RE: Kuzey Ay Düğümü Boğa burcunda
GEREKSİNİMLER
BİR RAHATLIK KUŞAĞI OLUŞTURMAK
Boğa Kuzey Düğümü insanının başka bir kişiye bu kadar bağımlı hale gelmesinin nedeni, kendi içsel rahatlık duygusundan kopmuş olmasıdır. O zaman onun, diğer kişiyle olan bağı dışında, tutunacağı bir şeyi kalmamıştır bu da olsa olsa, savunmasız ve dengesiz bir pozisyondur. Eğer o kendi rahatlık düzeyiyle bilinçli olarak temasta kalırsa, ilişkileri çok daha iyi yürür, çünkü bu durumda o kendi içinde sağlam ve dengeli bir şey yaratmıştır. Bu insan geçmiş yaşamlarında o kadar çok köklü değişimler geçirmiştir ki, bu enkarnasyonda onun dinlenmesi, mal mülk edinmesi ve yaşamın iyi yiyecekler, iyi seks ve rahat, dengeli bir ev ortamı gibi basit zevklerinin tadını çıkarması için programlanmıştır. İçsel "rahatlık" hissi, doğru yolda olmanın doğru bir göstergesidir. Eğer o kendi rahatlık kuşağının sınırlarına bağlı kalırsa, kazanacaktır.
İSTEKLERE KARŞI GEREKSİNİMLER
Zaman zaman, kıskançlık Boğa Kuzey Düğümü insanı için bir sorun olarak ortaya çıkar. O başkalarının mallarını mülklerini görüp onlara imrenir. Bu insanın, çoğunlukla, başkalarının mallarını mülklerini arzulamaya dayanan, sonsuz bir "istekler" zinciri vardır. O bir komşusunun yeni arabasını görür ve hemen onun içindeki bir mekanizma, "Bunu istiyorum," der. Ama isteyişi güvensizliğe dayandığında, bu onun için asla iyi bir sonuç vermez bu dipsiz bir kuyudur. Aradığı varlık duygusunu kazanmak için onun yapacağı en iyi şey, sahip olmadığı şeye odaklanmayı bırakıp, sahip olduğu zenginliği takdir etmeye başlamaktır.
Bu, Boğa Kuzey Düğümü insanı için bir maddi birikim enkarnasyonudur; bu yüzden, onun mal mülk edinmeyi arzulaması yanlış değildir. Ancak, o arzuladığı şeyleri kendi çabalarıyla elde etmeye gönüllü olmalıdır. Kıskançlık hissettiğinde, o bu hisse gerçekten gereksindiği bir şeyin neden olup olmadığını araştırabilir; sonra onun uğrunda uğraşmaya değip değmediğine karar verebilir. "İstemenin" kurbanı olmak yerine, o eğer onu kazanmaya istekliyse, arzuladığı her şeye sahip olabileceğini öğreniyor.
Boğa Kuzey Düğümü insanı dikkatini başkalarının isteklerine ve güdülerine verme eğilimindedir. Bunun altında, onun yaşamı sürdürme güdüsü vardır, bu güdü onu başkalarıyla ilgilenmeye sevk eder. O, işleri sadeleştirmelidir: "Başkalarının zihnine girmekten" vazgeçmeli ve kendisiyle temasa geçmelidir. "Benim burada neye ihtiyacım var? Bu durumda kendimi rahat hissetmek için benim neye ihtiyacım var?"
Bu insanın aslında istediği şey, güvensizliğinin ortadan kaldırılmasıdır tüm gereksinimlerinin karşılanacağını bilmektir. Bu, başkalarının sahip oldukları şeyleri kapmayı değil, evrenin sunduğu bolluğu takdir etmeyi içeren bir enkarnasyondur. Eğer o paniğe kapılıp, yaşamına bu bolluğun gelişini hızlandırmaya çalışırsa, kendi doğal zamanlamasının rahatlığıyla teması yitirir.
Boğa Kuzey Düğümü insanı, kaderi tarafından, kendi içsel öz duygusunu, varlık duygusunu artıracak şeyin birikimini yapmaya yönlendirilmiştir. Onun başarması gereken şey, yaşamın sunduğu armağanları almak için yeterince uzun bir süre yavaşlamaktır. Belli kişileri "kaynağı" olarak görmekten vazgeçerek ve doğrudan yaşamla partner olarak, o yaşamını sürdürebilme konusundaki güvensizliğinden en nihayet kurtulabilir. O, her yeni gereksinim ortaya çıktığında yolculuğunu kolaylaştırmak için, yaşamın ona çoğunlukla beklenmedik bir biçimde ortaya çıkan doğru insanları gönderdiğini görecektir.
Zamanlama ve Değer
Boğa Kuzey Düğümü insanı her konuda "acele içindedir." Araba sürerken bile, çevredeki manzaranın keyfini çıkarmak yerine, gitmek istediği yere bir an önce varmak ister, bu yüzden de o yolculuk ona çok uzun gelir. Bu insan anında sonuç almak ister. O inanılmayacak kadar yoğundur ve şimdi kendisini dizginlemeyi, kendi rahatlık kuşağı içinde kalmayı ve kendi gücüne bağlı kalmayı öğrenmektedir.
Bu insan, temelinin sağlam olması için yavaş yavaş inşa etmeyi öğreniyor. Yavaş yavaş ilerlemek onun için zordur, çünkü o buna alışkın değildir; ancak, bu enkarnasyonda kader onu hızlı yoğunluğun yerine, yavaş ve düzenli ilerlemeyi geçirmeye yöneltmiştir.
Onun yapması gereken geçişe şöyle bir örnek verilebilir: Bir gökdelenin yerine yenisinin yapılması gerektiğinde, bu işte iki çalışma ekibi yer alır. Ekiplerden biri mevcut gökdeleni dinamit, vinç ve buldozerlerle yıkıp ortadan kaldırır. Bu işi onlar bir hafta içinde yapabilirler, ama yeni gökdeleni inşa etme süreci bir yıl alabilir. Geçmiş yaşamlarda, Boğa Kuzey Düğümü insanı yıkıcılar ekibindeydi ama şimdi o inşa etmek için buradadır. İnşa etmek çok daha fazla zaman alır ve hiçbir aşama aceleye getirilemez ya da atlanamaz, aksi takdirde tüm yapı çöker!
Bu insan yavaşlamayı ve onun için önemli olanı dikkatle acele etmeden inşa etmeyi öğreniyor: Bu bir ilişki, bir iş girişimi ya da bir hayali gerçekleştirmek olabilir. Eğer o kendisini rahatsız hissediyorsa, bu onun inşa etme sürecinde gerekli bir adımı atladığını gösteren bir uyarıdır. O kendisine güvenmeyi ve tek başına elde ettiği yavaş ve düzenli ilerlemeden kazandığı dinginliği takdir etmeyi öğreniyor.
Başarılı sonuçlar yaratmak için yavaş yavaş gitmesi gerekmesine karşın, Boğa Kuzey Düğümü insanının harekete geçmek için belli ölçüde bir uyarıya da ihtiyacı vardır. Bir kriz onu harekete geçirebilir ve bu kriz enerjisinin olmaması onun projelerini geliştirmesini engelleyebilir. Hedeflerini çevreleyen bir kriz olmadığında, ona yardımcı olabilecek bir şey, kendisi için “zaman sınırları” koymasıdır.
Zaman sınırları "yapay bir kriz" görevi görebilir. Boğa Kuzey Düğümü insanı atması gereken adımları gözden geçirebilir ve onları yazabilir. En iyi sonuçlar için, bu süreç kesin ve net olmalıdır: Hedef nedir, hangi aşamaları içermektedir ve her aşamanın tamamlanma tarihi. Bu ona doğal bir "kriz enerjisi" verir.
Bu insan plânına en yüksek önceliği vermelidir: O tek hedefe erişmek onun yaşamındaki en önemli şey olmalı ve başka her şey o hedefe tâbi olmalıdır. Örneğin, eğer o on beş kilo vermek istiyorsa, önceden saptanmış bir süre için, bu onun en önemli ve öncelikli işi olmalıdır. Başka her şey iş, eğlence, vs. ikinci plânda kalmalıdır. İş yerinde, onun perhizi önce gelmelidir; başkalarının ne yaptıklarına aldırmadan, o perhizinde ne varsa tam olarak onu yemelidir, çünkü bu onun en önemli işidir. Eğer öğleden sonra enerjisinin azalmış olduğunu hissederse, bir fincan kahve ya da Çin çayı içebilir, perhizi bozmanın dışındadır. Kendisini açığa vurması, başkalarının onun gerçekte kim olduğunu anlamalarını, gereksinimlerini fark etmelerini ve amaçlarına ulaşmasına yardımcı olmalarını sağlayacaktır.
Boğa Kuzey Düğümü insanı başkalarının gizli arzularına karşı duyarlıdır. O, çoğunlukla, başkalarının kendi kendilerinin daha çok farkına varmalarına ve kendini sabote edici bilinçaltı güdülerinden daha az zarar görmelerine yardımcı olabilecek kadar çok kavrayışlıdır. Ama bu insanın bir kör noktası vardır: O, başkalarının kendilerini "nasıl sabote ettiklerini" açıkça görebilir, ama kendisinin bunu nasıl yaptığını göremez. Daha kötüsü, o kendi bilinçaltı güdüleri hakkında başkalarından gelen geribildirime kuvvetle direnir. Onu sevenler, bu insanın kendisini incittiğini ya da engellediğini açıkça görebilirler. Ama bu davranışı onun dikkatine sunduklarında, bu insan bunu yadsıma eğilimi gösterir. Bu enkarnasyonda ilerlemek için, o bilinçaltı suçluluk duygusunu ve kendini sabote edici davranışlarını fark etmeli ve bırakmalıdır.
Onun yardıma direnmesi, kısmen, kendisinin yardım eden kişi olmaya alışkın olmasından kaynaklanır. Bu insan, başkalarının onun değerli niteliklerini görebileceklerini ve onları mükemmelleştirmesine yardım edebileceklerini kabullenmeye alışık değildir. Ayrıca, eleştiriye o denli duyarlıdır ki, çoğunlukla, başkalarının eleştirilerini kendisini tam olarak ifade etmeye teşvik edici olarak yorumlamak yerine, kendi değerinin onaylanmaması olarak yorumlar. Bunun çözümü, onun geliştirmek istediği şeylere, yani kendi fikirlerine ve amaçlarına odaklanmasıdır. Boğa Kuzey Düğümü insanının işi, bu kez başkalarının onu güçlendirmelerine izin vermektir.
Büyük bir dönüm noktası, onun zamanını ve enerjisini, kendisi için önemli olan projelere odaklaması, başka bir kişi için önemli olduğunu düşündüğü şeylerle oyalanmamasıdır. Örneğin, insanlara onların ilgi alanlarını içeren kitaplar satın almayı seven Boğa Kuzey Düğümlü bir müşterim vardı. Bu çok cömertçe bir davranıştı ve bu hanım kendi işini gücünü bırakıp o insanlar için değerli olacağını düşündüğü mesajlar içeren kitaplar arardı. Onun kitaplar yolladığı bir kişi, benim hiç kitap okumayan bir arkadaşımdı! Bu, bu insanın kendisinden yardım istememiş ve bu yardımı takdir etmeyebilecek kişiler uğruna kendi hedefinden sapmasının bir örneğidir.
Bu enkarnasyonda, Boğa Kuzey Düğümü insanı kendi gücünü geri almak için buradadır. O kendi gücü içinde durduğunda, başkalarına muhtaçlıktan değil, cömert olmasını sağlayan bir hoşnutluk duygusundan ötürü sevecen davranabilir ve yardım edebilir. Böylece, onun ilk sorumluluğu kendisine karşıdır: Kendi değerini tanımasını ve yaşamdan zevk almanın doyumunu sağlayan şeyler yapmak. Artık onun yapacağı savaşlar, vazgeçeceği şeyler, fırlatıp atacağı yanları yoktur. Bu bir inşa etme enkarnasyonudur: Bu yaşamda o kendisiyle bağ kurarak bir rahatlık duygusu geliştirmelidir.
BAĞIŞLAMAK
Kendisini tam olarak kabullenebilmek için, bu insan geçmişte onu yaralamış olan kişileri bağışlama yoluyla bırakmalıdır. Buna, şimdiki yaşamdaki insanlar ve geçmiş enkarnasyonlardan kaynaklanan her türlü kuşku ve öfke hissi de dahildir. Bağışlama, bu insanın gücünü tam olarak koruyabilmesi için gereklidir. Ve onun bağışlamak için en iyi güdüsü cömertlik değil, kendi gereksinimlerini karşılamak olmalıdır.
Geçmiş yaşamlarda, Boğa Kuzey Düğümü insanının kendini koruma yöntemi intikam almaktı: Eğer birisi ona bir taş atarsa, o da ona bir taş fırlatırdı ayrıca o kişiyi durdurmak için bir taş daha atardı. O enkarnasyonlarda başkalarının gücüne karşı koymak canlandırıcıydı, ama bu enkarnasyonda bu bir enerji israfıdır, onu yeni, huzurlu yönünden saptıran bir tutumdur. O yalnızca rahat ve dengeli bir yaşam kurmak ve dünyada olmanın tadını çıkarmak istemektedir.
Ancak, bunu başarmak için, Boğa Kuzey Düğümü insanı kötü muamele görme ya da yaralanma sorunuyla uğraşırken bağışlamanın gerekliliğiyle yüzleşmelidir onun diğer kişiyi psişik alanından temizlemesinin ve iç huzurunu yeniden kazanabilmesinin tek yolu budur. Diğer kişi ona her ne yapmış olursa olsun, o hem o kötü muameleyi, hem de o muameleye izin verdiği için kendisini bağışlamalıdır. Onun bu deneyimden kazandığı gücü fark etmesi de çok yardımcı olur.
Eğer birisi ona bağışlama noktasının ötesinde bir yanlış yapmışsa, onun bu durumu bırakabilmek için o kişiyle yüzleşmesi gerekebilir. Boğa Kuzey Düğümü insanının bunu başarmasının bir yolu, rahatsız edilmeyeceği bir yere gitmek, gözlerini kapamak ve bağışlayamadığı kişiyi bir iskemleye oturmuş ona bakarken imgelemektir. İmgeleme yoluyla, o bu kişiyle yüzleşebilir ve neler hissettiğini ona anlatabilir. Sonra o, sezgisel olarak, karşısındaki kişiden gelecek yanıtı dinlemelidir.
Eğer onun zihninde bu kişi içtenlikle özür dilerse, Boğa Kuzey Düğümü insanı onu bağışlayabilir. Ancak, eğer o kişi küstahça karşılık verir ya da kendisini haklı çıkarmaya çalışırsa veya yaptığı haksızlığın ağırlığının hâlâ farkında değilse ona karşılık vermek uygun olabilir. Hayalinde, Boğa Kuzey Düğümü insanı o kişiye ona yaptıklarını ve vermiş olduğu acıyı aynen yaşatabilir. O zaman, onu bağışlayabilir ve yaşamından çıkarabilir.
Bağışlamak bu insan için gereklidir; bağışlamak onun geçmişteki acı verici anılardan kurtulmasının anahtarıdır. Eğer o birisine kızmış ve onu bağışlamamışsa, bu onu o kişiye psişik olarak olumsuz bir biçimde bağlar.
Onun bağışlamak istememesinin bir nedeni korkudur. Eğer o kişiyi bağışlayacak olursa, o kişinin ona ne yapabileceğini bilmez ve kendi öfkeli anılarının saldırısına karşı korunmasız kalacağından korkar. Onu istismar etmiş birisine karşı tekrar savunmasız kalabileceğini düşünür. Ama aslında, eğer o gerçekten bağışlarsa, o kişiyle olan bağını koparır. O zaman, o kişinin yaptığı hiçbir şey onu incitemez.
KÖRLENMEK
Boğa Kuzey Düğümü insanı birçok enkarnasyonu kendisi ve başkaları arasındaki birbirine bağlı enerji alanlarının ağına dolanarak geçirdiğinden, fiziksel köklenme duygusuyla, bedeniyle temasta olma ve yaşamın fiziksel veçhelerinden zevk alma duygusuyla teması yitirmiştir. Geçmiş yaşamlarda o "uçmak" için yüksek âlemleri deneyimlemek istediğinden, diğer realiteleri deneyimlemek için bir ayağını yerden kesmiş, sonra her iki ayağını da yerden kesmiştir! Bu yüzden, bu enkarnasyonda o bir köklenme duygusuna ya da içsel istikrar ve dengeye sahip değildir. Onun başarması gereken şey, ayaklarını tekrar yere basmak ve kendi içsel güç duygusunu yeniden kazanmaktır.
Takdir Etmek
Bu insan için bu yaşamda doyumun esas anahtarlarından biri, takdir etme duygusunu bilinçli olarak uyandırmaktır. Yalnızca bu uygulama bile onun yaşamında önemli bir fark yaratacaktır. Geçmiş yaşamlarda, takdir etmeyi hissetmek için zaman ayırmak onun aklından geçen son şeydi. Onun bilinci kriz yönetimine sıkıca bağlıydı ve o heyecana bağımlıydı. Arzuları asla doymak bilmezdi, o daima daha fazlasını isterdi. Bu enkarnasyonda aşırı aktif arzuyu dengelemek için, o onun panzehirini uygulamalıdır, bu da sahip olduğu şeyleri takdir etmektir.
Bu insanın takdir etme enerjisini geliştirmesi, kısmen, yaşamında zaten var olan bolluğu kabul ve tasdik etmesini içerir. O, yaşamın o âna kadar ona getirdikleri için şükran duyduğunda, rahatlar, huzur duyar ve sevildiğini hisseder. Takdir etme enerjisi onu tekrar kendi içine çeker ve o böyle kendi içinde merkezlendiğinde kendisini yaşamın ona daha çok şey getirmesine açar.
Örneğin, ne kadar çok ya da az parası olursa olsun, Boğa Kuzey Düğümü insanı şöyle diyebilir: "Bana (sahip olduğu ne varsa: bir ev, sofrada yiyecek, vs.) satın alabileceğim kadar para sağladığın için sana teşekkür ederim, Evren." Eğer bir partneri yoksa o şöyle diyebilir: "Beni sevmeleri için yaşamıma gönderdiğin dostlar, aile, iş arkadaşları, çocuklar, evcil hayvanlar, vs. için sana teşekkür ederim, Evren." Onun aradığı doyumun, tamlığın anahtarı budur. Bunun dışsal olarak olup bitenlerle hiçbir ilgisi yoktur; bu onun sahip olduğu şeyleri incelikle kabul ve takdir etmesiyle ilgilidir. O sahip olduğu şeyleri açıklıkla ve hissederek takdir etmek için zaman ayırdığında, içindeki sevginin tamlığını deneyimlemeye başlar; bu da onun sık sık hissettiği heyecan ve çalkantının yerini alır.
DOĞA İLE BAĞLANTI
Kendini yenilenmiş ve doyumlu hissetmek için herkesin besleyici enerji almaya ihtiyacı vardır. Geçmiş yaşamlarda, Boğa Kuzey Düğümü insanı bu beslenmeyi sağlamak için eşruh ilişkilerine bağımlı hale gelmişti. Bu yaşamda, o her ne zaman bu gereksinimini karşılaması için başkasına bel bağlasa, kendisini düş kırıklığına uğramış hisseder. Bu böyle programlanmıştır, çünkü onun dersi kendi gereksinimlerini karşılamada bağımsız hale gelmektir.
Bu enkarnasyonda, bu insanın Doğa Ana ve yerküre ile büyülü bir ilişkisi vardır ve kaderi gereği, beslenmesinin büyük bölümü doğadan gelecektir. Doğa Ana'ya uyumlanması onun Doğa Ana'nın enerjisine doğrudan bağlanmasını, onu şifa ve enerji verici bir biçimde mest etmesini sağlar. İç huzuruna ve güce kavuşmak için, Boğa Kuzey Düğümü insanı düzenli biçimde doğada zaman geçirmeli ve Doğa Ana'nın ona verdiği desteği bilinçli olarak takdir etmelidir. Bu süreç onun temel duygusal halini sihirli bir biçimde dinginliğe dönüştürecektir. Bu insan kendi içinde sürekli olarak dingin bir destek temelini güçlendirdiğinde, başkalarıyla ilişkilerinde güvensizlik uyandıran durumlar daha az sıklıkta meydana gelecektir.
Bu düğümsel gruptaki insanların bazıları iyi bitki yetiştirme yeteneğine sahiptir ve onlar bitkilerle ya da bahçeyle uğraşmayı yatıştırıcı bulabilirler. Doğa Ana'dan gereğince enerji almak bir bitkiye ya da ağaca dokunmak ve doğanın onu beslemesine izin vermek bu insanın en yüksek hayrınadır. Bir ağaca sarılmak ona bir insana sarılmak kadar enerji ve mutluluk verebilir. Onun bir insana sarılması da iyidir (bedensel sevgi onun için her zaman yararlıdır), ama eğer kime sarılacağı ya da onların güdüleri ile ilgili tereddütleri varsa, bir ağaç ona ihtiyaç duyduğu "birleşmeyi" her zaman sağlayacaktır.
Doğadan enerji alma yeteneği onun başkalarıyla paylaşabileceği bir armağandır. Örneğin, eğer o parkta bir arkadaşıyla dolaşıyor ve "ağaç enerjisi" hakkındaki bilgisini onunla paylaşıyorsa, arkadaşı onunla birlikteyken doğanın enerjisini daha çok fark edecek ve bu deneyimle kalıcı bir biçimde zenginleşecektir.
Bedensel Zevk
Amaçlarını gerçekleştirmeye odaklanmak için, bu insanın kendi değerini bilme sorunuyla yüzleşmesi gerekir. O kendisinin kendine zaman ve enerji harcamaya değmediğini hissedebilir, oysa bu his tümüyle yersizdir. Boğa Kuzey Düğümü insanı kendisinin önemli gördüğü şeyleri yaparak zaman geçirmelidir; çünkü bu onun yaşamı ve ilişkileri kendi kendine yeterlilik temelinden deneyimlemek için gereksindiği kaynaklan geliştirecektir.
Gerçek şu ki, ruhsal denge için, onun bu enkarnasyondaki kaderi yaşamın bedensel zevklerini deneyimlemek, köklenmek ve dünyevi varlığının duygusunu yeniden kazanmaktır. Geçmiş yaşamlarda, Boğa Kuzey Düğümü insanı ruhsal/psişik duyulardan derin bir zevk almış, bu yanını geliştirmiştir. Şimdi, beş fiziksel duyunun daha derin bir farkındalığını geliştirme zamanıdır. Bu enkarnasyonda, onun duyuları genellikle epey duyarlı ve iyi gelişmiştir. Amaç, onun fiziksel duyularının ona sunduğu zevke dikkat etmesidir: İlkbaharın kokusu, iyi bir yemeğin tadı, hoşlandığı bir parfümün kokusu, ya da sevgilisinin dokunuşu. Ağırlık kaldırmak ya da başka bir bedensel egzersiz bile ona bedensel olarak zevk verebilir; bu onu bedeniyle temasa geçiren zevk alma ve/veya özsaygısı ile sonuçlanan herhangi bir şey olabilir.
Müzik bu insan için, zihinsel frekanslarını uyumlu kalıplara sokan mükemmel bir zevk kaynağıdır; o, arka plânda düzenli olarak müzik çalınmasından yarar görebilir. O, doğanın seslerine sahile vuran dalgaların sesine ve kuşların ötüşüne uyumlanır. İşitme duyusundan zevk alması tamamıyla onun "yolunda" bulunan bir şeydir. O, görme duyusundan da çevresindeki güzelliği fark etmekten, sanat eserlerini takdir etmekten, ya da güneşin batışını seyretmekten zevk alır.
Boğa Kuzey Düğümü insanının tat alma duyusu da iyi gelişmiştir; iyi bir yemeğin tadını tam olarak çıkarmak ve lüks lokantalara gitmek tümüyle onun "yolunda" bulunan şeylerdir. Onun dokunma duyusunun farkında olması da yararlıdır. Zaman ayırıp bir ağaca, bir yaprağa, bir tahta ya da kumaş parçasına dokunması ve fiziksel rahatlık hissetmesi onun için tümüyle uygundur. Ayaklarının altında karın çıtırdadığını hissetmek bile onun için bedensel bir zevk olabilir.
Onun köklenme duygusunu geliştirmesinin bir başka yolu, giysilerinin bedenine nasıl bir his verdiğinin bilincinde olmasıdır. Bu giysi bedene zevk mi, yoksa rahatlık mı veriyor? Bu kumaşın temasından hoşlanıyor mu? Onun kendisine özen göstermek ve kendini şımartmak için giymesi gereken giysiler onlardır. Giyinme, kendi değerini bilme konusunda güçlü bir vasıta da olabilir. Önemli bir randevuya giderken, eğer onun kendisini rahat ve güvenli hissettiren bir giysi ile buluşacağı kişiyi etkileyeceğini düşündüğü bir giysi arasında seçim yapması gerekiyorsa, onun için en iyisi, içinde kendisini rahat hissettiği giysiyi giymektir. Böylece, buluşacağı kişinin tepkisi her ne olursa olsun, o kendisini kendi içinde rahat hisseder.
Bu insan için "iyi karma" olan diğer bedensel deneyimler, masaj yapmayı ya da yaptırmayı ya da manikür, yüz beden kompresi, sauna ve jakuzi ile şımartılmayı içerir. O kendisine bu bedensel ödülleri ve zevkleri verdiğinde, diğer insanların verebilecekleri bedensel zevke o kadar çok ihtiyaç duymayacaktır.
|