[bluex]

Astrolojide anne baba ve aile ortamı

Astrolojiyi kendimizi tanımak ve benliğimize ulaşmak için bir yol olarak kullanırken elimizdeki en önemli bilgilerden biri de yıldız haritasında açıkça görülen aile faktörüdür. Astroloji bize genlerden gelen fiziksel özelliklerden haber veremez fakat genellikle bilinç dışımızda olan bir psikolojik mirastan bahseder. Ebeveynlerimiz bir tema veya davranış biçimi olarak doğum haritamızda belirgindir ve zihnimizde yaptığı etkileri de zodyakın çemberinde açık olarak görülür.

Her ilişki için kullanabileceğimiz iki maddenin birleşiminden doğan kimyasal reaksiyon metaforunu aile ve çocuk arasındaki ilişkiye uygulamak istersek, bu ilişkide reaksiyona giren iki faktör ebevynin psikolojik yapısı ile çocuğun algılaması olacaktır. Dolayısı ile bir astrolojik harita yorumlarken aile ortamı ve bizim onu algılayış biçimimiz beraber ele alınmalıdır.

Psikolojide ve Astrolojik Haritada Ebeveyn Faktörü:

Anne figürünün kişisel psikolojide önemini artık iyi biliyoruz; şu an herhangi bir psikoloji teorisi, bu figürün üstüne insan psikolojisini daha fazla etkileyen başka bir faktör bulamıyor. Son 3000 yıldır süre gelen feminen özellikleri aşağı görme, her erkek ve kız çocuğun zihninde derin iz bırakıyor ve malesef bu durum günümüzde yaşanan evlilik ve ilişki problemlerinin de temelini oluşturuyor. Çocuk, anne ve babasının, fakat özellikle annesinin bilinç dışına çok açıktır. Sosyal beklentiler ve kısıtlanmalar yüzünden, kendi isteklerini, ihtiyaçlarını gizleyip, bastıran annenin bilinç dışından direkt olarak etkilenen çocuk bu etkiyi ilk önce kendi psikolojisinde ve daha sonra da ilişkilerinde yaşaması kaçınılmazdır.

Örneğin anne aslında çocuk bile istemiyorsa, bu sorumluluğa hazır değilse, daha henüz kendini ifade edecek bir yol bulamamış ise ve bunun kızgınlığını taşırken, hep ezildiğini düşünüyorsa, ya da mesela başka cinsiyette bir çocuk isterken, veya içten içe sosyal hayatın ona bir türlü vermediği gücünü kullanma isteğini taşırken, nasıl bütün benliği ile çocuğunun beklediği arketipsel koruyucu, sıcak ve sevgi dolu anne özelliklerini gösterebilir? Böyle bir anneye sahip erkek çocuğun bilinç dışında kadına yaklaşımı nasıldır? Kız çocuğun yeni filizlenen feminen özellikleri böyle bir rol modelinden nasıl etkilenir?

Babanın çocuğun psikolojisine olan etkisi 7-8 yaşlarından itibaren yoğunlaşır.Çocuğun karşısında onunla özdeşleşebileceği bir baba figürü fiziksel olarak yoksa, ya da yoğun iş hayatı, hastalık, alkolizm gibi nedenlerden dolayı çocuğun kendinden istediği desteği veremiyorsa bu çocuğun dünyası bu problemi ne kadar büyük bir canavara dönüştürür? Babadan alması gereken erkil rolü kendi kendine mi doldurur?

Bunların cevapları aslında kolaydır fakat nedense cevap çok geç gelir. Dr. Jung’un ikinci yarı diye adlandırdığı dönemde kişi kendi yanlışlarının, istenmeyen davranışlarının, bir türlü kendine ait hissedemediği hayatın nedenini sorgularken bunlara rastlar. Aile hayatı alacağı cevapların yarısıdır, diğer yarısı ise kendi bilincinin olayları algılama şeklidir.

Çocuğun Algılaması:

“Bilinç öncesi zihin -örneğin yeni doğmuş bir bebeğin zihni- sizin her istediğinizi doldurabileceğiniz boş bir kutu değildir” diyor Carl Jung. Özellikle doğumu takip eden ilk yıllarda etrafında gelişen olaylara çok duyarlı olsa da her çocuk kendi bilinci ile dünyaya gelir ve etrafını algılayış şekli bireyseldir. Aynı aileye doğan iki kardeşin farklı gelişen karakterleri buna en açık örnektir.

Anne ve babanın mantığı ne olursa olsun çocuk yarı yolda bunu kabul edip, içine çekme veya red etme seçimi ile karşı karşıya kalır. En önemli ebevyn-çocuk problemleri, özellikle anne ile olan problemler, genelde annenin ne yaptığı veya yapmadığı ile alakalı değildir. Bu problem çocuk ile ebevynin ortaklaşa oluşturduğu bir durumdur kısaca, sadece ebevynin ne yaptığı değil, çocuğun o ebevynden ne yapmasını beklediğidir. Bu olgu ailemizin bizim üzerimizdeki etkisini ikiye bölmemize ve olayın iki ucuna bakmamıza fırsat veriyor.

Astrolojinin Yardımı:

Doğum haritasında çizilen anne imaji bize üç şey anlatır. Bunlardan ilki annemiz ile yaşadığımız hayatın belirgin özellikleridir. Onun dışarı yansıttığı özelliklerin çoğunu biliyor olabiliriz fakat astrolojinin gerçek yardımı annenizin ifade edilmemiş iç dünyasının sizin üzerinizdeki etkilerine ışık tutmak olacaktır. İkincisi anne imajının içinizdeki femineni, yani duygusal ve içgüdüsel yönü nasıl anlattığıdır, bu aynı zamanda kadınlar ile olan ilişkilerinizi şekillendirir. Üçüncü faktör ise içimizdeki annelik özellikleridir bunlar kadında ve erkekte kendimize ve başkalarına bakma ve koruma, güvenlik hissi ve hayata güven, zamana ve koşullara uyum sağlayabilme, içgüdüsel olarak ne zaman bekleyeceğini ve duracağını bilebilme, hayatın getirdiklerine olgunluk ile yaklaşabilme, kadınlarda ise çocuklarına annelik yapma özellikleridir.

Benzer şekilde doğum haritasında gördüğümüz baba imajı da bize üç şey anlatır. Birincisi babanız (ya da baba görevini üstlenmiş kişi) ile yaşadığınız hayatın en belirgin özellikleridir. İkincisi zihninizdeki erkil semboldür, babanız karşılaştığınız ilk erkek olduğu için, içinizdeki erkil yönün (kadınlarda anima) ve diğer erkekler ile ilişkilerinizin şekillenişidir. Sonuncusu baba olma özellikleridir. Bu kadında ve erkekte hayatınızı nasıl düzenlediğiniz, hedeflerinizi nasıl belirleyip ve gerçekleştirdiğiniz, isteklerinizi nasıl dile getirdiğiniz, ahlaki değer ve yargıları nasıl belirlediğiniz ile ilgilidir. Ayrıca erkeklerde kendi çocuklarınıza nasıl babalık yapacağınızın izleri buradadır.

Ebeveyn sosyal hayatın ve yetiştirildiği ortamın psikolojisinden kendini kurtarıp, kendi hayatını yaşamaya cesaret edememiş ise, bilinç altında bu hayatı çocuğunda yaşaması kaçınılmazdır. Çocuk da ileri yaşlarında bu yaşanamamış hayatı, kendi kişiliğinden ayıramamış ise içinde biriken kızgınlığı bilincine taşıyacaktır. Bu noktada kızgınlık bütün ilişkilerini dolayısıyla hayatını zehirlemeye başlar ve böylece kendi kişiliğini yaşayamamışlığın kızgınlığı bir ileriki jenerasyona aktarılır.

Evet, bilinçaltında olan bir şey için ailemizi suçlayamayız fakat ilk önce onların psikolojimiz üzerindeki etkisinin farkına varmamız ve davranışlarımızın altındaki psikolojik sebepleri anlayıp, kendi benliğimizi bulmamız gerekiyor. Bu sadece kendimize olan sorumluluğumuz değil ileriki nesillere olan borcumuzdur.

Pelin Hattatoğlu

[Mavi]

Özet olarak her doğan bir bireydir, şahsiyeti vardır anne baba da olsa onu yetiştirip büyütenler, eğitim verenler puzzle gibi gelip gidip bir yerlerine birşeyler ekleyerek kendilerine benzetemezler ya da istedikleri şekle sokamazlar diyebiliriz sanırım; bi anne olarak oğlumu her gün her an gözlemliyorum, bir çok şeyi biz öğretmeden biliyorsa , anlıyorsa onun herşeyi bizmişiz sadece bize muhtaçmış gibi davranmak ancak kişiyi mutsuz eder sanırım.“Bilinç öncesi zihin -örneğin yeni doğmuş bir bebeğin zihni- sizin her istediğinizi doldurabileceğiniz boş bir kutu değildir” diyor Carl Jungbu harika bir cümle ve ebeveynler iri puntolarla odalarına asmalı sanırım,
Ebeveynler çocuklarını çok sevmeli sadece sevmeli, sevginin gücü vermek istediğini de verdiriyor almak istediğini de aldırıyor, devamlı çocuğa bişeyler öğreten, eleştiren, herşeyine karışan sevgiyi de kaybediyor sanırım ki bu da en kötüsü.

[Angel]

Anne ve Baba Kompleksinin Astrolojik İzleri

Herbirimizin kompleksleri var ve bunlar aslında bizim ayaklarımızı yere bastırıyor, bize hayatı ögretip, hayatın anlamını anlamamıza aracı oluyor. Hatta Jung ve Adler’in hep belirtiği gibi komplekslerimiz zihin enerjimizi odaklayan lens görevi de görebiliyor. Kimileri bu sayede çok başarılı, çok yaratıcı bir insan oluyor ama bu başarıya mutluluğu ve tatmini de eklemek istiyorsak bu kompleksleri bilincimize getirmeliyiz.

İlk önce Sigmund Freud bilinçaltının işleyişini açıklarken kompleks kavramına değinir, Carl Jung bu fikri ilerletip arketiplerin nasıl komplekslere dönüştüğünü ve kollektif bilinçaltının da komplekslere sahip olduğunu ortaya atar. Arketip teorisini kullanan astrologlar ise doğum haritasında komplekslerin potansiyelini gezegenlerden, burçlarından ve açılarından çıkarır.

Eğer bilinçaltında bir trauma veya duygusal ihmal yüzünden bir arketiple kendimizi çok özdeşleştirirsek, o arketip komplekse dönüşebilir. Kafamızdaki anne imajı ile annemizin (veya anne görevini üstlenmiş kişinin) bize verdiği annelik arasında fark oluştuğunda Jung’un “anne kompleksi “diye adlandırdığı psikolojik durum gerçekleşir. Arketipsel anneyi, biyolojik anne tatmin edememiştir.

Doğum haritasıda arketipleri temsil eden gezegenlere bakarak kompleksleri ortaya çıkarmaya çalışırız. Ancak bulabileceğimiz sadece davranışların nedenleri ve olasılıklar olacaktır. Hiçbir doğum haritası konfigurasyonuna bakarak, kişinin şu kompleksi, bu sorunu vardır yargısını yapamayız. Doğum haritası bize fonksiyonlar arası dengesizliği gösterir, gezegenler arası gerginlikleri gösterir fakat söz konusu kişinin bu zor açıların esiri olup zayıf ve nörotik birisi mi veya bu zihin yapısını ve çocukluk komplekslerini transforme edebilmiş bir kişi mi olduğunu anlamak için onu tanımamız gerekir.


Bu bilgiyi aklımızda tutarak bizim dünyayı algılamamızı değiştiren, kendimize limitler ve bariyerler koymamıza neden olan iki temel kompleksi haritadan beraber çıkartalım.

Baba kompleksinin ana göstergesi olarak haritada Satürn’ün konumuna bakarız. Satürn arketipi aynı zamanda ‘Oedipal Kompleks' in bir ögesidir. Mitolojide Satürn daha doğmadan çocukları ile rekabete girmiş ve doğduklarında onları yiyerek rakipsiz egemenliğini ilan etmiştir ve baba kompleksini semboller. Bu baba otoriterdir, baskıcıdır, kontrolcüdür ve herzaman çocuklarından daha iyi bilir.

Haritada Satürn geriliyorsa genelde baba imajı hakkında belirsizlik vardır. Bu baba algılaması yüzünden içimizde oluşan güvensizlikler bizi limitler ve birikerek tahammülsüzlüklere dönüşür.

Satürn, özellikle ebevyn evleri olan 10. ve 4. evdeyken, Güneş’e karşıt açı yapıyorsa baba ile ilişkiyi çatışmaya ve strese sokar. Otokratik babaya bağımlılık ve korku içimizdeki ikilemin başlangıcı olur.

Yay burcundaki Güneş'i ele alalım, bu Güneş Satürn’e kare açı yapıyorsa. Babanın, oğlunu duygusal olarak ihmal ettiğini, çocuğun bu boşluğu doldurmak için başka baba figürleri aramaya başlayabileceğinin çıkarımını yapabiliriz. Dış dünyada popüler, kahraman baba çocuğu kontrol edip, yönlendirmeye başlarsa yada oğlunu devamlı eleştirirse bu çocukta babasının özelliklerini taşıyan, örneğin dışa dönük, popüler erkeklere güven azlığı görülür. Onlarla anlaşamaz, kızgınlığını yansıtır.

Genel kural olarak sizin temelinize etki eden ebevyni 4. eve koymak gerekir. 4. evi babayı temsil eden ev diye kabul edersek buradaki gezegenler de bize kompleksin içeriği hakkında bilgi verebilir.

Güneş, kahraman babadır, baba cesurdur, kahramandır. Jüpiter, bilge, anlayışlı ve cömert babadır. Merkür, zeki, konuşkan babadır, Mars dinamik, sporcu fakat toleransı olmayan agresif babadır. Pluto karanlık, tehtidkar, paranoyaları olan babadır, kızgınlıkları anidir, kuvvetli ve kontrolcüdür. Uranüs çocukları ile yakın ilişki kuramayan babadır, ya hastadır, ya uzakta yada başka bir sorunu vardır. Neptün hayalperest babadır, geleceğe dair bir sürü planı olan ama onları nasıl gerçekleştireceğine dair plan yapamayan babadır. Kiron duygusal olarak yara aldığı için bilgeleşmiş babadır, çocuğu doğru yola yönlendirebilir. Venüs bile baba arketipini sembolleyebilir. Kendine özen gösteren hatta bu uğurda çocuklarını, sofraya koyacağı yemeği unutan, seksüel olarak çekici babadır. Ay, söylenen, sızlanan babadır ve çocukları ile o kadar özdeşleşmiştir ki baba ile çocuğu idare edecek başka bir ebevyne ihtiyaç vardır.

Aynı şekilde bu arketipleri 10. evde gözlemlersek anne kompleksinin de içeriğini bulabiliriz.

Anne kompleksi genelde anneye aşırı bağlılık ve bağımlılık diye bilinir. Bu kısmen doğrudur. Bu kompleksin diğer bir şekli çocuğun hayal ettiği, kafasındaki ideal anne sevgisinden ve yönledirilmesinden mahrum kalmışlığıdır.

Anne kompleksini haritada ararken öncelikle Ay’ın konumuna bakarız. Ay feminen özellikli gezegendir. Bize süt veren, bakan, ruhumuzu besleyen arketiptir. Kendi ruhumuzun ihtiyacını annemizden alamazsak veya annenin kendisinin sevgiye ihtiyacı varsa içimizde “annemin sevgisini istiyorum fakat onun beni kıracağını biliyorum” şeklinde klasik bir ikilem oluşur ve giderek komplekse dönüşür.

Özellikle Balık burcundaki Ay, dünyanın tehlikelerine karşı annenin sevgisi ile sarıp sarmalanmalıdır bu tip bir Ay’a olan sert açılar çok acıtır.

Ay, Neptün ile sert açıdaysa kişinin sevgiye çok ihtiyacı vardır ve terkedilme korkusu yaşar. Bu kişi bir erkekse, ileride kendine annelik yapacak bir eş seçer, o ideal anneyi sevgilisinde bulmaya çalışır.

Ay, Venüs’e uyumlu açı yapıyorsa, kişi kadınlar ile iyi anlaşır, iyi ilişkiler içinde olur, eğer sert açı yapıp, anne kompleksine dönüşürse kadınlar ile ilişkiler güçleşir. Bu kişi erkekse, evde oturup annelik yapacak bir kadın ile evlenip, diğer kadınlarla dışarıda gönül eğlendirmek ister. Bu kişi kadınsa kendine sevmeyi öğretecek, feminenliği ögretecek bir kadına ihtiyaç büyüktür.

Ay ile Mars sert açıda ise bu sabırsız, toleranssız, agressif anne sembolüdür. Bu kompleks sadomazosişt eğilimlere dönüşebilir. Duygular “severken beni acıt, beni acıtanı severim ” şeklinde gelişebilir. Ayrıca, bu kişi bir kadınsa ceza vererek kontrol etmeye çalışan kişiyi görebiliriz.

Ay, Satürn ile uyumsuz ilişkideyse soğuk, kontrolcü anne arketipidir. Kişiyi depresif, baskın, zor bir kadın bulmaya iter. Bu kişi kadınsa rededileceğini bildiği kişilerin arkasından koşup durur veya eşini sevgisini bir verip bir çekerek kontrol etmeye çalışır.

Ay-Güneş zor açılarında klasik anne kompleksi görülür, kişiler anne alternatifi, annenin yerini tutacak eşler arar. Örneğin erkekleri kendilerinden yaşlı yada anaç tiplere yönlendirir. Erkek bu kompleksi dış dünyaya yansıtarak eninde sonunda kendini manipule eden veya besleyip, bakan anne alternatifini bulur.

Bilinçaltımızdaki komplekslerin farkında olmazsak ancak dışarıya yansıtarak bilince getirebiliriz ve genelde ne yaptığımızın ve niye yaptığımızın farkında olmayız.

Anne kompleksi olan erkek bütün duygusal ihtiyaçlarını eşine yansıtıyorsa, mutsuzlukları için onu suçlayıp durur. Kadın anneyi oynadıkça , erkek giderek çocuklaşır. Kadın anneyi oynamadığı zaman ise ya ilişki biter yada erkek profesyonel yardım almak zorunda kalır.

Bütün bunların ilacı eninde sonunda kişinin kendi içinde aşkı bulup, ruhunu beslemeyi öğrenmesidir.

Pelin Hattatoğlu

[redroseee]

benımde 4 evde hıc gezegen yok ama yengec burcu yonetıcısı anladıgım kadarıyla bu babamı gosterıyo 10 evde ay kova burcunda jupıter asc dc 90 derece acı yapmıs sızce bunun anlamı ne pekı??

[astrosohbet]

redroseee Yazılan:benımde 4 evde hıc gezegen yok ama yengec burcu yonetıcısı anladıgım kadarıyla bu babamı gosterıyo 10 evde ay kova burcunda jupıter asc dc 90 derece acı yapmıs sızce bunun anlamı ne pekı??

4.evinin yöneticisi Ay (anne-baba) ile DSC üzerindeki jüpiter (eş , hayat ortakların) anlaşamayabilir şeklinde yorum yapabiliriz.

[Kıvılcım]

4.evimde Uranüs ve Pluto ....
10.evimde Ay .........

[melis_bk]

Teşekküredrim
Bizde durum tersi benim ay burcum oğlumun güneş burcu.

[venüsakrep]

selam 10. evimde mars 4. evimde ise jüpiter bulunuyor.

önce anne unsurundan bahsetmek istiyorum annemle genel olarak ilişkilerimiz iyidir ama hep bi tarafta onun baskısını üzerimde hissetmişimdir. annem başak burcudur ve planlı ve düzenli yaşamam konusunda çok çatışırız kendisiyle ben daha çok olduğum gibiyimdir .kendi kararlarımı kendim veririm bu yaşıma kadar planlı olmayı hiç başaramadım malesef annem kendisini hissetirmeyen bir otoriterdir kısacası anneme hiç çekmemişim

4.evimdedeki jüpiter de sanırım babamı temsil ediyor babam ikizler burcu aşırı konuşkan hiç otoriter olmayan rahat ve daha sosyal biridir oda benim gibi hiç düzenli ve planlı yaşamayı sevmez ..babamla daha mesefalidir aramız pek dertleşemeyiz ama çatışmayızda işte benim ebeveynler böyle konu açılmışken paylaşmak istedim sizlerle

[gemini]

annemle babamın burcu kesin değil ama tahmini annem aslan benim ay aslan hiçte anneme aşık biri değilimdir


yalnız iş yerindeki bir arkadaşım terazi burcu idi yükselen terazi ay oğlak
oğlu oğlak burcu idi yükselen terazi ve ay terazi haritalarına baktığımda çok şaşırmıştım çoooook