Değerlendir:
  • 20 Oy - 2.85 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5

Astrolojik Plüton’un İrdelenmesi
Yazar Mesaj
Angel Çevrimdışı
Angel
*****
Saturna Vip
lt=
Mesajlar: 1,250
Üyelik Tarihi: Apr 2007

Rep Puanı: 19

Mesaj: #1
Astrolojik Plüton’un İrdelenmesi
Kişisel Gelişimin Dinamikleri – Kişisel Gelişimin Dinamikleri – Astrolojik Plüton’un İrdelenmesi :

Kızgınlık, Agresiflik, Suçluluk Hissi, Manipulasyon, Kuşku ve Diğerleri

Günlük davranışlarımızın %75-80’inin bilinçaltımızın koşullanması ile gerçekleştiği söyleniyor. Özdeşleşdiğimiz düşüncelerimiz ve duygularımızla hayatı algılıyoruz fakat çoğumuz bu algılamanın geçmişimizden etkilendiğini bilmiyor. ‘Şimdi’ tecrübe ettiklerimizin geçmişimizle olan bağlantısını göremiyoruz.

Bilinçaltımızdan etkilenen bu davranış biçimleriyle ayrıca tuhaf şekilde kendimizi güvende hissediyoruz. Bilincimize getirmediğimiz takdirde sürekli esiri olacağımız bu davranışlar kişisel gelişimimize engel oluyor, ruhumuz büyüyüp olgunlaşamıyor, bir türlü istediğimiz bilince erişemiyoruz.

Geçmişimiz, tıpkı bugünümüz ve geleceğimiz gibi bir neden için vardır.

Geçmişimiz realitemizdir, dolayısıyla geçmişimizden bugüne ve geleceğe geçişin kolay olmamasına şaşırmamak lazım. Fakat ruhumuzun gelişimi ve özbenliğimize ulaşmamız doğal bir süreçtir ve doğal gelişimimiz sürmelidir. İstediğimiz kadar gözardı edelim veya anlamaya karşı direnelim eninde sonunda, çağlayan suları engelleyen bir set misali, beklenmedik bir olay, bir krizle bu direnç yıkılır.

İnsan ruhunun gelişimi eski ve negatif davranış biçimlerinden yeni ve pozitif davranış biçimlerine geçişiyle olur ve bu değisimin dinamiği astrolojide Plüton ile simgelenmiştir.

Psikolojik açıdan baktığımızda bu değişime direnmek, komplekslere, takıntılara, obsesyonlara, korkuya, kızgınlığa ve ileri saffalarda, özellikle bir şeyden zorla ayrılmak zorunda kalmışsak (örn-ilişki) , duygusal çöküşe neden olur. İnsanların hayatlarındaki olayları kontrol edemediklerinde kızgın veya potansiyel olarak saldırgan oldukları görülür. Kimilerimiz yaşadığı olayların başlarına tesadüf olarak gelmediğini hissedebiliyordur ama çok azımız ruhsal gelişimimiz için bu krizleri kendimize çektiğimizin farkındadır. Eğer bunları herkes anlasaydı bugün öc alan, kin güden, kızgın, küskün insan kalmazdı.

İnsanlar bilinçaltlarının en derin noktalarına çekildikçe kendi içlerinde cehenemi yaşar ve başkalarına da cehennem azabı çektirebilir. Bilinçaltının esiri olmuş veya ruhun gelişme potansiyeline direnen kişi neden bu krizi yaşadı, neden sevdiği kişi onu terketti anlayamaz. Başa gelen bu ani olayın ilk şokunu atlattıktan sonra kişide bir olgunlaşma, bir ruhsal gelişim atağı yaşanır. Kişi yeni farkındalığında yeniden doğar. Örneğin, ilişkilere yaklaşımı tamamen değişebilir. Bir çeşit cehenneme iniş ve ölümü tadıştan sonra cennet bulunur. Hepimiz bu cennet, cehenemi belli aralıklarla ve belli yoğunlukta yaşarız, hiç kimse ben bilinçaltım tarafından yönlendirilmiyorum diyemez. Plüton işte bu ölümün ve yeniden doğuşun simgesidir.

Plüton’un simgelediği diğer negatif psikoloji ise suçluluk duygusu, günah, ayıp hissidir. Bu duyguları hissetmek için bir standart “doğru”nun olması gerekir. Bu standarttan herhangi bir kayma bizde suçluluk hissi verir. Ancak bu standart “doğru” relatifdir ve birçok kaynağa dayandırılabilir. Bize bu standardı koyan din, aile, öğretmenler, arkadaşlar, toplum, sevgili kısaca izin verdiğimiz herkes ve herşey olabilir.

Suçluluk hissinin diğer bir kaynağı ise yine Plüton’un temsil ettiği manipulasyondur. İstediğimiz takdirde insanları ve olayları isteğimiz doğrultusunda manipule edebiliriz. Bir ilişkiyi ihtiyacımız kadar sürdürebilir ve yeni ihtiyacımız için bir başka ilişkiye gireriz. Bilinçaltımızda olan bu nedenin farkında varmasak ta içimizdeki suçluluk hissinin bir diğer kaynağı budur. Bu sayede kurulan ilişkiler aslında içimizdeki büyüme gelişme dürtüsü ile kurulur. Kendi kaynaklarımızla, diğerinin kaynaklarını birleştiririz, kişisel limitler ilişki sayesinde ortadan kalkar, ancak artan farkındalığımızla bu ilişkiyi kullandığımızın ya da arkasındaki motivasyonlarımızın da giderek farkına varırız .

Bu dinamik bir çok artçıl psikolojik etki yaratır. Plüton’un en önemli karakterinden biri de kuşkudur. Diğerlerini yeterince kullanan, manipule eden kişi şimdi ötekilerin motivasyonunu tahmin etmektedir. En negatif örneklerde, kuşkunun dünyadaki herşeye ve herkese güveni yıktığı görülür. Eğer bilinçaltında kuşku titreşimlerini yansıtıyorsak, aynı titreşimleri kendimize çekeriz, diğerleri de bize güvenmez ve yanlış anlaşılmaya ortam yaratırız. Bu dinamik sık rastladığımız “kimse beni anlamıyor” serzenişini getirir. Bütün bunlar başımıza kendimizi anlamamız için gelmektedir, diğer bir değişle onları biz kendimize çekmekteyiz, bu kişisel gelişimimizin doğal sürecidir.

Bir diğer Plüton sembolü ise kültürel tabulardır. Her kültürün tabuları vardır, bunlar kısaca inançlar, sosyal değerler, normlar, gelenek ve göreneklerdir. Doğum haritasında kuvvetli Plüton, 8. ev ve Akrep burcu etkisi altında olanlar ise bu tabulara karşı hassastır çünkü bu tabu kendi içlerinde yaşadıkları limitleri ifade etmektedir. Örneğin doğru şeyleri yaparak, iyi bir yaşam sürmek isteyen kişinin bilinçaltında bir tabuya karşı gelme isteği varsa bununla ortaya çıkan suçluluk hissi ve vicdan azabı gelişiminin başlangıcı olacaktır.

Astrolojide Plüton ile genelde özdeşleştirilen kızgınlık, agresyon, korku, takıntı, suçluluk, kıskançlık, savunmacılık, sahiplenicilik, obsesyon, manipulasyon, kuşku ve kin ruhun doğal gelişim sürecinine ait hislerdir. Plüton’un pozitif özellikleri olan yeniden doğuş, pozitif azim, motivasyon, savunmacı olmama, gerektiğinde değisime açık olma gibi özellikler de aynı sürecin bir sonucudur. Bu gelişim süreci sadece bir teori değil, insanların yüzyıllardır gözlemledikleri davranış biçimleridir.

Pelin Hattatoğlu

Kaynak:

Jeff Green, Pluto, The Evalutionary Journey of The Soul, Volume 1, Llewellyn Publications, 2003.

"Güneş gibi ol şefkatte, merhamette
Gece gibi ol ayıpları örtmekte
Akarsu gibi ol keremde, cömertlikte
Ölü gibi ol öfkede, asabiyette
Toprak gibi ol tevazuda, mahviyette
YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN, YA DA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL !!!!!!!! "
MEVLANA
[align=center][color=#008000][size=x-large]
[i]
12-16-2007 03:02 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Derin
Kayıtsız

 
Mesaj: #2
RE: Astrolojik Plüton’un İrdelenmesi
Pluto yılda bir kere yaklaşık 160 gün geri gider.



Pluto yeraltı tanrısı Hades’le simgelenir. Hades’in yeryüzüne çıktığında görünmez olma yeteneği vardır. Hem genellikle yeraltında olduğu hem de yeryüzüne çıktığında görünmez olduğu için Pluto enerjini açıkça görebilmek zordur. Bunun Pluto’nun geri gidişi ile dış dünyadan geri çekildiğinde nasıl anlaşılması güç hale geleceğini düşünün. Buna rağmen bundan sonra içimizdeki karanlıklarda onu aramamızda yarar var, çünkü şimdi geçmişten kalmış ancak henüz yeterince iyi inceleyip, eleyip, atamadığımız ya da yeniden hayata katamadığımız bazı konularla ilgilenmemiz için fırsat sunuyor.



Bir gezegen geri gidişi esnasında dünyaya daha yaklaşır, Bu durumda onun simgelediği konulara daha yakından bakabiliriz. Dolayısıyla psikolojik bir sondajı ve arınmayı simgeleyen Pluto geri giderken içimizde eskiden kalma, bastırdığımız karanlık yönlerimize (kin, nefret, güç savaşı, kontrol, manipülasyon, teslim olamama) daha fazla yaklaşma, onlar dış dünyada aleyhimize çalışmaya başlamadan önce onları arıtma imkanına kavuşuruz.

astrolojidergisi.com
04-13-2012 02:26 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
perfect_wawe Çevrimdışı
Üye
**
Kayıtlı

Mesajlar: 18
Üyelik Tarihi: May 2011

Rep Puanı: 5

Mesaj: #3
RE: Astrolojik Plüton’un İrdelenmesi
Plüton astrolojide ölümü, ölüm sonrasını, bilinmeyeni, gizlenmiş olanı, bilinçaltımızın karanlıklarına gömdüklerimizi, tepki vermemizi ve tavrımızı ortaya koymamızı sağlayan en derin ruhsal psişeleri yönetir. Plüton doğası gereği gördükleriyle ve duyduklarıyla tatmin olmaz. Görünenin ardındaki görünmeyeni irdeler. Plüton'un olumlu yerleşimleri cerrah, dedektif,psikanalizci ve psikiyatrları ortaya çıkartır. Bu insanlar asla yüzeysel olamaz ve herşeyin derinine iner. Şüpheyle beslenirler. Plüton olumsuz tarafını gösterdiğinde ise; ortaya seri katiller, hırsızlar, cinsel istismarcılar, diktatörler ve baskıcı yapıdaki insanlar çıkar. Bunun nedeni ise; plüton'un herşeyin çok fazla derine inmesinden ve derinlerden hiç kimsenin masum olmadığına, merhameti hak etmediğine inanmasından dolayı oluşur. Plüton bu yargısında haksızmıdır? Jüpiterliye göre evet, satürnlüye göre hayır! Plüton şüphe odaklı bir gezegendir ve hareket dürtüsünü içgüdülerden alır. Psikolejide id dediğimiz kavram plütonlunun bilincinde en aktif düzeyde çalışır. Diğer insanlardada ''id'' denen dürtü vardır ama onlar bu dürtülerini ego ve süper egolarının kontrolününde harekete geçirirler. Mesela bir merküryen için eşini aldatmak doğru değildir. Ama ulu orta belli ederek aldatmak doğru değildir. Merküryen kişi idinin etkisiyle cinsel dürtülerine teslim olacaktır ama bunu kocasına sezdirmek istemeyecektir. kaçamak bir ilişki yaşayacak ve bunun üzerini örtecektir. Öyle yapacaktır çünkü bunun ortaya çıkması süper egosundan dayak yiyeceği anlamına gelmektedir. Yüzeysel olarak değerlendirince merkürlüyü çok masum görücez çünkü o bize hiç bişey hissettirmiyor. Biz onu kocasına sadık bir eş olarak görüyoruz fakat plüton aynı fikirde değil..! ona göre kişinin yaptıkları değil yapmak istedikleri önemlidir. Plüton en karanlık güçtür. Ondan sonra karanlık, kaos, ölüm ve en yalın gerçekler vardır. Ondan önce ise dünyasal istekler, yüzeysellikler, kuralına uygun yaşamak gibi basit şeyler vardır. Bir doğum haritasında plüton güçlüyse veya güneş plütonla kavuşum yapmışsa, harita sahibinin çok fazla şüpheci ve gördükleriyle tatmin olamayan yapıda olduğunu kolaylıkla farkedebiliriz. Plüton çok enteresan bir gezegendir. Hatta güneş sistemi içindeki en enteresan gezegendir. ölümü, dönüşümü, krizleri, başlangıç ve bitişleri yönetir. tıpkı şuanda gezegen olmaktan çıkartılması gibi... Büyük bir kriz ve dönüşüm yaşamıştır ve ilerde tekrar gezegen olarak kabul görmeyeceği aşikardır. Plüton, modern astrolojiye göre marsla beraber akrep burcunu yönetir. Klasik astrolojide ise akrebin tek yöneticisi marstır. Bana göre plüton kolektif ve bir burçla simgelenemeyecek kadar özel bir gezegendir. doğum haritamızda düştüğü evlere ve şuanda haritamızda hangi alanda aktif olduğuna bakmak daha mantıklı olacaktır. Plüton için anahtar kelimeler; güç ve acizliktir. Bu gezegenin etkisine girdiğimizde belkide en ufak birşey bir tehdit olarak algılanmakta ve çok güçlü tepkiler verilebilmektedir. Plütonlu gücünün tehdit edildiğini hissettiğinde saldırganlaşır ve süper egoları yok saydığından, tabuların elenmesi gerektiğini düşündüğünden ötürü çok yıkıcı tepkiler verebilir. Eleme plüton'un doğasının bir parçasıdır. Kendini sürekli dönüştürür. asla önceki günkü gibi olmaz ve değiştiğinde eskiye dönmesi zor olabilir. En son elemeyi gerçekleştirdiğinden beri toplumun dayattığı, aileden gelen bir çok kural ve kaideyide elediğinden onu tanıyamamaya başlamış olabilirsiniz. Ama o en son gördüğünüz gibidir ve asla daha önce terk ettiğine geri dönmeyecektir. Fakat yeni terk edeceği şeylerde mutlaka olacaktır. Plüton aktif olduğunda yoğun propaganda yapma arzusu, toplum içinde saygınlık ve ün edinme arzusu, politik kariyer ve seçkin bir konum isteyebiliriz. Çok fazla arzuya sahiptir ve söylüyeceklerini bir iki kişinin dinlemesi onu tatmin etmez. dünyaya hükmetmek, sesini duyurmak arzusundadır. Herkes onunla aynı fikirde olmayabilir, herkes onun dostu olmayabilir. Ama sonuçta etki bırakabilmek önemlidir. Etki yaratma isteği bazen çok uçlara kayabilir ve en beklenmedik fikirlerle ortaya çıkabilir. Yadırgamamak lazımdır çünkü plütonlunun hedefi kitleleri etki altına almaktır. Tepki vermenizi sağlamaktır. Sevsenizde nefret etsenizde bu onun için önemli değildir. aslında onun amacı tepki çekmek veya sevgi ve nefret uyandırmakta değildir. Sıkı ağızlıdır. Çok nadir konuşur ve konuştuğu zaman çok dobra davranır. Bu dobralık bazılarının sevgisini kazandırırken bazılarının çok derin nefretlerine neden olacaktır. Plütonlunun dostu az düşmanı çoktur. Fakat düşmanları ona açıkca meydan okuyabilecek cesarettte değildir. Çünkü plütonlu çok çetin, çok zorlu, çok sert bir karekter sergilemektedir. Plüton uçların gezegeni olarakta bilinir. Saplanıp bağlandığı fikir akımları, ideolojileri, politikaları,, dini inançları olacaktır. Her aşamada çok fazla fanatik olacak ve karşıt görüştekine asla hoşgörü tanımayacaktır. Bu durum sevgi ve nefrettede ortaya çıktığından düşman olduğu kişiyi zorlayıcı etkilere sahiptir. Plüton en yalın gerçekleri, en şiddetli istekleri, ölümü, yaşamın son bulmasını ve ölüm sonrasını yönetmektedir. Dünyadaki hiçbir kişi ve şahıs bize plütonlu kadar açık ve yalın olamayabilir. Son olarak plüton psikolojik kalıplarımızı, içimizdeki öfkeye neyin sebep olduğunu, gizlenmiş, örtülü bir şekilde örgütlenmiş herşeyi temsil etmektedir. Geçmişimizde hiç farkında olmadan tacize veya cinsel istismara uğramış olabiliriz. Güneş sayesinde bunun farkında olamayız ama plüton bize bilinçaltımızdan sürekli seslenir ve biz onun etkilerini doğru bir şekilde alamazsak bu içimizde öfkeye ve yıkıcılığa neden olur. Plüton aynı zamanda bilinmeyeni yönetir. Doğum haritamızda plüton olumlu açılar almışsa gerçeği bulma yolunda önemli adımlar atabiliriz. Aksi taktirde bilinçsiz yaşarız. kıskançlık, hırs, aşırı benmerkezcilik, bilinmeyen istekler, öfke, şiddetli ve zalim davranışlar, insafsızlıkla hayatımızı tüketiriz.
09-26-2012 02:36 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
« Önceki | Sonraki »



Benzeyen Konular
Konu: Yazar Cevaplar: Gösterim: Son Mesaj
  Pluton vivienleigh 47 64,684 12-06-2018 09:45 PM
Son Mesaj: astrosohbet

Forum'a Git:


Konuyu görüntüleyenler: 1 Misafir