[yezda]

URANÜS’LE SATÜRN’ÜN SAVAŞI

2008 yılının sonlarından itibaren karşı karşıya gelerek birbirlerine meydan okuyan bu iki gezegen. 2009 yılının büyük bir kısmında savaşa devam edecekler. Balık burcunda bulunan Uranüs’le, Başak burcunda bulunan Satürn’ün savaşı 2010 yılının bazı dönemlerinde de bütün şiddetiyle sürecek.

Ben biraz Mitolojinin penceresinden bakarak çok çok uzun zamanlardan beri devam eden bu savaşı yorumlamaya çalıştım.

Yunan Mitolojisinde Tanrılar ülkesinde hüküm sürmekte olan Uranos’a oğlu Kronos savaş açar ve sonunda yenilgiye uğrayan Uranos hükümdarlığını oğlu Kronos’a bırakmak zorunda kalır. Savaşın sonunda babasını öldüren Kronos yani Satürn, babasının parçalarını denize atar ve meydana gelen dalgaların köpüğünden de güzeller güzeli Afrodit yani Venüs dünyaya gelir. (Savaşı kazanan Satürn olunca ortaya daha güzel bir dünya mı çıkacak acaba?)
Gelelim hikayenin devamına, hükmetme gücünü eline geçiren Satürn’ de pek rahat durmaz ve kendi çocuklarını yemeğe başlar. Buna dayanamayan karısı Hera çocuklarını babalarından kaçırır. Annesi sayesinde kurtulmayı başaran Zeus yani Jüpiter, babası Satürn’e başkaldırır ve O’nu tahtından indirerek Tanrıların Tanrısı olur.
Uranüs’ü yok eden Satürn gücünü acımasızca kullanınca tahtı kaptırır. Hem de kime Zeus’a yani büyük iyi olarak tanınan Jüpiter’e. Ve yüce Zeus o zamanda beri Olimpos dağının tepesinde hüküm sürmektedir.

Bu mücadele Olimpos ta sona ermiş gibi gözükse de yeryüzünde etkilerini sürdürmeye devam ediyor. 20 yüzyıldan bu yana da üç defa karşı karşıya geldiler. 1917 de Aslan burcunda bulunan Satürn; Kova burcunda bulunan Uranüs’le kapıştı. Birinci Dünya Savaşı sırasında meydana gelen bu karşıtlık sonucunda kazanan taraf Uranüs oldu.
Birinci Dünya Savaşı sonucunda büyük imparatorluklar çöktü. Coğrafya da ve yönetim sistemlerinde büyük değişiklikler meydana geldi. İmparatorlukların çöküşüyle küçük ülkeler bağımsızlıklarını kazandılar. Bireysel özgürlükler önem kazanmaya başladı. Rusya da herkese eşitlik vadeden yeni bir yönetim sistemine geçildi.

İkinci karşılaşma 1964 yılında meydana geldi. Ve 60 lı yıllarda savaşma seviş sloganları, çiçek çocuklar, hippyler tüm dünyayı sardı. Savaşa, kurallara, düzene tam bir başkaldırı vardı. Bu başkaldırı hiç alışılmadık bir biçimdeydi. Gençlik, eski ve sıkıcı kurallara, onu kısıtlayan her şeye başkaldırıyordu. Yani Satürn’e… İnanılmaz bir çılgınlık dünyayı sarmıştı.
Yani gene Uranüs kazanmıştı.
Fakat bu iki döneme bakınca, Uranüs’ün dünyayı kasıp kavuran ve oldukça şaşırtan değiştirici dalgaları uzun sürse de sonunda geri çekiliyordu. Geri çekilirken de yıkıntılardan arta kalanları beraberinde götürüyordu. Ve sabırla bekleyen Satürn tekrar düzeni kuruyor ve o düzene uygun kuralları yeniden koyuyordu.
Aslında Uranüs yalnızca mevcut olanı yıkıyordu. Etkisi sürdüğü sürece de karmaşa yaratıyordu. O düzeni sevmiyordu.
Sonunda yeniden sabırla bekleyen Satürn geliyor. Uranüs fırtınasının ardından kalanları topluyor, düzenliyor ve yeniden yapılandırıyordu.
Dünyamız yeniden bir Uranüs, Satürn savaşı ile karşı karşıya. Acaba bu sefer savaşı kim kazanacak?
Uranüs kazanırsa, dünyayı yeniden bir karmaşa bekliyor demektir. Yıkıntılara ve yıkıntıların ardından kurulacak yeni bir düzene hazırlıklı olalım.
Olimpos’ ta Satürn’ü yenen Jüpiter bu sene Uranüsün yönettiği Kova burcunda ve Uranüs’e destek veriyor.
Satürn’ün oğullarından olan Hades yani Plüton da bu sene ve 16 yıl boyunca Satürn’’ün yönettiği Oğlak burcuna geçti. Plüton oraya Satürn’ün temsil ettiği tüm alışılagelmiş kuralları ve düzeni yok etmek amacıyla geldi. Bu yüzden tüm karanlık gücünü ortaya koyacak. Karşı konulamaz stratejiler oluşturmaya başladı bile.
Bu durumda görünen o ki, galip gelen gene Uranüs olacak. Fakat bu galibiyet kalıcı olmayacak. Çünkü Satürn o inanılmaz dayanıklılığı ve sabrıyla tekrar ortaya çıkacak.

İyi ki de çıkacak diyorum,


Hazırlayan

Ümran Ensari

[Tuğçe]

bu sefer uranüs yensin:)değişime ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum...

[astrosohbet]

bu yazıyı , Satürn-Uranüs Zıtlaşması konu başlığımıza ekleyebilirdik.

Ümran Ensâri yani yazı sahibi biraz duygusal-fantastik türünde değerlendirmeler yapmış bence ;)

Satürn-Uranüs Zıtlaşmasının TEMEL MESAJI ; zaten Satürn'ün düzenlediği ama artık işe yaramayan kalıpların , duvarların aşılması , yıkılması , yeniliklerin keşfedilip icat edilmesi içeriğini taşır , ben böyle düşünüyorum..

ve diyorum ki ; bu zıtlaşmada daima Uranüs kazanacaktır.. çünkü Uranüs'ün Satürnden sonra gelen gezegen olmasının AMACI budur..

[luthi]

bende yaşiorum bu zıtlaşmayı mc ve ic arasında mc uranüs silkelenip kariyerime başlıycağım bir dönem sanırım kesinlikle bu zıtlaşmanın bir tür silkelenme eskiden arınma olduğuna inanıorum tabi buarada 2010 yılına kadar kopacak ülkeler arası savaş temalarıda beni korkutmuo değil...

[yezda]

Taşıbiliriz tabiki Satürn sürekli kendi inançları doğrultusunda gelişime ayak uydurmadan,katı inatçı tavrından vazgeçmediği sürece bence korumaya çalıştığı ve yıkılmayacak sandığı güvendiği herşeyden vazgeçmesi gerekiyor,çünki uranüs karşısında değişime ayak uydurmayan her ülke,her toplum yıkılmaya mahkumdur

[luthi]

bence uranüs daima kazanacaktır amaaaa satürn yine sahneye çıkıo bi şekil yeni ikitdarlar eskileri yıkıo ama eskiler yine derinden sızıo gelio bi şekilde şey gibi uranüs yeni avı yakalıo en güzel ve lezzetli kısımları alıp götürüo satürnde gelip arta kalanları toparlıo sırtlan gibi

[astrosohbet]

luthi Yazılan:bence uranüs daima kazanacaktır amaaaa satürn yine sahneye çıkıo bi şekil yeni ikitdarlar eskileri yıkıo ama eskiler yine derinden sızıo gelio bi şekilde şey gibi uranüs yeni avı yakalıo en güzel ve lezzetli kısımları alıp götürüo satürnde gelip arta kalanları toparlıo sırtlan gibi

Satürn-Uranüs zıtlaşmasını , canlılar dünyasındaki savaş ve mücadeleye benzetirsek yanılgıya düşeceğimizi düşünmeye başladım.

bir de başka türde benzetme yaparak bu konuya yaklaşmayı deneyelim ;

Satürn bir kurumun Müdürüdür , yapılandırıcısıdır..
bulunduğu kuruma ait düzeni , sistemi Satürn kurar , çünkü AMACI BUDUR..

problem şu ki ; Satürn eğer denetlenmezse , bulunduğu kuruma ait sistemi KATI VE DARALTAN prensiplerle idare edecektir..
bu prensipler , kurumun ilk zamanlarında işe yarar görünür ancak uzun vadede bazı prensiplerin GEREKSİZ HATTA ZARARLI olduğu görünür..
oysa müdürümüz Satürn bunları pek görmez , değişime açık bir yapısı olmadığı için bakışaçısı dar kapsamlıdır..

bu kurum hastane , okul-üniversite , devlet , spor-sanat kulübü vb. herşey olabilir.

işte Satürn Prensiplerinin ( Duvarlarının ) aşılması ve geleceğe yönelik YENİ SİSTEMLER-PRENSİPLER oluşturulması için yönetime yeni yaklaşım getirecek bir müdahale gerekecektir..

işte Satürn-Uranüs zıtlaşmasında , Uranüsün dediğinin olmasının sebebi olarak , müdür olan satürnün prensiplerini DENETLEYEN-GELİŞTİREN BİR MÜFETTİŞ olarak değerlendirebiliriz URANÜSÜ..

müfettiş Uranüs müdahalesini yapacak , Satürn Prensipleri arasında işe yaramayanları elemine edip AŞACAKTIR..

sonra Satürn , Uranüs rüzgarının sonuçlarından yani yeni prensiplerden yeni bir SİSTEM yapar ve yönetime devam eder..

bence bu örnek daha açıklayıcı oldu.

[luthi]

hmm ama benimkisi sadece bi benzetme yani özellikle cnalılar dünyasından seçme gibi bişeyi yok bilemiorum kendi kafamca düşündüğüm için olabilir bu sen demiştin ya yıldırım merkürün garip ve güçlü diye çoğu zaman algılanamıorum zaten böhüüü

[astrosohbet]

luthi Yazılan:hmm ama benimkisi sadece bi benzetme yani özellikle cnalılar dünyasından seçme gibi bişeyi yok bilemiorum kendi kafamca düşündüğüm için olabilir bu sen demiştin ya yıldırım merkürün garip ve güçlü diye çoğu zaman algılanamıorum zaten böhüüü

iyi de yukarıdaki yazımı sadece sana cevap vermek yada seni düzeltmek için yazmadım ki , genel bir cevaptı , rahat ol lütfen ;)

[luthi]

alınganlığım üstümde buaralar transit ayım neptünle trine hehehe başladım yavaştan bu astrolojiyi kıvırmaya sayenizde walla e bide tabiki merkür insanıyız :P