[vivienleigh]

bu kaçıncı ama plutonıc uranus ne hakkında yorum yapsa hemen bir antitez üretiyorsun bu uranuse karşı yaptığın bir davranış mı yoksa antitez üretmek hobin mi ..bir de kitap tavsiye etmişsin ,gidersin freudun --ki hiç sevmem o adamı ama yine de çığır açmış ;bir kitapçıdan istediğin kitapları alır okursun ..onları uranuse okutacaksın sonra o sana anlatacak ben mi yanlış anladım...sevgili plutonıc forum adına yapacağın araştırmalarını hedeflerini bekliyorum senden birşeyler öğrenmek istiyorum ...sevgili terazi yükselen ikizler ;hava grubu ağırlıklı, sabit yıldızları kuvvetli, akıllı kardeşim ..

[Hades]

Plutonic Yazılan:hades sana özelden bu konuyla ilgili bir kaç şey anlatmıştım hatırlarsan.. şu korkularınla ilgili... gizli yeraltı örgütlerini fazla kafana takma sen gizli olmayan yeraltı örgütlerine üye olabilirsin varsa tabi.. (12.ev gizli ya ondan yeraltı örgütüde gizli oluyo sanırım) muhahhahha
neyse

Ay duyguların anatemasını sembolize ettiği için 12.evin arenasında derinlere gömülürken Plutonun gölgesi de bunların üzerini örter.. Anlam verilemeyen karmaşık duygulara saplantılı bir biçimde odaklanan güç sürekli "gizli" duygusal patlamaya yol açar ve bu patlama 12.evde olduğu için yüzeye çaresizlik, korku duyma, nedeni çözülemeyen kavramlara içgüdüsel olarak yanıt arama, verilemeyen yanıtların oluşturduğu soru işaretlerinin birikmesi vs.. şeklinde ortaya çıkabilir..
pluto-ay kavuşumunun 12. evdeki anlamı kanıtlanabilirliği soyut kavramlara dayalı olduğun biraz karmaşık olsada, genellikle bu saplantı haline gelen yeniden odaklanma süreci yalnızlığa ihtiyaç duyma durumunu gündeme getirebilir.. çünkü diğer insanlarla ilgilenmek kişinin kurtulmaya çalıştığı eski ve geçmişe dair problem edinilmiş duygularının yeniden gündeme gelmesini doğurur.. takiben oluşan bu kaos hep aynı kısır döngü içerisinde duygusal suçluluk modellerinin ve kendine zulmetme duygularının üstünlük kazanmasına neden olur.. akabinde yalnızlığa saplantılı bir biçimde ihtiyaç duyma olgusu gelişmeye başlar.. buna izin vermemek gerekiyor tabiki.. bunun anahtarı bence yaşamın tümüne karşı manevi tavırlar oluşturmak, tanrıya güvenmek vs.. gibi Jüpiteryen biçimde yaklaşmak gerekiyor..

Teşekkür ederim. Peki harita bir BÜTÜN dür ya , diğer etkenlerin bu 12 ev üzerindeki etkileri iyimi sence ?.. Mesela Yıldırım bana "Güneşin bu karanlık evi çok güzel aydınlatmış ." demişti
.. MEsela ben daha çok evde oturduğumda , yapacak birşeyim yokken , yalnızken bunalıma girerim.. Ama sosyal olaylar işin içine girdimi gayet rahatımdır...Özelliklede iletişi kurarken çok rahat hissediyorum kendimi.. Dertlerimi biriyle paylaşınca sanki 100 kilo vermiş gibi hissediyorum kendimi.. Ve birşey için çalışmadığım sürece, gücümü o şey için harcamadığım sürece kendimi zavallı ve çaresiz ancak ozaman hissediyorum..

[Astro Log]

Alıntı:Teşekkür ederim. Peki harita bir BÜTÜN dür ya , diğer etkenlerin bu 12 ev üzerindeki etkileri iyimi sence ?.. Mesela Yıldırım bana "Güneşin bu karanlık evi çok güzel aydınlatmış ." demişti
.. MEsela ben daha çok evde oturduğumda , yapacak birşeyim yokken , yalnızken bunalıma girerim.. Ama sosyal olaylar işin içine girdimi gayet rahatımdır...Özelliklede iletişi kurarken çok rahat hissediyorum kendimi.. Dertlerimi biriyle paylaşınca sanki 100 kilo vermiş gibi hissediyorum kendimi.. Ve birşey için çalışmadığım sürece, gücümü o şey için harcamadığım sürece kendimi zavallı ve çaresiz ancak ozaman hissediyorum..

Daha yaşın küçük.. şuan ifade ettiğin korkularını sosyal ilişkilerde edindiğin tecrübelere dayalı olarak deneyimliyorsun.. Korku içgüdüsel bir kavram olduğundan duygularla ilişkilendirilen Ay'ın 12. evde deneyimlenmesi sonucu gündeme geliyor.. Yani korku kavramı içgüdüsellikle alakalı olduğu için farklı kombinasyonların astrolojik bileşimiyle farklı şekillerdede ortaya çıksada bunlar Ay'ın konumu ve aldığı şekilden kaynaklanır.. Korkmak, dışsal etkilerin meydana getirdiği güvensizlik duygusuna karşı ortaya çıkan içgüdüsel bir tepkimedir.. Bu tepkimeden sonra korku duyan kişi, bunu perdelemek için kendini güven duyduyu (Ay) herhangi bir kavrama yöneltir..

Diyorsun ki, dış çevreye girdiğimde kendimi güvende hissediyorum.. Fakat bana yakın geçmişte ve sürekli olarak, felaket bir biçimde öleceğini, büyük bir kaza geçireceğini, başına çok kötü olaylar geliceğini vs.. şeklinde hiç bir anlamı olmayan konulardan kendine sürekli anlam veremediğin korkular ürettiğine şahit oluyorum ve oluyorlar.. Yukardada bahsettiğim gibi korku kavramı duygularla alakalı olduğundan dışsal etkilere bağlı olarak bir tepkime şeklinde gelişir.. Yani aslında sosyal çevrede kendini rahat hissettiğini sanıyorsun lakin korkularına sebep olan kaynak bu.. Bu konuya sebebiyet veren Pluto'nun Ay'la olan kavuşu ve 12. evde deneyimlenmesi... 12. evin başlıca konusu tinsellikle alakalı olduğu için içsellikte deneyimlenen konuları dış dünyaya empoze etmek zaten başlı başına kendini kandırmak kavramına sebebiyet verir.. Pluto ise siyahı beyaz, beyazıda siyah gösterir.. Yani bana ve bi kaç arkadaşıma danıştığın korkularınla ilgili sorularının nitelikleri bazen doz aşımına uğradığından sana verilen hiç bir cevabın seni tatmin etmeyeceğini tahmin edebiliyorum.. Lakin bunları yazı dilinde anlayabileceğin tarzda sana anlatmaya çalışmak konular; 12.ev pluto ve ay gibi soyut kavramları oluşturan kaynaklarla ilgili olduğu için bunları ifade etmek gerçekten dikkat gerektiren ve üzerinde düşünülerek, hissedilerek uygulanması gereken bir konu..

Demişsin ki dertlerimi biriyle paylaşınca kendimi 100 kilo vermiş gibi hissediyorum Hangi dertlerini ? Dış çevre ile, dert olarak nitelendirdiğin korkularını kısır döngüye sokup (pluto) o kanalda bunları devam ettirmek içinmi bağlantı kuruyorsun? Bu kısır döngünün getirisi olarak ileriki zaman süreçlerinde yarattığın korkularına dış çevre kanalıyla cevap bulamamayı anladıktan sonra kendi içine yönelirsin birgün o zaman belki bulabilirsin korkularının kaynağını..

inş. anlamışsındır

[astrosohbet]

selam hades ; 12.ev ay-plüto kavuşumunla ilgili şunu ilave edeyim. bu arada bende de ay-plüto kavuşumu var buna dayanarak diyorum ki ; 12.evinde derin bir okyanus var. yukarıda yazılarının bi tarafında demişsin ki , yalnız kaldığımda bunalıyorum. şimdi seni anladım daha iyi. yalnız kalsan da boş boş durma kendini sürekli bişeylerle oyala derim. yoksa okyanusta kaybolma riski var .)

[Angel]

GEZEGENLER ARASI AÇILARIN DOĞASI



KAVUŞUM

Biraraya getirir

Karşılıklı saygı gösterir

Yararlanır

Enerji verir

Pekiştirir

Üzerine ilave eder

Öbürünü azaltır

Öbüründen talep eder

Öbürüne yapışır kalır

Öbürüne yeni seçenekler sunar



ALTMIŞLIK

Fikir verir

Fırsat sunar

İletişim kurar

Arkadaşlık eder

Arıtır

Zihinseldir

Yüreklendirmeye yardım eder

Rahatlatır

Kolaylaştırır

Bilgi verir

Bir şans verir

Bir başka şans verir



KARE

Durdurur

Engeller

Kontrol eder

İnkar eder

Zorlar

Baskı yapar

Zayıflatır

Geriye bırakır

İzole eder


Saygı göstermez

Görmezden gelir

İncitir

Yaralar

Beklenmedik sorun yaratır

İyi şeyler olmasını engeller



ÜÇGEN

Faydalandırır

Başarı vaad eder

Özgürce ve kolay verir

Başarıyı kolaylaştırır

Fizikseldir

Doyum sunar

Karşılıklı anlar

Sempati duyar

Bağdaşır

Destek sunar

Beklenen mutlu sonlar sunar





KARŞIT

Reddeder

Sonlardırır

Ayırır

Karşı çıkar

Yolunda durur

Çözer veya parçalar

Aksini iddia eder

Pazarlık eder

Değiş tokuş eder

Telafi eder

Yüzleşir

Savaşır

Boyun eğer, teslim olur

[Angel]

GEZEGEN GÖRÜNÜMLERİ
Yaşamın farklı enerjileri arasındaki dinamik etkileşimler doğum haritasındaki “görünümler” ile ayrı ayrı gösterilmektedir. Bunlar gezegenlerin kendi aralarındaki ve Yükselen veya Başucu ve gezegenler arasındaki açılardır. Görünümler ayrıca haritada gösterilen enerji alanındaki çeşitli enerji merkezleri (gezegenler) arasındaki “güç hatları” olarak da bilinmektedir. Bu enerji alanlarının açık şekilde belirtildiği doğum haritasında görünümler 360 derecelik açı içerisinde ölçülmektedir. Burada en çok kullanılan görünümler üzerinde duracağız; güvenilir ve aydınlatıcı olan ve “ana görünümler” olarak adlandırdığımız her 30 derecede bir ortaya çıkan görünümler.

Görünümler iki gurup olarak kategorize edilebilir:

DİNAMİK veya ZORLAYICI GÖRÜNÜMLER
Bunlar kare (90°), karşıt (180°), kavuşumsız (150°) ve bazen de bulunan gezegenlerin ve burçların uyumuna bağlı olarak da kavuşum (0°) ve yarı altmıştır (30°).

UYUMLU veya AKAN GÖRÜNÜMLER
Bunlar üçgen (120°), altmış (60°), ve bazen de kavuşumlar (0°) (bulunan gezegenlere bağlı olarak) ve yarı altmışlar (30°) (bulunan gezegenlerin uyumuna ve burçların elementlerine bağlı olarak).


ANA GÖRÜNÜMLER

KAVUŞUM (0°)
Kişinin doğum haritasındaki kavuşumların her biri çok önemlidir, çünkü iki hayat enerjisinin birleşmesi ve etkileşimini göstermektedir. Kavuşumların en güçlüsü “kişisel gezegenlerden” birinin (Güneş, Ay, Merkür, Venüs ve Mars) ve Yükselen ile ilgili olanlardır. Bu tür kavuşumlar her zaman çok güçlü enerji akımları, kişisel ifade (gezegen ve burç ile) ve kişinin yaşamındaki egemen vurgular (ev ile) karakterize edilmektedir. Kavuşumun temeli eylem ve kendini göstermektir.

YARIALTMIŞ (30°)
Bu genelde ikincil görünüm olarak değerlendirilmektedir, ama bazen de bulunan gezegenlere ve iki gezegene ait diğer görünümlere bağlı olarak kavuşumdan daha da fazla belirgin olabilir. Yarı altmış içindeki gezegenler sürekli etkileşim içerisindedir ve birbirleri üzerinde enerji yapılandırmasında bulunurlar. Genelde karede baskı yaratmazlar ve aslında kavuşumsuzdan daha da yumuşak bir etkiye sahiplerdir, ama inatçıdırlar ve görünüm çok yakın olduğunda neredeyse her zaman kanıt peşindedir.

ALTMIŞ (60°)
Altmış, yeniliğe açılan görünüm gibi görünmektedir; yeni insanlar, yeni fikirler, yeni tavırlar ve yeni bir öğreti ile ilgili olan insanlar veya fikirler ile yeni bağlantılar kurmak için potansiyeli sembolize eder. Bu görünüm genelde uyumlu elementlerin burçlarını içerir ve bundan dolayı da uyumlu enerjileri kapsamaktadır. Altmış, sadece yeni bir anlama seviyesini geliştirebileceğimiz bir yer sağlamanın yanında ayrıca bizi daha fazla özgürlüğe götürecek olan tarafsızlıkta daha da yükseklere çıkmamızı da sağlar. Otomatik, doğal tavırlar ve bazen de belirgin becerilere işaret etmektedir.

KARE (90°)
Kare genelde uyumsuz elementlerin gezegenlerini kapsamaktadır ve bundan dolayı da bu farklı enerjileri bütünleştirmek için önemli çaba sarf etmektedir. Kişisel gezegenlerden herhangi birini içeren bir yakın kare görünüm yaşam zorluklarını temsil etmektedir. Kare görünüm enerjinin bırakılması gereken yeri göstermektedir, genelde bu belirli türden bir eylem ile yapılır, çünkü yeni bir yapının inşa edilmesi gerekmektedir. Pek çok astrolog kare görünümün Satürn’ ün doğasına sahip olduğunu yazmıştır; ne ile uğraşmanız gerektiğini temsil eder. Kare ile ilgili diğer bir Satürnlü özellik korkudur, genelde yapmaya korktuklarımız doğum haritalarımızdaki kareler ile sembolize edilmektedir. Korkutucu zorluklar, mevcut problem ne olursa olsun etkin şekilde enerjinin çıkmasını engellemektedir.

ÜÇGEN (120°)
Üçgen görünüm, kurulu ifade kanallarına enerjinin kolay şekilde akmasını temsil etmektedir. Kişinin kendi hayatında bu enerjiyi yaratıcı bir şekilde kullanmak için yeni bir yapı inşa etmesine veya düzenlemeler yapmasına gerek yoktur. Üçgen içerisindeki gezegenler doğal olarak bütünleşmiş olan yaşamın boyutlarını ve belirgin enerjileri açığa çıkarmaktadır ve bunlar uyumlu şekilde akıp gitmektedir. (Şunu unutmayınız ki üçgen genelde aynı elementin burçları arasındadır, bu da enerjilerin uyumu için esastır.) Bu türde bir görünüm genelde var oluşu göstermektedir, ancak kişi genelde üçgen tarafından gösterilen yetenekler ve beceriler sergilemektedir, bundan dolayı da enerjiyi yapıcı şekilde kullanmak için gerekli çabayı göstermek için zorluk çekmeyeceklerdir.

BEŞLİ (veya KAVUŞUMSUZ - 150°)
Bu görünüm; bulunan gezegenler ile sembolize edilen yaşam boyutları arasındaki güçlü enerji akımını göstermektedir, ama kişi bu enerjilerle yaşadığı tecrübeleri çok zorunlu veya sinir bozucu bulabilir. Her iki enerjinin her zaman farkında olmak zordur ve kişinin her zaman bilinçli olması gerekmektedir. Kavuşumsuz görünümü genelde uyumsuz elementlerin burçlarını ve ayrıca farklı halleri kapsamaktadır. (Örneğin; İkizler ve Oğlak burcundaki gezegenler arasındaki kavuşumsuz içerisinde değişken Hava ve öncü Toprak vardır – oldukça farklılardır, ama potansiyel anlamda derin bir anlaşma ve pratik beceri kombinasyonudur.) Her iki enerjinin de farkında olmak oldukça önemlidir, çünkü ifadelerin genelde tam olarak bütünlük içerisinde olmadığı görülmektedir. Bu görünüm, bir çözümün bulunması için çaba gösterme yerine etkin şekilde kişinin yaşam alanlarındaki yaklaşımlarını ayarlayarak farklılık yaratmak ister.

KARŞIT (180°)
Karşıtlık, genelde uyumlu gezegenler ile ilgili olduğundan komple karşıt eğilimlerin ortasında kalma duygusunu ortaya çıkaran kişinin enerji alanındaki aşırı uyarılma seviyesini göstermektedir. Bu genelde kişisel ilişkiler alanında sabit zorluklar olarak hissedilmektedir. Kişinin diğerlerinin farklı taraflarını “görebilme” ile uğraşma eğiliminde olmasından dolayı tarafsızlık eksikliği olarak da tanımlanmaktadır; bundan dolayı da size ve başkasına ait olanlar arasında ayrım yapmak bazen zordur. Kişinin doğum haritasında bir karşıtın olması iki karşıt arasında kalmaya benzemektedir, bazen de karmaşık eğilimlere. Karşıt burçlar pek çok şekilde birbirine benzemektedir ve aslında birbirini tamamlayıcıdır, ama pek çok konuda da tamamen farklı oldukları görülmektedir.

[astrosohbet]

şimdi redrosenin ricası üzerine Yay burcun da kavuşum yapan Ay - Uranüs ikilisinin yorumunu yapmaya çalışalım ;

doğum haritası analizi hakkında patik öneriler konu başlığında demiştik ki ; astrolojinin elemanlarını iyi tanıyacağız ve doğru soruları sorarak yorumumuzu yapacağız..

yay burcunun olumlu özellikleri ; meraklılık , keşfetme içgüdüsü , inançlı olmak , kendini yetiştirmek - eğitmek , spora ilgi , özgüven , dürüstlük ve açıksözlülük , iyimserlik , neşeli ruh hali..

yay burcunun olumsuz özellikleri ; çabuk sıkılma , sabırsızlık , çabuk sinirlenme , ilgi ve merakın çabukça başka alanlara ve ya başka kişilere kayması , sakarlık ;)

AY gezegenini hatırlayalım ; en derin ihtiyaçlarımızı ifade eder ay burcumuz. bizi neyin mutlu ettiğini gösterir. aynı zamanda duygusal modumuzu belirler ve bilinçaltı tepkilerimiz AY'la ilgilidir..

uranüsü hatırlayalım ; kişisel bir gezegen değildir. yani uranüsün bulunduğu burç pek önemli değildir. bulunduğu ev ve yaptığı açılar daha önemlidir..
Ay - uranüs açılarında , etkilenen taraf AY olacaktır.. şöyle demek yanlış olmaz ; Ay ile Uranüs önemli bir açı yaptığında , daha güçlü ve uzak bir gezegen olan uranüs AY'ı etkiler.. yani Ay Uranüsleşir..

şimdi Ay - Uranüs kavuşumunu yorumlayalım önce ; AY uranüsten nasıl etkilenecektir ??
cevap = uranüs , özgürlüğün gezegenidir.. AY duygusal ihtiyaçlarımızı ifade ettiğine göre , ay - uranüs açılarında ÖZGÜRLÜK İHTİYACI görülür..
aynı zamanda uranüs birey olmanın , başkaldırının gezegenidir.. Ay duygusal tepkilerimizi ifade ettiğine göre ay - uranüs açılarında İSYANKAR TAVIRLAR sözkonusu olacaktır..
aynı zamanda uranüsün değişimin ve huzursuzluğun gezegenidir.. ay duygusal modumuzu belirlediğine göre ay - uranüs açılarında DEĞİŞİM ARZUSU VE HUZURSUZLUKLAR + OLUMSUZ TRANSİTLERDE İNİŞLİ ÇIKIŞLI DUYGULAR VE BİRLİKTELİKLERDEN SIKILMA , KAÇMA EĞİLİMİ söz konusu olabilecektir..

şimdi bu etkilerin oluştuğu yer YAY arenası.. yay burcunun da AY'ı özgürlük , değişim ihtiyacı , merak , birden fazla ilgi alanları gibi etkilediğini göz önüne alırsak

Yayda ki Ay - Uranüs kavuşumunun olumsuz özellikleri ; bağlanma korkusu ve bağlanmaktan kaçınma eğilimleri + huzursuz ve inişli çıkışlı duygular + sabırsızlık özelliklerini söyleyebiliriz..

Yayda ki Ay - Uranüs kavuşumunun olumlu özellikleri ; orjinal fikirler üretebilme potansiyeli + sıradışı bir kişilik potansiyeli + genel anlamda bilgiye ulaşma açısından beceri ve donanımlı bir zihinsel yapı..

[neptunzz]

emel Yazılan:Şimdi Kavuşum,90,120,150 ve 180 derecelik açıların anlamlarını buldum,yazmışsınız bir hayli zaman önce:)fakat mesela 45 ve 135 derece de var bunlara ne gibi bir yorum yapacağız,mesela bende var bol miktarda 45 ve 135 derecelik açı.

iyiaksamlar bahsettiğiniz açılar ikincil açılar olup 45'lik kare açının yarısı bir nevi az etkili hali oluyor 135'lik de sesquadr denılıyor aynı etkiyi tasır 45'likle aynıdır.
Bu açıların oldugu gezegenler boşta kabul ediliyor genelde pek önemsenmıyen açılardır fakat derece yakınsa etki yapabılırler bir nebze de olsa.
Misal güneş 45 'lik açı yapsın ay ile derece farkı da 00.35 olsa bu önem taşıyabılır buna yorumu karenin bıraz daha yumusatılmıs hali gibi degerlendırerek sonuca ulasırsınız ama tekrar edıyorum cok dıkkat edılen önemsenen açılar degıllerdır hareketi ve enerjıyı statik kılarlar. -ok

[astrosohbet]

emel Yazılan:

neptunzz Yazılan:

emel Yazılan:Şimdi Kavuşum,90,120,150 ve 180 derecelik açıların anlamlarını buldum,yazmışsınız bir hayli zaman önce:)fakat mesela 45 ve 135 derece de var bunlara ne gibi bir yorum yapacağız,mesela bende var bol miktarda 45 ve 135 derecelik açı.

iyiaksamlar bahsettiğiniz açılar ikincil açılar olup 45'lik kare açının yarısı bir nevi az etkili hali oluyor 135'lik de sesquadr denılıyor aynı etkiyi tasır 45'likle aynıdır.
Bu açıların oldugu gezegenler boşta kabul ediliyor genelde pek önemsenmıyen açılardır fakat derece yakınsa etki yapabılırler bir nebze de olsa.
Misal güneş 45 'lik açı yapsın ay ile derece farkı da 00.35 olsa bu önem taşıyabılır buna yorumu karenin bıraz daha yumusatılmıs hali gibi degerlendırerek sonuca ulasırsınız ama tekrar edıyorum cok dıkkat edılen önemsenen açılar degıllerdır hareketi ve enerjıyı statik kılarlar. -ok

gidip bulurum zaten önemsenmeyen şeyleri:)merak konum nedense önemsenmeyen olmuş durumda:)teşekkür ediyorum bu arada bir de 60 dereceyi sorayım o zaman o da 120 nin yarısı yani etkisi daha az olanı şeklinde mi kabul ediliyor?

önemsenmeyen derken , ben ikincil açıları önemsiyorum söyleyim ;)
yinede kavuşum , 90 , 180 ve 120'lik açıların bu açı yorumlama da öncelikli ve daha önemli olduğunu bilmek faydalıdır.

60'lık açıya gelince , hoş bir etkisi olan ve gezegenler arasında ki rahat enerji akışını ifade eden bir açı türüdür.

[galaxia]

135 derecelik açı(sesquıquadrate)

Bu açı kare gibi zorlayıcı gerilim yaratan ve sinirliliğe yol açan uyumsuz bir açıdır bill terney açıyı açıklarken aslan ve akrep burçlarının 15.derecelerini referans olarak vermiştir bu iki burcun ortak paydaları sabit niteliklere sahip olmalarıdır burada isteklerdeki ısrarcılık problem yaratıcı bir özelliğe dönüşebilir hareketlerde aşırılığa kaçmak mümkündür ateş ve su elementi bir araya getirilmeye çalışıldığında istikrarsızlığa sebebiyet verebilir tepkilerimiz zamansız ve uygunsuz olabilir olayları fazla dramatize etmeye eğilimli olabiliriz buda yanlış karar vermemize sebep olabilir ilişkilerde kendine hakim olma eksikliği nedeniyle kötü sonuçlarla yüzleşmek zorunda kalabiliriz kişi kendini kontrol etme duygusal açıdan sakinleşme hususlarında üzerinde baskı hisseder

150 derecelik açı(ınconjuct/quıncunx)
farkında olamadığımız gerilim iki enerjiyi ifade ediş arasında büyük bir uyumsuzluk söz konusudur 150 derecelik açı yapan iki gezegen element ne de nitelik olarak Bir şey paylaşmaz tamamen farklı yerlerden gelip farklı yönlere gitmeye çabalayan iki enerji bu açıyı yapar İÇTEKİ GERİLİMİN KAYNAĞI VE yönü uzun süre bilinçli akıl tarafından görülemez ve saptanamaz ama içeride bir huzursuzluk duygusu devam etmektedir bu gerilim aniden bilince çıkabilir kişi kendini birden savunma pozisyonunda bulabilir bilinçaltını ihmal etmekten doğan sorunlar yaratabilir yüzleşmekte zorluk çekebileceğimiz türden bir açıdır ancak gerilim kontrol altına alınabilir ve gezegenlerin işlevlerini ayarlama sürecinden geçirebilirseniz çok yapıcı ve üretken bir enerjidir

buyrun arkadaşlar faydası olur belki