Astrolojik İstanbul
Bu yıl Avrupa Kültür Başkenti seçilen İstanbul’u astrolojik portresi ile incelemek istedim. Şehirlerin de bir kuruluş anı ve dolayısıyla astrolojik haritaları vardır. Nitekim böylesi önemli anlar için imparatorlar astrologlara başvurur, onların önerilerine kulak verirlermiş. Bir yerleşim alanı olarak bu şehrin, tarihi MÖ 6500’lü yıllara, Cilalı Taş Devrine kadar uzanıyorsa da, MÖ 685’de Megara’dan gelen Yunanlılar burada bir koloni kurmuşlar, MÖ 667 yılında ise Kral Byzas Byzantion şehrini kurmuştur. Roma İmparatorluğunun kente hakim olması ile birlikte, imparator I. Konstantin kenti başkent ilan etmiş, adını Nova Roma (Yeni Roma) olarak değiştirmiştir. Şehrin ilanı tarihi kayıtlara 1 Mayıs 330 0larak geçmiş olsa da, J. Burkhardt, The Age of Constantine the Great kitabının 473. Sayfasında şöyle der: Konstantinopolis’in Batı duvarının bir rituel ile kuruluşu, “eski takvime” göre 4 Kasım 326’da, Güneş Yay burcunda iken, Ay’ın yönetici olduğu saatte yapılmıştır. Bu bize çok önemli ipuçları veriyor, bu tarih günümüz takviminde 26 Kasım 326 tarihine denk düşmekte.
Kuşkusuz söz konusu tarihin belirlenmesinde Astroloji’nin kullanıldığı gayet açık. Ay’ın yönetici olduğu saate işaret edilmesi bu tören, ritüel yapılırken ,doğu ufkunda Yengeç burcunun yükseldiğine anlatıyor. Ptoleme’nin Tetrabiblos’u da İstanbul’u bir Yengeç şehri olarak tanımlar. Nitekim Yengeç, astrolojide yerleşim ve sıvılarla dikkat çeken bir burçtur. Ben de kendi izlenimlerimde İstanbul’un güçlü Balık özellikleri yansıttığını düşünüyordum ki, kuruluş anı haritasına bakınca, haritanın tepe noktasında Balık ve bu burçta yönetici olan Jüpiter dikkat çekiyor. Zira Balık bir köprü görevi gören, sembolünde birbirine bağlı zıt yönlere giden iki balık figürü barındırır. Boğazlar İstanbul’u ikiye ayırırken, bu burcun gizemli çekiciliğe sahip olduğunu biliyoruz.
Bu yönleriyle harita, tıpkı ülkemizin haritasında olduğu gibi, yükselen Yengeç burcu yanında İkizler burcunda bir Ay’a işaret ediyor. Belki de İkizler burcundaki Ay, şehrin o zamanlar Roma’nın bir ikizi olarak görüldüğünün de işareti olabilir. 29 Mayıs 1453’te şehrin fethi sırasında İkizler burcundaki Güneş’in haritadaki Ay’ın üzerinden geçtiği görülmekte. Tarihi kayıtlara da geçen bir anlatıya göre, şehrin düşmesinden bir hafta önce gerçekleşen Ay tutulması, Bizanslılarca olumsuzluklara yorulmuştur. 22 Mayıs’ta gerçekleşen tutulmanın yine şehrin haritasında Güneş’e yakın gerçekleştiği farkediliyor. Tarih bir yana, Istanbul’un kuruluş haritasına baktığımızda Jüpiter-Satürn ve Neptün arasındaki büyük üçgen, şehrin dokusunda güçlü dini ve kültürel ögelerin varlığına işaret ediyor. Haritanın eksenlerinde yer alan su elementi şehrin hem denizlerle yakın ilgisini hem de sahip olduğu buğulu atmosferini, ruhsal derinliğini ortaya koymakta. Ne tesadüf ki, yarın Balık burcuna ilerleyecek olan Jüpiter, İstanbul’umuzun kültürel zenginliğini kutlamak üzere binyıllar önce bulunduğu yere geri dönmekte!!
Hakan Kırkoğlu
|