[aslında]

Satürn Transitlerini okurken , bir film izler gibi 2008 sonlarından başlayarak 2009 yılında yükselen ve hayatımın değişen yönlerini izledim. sayfaların sonuna geldiğimde "ohhh" diyebildim. o dönemde satürn benim için ici bici sevimli hatta kronostan ötürü, tatlı yüzüklerinden ötürü sevimli ve şirin bir gezegendi. bütün o sürec için "keşke daha çok şey bilseymişim" diye hayıflanarak okudum. ama bir şekilde üzerimden geçen satürn müydü bilmiyorum.İş yerimle ilgili büyük sorunlar yaşadım. nihayetinde hali hazırda devam eden hukuki bir süree girdim 2009 nisanında. işsiz kaldım. yaşadığım yeri değiştirmek ve bir süre ailem ile beranber yaşamak zorunda akldım. senkronize olarak, iş yerimdeki bir psikopat ile gerginlik yaşayarak aslında onun iğrenç ve pislik tarafını ortaya çıkarmak için vesile oldum. ama bir taraftan da duygularım incinerek.ve aslında bu süreçte benim de almam gereken dersler vardı. o süreçte fiziksel olarak daha yaşlandığımı bile düşünmeye başlamıştım. kendimi daha çirkin bulma dönemi.şimdi yaşadıklarımı satürne atfediyorum, ne kadar doğru yapıyorum bilmiyorum. terazi güneş burcum. terazide olması nedeni ile bunları söylüyorum. Sevgili didaktik öğretmen satürn o dönemlerde benimleydi de anlaşılan.
korkuyor muyum o höthötçü öğretmenden emin değilim, ama endişe verici. onun dağıttıklarını toparlamak benim için zor ve uzun oldu.ve belki o kadar hazırlıksız ve acemiydim ki toparlamayı başaramadıklarım bile var.
öğrendiğim şey ise, satürn de nihayetinde kendi doğası gereği davranıyor. yoruyor. ağır ağır ve ustaca kullanıyor tüm verileri, kontakları iyi kuruyor. kurgunun içinde nerden neyi kullanacağını biliyor.
Bu ağır misafir için evimizin hangi odasını açıyor olursak olalım beyaza da inanmak gerek belki.
Sevgiyle....