Değerlendir:
  • 21 Oy - 2.57 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5

Başkalarının Haritalarını İstemek
Yazar Mesaj
aeon
Kayıtsız

 
Mesaj: #11
Cvp: RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
Serena Yazılan:benim doğarken bu açıyı seçme sebebim, ruhumdaki disiplinle ilgili bir eksikliği iyice deneyimleyebileyim,

şimdi insanların haritalarını seçtiğine ben inanmıyorum.

ben karma da bile insanın haritasını seçeceğine inanmıyorum.
karma mantığıyla düşünürsem.önceki hayatımdaki davranışlarıma göre bana bir harita tahsis ediliyor.
bu hayatımda da ona göre bir farkındalık elde etmem lazım.iyi olmam lazım vs.
ama ben önceki hayatımın nasıl olduğunu bilmedikten sonra bin kere doğup ölsem , bence birşey değişmez gibi geliyor.

işte bu inançta kafama takılan bu.

edit: karmaya inanıyormuşum gibi bir hava olmuş.nayır inanmıyorumgülücük
09-04-2009 08:06 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Serena Çevrimdışı
Firebender
**
Kayıtlı

Mesajlar: 862
Üyelik Tarihi: Sep 2009

Rep Puanı: 3

Mesaj: #12
Cvp: RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
aeon Yazılan:
Serena Yazılan:benim doğarken bu açıyı seçme sebebim, ruhumdaki disiplinle ilgili bir eksikliği iyice deneyimleyebileyim,

şimdi insanların haritalarını seçtiğine ben inanmıyorum.

ben karma da bile insanın haritasını seçeceğine inanmıyorum.
karma mantığıyla düşünürsem.önceki hayatımdaki davranışlarıma göre bana bir harita tahsis ediliyor.
bu hayatımda da ona göre bir farkındalık elde etmem lazım.iyi olmam lazım vs.
ama ben önceki hayatımın nasıl olduğunu bilmedikten sonra bin kere doğup ölsem , bence birşey değişmez gibi geliyor.

işte bu inançta kafama takılan bu.

edit: karmaya inanıyormuşum gibi bir hava olmuş.nayır inanmıyorumgülücük

sevgili aeon ,
öncelikle aklınızda tahayyül ettiğiniz karma mantığını irdeleyelim..

'' ama ben önceki hayatımın nasıl olduğunu bilmedikten sonra bin kere doğup ölsem , bence birşey değişmez gibi geliyor. ''

ben önceki hayatımızda nasıl biri oldugumuzu anlamamız için, elimize bir kullanma kılavuzu verilmesine gerek olmadığını düşünüyorum.
bugünkü zayıf noktalarınız, takıldığınız şeyler her ne ise geçmiş hayatlarınızın tasdiğidir. kullanma kılavuzu zaten sizsiniz aeon.


Gülersen, herkes seninle güler. Ağlarsan, tek başına ağlarsın.
09-04-2009 09:12 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
aeon
Kayıtsız

 
Mesaj: #13
Cvp: RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
Serena Yazılan:
aeon Yazılan:
Serena Yazılan:benim doğarken bu açıyı seçme sebebim, ruhumdaki disiplinle ilgili bir eksikliği iyice deneyimleyebileyim,

şimdi insanların haritalarını seçtiğine ben inanmıyorum.

ben karma da bile insanın haritasını seçeceğine inanmıyorum.
karma mantığıyla düşünürsem.önceki hayatımdaki davranışlarıma göre bana bir harita tahsis ediliyor.
bu hayatımda da ona göre bir farkındalık elde etmem lazım.iyi olmam lazım vs.
ama ben önceki hayatımın nasıl olduğunu bilmedikten sonra bin kere doğup ölsem , bence birşey değişmez gibi geliyor.

işte bu inançta kafama takılan bu.

edit: karmaya inanıyormuşum gibi bir hava olmuş.nayır inanmıyorumgülücük

sevgili aeon ,
öncelikle aklınızda tahayyül ettiğiniz karma mantığını irdeleyelim..

'' ama ben önceki hayatımın nasıl olduğunu bilmedikten sonra bin kere doğup ölsem , bence birşey değişmez gibi geliyor. ''

ben önceki hayatımızda nasıl biri oldugumuzu anlamamız için, elimize bir kullanma kılavuzu verilmesine gerek olmadığını düşünüyorum.
bugünkü zayıf noktalarınız, takıldığınız şeyler her ne ise geçmiş hayatlarınızın tasdiğidir. kullanma kılavuzu zaten sizsiniz aeon.


tabi fikirlerine saygı duyuyorum.
ama bu konuda biraz sabit fikirliyim.karmaya ve ruhun tekrar bedenlendiğine inanmıyorum. ancak, bunlar inançtır.Doğa yasalarından farklı olarak ispattan yoksunlar.
zaten önce araştırıp , sonra kabullenmek ; inançların yapısına aykırı.
önce inanç ,sonra araştırma gerekiyor.
bir de şüphe etmemek lazım.sonuçta
şüpheyle iman aynı kalpte barınmaz.gülücük
09-04-2009 09:30 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
uranus Çevrimdışı
.
*****
Uranyen Vip
lt=
Mesajlar: 448
Üyelik Tarihi: Apr 2007

Rep Puanı: 15

Mesaj: #14
RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
Astroloji, Karmanızı kırmaya da yarar...Bunu sakın unutmayınız...
Reankarnasyona inanın ya da inanmayın bu sonucu değiştirmiyor...Muhim olan potansiyellerini doğru ögrenmeniz, ve onları doğru zamanda ve dogru sekilde kullanmanızdır...Ancak o zaman bu hayattan en büyük keyifi alırız..

Astroloji hic bir zaman olmus olayları gökyüzüne havale etmeye yaramaz... Mesela , merkur geri gidiyor diye cok sinirliyim ve kardesimle kavga ettim... gibi laflar, kişinin astrolojiden pek faydalanamadığını gösterir... ya da MC me Saturn 90 yapıyor zaten, o yuzden benim kariyer yapmam terfi almam cok zor... ya da ben de pluton - mars zıt acısı var, ustume gelmeyin, dağıtırım valla....gibi sözler astrolojiyi; vermek istedigi amacından saptırıyor... Bunları da biz insanlar yapıyoruz...
Hayır, aslında böyle degil.... astroloji insanlara anlayamadığı olaylara daha geniş , daha değişik , bir görüş açısından bakmasına sebeb olur...
Herkesin dunyaya bakış açısı vardır, bunu hep söylerim, ve bu nerden gelir, tabi ki göbeğinizin kesildigi andan itibaren, bilinçaltıan yuklenmiş ya da önceden genetik yolla yuklu olan bilgilerden... bir de buna anne ögretileri ve cocuklugumuzda yasadığımız ufak tefek önemli olaylar da eklenir ve cercevemiz cizilmiş olur...ve bu cerceveden bakarız dunyaya...ordaki anlayışımız neyse onu algılarız bu dunyada...egitimler, öğretimler de bu anlayısımızın sınırlarını genisletir ama cekirdek hep baki kalır, nüve değişmez... Ve hayatımız boyunca bir suru olaylar yasarız... ama bizim o meshur "cercevemiz" bazen bu olayları anlamamıza yetmez...işte o zaman astroloji devreye girer... Astroloji anlayamadığınız olaylara öyle bir açıdan baktıtırır ki size, "hıııımmmmm" dersiniz... madalyonun öbür yuzunu gösterir ve anne ögretileri, bilincaltınızdan yuklenmiş bilgiler ve genetik olarak aldığınız her seyle çizili olan o bahceye baktıgınız cerceveniz, astroloji sayesinde büyüyüverir... işte o zaman anlayışınız artar, anlayamadığınız olayları ya da kişileri anlayabilir ve tabii ki daha keyifli yaşamaya başlarsınız...esas amaç da budur zaten ... "keyifli yasamak"
gecmiş yasama önem verenler ya da önem vermeyenler.... bunların önemi yok, muhim olan, sen bu hayattan ne kadar zevk alıyorsun, zevk almak için neler yapıyorsun, ne kadar caba gösteriyorsun... mutlulugunun sınırları baskalarının mutsuzluk çizgisinde bitebiliyor mu?
sevgiyle kalın...gülücük)

Mutluluğumun sınırı, başkalarının mutsuzluk sınırına kadardır.
09-06-2009 11:12 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Serena Çevrimdışı
Firebender
**
Kayıtlı

Mesajlar: 862
Üyelik Tarihi: Sep 2009

Rep Puanı: 3

Mesaj: #15
Cvp: RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
uranus Yazılan:Astroloji, Karmanızı kırmaya da yarar...Bunu sakın unutmayınız...
Reankarnasyona inanın ya da inanmayın bu sonucu değiştirmiyor...Muhim olan potansiyellerini doğru ögrenmeniz, ve onları doğru zamanda ve dogru sekilde kullanmanızdır...Ancak o zaman bu hayattan en büyük keyifi alırız..

Astroloji hic bir zaman olmus olayları gökyüzüne havale etmeye yaramaz... Mesela , merkur geri gidiyor diye cok sinirliyim ve kardesimle kavga ettim... gibi laflar, kişinin astrolojiden pek faydalanamadığını gösterir... ya da MC me Saturn 90 yapıyor zaten, o yuzden benim kariyer yapmam terfi almam cok zor... ya da ben de pluton - mars zıt acısı var, ustume gelmeyin, dağıtırım valla....gibi sözler astrolojiyi; vermek istedigi amacından saptırıyor... Bunları da biz insanlar yapıyoruz...
Hayır, aslında böyle degil.... astroloji insanlara anlayamadığı olaylara daha geniş , daha değişik , bir görüş açısından bakmasına sebeb olur...
Herkesin dunyaya bakış açısı vardır, bunu hep söylerim, ve bu nerden gelir, tabi ki göbeğinizin kesildigi andan itibaren, bilinçaltıan yuklenmiş ya da önceden genetik yolla yuklu olan bilgilerden... bir de buna anne ögretileri ve cocuklugumuzda yasadığımız ufak tefek önemli olaylar da eklenir ve cercevemiz cizilmiş olur...ve bu cerceveden bakarız dunyaya...ordaki anlayışımız neyse onu algılarız bu dunyada...egitimler, öğretimler de bu anlayısımızın sınırlarını genisletir ama cekirdek hep baki kalır, nüve değişmez... Ve hayatımız boyunca bir suru olaylar yasarız... ama bizim o meshur "cercevemiz" bazen bu olayları anlamamıza yetmez...işte o zaman astroloji devreye girer... Astroloji anlayamadığınız olaylara öyle bir açıdan baktıtırır ki size, "hıııımmmmm" dersiniz... madalyonun öbür yuzunu gösterir ve anne ögretileri, bilincaltınızdan yuklenmiş bilgiler ve genetik olarak aldığınız her seyle çizili olan o bahceye baktıgınız cerceveniz, astroloji sayesinde büyüyüverir... işte o zaman anlayışınız artar, anlayamadığınız olayları ya da kişileri anlayabilir ve tabii ki daha keyifli yaşamaya başlarsınız...esas amaç da budur zaten ... "keyifli yasamak"
gecmiş yasama önem verenler ya da önem vermeyenler.... bunların önemi yok, muhim olan, sen bu hayattan ne kadar zevk alıyorsun, zevk almak için neler yapıyorsun, ne kadar caba gösteriyorsun... mutlulugunun sınırları baskalarının mutsuzluk çizgisinde bitebiliyor mu?
sevgiyle kalın...gülücük)

gerçekten güzel ve bilinçli bir yaklaşımla açıklamışsınız.. ben ezoterik öğretilerle kendimi bildim bileli ilgiliyim ancak astroloji, bir süredir merceğim altında olan bir konu.. araştırmaya, anlamaya çabalıyorum.. hislerimin ve aklımın bana gösterdiklerine dayanarak, kendi perspektifimden astrolojiden anladığım anafikri paylaşmak istiyorum..

ruh, gelişmek adına bir yol haritası belirler / ya da belirlenir.
bu, onun eksik kalan taraflarını tamamlamaya yarar bir yol haritasıdır. bedeni, tipi, kaşı, gözü, ailesi, yetenekleri ne olacaktır ve nasıl bir yönde gidecektir. eksik taraflarıyla bunlar nasıl harmanlanacaktır ? bütün bu yol haritası üzerine, ruh , kendi yol haritasına en mükemmelen hizmet edecek göksel konumu seçer..
bütün zayıflıklarını, artıları ve eksilerini destekleyecek göksel konumda dünyaya gelir. ona yardım edecek, ya da engelleyerek onu eğitebilecek konumlanmayı seçer. ( aslında gezegenler bizi engellemez, gezegenler ruhun zihnindeki ve aşması gereken engellenmişlik olgusunu sadece yeryüzünde de tasdikler.)

gezegenler senin eğitim haritanı görmen konusunda sana sadece yardımcı olurlar. örneğin engelleri satürn çıkartmaz, satürn sadece ruhunun zihnindeki engellenmişlik hissini dünyada da ete kemiğe büründürür. engelleri aslında SEN çıkartırken, bunların satürn ün işi oldugunu düşünürsün.
iyi açılar, bu engelleri nasıl ve ne şekilde , kimler vasıtasıyla yenebileceğin konusundaki ipuçlarındır.

nasıl ki, bilmediğiniz bir yerde kılavuzsuz kaybolursunuz ve yolunuzu kaybedersiniz. gezegenler de, ruhun bir kez daha düştüğü bu topraklarda '' ruhun potansiyeli ve seçmiş oldugu yol '' doğrultusunda size kılavuzluk eder.
senin gelişmemiş ruh zihnin engellenmişlik hissiyle dolu ise, satürn gezegeni burada senin bunu '' madde alanda '' deneyimlemeni KOLAYLAŞTIRIR.

zihni engellerden arınmamış hiç bir ruh bana kalırsa, muhteşem jüpiter açılarıyla dünyaya gelmez. çünkü jüpiter, onun gelişimine hizmet edemez. burada bir yanlışlık olmuş olur. oysa, evrende her şey mükemmel bir dengededir ve evrenin planında yanlışlık yoktur.

şahsi kanaatimce sadece pozitife odaklanarak Tanrı ile akışta ve bir bütün olabilmek bütün engelleri aşmanın tek yoludur. zihnindeki engeller yıkıldığı andan itibaren, engelleyen bütün gezegensel durumlar da nötrlenir. tıpkı görevi biten makineler gibi...

asıl benlik, öz benlik, içteki Tanrı'ya ulaşmaktadır. aslında, bu yerleşimlerin negatif ya da pozitif her biri, Tanrısal kimliğimize kavuşmamız için oldugunu düşünüyorum.

mesela gezegensel yerleşimlere göre çıkarılan kişilik tahminleri kişinin '' en çekirdek, en primitif '' halidir. misal, benim koç yerleşimlerim ve sabırsızlığım benim en ilkel halimdir. o gerçek ben değilim. o seçmiş olduğum giysimdir. o benim egomdur.
ya da plüton trinine sahip bir güneş balık, ruhumun gelişmiş manevi alanlarına işaret ederek bana Tanrı'ya ulaşma yolunda vizyon ve berraklık sağlayabilir.

ben bütünüyle gezegenlerin bana sunduğu negatif halleri ve inançları yaşamayı seçersem, ve hayat realitemi de bu negatiflere göre kurar isem kocaman bir kayayı yontayım diye elime verilen yontma aletlerini hiç kullanmamış olarak geri gideceğim demektir. kaya gelip, kaya gitmek gibi...

buna şöyle de bakabiliriz ; herkesin eline farklı renklerin oldugu bir boya paleti veriliyor.
ve methodu anlamış, iyi bir ressamsan elinde bulunan en uyumsuz renkleri bile çözümleyip armonik bir hale getirebilir ve muhteşem sanat eserleri meydana getirebilirsin. bence zaten amaç da bu, bu dünyadaki ruhsal armoniyi yakalayarak Tanrısal kimliklerimize geri dönebilmek..


Gülersen, herkes seninle güler. Ağlarsan, tek başına ağlarsın.
09-07-2009 12:46 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
aeon
Kayıtsız

 
Mesaj: #16
RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
sayın serena kafam takılan bir konu var.galiba bu alanda bilgilisiniz.
ruhumuzun haritayı oluşturduğunu söylüyorsunuz.

ruhumuz nefsinden arınmış bir durumda mı?
yani haritalarda saturn ,şiron gibi zorlayıcı gezegenleri bile belirleyecek denli saf bir ruh.bedenlendikten sonra niçin kötülüğü düşünebiliyor.yani haritasına zorlayan pek çok potansiyeli koyacak denli aşkın bir ruh, nasılk oluyorda aynı zamanda kendi içinde karanlık dehlizler barındırıyor.


not:amacım fanatikçe bir tartışma değil.sadece çok merak ediyorum ve ilgimi çeken bir alan.
09-07-2009 01:49 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Serena Çevrimdışı
Firebender
**
Kayıtlı

Mesajlar: 862
Üyelik Tarihi: Sep 2009

Rep Puanı: 3

Mesaj: #17
Cvp: RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
aeon Yazılan:sayın serena kafam takılan bir konu var.galiba bu alanda bilgilisiniz.
ruhumuzun haritayı oluşturduğunu söylüyorsunuz.

ruhumuz nefsinden arınmış bir durumda mı?
yani haritalarda saturn ,şiron gibi zorlayıcı gezegenleri bile belirleyecek denli saf bir ruh.bedenlendikten sonra niçin kötülüğü düşünebiliyor.yani haritasına zorlayan pek çok potansiyeli koyacak denli aşkın bir ruh, nasılk oluyorda aynı zamanda kendi içinde karanlık dehlizler barındırıyor.


not:amacım fanatikçe bir tartışma değil.sadece çok merak ediyorum ve ilgimi çeken bir alan.

sevgili aeon, tabii ki fanatikçe bir tartışma değil. fikir alışverişi kadar güzel bir şey daha olamaz diyorum ve hemen sorunuzu cevaplandırıyorum... gülücük

ruhlar, ama özellikle de henüz bilinç seviyesi gelişmemiş ruhlar, yollarını tek başına seçemezler. bunun için bazı hamilere gereksinim vardır. daha aşkın düzeydeki varlıklara.. yol haritası tek başına değil, hamilerin yardımlarıyla beraber hazırlanır.

diyorsunuz ki bu nasıl oluyor ?

peki arı bir çiçekten nasıl bal alıyor ?nasıl oluyor da o petekleri, bilimadamlarını dahi şaşırtan bir matematiksel mükemmeliyet içinde yapabiliyor ? bir milim bozmadan.

güneşin dünyaya olan mesafesindeki o kusursuz ayara ne demeli ? bir nebze daha yakın olsa, kavrulacağız. bir nebze daha uzak olsa, donacağız.

Tanrı'nın yarattığı hiçbir şey sekmiyor. insan eli değmediği müddetçe hiçbir şeyde bir arıza, bir maraza yok. herşey büyüleyen bir kusursuzluk içinde işliyor.

bu yüzden bir ruhun , yardımcılarıyla beraber, bu boyuttaki olağan realitesini hazırlaması bana hiç de tutturulması/ayarlanması zor bir şeymiş gibi gelmiyor.


Gülersen, herkes seninle güler. Ağlarsan, tek başına ağlarsın.
09-07-2009 02:05 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
aeon
Kayıtsız

 
Mesaj: #18
Cvp: RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
.

hamiler konusunu biraz açabilir misiniz?

biraz sıktım ama kusura bakmayın.
09-07-2009 02:15 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
uranus Çevrimdışı
.
*****
Uranyen Vip
lt=
Mesajlar: 448
Üyelik Tarihi: Apr 2007

Rep Puanı: 15

Mesaj: #19
RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
Bu konu bu başlığa uymuyor aslında , saptı biraz ama şunu da açıklamakta fayda görüyorum, belki sizin sorunuza cevap olur...
Bu evrende bir denge var, ve dengeyi sağlayan zıtlıklardır... zıtlıklar, dualite olmasa dunya yok olurdu herhalde...
zenginler - fakirler, iyiler - kötüler, dogrular - yanlışlar...duygu - akıl, siyah - beyaz, çirkin - güzel....kazanmak - kaybetmek...
Hal böyle olunca örneğin, dogruyu bulabilmen için yanlışı anlaman gerekiyor... iyi insan varsa, kötü insan da vardır... birisine güzel diyebilmen için çirkini de görmen gerekiyor...
Doğru ya doğru diyebilmen için yanlışı biliyor olman gerekiyor...
Herkesin icindedir bunlar, karanlık dehlizler elbet vardır, olmalı zaten... ve akıl işte burada cok önemli... karanlık dehlizde mi gezmeli, yoksa aydınlıkta mı? Bunu belirleyen insanın kendi yapısıdır... genetik yapısı, egitimi, ögretimi, aile kültürü....ve aklı...duygusunun yonlendirdigi aklı...

"kötü" dediğimiz şeyler olmasa yolumuzu nasıl bulacaktık, mümkün değil...karanlık olmasa, aydınlığa aydınlık diyemezdik zaten...

Balık burcu insanı cok derindir, madde otesini düşünür, okült bilgilere meyillidir, ve ben Serena yı cok haklı buluyorum, bu tarz düşüncelere sahip oldugu için. Astroloji sayesinde ruhunuzun, kendisini tam ve butun hissedebilmesi için neye ihtiyacı oldugunu ve neden sizi beden olarak sectigini elbet anlayabilirsiniz, zaten bunu anladığınız an, bu hayata geliş nedeninizi, neden yasadığınızı, bazı olayların neden başkasına değil de sizin başınıza geldigini...anlayabilirsiniz... Anlayınca ne olacak..."hııımmm, bu benim kaderimmiş..." mi diyeceksiniz...aslaaaa !!! Nasıl basa cıkacağınızı ögrenmeniz gerekiyor...ögrenmezseniz, ruhunuz bambaska bir zamanda bambaska bir bedende tekrar bu boyutta yasamaya devam edecektir....yani vakit kaybedecektir...
Kuran da yanlış hatırlamıyorsam 17 farklı alemlerden bahsedilir... bizim yaşadığımız alem zaman kavramının oldugu bir boyuttur... ya oteki boyutlar...zaman kavramının olmadığı, hiçlik duygusuna sahip oldugunuz boyutlar....
Ezotorik astrolojiden ben hiç anlamam, ama enteresandır, fakat ben şuna inanıyorum ki, yaşadığın muddetce sen varsın, hangi boyutta yasarsan yasa, var oldugun muddetce bu dunya da vardır, arkadasların, sevdiklerin sen var oldugun muddetce varlar...Sosyal bir yaşam içinde "ben de varım" diyebilmek önemlidir...ve astroloji, bir insanın var olmasına inanılmaz katkı saglar, anlama hali verir kişiye... bunun ezoterik, modern, hint...vedik astroloji olmasının hic bir farkı yoktur...hepsi aynı kapıya cıkıyor...mutluluk ve keyif kapısına....
sevgiyle kalın....

Mutluluğumun sınırı, başkalarının mutsuzluk sınırına kadardır.
09-07-2009 02:31 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Serena Çevrimdışı
Firebender
**
Kayıtlı

Mesajlar: 862
Üyelik Tarihi: Sep 2009

Rep Puanı: 3

Mesaj: #20
RE: Başkalarının Haritalarını İstemek
sevgili aeon, neden sıkılayım... olur mu öyle şey...

hamiler, ruhsal yardımcılarımız. onlar da çeşitli boyutlar ve yaşam alanlarında bizim gibi hayatlar deneyimlemiş olan ruhlar.
örneğin siz de, ben de gerekli olgunluğa eriştiğimizde bir gün başka ruhlara yardımcı olmak üzere görev alabiliriz.

karma yolumuzda ilerlerken, o yoldan sapma ihtimalimize karşın yardımcılar gözlem halindedir. örneğin karmalarına göre ölmemesi gereken birinin son anda ve mucizevi şekilde kurtulması göksel müdahalelerle gerçekleşebilir. bir karmanın bozulması demek, onun etki edeceği, planlanmış, belki binlerce karmanın da bozulması demektir.

oysa evren mükemmeldir. kusursuzdur. işleyişte bir gram sekme göremezsiniz.
bu işleyişin mükemmeliyetini koruyabilmesi için bazı üst düzey varlıklar da çalışırlar. yardım ederler. zaten onların kendi yolundaki görevi de o dur.

neyse, bu topikteki astroloji konusu epey dağılmış durumda gülücük umarım aydınlatabilmişimdir..


Gülersen, herkes seninle güler. Ağlarsan, tek başına ağlarsın.
09-07-2009 02:41 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
« Önceki | Sonraki »



Forum'a Git:


Konuyu görüntüleyenler: 1 Misafir