[Presence]

Astrolojinin bir büyü çeşidi olup olmadığı meçhul ve tartışılır.

Ama farzedelim astroloji bir büyü türü.

Sizce bir önemi olur muydu? Nedenleriyle birlikte cevaplarsanız sevinirim.

[Yargıç]

=/ bu soruyu sormandaki amacı, aradığın cevabı anlamaya çalışıyorum.kendi açımdan bişey değişmezdi.büyü ya da bilim.insanlara etkisi var mı var.ben astrolojiyi psikolojiyi çözmek için yardımcı olarak kullanıyorum gerisi beni ilgilendirmez.zaten büyüden nazara kadarda pek çok şeyin gerçek olabileceğine inanıyorum ama tüm bu ilginçliklerin bir bilimsel açıklaması olduğuna da inanıyorum

[astrosohbet]

Astroloji bir büyü türü değil

ayrıca astrolojinin zaten pek sevimli bulunmadığı şu ülkede büyü olduğu varsayımı bile pek çok kişinin konudan daha da soğumasına sebep olabilir bence varsayımını yapmaya bile gerek yok

[destrudo]

"Büyü türü" yanlış bi tanımlama olmuş "fal" desek daha doğru olur gibi ki kabul etmiyorum ben bunu."Bilim" desek de yeni dünya düzeni kabul etmez.


bu ve benzezi konular hakkında yazılmış olan Barbarlık - Michael Henry kitabı ile ilgili tanıtım yazızısı da tam olarak bundan bahsediyor.

Barbarlık çağını yaşıyoruz. İnsanlık tarihinde ilk kez bilgi ve kültür birbirinden ayrıldı. Canavarlaşan bilim bütün hissi özellikleri ve yaşamı dünyamızdan kovdu. Yaşamın kendini geliştirmesinde başka bir şey olmayan kültür, modernliğin beşiği Avrupa' dan dışlandı. İdeolojiler insanın yok oluşuna övgüler yağdırıyor. Yaşama ıstırabını dindirmedenin tek çaresi medyatik evrene sığınmak... Yaşayan en önemli düşünürlerden Michel Henry' nin Barbarlık adlı bu güçlü ve kışkırtıcı eseri, çağımızda insanın yok edilişine bir karşı çıkıştır. Ama ümitsiz ve çaresiz bir karşı çıkıştır, çünkü insanlığın yaşadığı bugünkü kriz ne geçicidir, ne de yeni bir uygarlığın kaotik başlangıcına işaret etmektedir. Yaşamın ne olduğunu anlamadan bu barbarlığı anlamak mümkün değildir. Yaşam, kendini hissetme, duyma, duyarlı olma halidir. Kendini doğrudan hisseden, bilen bu yaşamın biyolojik araştırmanın keşfettiği hücresel faaliyetle bir ilişkisi yoktur. Yaşam, herhangi bir nesneyle olssı tüm ilişkilerinden ve tüm kavramlardan önce, içerden yaşanır. Gözle görülmez ilk veridir, insanlık için bir dünya, bilgi ve yaratı bu veriden yola çıkarak mümkündür. Bizim dünymız, terimlerin Yunanca anlamlarıyla estetik ve patetiktir, yani duyumlardan ve heyecanlardan ibarettir. Kültür, gelişen, açılan, kendinden büyüyen yaşamın kendisidir. Sanat, etik ve din, yaşamın bu temel çehreleridir. Bu saptama, bilinen tüm uygarlık için geçerlidir. Ama modern toplumda; yaratıcılık yerini can sıkıntısına, kutsallık umutsuzluğa, eğitim uyuma bırakmıştır. Bu durumun nedenlerini araştıran Michel Henry, bilimin yaşamı unuttuğunu bizlere hatırlamaktadır. Duyarlık ve duygular devre dışı bırakılırken nesnelliğin hükümranlığı başlamıştır. Bunun anlamı insan öznelerinin sahneden dışlanması, varlıklarının yadsınması, algılarının yanılsama olarak kabul edilmesidir. Tekniğin özerk işleyişine; doğa bilimlerinin nesnelliğiyle büyülenmiş sözde-insan bilimlerinin canlı bireyi unutmalarına; sanatın öldüğüne ve kutsalın yok olduğuna; üniversitenin memur üreten makinelere dönüştüğüne ve giderek tahrip olduğuna; yapaylıkların birbirini izlediği medyatik bir güncellik çılgınlığına dikkat çeken Michel Henry, bilimsel modelin ezici hegemonyasıyla mücadele etmektedir.Bu modelin, hiç gereği yokken , her yerde varolması Henry' ye göre bir insanlık suçudur. ''Enformatik çağın aptallar çağı'' olduğunu söyleyen ve özün yaratıcıları marjinalleşirken eserlerinin de adım adım yaşadışılığa itildiğini belirten Michel Henry d, Schopenhauer ve Nietzsche' nin ardından sormaktadır. Yaşam, nasıl oldu da kendi kendini yok eder hale geldi?

ilknokta.com dan alıntıdır

ve Hakan Kırkoğlunun konuyla ilgili görüşleri :

Çoğu zaman Astroloji ile yakından ilgilenen kişilerden Astroloji’nin bir bilim dalı olarak kabul edilmesi gerektiği yönünde mesajlar alıyorum. Belki haklı olarak bu kişiler Astroloji’nin en azından matematiksel bir tabanı olduğunu ve astronomi verilere dayalı olarak açıklamalar yapılabileceğini ifade ediyorlar. Ancak Astroloji’nin günümüz düşünce sistemleri içinde, bir bilim olmaktan çok, bir okuma sanatı olduğunu söyleyebiliriz. Astroloji her ne kadar gezegenlerin hareketleri ile yakından ilişkili olarak gözükse de, günümüz bilimsel anlayışında yer alan neden-sonuç ilişkisini maddi düzeyde ortaya koyamıyor. Bugün biliyoruz ki Mars’tan gelen bir ışının ya da dalganın insanı ve dünya olaylarını birebir ilişki içerisinde etkilemediğini biliyoruz.
Tarihsel dönemler açısından baktığımızda, Astroloji Rönesans döneminde zirveye ulaşmıştı. 1700’lerden önce pek çok üniversitede Astroloji ayrı bir ders olarak okutuluyordu. Zira her tarihsel dönem kendi içindeki düşünüş tarzı ile evrene bakış açımızı ve doğru olarak kabul ettiğimiz düşünceleri şekillendirmekte. Rönesans’ın bakış açısı evrendeki herşeyin birbiri ile bir iletişim içerisinde olduğuna dayanıyordu ve bu nedenle, Astroloji’de bu ilişkiler bütününü anlatan önemli bir açıklama aracı idi. Ancak klasik dönemde bu bağın koptuğunu, seküler bir anlayışın öne çıkarak, olayların açıklanmasında fiziksel açıdan açıklanamayan fenomenlerin bilimin dışında kaldığını biliyoruz. Astroloji’nin eski çağlardan bu yana ortaya koyduğu kutsal olanla bağlantı günümüzün bilimsel anlayışının dışında kalmakta.

Ancak bu durum Astroloji’nin yanlış olduğu anlamına gelmiyor. Astroloji’yi günümüz bilimsel modelleri ile açıklayamıyor olmamız onun geçerliliğinin olmadığını göstermez. Günümüzde yaygın olan görüş bir şeyin doğru kabul edilebilmesi için ille de “bilimsel” olması şartına bağlıymış gibi sunuluyor ve aradığımız şeyin sağlam olduğunu savunabilmek için bilimsel kelimesi sık sık kullanılıyor. 20. Yüzyılda Astroloji’nin deneysel aşamada tekrar edilmesinin zorluğu kimi zaman istatistiki ispatlar yoluyla aşılmaya çalışılmış olsa da, (Örneğin Gauquelin’in araştırmaları) bu yönde de önemli eksikler söz konusu, zira istatistikler bize doğruları sunmazlar, tekilden tümele giden evrensel kuralları ve bu kuralların fiziksel açıklamalarını sağlayamazlar.

Halbuki Astroloji bilimsel olmaktan çok kültürel bir olgu zira onu her uygarlığın içerisinde görmekteyiz. Bugün Çin Astrolojisinden, Maya Astrolojisine, Kızılderililerden Batı Astrolojisi’ne kadar değişik coğrafyalarda değişik anlatım biçimlerinin, astroloji sistemlerinin geliştirilmiş olduğunu biliyoruz. Gerçek o ki, Astroloji içinde bulunulan kültüre dayalı olarak gelişmiş, son derece detaylı ve kendi içerisinde tutarlı bir sistem ve jargon oluşturmuş bir bilgi disiplini olarak ortaya çıkıyor. Astroloji sadece hesaplamaya dayanmıyor, onu okuyacak, yorumlayacak bir yorumcuyu da gerektiriyor. Bu nedenle, öznel ve objektif olmaktan çok kendi içerisinde bir açıklama gücü olan bir okuma yöntemi olarak görülmekte. Günümüzde insani bilimlerin tümü aslında farklı modeller içerisinde benzer okumalar yaparken, Astroloji’nin de daha ciddi ve samimi yaklaşımlara ihtiyacı var.
Milliyet Astrolojiden alıntıdır

[ginka]

şaka mı bu ne büyüsü ! ne cahil insanlar var ya cıx cıx

[Mahinur]

Hiç astrolojinin büyü olabileceğini düşünmedim.

[Presence]

(05-12-2012 11:32 AM)Neptunian Yazılan:  Astroloji bir büyü türü değil

ayrıca astrolojinin zaten pek sevimli bulunmadığı şu ülkede büyü olduğu varsayımı bile pek çok kişinin konudan daha da soğumasına sebep olabilir bence varsayımını yapmaya bile gerek yok

Kardeşim insanların nedenleriyle birlikte vereceği cevaplar benim açımdan önemli.

Konu insanları astrolojiden soğutur mu soğutmaz mı orası ayrı bir mesele. Bu başlık altında öğrenmek istediklerim çok net bir şekilde ifade edilmiştir.

Ve vereceğiniz cevaplarda nedenlerinizi de açıklamanızı istemiştim oysa şimdiye kadar istediğim cevap tarzına en yakın olanını Yargıç vermiş.

Ayrıca astrolojinin büyü olup olmadığı konusunda hiç bir insanın kesin bir bilgiye sahip olabileceğine ihtimal vermemekle birlikte düşüncesini savunma olanağı var insanların.

Ve nedenlerinizi de bu yüzden merak ediyorum. Kaldı ki astrolojinin büyü olup olmadığını tartışmak isteyeceğim bir başlık değil bu. Sizce büyü mü değil mi onu da sormuyorum.

Sorum gayet net. Farzedelim astroloji büyü diyorum. Sizce bir önemi olur muydu diye soruyorum. Aldığım cevaplar soruya farklı niyetlerle yaklaşıldığını gösteriyor. Ve dikkat ettiğim görüşlerinizi nedenleriyle birlikte anlatmayı tercih etmekten ziyade sorunun kendinizce ne derece önemli olduğunu sorgulayıp soruyu manuple etme girişiminin malesef tercih edilir olması. Soru herkese önemli gelecek diye bir koşul yok tabiki. Fakat soruyla alakası olmayan cevaplar gördüğüm vakit zaten tavrınızı ve amacınızı belli etmiş oluyorsunuz. Merak ettiğim astrolojiyi büyü olarak görüyor musunuz veya görmüyor musunuz değil ki. Öyle olsaydı astroloji sizce büyü müdür, nedenlerinizle birlikte açıklar mısınız diye sorardım.

Soruya yönelik insanların verdikleri veya vermek istemedikleri cevaplar onlar hakkında belli ipuçları veriyor doğru.

Ama sorum gayet anlaşılır.

Astroloji büyüdür demiyorum. Başlık altında bunu da tartışmak istemiyorum. Farzedelim diyorum ve büyü olsaydı sizce önemli olur muydu nedenleriyle birlikte cevaplarsanız sevinirim diyorum.

Şurada 20 kişi, nedenleriyle birlikte, tartışma ihtiyacı hissetmeden görüşlerini açıklasa konu benim açımdan istatistiksel bir çalışmaya dönüşecek. Yani bu soruyu astrolojiyle ilgilenmeyen çevreme sorma şansım da yok.

Edit: Falanca astroloğun görüşlerini, bu konuya dair verilecek cevaplar içerisinde görmek istemiyorum. Bana kendi görüşlerinizi sorulan soruya sadık kalma koşulunu gözeterek aktarırsanız inanın daha çok makbule geçer.

[Mahinur]

Alıntı:Astrolojinin bir büyü çeşidi olup olmadığı meçhul ve tartışılır.

Bunu da yazan sizsiniz.
Böylelikle insanların sizin beğenmediğiniz şekilde cevap vermelerine açık kapı bıraktınız.

Astrolojinin fal olup olmadığı,bilim olup olmadığı da tartışılıyor.
Fal olduğunu düşünenler,her fırsatta astrolojyi yeriyor.
Düşünmeyenler astrolojiyle de ilgilenmeyi sürdürüyor.

''Astroloji büyü olsaydı..'' diye soran sizsiniz.''Mechul ve tartışılır'' diyen sizsiniz.
Demek ki büyü olduğunu düşünen de var,düşünmeyen de.
Ben böyle birşeyi hiç aklıma getirmedimki.Dolayısıyla başkası fal demiş,büyü demiş umrumda değil.Bilimsel olup olmaması da önemli değil benim için.Başkasının fal/büyü demesiyle fal/büyü olmuyor astroloji benim gözümde.

Alıntı: Fakat soruyla alakası olmayan cevaplar gördüğüm vakit zaten tavrınızı ve amacınızı belli etmiş oluyorsunuz.

Tavrım ve amacım hakkında ne düşündüğünüz de umrumda değil.
Zira astroloji gibi insanın merkez alındığı hiçbir durumda 2+2=4 gibi bir sonuç elde edemezsiniz.

İstediğiniz türden bir cevap veremedim kusura bakmayın.
Ama son yazınızda istediğiniz türden cevap vermeyen insanlara sizin bir sorunuzu bile anlayamayacak kadar kapasitesi düşükmüş gibi davrandınız ,ben de onlardan biri olarak(neden onlardan biri olarak?Çünkü sadece Yargıç'ı bu yargınızın dışına çıkardınız da ondan.) cevap vermek durumundaydım.

[Presence]

(05-12-2012 02:40 PM)Mahinur Yazılan:  

Alıntı:Astrolojinin bir büyü çeşidi olup olmadığı meçhul ve tartışılır.

Bunu da yazan sizsiniz.
Böylelikle insanların sizin beğenmediğiniz şekilde cevap vermelerine açık kapı bıraktınız.

ya arkadaş konu astrolojinin büyü olup olmaması değil ki. büyü mü değil mi tartışılmasının bu başlık altında hedeflenmediğini belirtmem için ne yapmam gerekiyor? sorum anlaşılmıyor mu?

hem Yargıç benim ahbabım değil ki, onu kayırayım. Verdiği cevap tarzına benzer cevap vermediğinizi söyledim diye bu kadar savunmacı olmayın. Sizi Yargıçla kıyasladığımı düşünebilirsiniz belki ama kıyaslama yaparak kapasitenizi ölçmek amacını taşımamıştım. Kıyaslama yapmaktaki amacım soruya verilmiş olan cevapların varsayımı ne ölçüde gözetip gözetmediğini göstermekti.

Soru astroloji büyü mü değil mi sorusu değil. Meçhul ve tartışılır ibarelerini de konunun açılma maksadının bu olmadığını belli etmek için yazdım. Altına da farzedelim diye başlayan bir varsayım cümlesi koydum. Bu yaklaşım üzerinden görüşlerinizi almak istediğimi belirttim.

Ayrıca kapasitenizin düzeyini ölçmek haddime de değil zaten. Ben sadece insanların belli bir soru karşısında kendi görüşlerini açıklamalarını istiyorum. Vereceğiniz cevaplar kapasite ölçümü olacak şekilde değerlendirilmeyecek ki hemen konuyu kişisel bir seviyeye getiriyorsunuz.

Soru, varsayalım ki astroloji büyü olsun; büyü olduğunu öğrendikten sonra astrolojiye olan bakış açınızda değişiklik olur mu? Neden?

Lütfen başlık altında asıl soruya odaklanın eğer ilginizi çekiyorsa.

[Yakamoz]

impromotive demiş ki:

soru, varsayalım ki astroloji büyü olsun; büyü olduğunu öğrendikten sonra astrolojiye olan bakış açınızda değişiklik olur mu? Neden?

bu soruyu görünce ilk olarak aklıma astroloji nasıl büyü olabilir ki sorusu geldi.

Büyü, insan iradesine tesir etmek, insan iradesini değiştirmek, yönlendirmek, insan zihninde negatif vesvese uyandırmak, fikirlere tesir etmek, iş bozmak gibi meselelerde kullanılan temelinde cin denilen enerji varlıkların varlığı ile yapılan geçici veya kalıcı etkidir. (alıntı)

yukarıdaki bilgiye göre şöyle olabilir diye düşündüm. astroloji ile ilgilenenlerin düşüncelerine cinler tarafından etki edilerek istenenleri düşündürmek, hissettirmek, yaptırmak vs.

eğer astrolojinin bir büyü olduğunu öğrenseydim astrolojiye bakış açım kesinlikle değişirdi. çünkü hür iradenin astrolojiyle etkilenmesini kabul edemezdim. zaten büyü dinimizce de yasaklanmış olduğundan astrolojiyi hayatımdan tamamen çıkarırdım.