Değerlendir:
  • 12 Oy - 3.33 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5

Çeviri makale Ruhani Yolda Satürnün rolü Joyce Hoen
Yazar Mesaj
elo Çevrimdışı
Jupiter Vip
*****
Jupiter Vip
lt=
Mesajlar: 180
Üyelik Tarihi: Oct 2010

Rep Puanı: 26

Mesaj: #1
Çeviri makale Ruhani Yolda Satürnün rolü Joyce Hoen
RUHANi YOLDA SATÜRNÜN ROLÜ Yazan Joyce Hoen

Son günlerde Sufizmde inanılan üç yol olduğundan bahseden bir Sufinin, yaşamı hakkındaki biyografik kitabını okuyorum.Tanrıdan uzak yol,Tanrıya giden yol;Tanrıdaki yol.Sufizm Tanrının kalpteki sevgili olduğunu söyleyen bir mistik bir gelenek,Tanrısal sevgi ile bütünleşmektir.Bunu okurken birden şunu dedim’’ Bir dakika;bu hayatımızdaki üç Satürn dönemin anlatmak için ne harika bir yol!’
Hayatımızın ilk 29.5 yılını asıl kaynaktan uzak,ilk Satürn döngüsünde dramatik bir şekilde değişebilecek(her zaman olmak durumunda değil)şekilde yaşarız.:İlk döngüden sonra yavaşça ama kesin bir şekilde gittikçe içimizdeki yaşamla daha uyumlu,Tanrıya giden yol olarak adlandırılabilecek o yolda ‘’arayan’’ haline dönüşürüz.
Paramahansa Yogananda( Bir yogi)yaşamında iki satürn döngüsü yaşadı,Yaşamının ilk 29,5 yılını bile Tanrı yolu’ndan uzakta yaşamadı.Doğumundan itibaren biliçli olarak Tanrıyı arayarak kaynağa dönmeyi denedi,dolayısıyla ilk Satürn dönemini Tanrı Yolunda yaşadı.Ruhani yolda olmayan bir çok kişi üçüncü Satürn dönemini (58-83 yaş) Satürn(bu gezegenin zaman uzam ve yasaları) ile bağlantılı olmayan Neptün topraklarında geçiriyorlar.Yavaşça ruh ve bedenlerinin birbirlerinden ayrılmasını deneyimliyorlar,bunama ve Alzheimer geliştiriyorlar.Diğerleri satürnün zamansızlığıyla bütünleşerek büyük bir huzur deneyimliyorlar.Söylediğim gibi ,tüm insanlar biliçli veya biliçsiz ilk Satürn döngüsünden sonra arayış yoluna girmiyorlar,ama çoğu yapıyor,o yola vaya diğerine.
İkinci Satürn döngüsünün orta yolunda kısa bir zaman süresince Neptün-Neptün karşıtlığı gibi Satürn karşıtlığını deneyimliyoruz.Bu transitler 35-36 yaş aralığında yaşadığımız Pluto ve Uranüs transitleri gibi takip eden dönemde 42-45 yaş aralığında yaşanıyor.ilk keşfinden beri Pluto Güneşe(görece olarak)zodyak boyunca oldukça yakın ve hızlı hareket ediyor(yine göreceli olarak).42 ve 45 yaş arasında Neptünün Neptün kare yaptığı transit boyunca ve ikinci Satürn karesinde Tanrıdaki yolu deneyimledikleri geçiş dönemini yaşadığını düşünüyorum.Bir defasında Alan Oken’in bir yazısındaki birşey beni çok etkilemişti.Şunu diyordu ’’Neptün-Neptün karesinden once siz Tanrıyı arıyorsunuzdur,ama bundan sonra Tanri sizi arar’’.
Bu hipotezin tamamı veya bir kısmı bile doğru olsa Satürnün ruhani yolda devasa bir rol oynadığını gösterir.sadece Satürnün dedikleriyle Satürn ötesi alemden birşeyler yakalayabiliriz.Astrolojide çoğu kişi ruhaniyeti Neptün ve türevleriyle eşit tutar.Daha az sınırlanmış,daha yükselmiş bir varoluş halini aradığımızda,mesela uyuşturucu ve alkolde,hepimiz Neptüne doğru yönleniriz.satürnü aşarız,unuturuz bile.Satürne geri dönüşümüz oldukça zor ve acı verici olur.Beraberinde Satürnü almaksızın Neptünü aramak, ayrılmanın bir parçası ve yolumuzdaki problemlerle karşılaşmanın garantisidir.
Bir defasında bir alternative şifacı ile gercekçi bir konsültasyonum olmuştu.bana gelmişti çünkü olağanüstü yoğundu ve kendisi için artık zaman ayıramamaktan dolayı endişeliydi.Bazı seçimler yapma zorunluluğu hissediyordu.Bir yıl kadar öne doktor olan kocası ile Belçika’da bir çalışmaya başlamıştı.Gerçekte beraber yaptıkları şeyi yapmayı seviyordu ve gerçekte onu gördüğümde ışık saçıyordu.Ama problem şuydu,artık kendine ait zamanı yoktu.Haritasına baktım ve Neptün-Neptün karesini henüz geçirdiğini gördüm.Son olarak yaklaşık 9 ay kadar önce etkisi olmuştu.’’Söylemek istediğiniz,artık kendinize ait zamanınızın olmadığı,Siz bu işi yapan ve bunun her anından keyif alan KİŞİ değilmisiniz?Yeni bir hayat safhasına girdiniz,burada eski düşünme biçimlerini ,hala kaynağa geri dönüş yolunu arayan kişilerin düşünme biçimlerini,ruhun ve bedenin ayrıldığı ve ayrı olarak düşünüldüğü o yolu terketmelisiniz.Evet kendine ait zamanla işe ait zamanın olduğu o bilince ait yaşamı yaşadınız.Ama bunlar şimdi tek oldu.İşiniz kendinizin ifadesidir.Şimdi sözcük dağarcığınızı değiştirin.Şu anda kendinize ait bir zamana ihtiyacınız yok çünkü tüm zaman KENDİliğinizden geliyor ve bunun her anını seviyorsunuz.İşiniz sizi arıyor,yaratıcı hayat biçimi şu anda sizi arıyor,bunu sizin aramanız artık gerekmiyor,Kendiniz ve Kendiliğiniz şu anda bir…
Neptün ve Satürnün henüz bütünleşmediği ruhani yolda ilk aşamaların ve Tanrıdaki yola –herşeyin sadece olduğu gibi olduğu ve arayışın olmadığı – yola giden sonraki aşamalar arasındaki devasa farklılıkları düşünüyorum.Bu herşeyin sadece bilinçte değiştiği,bir kişinin dışındaki şeyleri değiştirmesinin gerekli olmadığıyla ilgili.Ruh ve maddenin ayrılmasının bilincinin büyük içsel acısını hissedebiliriz,dünyasal varoluşun gerçekliği tarafından hapsedildiğimizi hissedebiliriz,kendimizden daha yüce olanı arayabiliriz.Bu aşamada aklımızla Satürnün farkına varırız,daha görünür kılarız,böylece en azından Neptünün evrensel şefkat ve aşkı,evrensel kalp,zamansızlık parlamaya başlar.Böylece kendimiz üzerinde çalışmaya başlarız,hayat bizim üzerimizde değil.İlk Satürn döngüsünden sonra her transite daha bilinçli olarak yol alırız.Sonra bir gün ,işte,travmatik deneyimlerin zincirlerini ister bilinçli olarak biz bırakalım ister kendi çözülmüş,birgün kendimizle huzuru yakalarız ve kendimizle ilgili kaderi bu gezegende buluruz.Şimdi Satürn ve Neptün bütünleşmiştir.Sonsuzluk ve zaman bir olmuştur.

Üç Satürn dönemini gözetmeksizin,söylemem gerekirse,buna parallel olarak hepimizde üç Satürn niteliğine sahibiz.İlk nitelik anlayamadığımız birşeyden kendimizi kapadığımız yerdir,yalnızca duyularımızla algılayabildiklerimize kendimizi verdiğimizdir.Sıklıkla bu dışımızdaki herşeye uyumlanmak isteyen Satürnle biter,içimizde katılaşır ve kaotik olmaya meylederiz.Bu Satürn niteliği oldukça yoğundur.Ayrıca Satürnü hepten yadsırız.Uçuşa geçeriz,alkol,uyuşturucu veya diğer kaçış yöntemlerine yöneliriz.Kaçış şundan kaçıştır:Satürnden…Bu satürn niteliği yadsındığı gibi oldukça ince/hafiftir.8. ve 12. Evdeki Satürnle bundan kaçış oldukça kolaydır,ama herkes için sözkonusu değildir.Deneyimlerimiz için dünyayı suçlamakla sonuçlanabilir.Kendimiz için sorumluluğu almaktan çok,kendimizi kurban olarak görmek(Satürnün 8.evde olumsuz hali)Neptün burada oldukça güçlüdür,ama Satürn dışarıyı projekte eder,içte güçsüzdür.
Üçüncü Satürn niteliği,belkide orta yolun niteliği,kendi sorumluluğunu alan ,şimdi ve burada diyen Satürnün dünyasına doğru yönelmiş,gittikçe yükselen titreşime kendisini ayarlayan Satürndür.Zaman deneyiminin kendisine bu üç Satürn niteliğini aktarırsak;Satürn zamanlamayla eşdeğerde olur..1) Geçmişin acı ve incinmeleriyle deneyimlediğimiz Satürn evresi 2) gelecekteki amaçlara yönelmiş olan 3)yada orta yol, geçmiş ve gelecek kavşağı,şimdi ve burada .Örneğin hayatta kalabilmek için çok miktarda alkole sığınan bir kişinin haritasında Neptün unsurlarını görmek çok kolaydır.Neptün insanları gerçekte ilahi olanı arayanlardır.Anahtar öge ilahi olanın şimdi ve burada açığa çıkmasına Satürn içeriğiyle izin vermektir. Alkoliklerin haritalarında Satürn ve Oğlak niteliklerinin işbirliğinin zor olduğunuz bulacaksınız.( örn:kendi yaşam yolculuklarının sorumluluklarını almak).Oğlak ve/veya Satürn 8 ve 12, evle bağlantılı olabilir örneğin.(kendi öz varlığımız olarak adlandırmadığımız evler)
Satürn hayattaki Neptüne ait şeylerle bağlantılı konuların düğüm noktasıdır.Tüm Satürn ötesi güçler,Satürnümüzün içerikleri yoluyla günlük yaşamımızda çalışmaya ihtiyaç duyarlar.Yüksek benlik ve egoyu bu yolda hizalamak kolay birşey değildir.Hepimizin bildiği gibi Satürn ego yönünde çok arkadaş canlısı değildir.Hepimiz güvensizliğin ne olduğunu biliriz.Hepimiz biri tarafından altedilmenin ve acısının nasıl birşey olduğunu biliriz(acıtan egodur).Satürnün yönettiği ve bulunduğu evle ilgili alanlarda en kolay olanı deneyimlemeye meyilliyizdir.Hayatımızın ilk 30 yılında Satürn(ve egomuz) yükseğe çıkmaya meyillidir.Kendi dışımızdan otoritelerden (Satürn) desteğe ihtiyacımız vardır.Ama u 29,5 yıldan sonra değişir ma çoğu kili hala kendi eylemlerini değerlendirmek ve haklı kılmak için başka insana otorite verirler.Onaylanma ihtiyacı,güvensizlik ve başkalarının gözünde başarısız olma korkusu gerçekten çok ilginç dinamiklerdir.Eğer başkalarının ne dedğini önemsiyorsam bu Satürnümü başkalarına vermem demektir.30 lu yaşlarda değilsem bu çok önemli değil,ama sonrasında birşey gerçekten değişmek zorundadır.Çoğu zaman bu gerçeği anlamakta zorlanırız,hayat bizi bununla hırpalasa da..
Tüm astroloji dünyasında en azından Amerika’da toplumda dışsal onaylanma çok önemli,gerçekte aynı dinamikler çalışıyor.Eğer astrolojik yetimizden emin değilsek dışsal bir onaylanma ihtiyacı duyuyoruz,çünkü bu güvensizliği nasıl telafi edebiliriz?Lütfen kısa bir sure düşünelim.Siz 6. Ev başlangıcında Oğlak ve 5. Evde Satürnle doğdunuz.İş yöntemleriniz hakkında oldukça hassassınız ve bunu hırslı olarak ve çok çalışarak bağdaştırma ihtiyacındasınız:yalnızca bir sebepten ötürü ; ‘’ gelecekte’’ bir başarı için..üstlerinizden onaylanma için..Satürn ün ilk döngüsündeki birisi için bu dinamikler normal,ama daha yaşlılar için,bu evreyi geçirmişler için soralım: Birisi size onaylarsa ne olur?gerçekte siz buna inanmayacaksınız.Tüm çabalarınızı birden minimize edeceksiniz ve diğerinin gerçekte ne demek istemiş olabileceğinizi düşünmeye başlayacaksınız.Satürn ve Oğlak bağlantılı tüm harita alanlarınızla ilgili konularda sürekli kendinizle ilgili şüphede olacaksınız.Diğerleri ne derse desin.
Danışanlarıma,haritalarında başkalarından onaylanma ihtiyacı hissetmeyecekleri bir alan olduğunu söylerim genellikle.Haritalarında Satürn ve Oğlak alanları..’’ Görüyorsunuz,kim ne demiş dememiş konusu değil,çünkü kendi dışınızdan bir yöntemi yansıttığınız sürece Satürn bir bela/acı veren olarak kalacaktır.Satürn gerçekte dışşsal bir otorite değil,içsel otoritedir.Bilmeksizin aradığınız kendi vicdanınızdır ve vicdanımız Tanrıya giden yoldaki ilk kapıdır.Bu nedenle dışşsal onaylanma ve onaylanmamaları dinlemek yardımcı olmaz.Aynı zamanda kendimizi dinlemek daha zor olabilir çünkü kendimizi başkalarından daha acımasız yargılayabiliriz.Evet satürn ego için çok acımasızdır ama gerçekte tersine ruh için değildir.

Sebep kervanlarının yollarını kesmedeyim belki sebepleri meydana getireni bulurum diye..Hz Mevlana
01-18-2012 03:52 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Venüs
Kayıtsız

 
Mesaj: #2
RE: Çeviri makale Ruhani Yolda Satürnün rolü Joyce Hoen
Satürn bir yazı da bu kadar mı güzel ifade edilir, çeviri için teşekkürler elo, paylaşımın ve emeğin için çiçek Satürn=madde+zaman, Neptün=ruh+sonsuzluk, ancak bu kadar anlaşılır ifadelerle sunulabilir...alkis
01-18-2012 05:22 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
elo Çevrimdışı
Jupiter Vip
*****
Jupiter Vip
lt=
Mesajlar: 180
Üyelik Tarihi: Oct 2010

Rep Puanı: 26

Mesaj: #3
RE: Çeviri makale Ruhani Yolda Satürnün rolü Joyce Hoen
Rica ederim Venus,benimde cok hosuma gitti,paylasmak istedim.Bilgi ararken hep Saturn 1.evde soyle,2. Evde soyle diye bilgi aaradigimi ve bunlara rastladigimi farkettim..Oysaki harita okuma cok katmanli bir eylem olmali.Hic Saturn ve Neptunun iliskilerini de bu sekilde gormemistim.Harita okumak ne kadar kisisel farkindalikla ve bilincle degisebilen bir seymis..

Sebep kervanlarının yollarını kesmedeyim belki sebepleri meydana getireni bulurum diye..Hz Mevlana
01-18-2012 06:47 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Mavisahram Çevrimdışı
Siron Vip
*****
Siron Vip
lt=
Mesajlar: 925
Üyelik Tarihi: Jul 2009

Rep Puanı: 17

Mesaj: #4
RE: Çeviri makale Ruhani Yolda Satürnün rolü Joyce Hoen
Paylasim icin gercekten tskler... bu satürn olgusunu düsünmeye baslamistim cidden ego ve ruh konularinda... özellikle bu Satürn akrepte birde 3. evde olunca.. kim ne demis, dememis sanirim fazla takinti oluyor... yenebilmek ümidiyle...

HAYALLER NE KADAR BÜYÜK OLURSA, KIRIKLIKLARI DA O KADAR GÜRÜLTÜLÜ OLUR


Söylesem tesiri Yok, sussam gönül razi degil...


Ögüt verecek insana degil, örnek olacak insana ihtiyac


Öyle Bir Dert Varki BendE, Bin Dermana Degismem !!!
01-19-2012 01:42 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
« Önceki | Sonraki »



Forum'a Git:


Konuyu görüntüleyenler: 1 Misafir