Belki de diğer kişiyi motive eden şey topluma bir katkıda bulunmaktır, ya da ilgi merkezi olup başkalarının dikkatini çekmektir. Akrep Kuzey Düğümü insanı başkalarının gizli arzularını ve dürtülerini orta¬ya çıkarmakta ustadır ve partnerini kendi içsel motivasyonuyla temasa geçirebilir. Bu kendi başına bir güçlendirmedir. Partner, bu insanın yeteneği tarafından desteklendiğinde eyleme geçecek ve sonuç parasal ödülleri de içerecektir. Akrep Kuzey Düğümü insanının istediği de budur partnerinin özsaygısını geliştirmek ve her ikisi için güven ve rahatlığı elde etmek!
Geçmiş yaşamlarından ötürü, Akrep Kuzey Düğümü insanı görevi tamamlama yeteneğine zaten güvenir. Şimdi o başkaları¬na kendilerine değer vermeyi öğretmektedir. O, başkalarına on¬lara yardım edecek kadar değer vererek, onları otomatik olarak güçlendirir.
Tek aksaklık, bu insan başkalarına işleri nasıl yapacakları¬nı söylemeye çalıştığında meydana gelir. Bu asla işe yaramaz, çünkü o diğer kişinin yeteneklerini ve güçlerini bilmez, ancak kendisininkileri bilir. Örneğin, eğer Akrep Kuzey Düğümü insa¬nı elli metrelik bir koşu yarışına katılmaya karar verirse, o boyu¬na, bacak uzunluğuna ve kazanmak için gerekli hıza göre hilele¬rinin ne kadar uzun olması gerektiğini tam olarak bilir. Şimdi, onun güçlendirdiği kişi çok daha kısa boylu ve daha kısa bacaklı olabilir. Eğer o, Akrep Kuzey Düğümü insanıyla aynı hileleri at¬maya çalışırsa, bu onun bedenine göre doğru olmayacak ve o ya¬rışı asla kazanamayacaktır.
Bu yüzden, bu insan diğer kişiye hep onun için neyin iyi so¬nuç vereceğini söylemekten ve sonra da o kişinin yolunun doğru olmadığı sonucuna varmaktan kaçınmalıdır. Bu onun için kont¬rol edilmesi zor bir benmerkezciliktir. Ama onun bu enkarnasyondaki işi, diğer kişinin kazanmasına yardım etmek için kendi bildiklerini o kişinin değer sistemine uyarlamaktır.
Örneğin, eğer daha kısa boylu olan kişi yarışa katılmak isti¬yorsa, o şöyle diyebilir: “Boyuma ve bacak uzunluğuma oranla kulvarımın ne olması gerektiğini hesaplamak istiyorum.” Akrep Kuzey Düğümü insanı bunu kendisi için nasıl hesapladığını bilir, böylece diğer kişinin beden ölçüsünü, mizacını, zayıf ve kuv¬vetli yanlarını dikkate alarak aynı formülü o kişiye uygulayabi¬lir. O bunu kendi tarzında yapmak yerine başkalarının kendi işlerine yarayacağını hissettikleri bir plân yapmalarına yardımcı olabilir.

PSİKOLOJİK FARKINDALIK GELİŞTİRMEK

Akrep Kuzey Düğümü insanı mükemmel bir psikolog olur. O başkalarının kaygılarına ve özlemlerine doğal olarak uyumlanır. Bu onun geçmiş yaşamlarda sahip olmadığı özel bir yetenektir. Zihnini kendi değerlerinin önyargısından arındırdığında, o baş¬ka bir kişinin ruh halini hissetme ve onun güdülerini, gereksi¬nimlerini ve değerlerini anlama konusunda muazzam bir yete¬neğe sahiptir.
Bu insan başarıyı nasıl yaratacağını bilir. O, başkalarının başarıyı yaratmalarına yardımcı olmak için, o kişinin psikolojisi¬ni dikkate alması gerektiğini öğreniyor. Bazen insanlar Akrep Kuzey Düğümü insanının verici doğasını istismar ederler ve o bunu iş işten geçtikten sonra fark edebilir. O bundan, o konuda düşünmeye ve o kişinin güdülerini hissetmeye zaman bulana dek onun teklifini kabul etmeyerek kaçınabilir: “Evet, bu harika bir teklif gibi görünüyor! Bu konuda düşünmeme izin ver, kara¬rımı sana sonra bildiririm.” O çok çabuk karşılık verme eğili¬mindedir; diğer kişiye ve duruma psişik olarak uyumlanmak için kendisine biraz zaman tanıması onun için daha iyi olur. Eğer so¬nuçta kendisini daha güçlü ve canlı hissediyorsa, o teklifi kabul edebilir. Ancak, eğer o kötü bir hisse kapılır ya da enerji kaybet¬meye başlarsa, bu bir uyarıdır.
Bu insan için başkalarının güdülerine dikkat etmek önem¬lidir. Bu onun aklına nadiren gelir, böylece bazen düş kırıklığına uğrar. O, başkalarının aynı değerlerle iş gördüklerini ve her za¬man dürüst olduklarını düşünür. Ama zaman ayırıp insanların güdülerini incelediğinde, onların hangi rolleri oynadıklarını ve gerçekte ne olduklarını anlayabilir. Amaç, potansiyel partneri gerçekten incelemektir ve Ak¬rep Kuzey Düğümü insanı çok iyi bir dedektiftir! Onun için, bu bir partnerlik yaşamıdır, bu yüzden onun diğer kişinin derin bir düzeydeki güdülerini, amaçlarını ve değerlerini incelemesi gere¬kir.

Sentez

Bu insan yön değiştirmekte zorlanır. O bir hedef belirler, ona nasıl ulaşılacağını hesaplar ve enerjisi o denli odaklanır ki yan¬lış yolda olduğunu yan yolda keşfetse bile geriye dönmesi nere¬deyse olanaksızdır.
Bu düğümsel pozisyonda bulunan ve bir lisede “Liderlik Geliştirme Takımı”nda yer alan bir öğretmen müşterim vardı. Takım bazı değişiklikler yapma konusunda çalışıyordu. Bu ha¬nım toplantıya kafasında oluşturmuş olduğu kesin bir plânla git¬ti. Birisi değişik bir plân önerdiğinde, o çok sabırsızlandı. Diğer kişiyi kendi plânının doğru yol olduğuna ikna etmeye çalıştı; ona göre, ya diğerinin fikri iyi bir sonuç vermezdi, ya da grubun bu konuda düşünecek zamanı olmamıştı. Onun zihninde “işin ya¬pılmasının tek yolu olan” kesin bir plân vardı ve başka her şey onun için bir tehdit oluşturuyordu.
Sentez Akrep Kuzey Düğümü insanı için zor olabilir, çün¬kü kendi pozisyonunu diğer kişinin söylediği şeyi dikkate alacak kadar yeterince uzun bir süre bırakmak onun için zordur. O kendisini, paylaşılan hedefe sonuca odaklanacak ve kendi fikir¬leri ile diğer kişinin fikirlerinin azami başarıyı sağlamak için na¬sıl kaynaşabileceğini düşünecek şekilde eğitmelidir.
O birlikte iş görme sanatını öğrenmektedir. İlk adım, ilgili kişilerin daima hedeften daha önemli olduklarını hatırlamaktır. Bu insan bunu kendisine sürekli olarak hatırlatmalıdır. Lisedeki örnekte, müşterim en önemli olarak insanlara odaklanmalıydı. O zaman, onlar fikirlerini ortaya koyduklarında, müşterim onla¬rın perspektiflerini dinleyecek ve o insanların projeye hangi ya¬ratıcı armağanları getirdiklerini keşfedecekti. İnsanları daha önemli olarak görmek Akrep Kuzey Düğümü insanı için zordur ve bu uygulama ister. Çoğunlukla, o biri-sini ayaklar altına almış olduğunu fark ettiğinde, bir durumun ortasındadır. Yine de, o noktada durabilir ve özür dileyebilir: “Kendi fikrime aşırı odaklandığımdan senin önerini iyi duyma¬mış olduğumu şimdi fark ettim. Seni incittiysem .” Sonra, o diğer kişinin fikrini dinlemek için bir girişimde buluna¬bilir.

DURGUNLUKTAN KAÇINMAK

DEĞİŞİM ENERJİSİ

Akrep Kuzey Düğümü insanı durgun rutininden kurtulmakta çok zorlanır, böylece, onun için doyum verici olmayan durumla¬ra saplanıp kalır. O, rutininden kurtulmak için gerçekten heyecanlanmalıdır. Ve ona heyecan veren bir şey sunulduğunda, o işi sonuna dek götürecek özdisiplinini göstermeli ve ona enerji ve¬ren yolun üstünde kalmalıdır. O, kendisini engelleyen etkenleri bırakmaya gönüllü olmalıdır.
Bir yandan, bu insan bir rutin içinde olmaktan hoşlanır, çünkü bu rahat ve alışılmış bir şeydir. Öte yandan, o yaşamdan yeterince şey almadığını ya da istediği deneyimleri yaşamadığını bilir. Ama onun, işleri farklı bir biçimde yapmayı istemesi için, belli bir doyumsuzluk düzeyinin olması gereklidir. Rahatsızlık ve doyumsuzluk onu ufuklarını değiştirmeye ve genişletmeye iter.
Örneğin, bu düğümsel gruptan olan bir insan mevcut duru¬munda artık rahat olmadığı için taşınmak isteyebilir. Taşınmak epey enerji gerektirir: Kişisel eşyayı ayırmak, evi satışa çıkar¬mak için onarmak, vb. O, çaba harcamaya gönüllü olmalıdır ve değişim yapmak için gerekli olan çalışmayı yapmak özdisiplini gerektirir. Ama eğer o bunu yaparsa, “kriz” enerjisi ona heyecan verecek ve teşvik edecektir özellikle eğer o bunu bir partnerle birlikte yapıyorsa ve her şeyi “kendi bildiği gibi, zor yoldan” yapmamaya gönüllüyse. Tam ve esaslı iş yapmak inşa etme sürecin de değerli bir niteliktir, ama değişiklikler yaparken bu bir engel olabilir.
Değişimin enerjisi inşa etmenin enerjisinden farklıdır. İnşa etme enerjisi eksiksiz, adım adım ilerlenen bir süreci gerektirir. Değişimin enerjisi ise hızlı ve yoğun hareketi gerektirir. Akrep Kuzey Düğümü insanı eskiyi bırakmalı, yeni bir yöne gitmeli, onu engelleyen şeylerden kurtulmalı ve hızlı sonuçlan mükemmelli¬ğe tercih etmelidir. Eğer o aşırı yavaş hareket ederse, değişim için gerekli olan devingenliği yitirir. Değişimin kendisi ona sap¬lanıp kaldığı rutinden kurtulması için gerekli olan adrenalini sağlayacaktır, ama o hareket halinde olmayı sürdürmelidir!
Bu, okyanustaki bir sörfçü gibidir eğer uzun uzun düşü¬nüp taşınırsanız, dalgayı kaçırırısınız. Akrep Kuzey Düğümü in¬sanı değişim dalgasını yakalamalıdır; geçici olarak kontrolü kay-betse ve korksa bile, eğer dalganın üstünde kalırsa, dalga onu kıyıya götürecektir. Değişim yapmak için, o hissettiği yeni enerjiy¬le temasta kalmalıdır. Eskiden uzaklaşırken, çok az yerine, çok fazla şeyi bırakmak onun için daha iyi olur. Geriye bakarak ya¬pılan değerlendirme, değişim yapmanın onun yol boyunca bırak¬tığı her şeyden çok daha bilgece ve doyum verici bir yol olduğu¬nu gösterecektir.

SINIRLAMALARI BIRAKMAK

Akrep Kuzey Düğümü insanının yaşamında doğal bir denge duy¬gusu yoktur. O bir yöne doğru gider ve bilinci o yöne öylesine uyumlanır ki, o başka hiçbir şeyi göremez sadece gitmeyi sürdü¬rür,
O fiziksel dünyaya bağlanır, maddeyi yönlendirir ve ruhu unutur. Onun yaşamı bu yüzden bu kadar zordur o çok maddi yönelimlidir ve çevresinde çok fazla yoğunluk vardır. Kendi iyi¬liği için yaşam boyunca daha kolayca yolculuk yapabilmek için hafiflemelidir. Kendisini maddi durumundan geri çekmesi ve bu enkarnasyonda aslında neyi deneyimlemek istediğini düşünmesi onun için daha iyi olur. O, maddi işlerini ona heyecan veren ufukları keşfetme özgürlüğünü verecek biçimde nasıl düzenleye¬bilir? Bu enkarnasyonda başkalarının bilgi ve tavsiyeleri yardım¬cı olacağından, onun nereye gittiğini açıklığa kavuşturmak için aylık bir danışma seansına katılması ya da bir arkadaşıyla ciddi bir toplantı yapması kesinlikle akıllıca olacaktır.
Bu insanın, saplanıp kalmasına neden olacak bir hareket ya da düşünce yolunu izlememesi onun için en iyisidir. O dünye¬vi şeylere daha az bağlanmayı öğrenmektedir ki böylece ruhsal âlemlerde yükselmekte ve başkalarıyla psikolojik/astral bağları¬nın tadını çıkarmakta özgür olabilsin. Bu onun geçmiş yaşamlar¬dan alışık olduğu fiziksel zevkin ötesinde tümüyle yeni bir haz âlemidir ve bu maddi kata bağlılığı bırakmayı gerektirir. Enerji¬sinin başkalarıyla birleşmesine izin vererek, o kendisini fiziksel olanın esaretinden kurtarır.
Örneğin, eğer o bir ev satın alırsa ve onu yeniden dekore etmesi gerekiyorsa, onun ilk içgüdüsü bunu kendi bildiği gibi yapmaktır, böylece ev onun tarzını yansıtacak ve o evin her bö¬lümüne bağlanabilecektir. Bu yaklaşım, geçmiş yaşam değerleri¬ne ve maddi âleme tutsaklığın sürmesine yol açar; Akrep Kuzey Düğümü insanı için bu “nasıl kaybederim”e eşittir.
Eğer bunun yerine o bir dekoratör ya da sanatsal yetenek¬leri olan bir arkadaş getirir ve o kişinin işe uzmanlık katmasına izin verir, işi diğer kişinin bildiği gibi yapmaya açık kalırsa, o za¬man, bağlı olmadığı güzel bir ortama sahip olacaktır. O zaman o, çevresi tarafından sınırlanmak yerine desteklenerek rahatlık içinde yaşayabilir. Bu Akrep Kuzey Düğümü insanını, onun için çok canlandırıcı olan psikolojik ve astral dünyalara doğru geniş¬lemekte özgür bırakır.

İYİLEŞTİRİCİ TEM ŞARKI

Müzik riskler almamızı duygusal olarak güçlü bir biçimde destekleyebildiğinden, her düğümsel grup için, onun enerjisini olum¬lu bir biçimde değiştirmesine yardımcı olmak amacıyla iyileştiri¬ci bir şarkı yazdım.

YENİYİ KARŞILA

Bu şarkının iyileştirici mesajı, Akrep Kuzey Düğümü insanının değişimi kabullenme ve karşılıklı olarak güçlenme ve alışveriş için başkalarıyla başarılı bir biçimde birleşme yoluyla elde ede¬bileceği enerjiyi tanımasına neden olabilir. O, yaşamın getirdiği yeni fırsatları iyi karşılayarak, “saplanıp kalma” eğilimini kolay¬ca aşabilir.
Seçilmiş şarkı sözleri:

Sıkı tutunmanın amacı nedir?
Hayalin doğru, ama biçimi değil
Bugün yaşamına sevinç getiren şey
Farklı bir biçimde de gerçekleşebilir!
Kollarını gökyüzüne doğru kaldır
Bugün yaşamında olan yeniyi karşıla
Yaşam onu bizzat sana gönderdi,
Çünkü sen yeni bir şeye hazırsın
Ama zaten gitmiş olanı bırakmalısın
Bırakmalısın, şimdi ilerleme zamanıdır…

RUHSAL ASTROLOJİ kitabından alıntıdır

Ekrem Ok

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to top