Savaşın Efendisi MARS
Savaşın Efendisi MARS
Mars genellikle sahneye savaş tanrısı olarak çıkar. Bu doğru olmasına rağmen, yanıltıcı da olabilir, çünkü genellikle disiplinli savaşçı Mars'ın bitirmesi gereken savaşı Venüs çıkartır. Bir şeyi Venüs ister, onu almaya Mars gider. Mars için genellikle vahşi bir imaj çizilir, ama bu imaj iyi bir savaşçının göstergesi olamaz. O genellikle kılıç, kalkan kuşanmış, harekete geçmeye hazır küçük karanlık bir varlık olarak tasvir edilir. İyi savaşçıyı kavramak için bu sembollerin anlamını kavramamız gerekir. Küçüklük ve koyu renk, kontrollü ve pasif dinamizmin göstergesidir. Kalkan direnmek, kılıç savunmak için vardır. Savunma bir savaşçının asıl varoluş nedenidir. Astrolojide "küçük zararlı" olarak kabul edilen Mars'ın da diğer gezegenler gibi olumlu ve olumsuz yönleri vardır. Doğru karar verebilmek, inisiyatif kullanabilmek ve mücadele edebilmekle ilgilidir. Hediyesi cesarettir, ancak doğru bir neden için. Bir doğum haritasında kötü konumlanmış bir Mars çok fazla veya çok az kontrolü gösterir. Romalılar Mars'ı patronları olarak kabul etmişlerdi. İmparatorluklarının yükseliş ve düşüşü Mars'a özgü prensiplerin işleyişini çok iyi göstermektedir. Roma Mars'ın ilkelerini kollamayı bıraktığında çürüme başlamış, bunu da Mars'ın tüm olumsuz nitelikleri - saldırganlık, zorbalık, vahşet, sabırsızlık, düşüncesizlik, ben-merkezcilik, sonucu düşünmemek, kavgacılık, işbirliği yapmamak, hoşgörüsüzlük- izlemiştir. Mars’ın olumlu özellikleri aktiflik, cesaret, öncülük, bağımsızlık, kararlılık, rekabetçilik, ikna edicilik, girişimcilik ve inisiyatif kullanmaktır. Bir insanın yaşamında Mars dönemi "adam olma" dönemidir ve bu esnada Aristo’nun sözüne kulak vermek önemlidir: “Herkes kızabilir -bu kolay bir şey. Ama doğru insana, doğru derecede, doğru zamanda, doğru bir nedenle ve doğru bir biçimde kızmak; İşte bu kolay bir şey değil!”
Barışın gezegeni Venüs Türkiye’nin doğum haritasında Akrep burcundadır. Akrep Venüs’ün özelliklerini iyi gösteremediği bir burçtur. Burada Hürrem Sultan gibi entrikalara dalabilir. Akrep’in gölge yönlerinden birisi çevresindekileri kendi uzantısı sanması, onları yutması ve kendi isteklerinin herkes için meşru olduğunu düşünmesidir. Diğerlerinin kendi istek ve özelliklerine sahip ayrı bireyler olduğunu düşünemez ve kendi iradesini onlara dayatır. Bunu olumluya dönüştürebilmek için önce kendi iradesini nasıl dayattığını görmesi ve diğer insanları kontrol isteğine hakim olmayı öğrenmesi gerekir. Ancak bundan sonra bütünün çürümesine neden olan uzuvları saptayıp eleyerek iyileştirici özelliklerini seferber edebilir. Eğer bunu başaramazsa Venüs’ün Mars’ı nasıl bir savaşa sürükleyeceğini hayal etmek çok kolay.
Venüs Türkiye'nin haritasındaki Mars'ının yöneticisidir. Mars kanı, vahşeti, öfkeyi temsil eder, ancak psikolojik anlamıyla nasıl hareket ettiğimizi, hayatta kalma mücadelemizi nasıl yaptığımızı, hakkımızı nasıl aradığımızı, öfkemizle nasıl baş ettiğimizi gösterir. Türkiye'nin Mars'ı vatanı, kökleri, geçmişimizi, en derin yerlerimizi, yani yerin dibini simgeleyen 4. evde ve Terazi burcundadır. Terazi burcu Mars'ın rahat etmediği, fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde gösteremediği burçtur. Terazi burcundaki bir Mars paylaşımı, işbirliğini, dengeyi ve ölçülüğü yaratacak, "sen" veya "öteki" bilincini geliştirecek şekilde hareket etmek, hakkını ötekini de gözeterek savunmak zorundadır. Aksi takdirde iyice kötüleşir. Hakkını aradığını zannederek yıkıcı hale gelir. 4.evdeki Mars köklerini, geçmişini araştıracak, geçmişin koşullanmalarından özgürleşecek şekilde hareket etmelidir, aksi takdirde öfkeli bir milliyetçi olur, kan döker. İşte Venüs bu Mars'ın düzenleyicisidir. Yani Venüs iyi durumdaysa bu Mars'ı da iyi duruma sokabilir. Ancak Türkiye'nin Venüs'ü rahat etmediği, fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde gösteremediği Akrep burcundadır. Akrep'in arıtma, yaşama döndürme veya öldürme, yok etme özelliklerini düşündüğümüzde, ikincisine neden olabilir. Akrep'teki bu Venüs'ün düzenleyicileri Mars ve Pluto'dur (Akrep'in iki yöneticisi). Yani Mars iyi durumdaysa bu Venüs'ü de iyi duruma sokabilir. Biliyoruz ki Mars pek iyi durumda değil. Ancak bu Mars ve Venüs birbirlerinin burçlarında oldukları için karşılıklı ağırlama durumundalar, yani ikisi bir araya gelmiş, ya da Venüs kendi burcunda ve Mars kendi burcunda gibi düşünebiliriz. Yani Akrep'in arıtan, yeniden hayat veren, Terazi'nin dengeleyen, barış yaptıran yönlerini ortaya çıkartabilirler. Eğer Venüs herkesin kendine özgü bir birey olduğunu fark ederse, Mars da bu farklı bireyler arasında uyumu ve işbirliğini sağlamak üzere harekete geçebilir. 2005 yılının Ekim ayından bu yana Türkiye'nin Mars'ı Güneş Tutulmaları ile tetiklendi. Yani yukarıdaki temalar harekete geçmiş durumda.
Şimdi Mars gökyüzünde Yengeç burcunda ilerlemektedir. Türkiye’nin Yükselen burcu Yengeç’tir. 18 Ekim’de tezkere meclisten geçerken Mars da tam Türkiye’nin Yükselen’inin üzerinden geçiyordu. Buna 12 askerin öldürülmesi eşlik etti ve Mars savaşı açıkça tetiklemiş oldu. Türkiye’nin haritasında Yengeç burcunda bir de yeraltının yöneticisi olan Pluto var. Mars şimdi ona doğru ilerliyor. Pluto karanlık yönüyle güç savaşlarının, ‘ya hep ya hiç’in, kinin ve intikamın sembolüdür. Aydınlık yönüyle ise geçmişten kalan çürümüşlüklerin elenmesini, arıtılmasını ve dönüştürülmesini simgeler. Yengeç burcu geçmişin burcudur. Mars’ın şimdiki hareketi eski koşullanmaların temizlenmesi gereğini gösteriyor. Eğer bu yapılmazsa geçmişin hortlakları büyük bir korku yaratarak herkesi cehenneme sürükleyebilirler. Bu durumda en sağlıklı davranış köklerde ciddi bir arıtma operasyonu ile herkesin kazanacağı durumlar yaratmaktır. 10 Kasım günü Türkiye’nin Venüs’ünün üzerinde bir Yeniay gerçekleşecek. Yeniay yeni başlangıç demektir. Venüs son yıllarda deprem dahil Türkiye’nin yaşadığı birçok olumsuz olayda baş tetikleyici olarak görülüyordu. Günümüzde biz her ne kadar Venüs’ü uğurlu bir gezegen kabul ediyorsak da eskiden Venüs’ün gökyüzündeki hareketleri aynı zamanda savaşı simgeliyordu. Yeniay esnasında Mars tam Pluto’nun üzerinde olacak. Mars da tetikleyici bir unsurdur. Olayları tetikler. Bu iki tetiklenme eğer enerjileri olumluya çevrilemezse, oldukça karanlık günlere işaret etmektedir.
15 Kasım günü Mars Pluto’nun üzerinden gerilemeye başlayacak. O günler Mars enerjisi çok güçleneceği için kritik günler. Bir gezegenin geri hareketi o gezegenin enerjisinin yeryüzünden geri çekileceğini gösterir. Bu durumda savaş enerjisi geri çekilecek, ancak o zamana kadar savaş çıkmış olursa, bu geri hareket büyük sorunlarla karşı karşıya kalınacağının işareti olacak. Mars Ocak 2008’in sonuna kadar, 75 gün geri gidecek. Sonra ileri hareketinde Nisan ayında tekrar Pluto’nun üzerinden geçecek. Bu süre zarfında her türlü savaş kararının gözden geçirilmesi, yeniden düşünülmesi ve hatta bunların iptal edilmesi gerekir. Önümüzdeki yıllarda astrolojik açıdan Türkiye’yi oldukça zorlayacak hareketler yaşanacak. Şimdiden kan kaybetmiş durumda, eğer kendini iyileştiremezse, ilerideki bu hareketlere dayanması çok zor görünüyor. Yarını bugünkü hareketlerimiz yarattığına göre mutlaka birliği sağlayacak şekilde hareket edilmesi gerekiyor. Mars’ın geri hareketinin başlayacağı gün Venüs Türkiye’nin Mars’ının üzerine gelecek. Burada savaştan ziyade barışın temsilcisi olması dileğiyle...
Barış İlhan
Başkalarına dayalı bir yaşam süren, hiçbir şey yapmadan öylesine yaşayan bir kişi, başına gelen zorlukları, kaderim buymuş diye nitelendiremez.
|
Cevapla
Web Sayfasını Ziyeret Edin
Tüm Mesajlarını Bul
ben dışarıya çok yansıtıyorum gerçekten, mars güneşime sert açı yapıyor, birde satürn marsıma zıt bakıyormuş
