[blackdeaths]

bakalım doğru anlamışmıyım.. şimdi burada araştırılacak olan şey insanların birbirlerine olan saygıları ve bakış açıları falan mı oluyo.. mesela benim aldatma potansiyelim yada karşı tarafınki ne mi bakılacak.. bu süper olur derim ama birazda bunları öğrendikten sonra ön yargılı oluruz ama nese ilk ben merak ettim
bu yüzden beni kobay olarak kullanabilirsiniz..bakın bakım sevgilimin aldatma potansiyeli nedir yada benim.. hee bide ikiz kız çocuğumuzun olma ihtimalı

[yaren]

valla bir balık bayanı olarak ilk en cevap vereyim sana ...bildiğim kadarıyla kız arkadaşında balık..sende boğa sın yani uyumda bir sorun gözükmüyor fazla astrolojik açıdan bakınca..balık burcu bayanını mutlu etmek çok kolaydır ama bunun yanında onu kırmak da bir o kadar kolaydır.aşkını sevgini ondan esirgemediğin ve ona değer verdiğin müddetçe senin için yaşayan biri olur adeta balık kadını...sevgi sözcüklerini esirgeme ve asla yapmacık olma çünkü çok çabuk sezer yapmacık davranışları...içten ve samimi ol daima...aldatma konusuna gelince bir balık bayanı aşıksa seviyorsa ondan başkasını düşünmez bile....onu elinde tutmak sana bağlı yani biliyorsun balıklar kaygandır ve elde tutmak zordur onu elde tutmak için sevgin yeterli sakın korkma....sevgini söylemekten hatta haykırmaktan çekinme ona...ona gösterdiğin sevgi ve değer katlanarak sana dönecektir emin ol.......bitimsiz sevgilerle kalın ....

[uranus]

"Astrolojinin faydaları" ana baslık altında hazırladığım bu konuların amacı ; ilgilenen kişilere astrolojiyi sevdirmek, kişilerin davranışlarını, huylarını ve yaşadığımız olayları daha iyi anlamlandırıp, hayat ile ilgili bir seyler ögrenebilmek ve kişisel gelişimimizi devam ettirmektir...
Burada söz konusu olan alt baslıklar ise bizim günlük hayatta sıkça karşılaştığımız ve bazen ifade etmekte zorlandığımız ya da hiç anlayamadığımız konulardır...

Bu konuların içinde hemen ilişkilerle ilgili alt baslığa yazdığınız cevaplar ise bizim önde gelen sorunlarımızdan biri oluyor ...
herseyden önce sunu bilmekte fayda vardır...
Kötü burc, anlaşamadığınız burc diye bir sey yoktur aslında...bunun neden böyle oldugunu ilerde daha ayrıntılı acıklayacagım... hele astroloji bilen ve anlayan bir kişinin her burctan kişiyle anlaşması gerekir... Muhim olan kendimizdir ve bizim ilişki içinde oldugumuz kişi ya da kişilerle olan uyumumuzdur.
Hani derler ya..."hava ne kadar kötü bugün" havanın kötüsü, iyisi olur mu hic, hava bu, kendisini gercekleştiriyor...sıcak ta olur, soguk ta... fırtınalı da olur, güneşli de... kötü olan aslında hep bizim uyumumuzdur...

devam edecegim sonra....

herkese guzel bir hafta sonu diliyorum....

[uranus]

Bir ilişkiyi tarif etmeden önce ilişkinin nasıl başladığına bakmak gerekir...
Kişi hangi ihtiyacı doğrultusunda , kiminle ve ne zaman karşılaşmıştır?
İletişim halinda başlayan ilişki nasıl sürdürülmüş ve nasıl daha ileriye götürülüyor?
Astroloji bilgisi burada kişilere nasıl faydalı oluyor?

Herşeyden önce iletişimin akılla, ilişkinin ise duyguyla bağlantılı olduğunu biliriz.

İlişkiler genelde kişilerin birbirlerini görmeleri, beyenmeleri , birbirlerine cazip gelmeleri ile, bedenlerinin duyduğu istekleri ile ve akıl yoluyla , yani iletişimle başlıyor.
İlk temas gözle oluyor ve beğenip, beğenmemekle ilgili kişi akıl yürütmeye başlıyor... Onun için "güzel - çirkin" kavramı devreye giriyor ve kişi kararını veriyor... Beğenirse iletişim kurmaya çalışıyor... Burada fiziksel beğeni önemlidir.

Astrolojik olarak bakarsak; kişinin kendisini nasıl dışarıya yansıttığı, davranışları, giyim tarzı, vücut dili, konuşma, kendisini ifade etme özellikleri...yani kısaca yukselen burcu önem kazanıyor....

Her ilişkide ve bu ana sayfanın diğer alt başlıklarında da önemli bir fonksiyonu olan Ay ın konumu da çok enemlidir. Çünkü ay ın konumu sayesinde kişinin bilinçaltı özelliklerine, hangi konularda içgüdüsel olarak bilgi sahibi olduguna , bilinçaltı programının nasıl geliştiğine annesinin nasıl etkili olduğuna...az da olsa ışık tutabiliriz. Aslında kimsenin bilinçaltını çözemeyiz, harita sadece bu konuda bir ön bilgi verir ki, bu bile çoğu konuları aydınlatmamıza, ışık tutmamıza yarar. Buzdağının görünen kısmıyla ancak ilgilenebiliriz, gerisi kişinin genetik yapısı, aile kulturu ve bizlere anlatamadığı bir sürü olaylarla ilgilidir, bunlar buzdağının altını oluşturur...
Dolayısıyla kişinin ay ı , konumuzla ilgili olarak karşılaştığı kişinin nesini beğendiği ile ilgili bize ipuçları verir. Neyi nasıl algıladığını anlatır...
Kişinin ay burcu, o burctan kişileri kolay anlama potansiyeli verir. Dolayısıyla kişi kolay iletişim kurar.

İletişimi sembolize eden Merkur de, kişinin iletişim konularındaki potansiyelini gösterir....

Buraya kadar çıkardığımız sonuca bakacak olursak :

Bir ilişkiye başlamadan önce iletişim kurarız.

İletişim konularında; yukselen burc özellikleri, ay ın ve merkurun konumları genel olarak önem kazanıyor.

Yani astrolojinin burada, bu konudaki faydasını görebilirsiniz. Bunları sırasıyla irdeleyeceğiz...

Arkadaşlar , madem önce bu konuyu tartışmak istiyoruz, önce alt konu başlıklarını aynen bu şekilde özetlemek ve astrolojiyle ne gibi bağlantılar kurabiliriz i açıklamak isterim... Bu getirdiğimiz açıklamalar sonucunda örneklere gecersek daha iyi olur kanısındayım....

Devam edecek....

[astrosohbet]

Alıntı:Kişinin ay burcu, o burctan kişileri kolay anlama potansiyeli verir. Dolayısıyla kişi kolay iletişim kurar.

İletişimi sembolize eden Merkur de, kişinin iletişim konularındaki potansiyelini gösterir....

Buraya kadar çıkardığımız sonuca bakacak olursak :

Bir ilişkiye başlamadan önce iletişim kurarız.

İletişim konularında; yukselen burc özellikleri, ay ın ve merkurun konumları genel olarak önem kazanıyor.

astrolojiye yeni başlayanlar , geliştirmek isteyen arkadaşlar , uranus'ün yukarıda ki yazısından küçük bir alıntı yaptım ve şunu söylüyorum ; astroloji öğrenme konusunda kararlıysanız bu bilgiler kaçmaz .)

benimde sizden öğrenecek çok şeyim var hâla , bu başlıkta paylaşacağınız bilgileri sabırsızlıkla bekliyorum.
bende nacizane küçük yorum ve fikirlerimle katkıda bulunmaya çalışacağım.
saygılar ve teşekkürler alkış

[memati]

sayın uranüs ve yıldırım bu başlık altında yazacaklarınız tarafımdan kaydedilecek ve saklanacaktır

[uranus]

"İlişkiler"e başlamadan önce iletişim konusunda cok kısa bir giriş yapmıştım... aşagıdaki cerçeve doğrultusunda devam ediyorum...

Bir ilişkiyi tarif etmeden önce ilişkinin nasıl başladığına bakmak gerekir...
Kişi hangi ihtiyacı doğrultusunda , kiminle ve ne zaman karşılaşmıştır?
İletişim halinda başlayan ilişki nasıl sürdürülmüş ve nasıl daha ileriye götürülüyor?
Astroloji bilgisi burada kişilere nasıl faydalı oluyor?

İlişki nasıl, ne zaman, hangi ihtiyacımız doğrultusunda başlıyor?... Astroloji nasıl yardım ediyor bize?...
Astroloji bize zamanları gösterir.Bir doğum haritası aslında bir takvim , bir ajanda gibidir. Bize, özellikle transitler, hangi tip insanlarla hangi konular için, ne zaman karşılaşacağımızı ve bu kişilerin hayatımızdaki önemini gösteriyor.
Amaç hayattan bir şeyler ögrenmek ve potansiyellerimizi göstererek kendimizi geliştirmektir. Astroloji bilgisinin de amacı aslında budur. Kendimizin farkına vararak hayattan keyif almamızı sağlar.

Bir partner, sevgili ilişkisinin başlama zamanı, evliliğe doğru adım atmak, evlilik anlayısında ya da partner anlayısında köklü değişiklikler yaşamak, ayrılıklar, sürprizler, skandallar, evlilikte baskın olmak, yönetici pozisyonuna soyunmak, cinselliğin önemi, her iki tarafın evlilik anlayısındaki ortak ya da aykırı özellikler, birbirlerini nasıl tamamlamaları, istekleri, nelerden hoslanmadıkları....hemen hemen herseyi, doğum saati doğru bir haritada çözebilirsiniz. Haritalar o insanın şifresidir, astrolojiden anlayan kişi de "şifre çözücü" gibidir. Fakat burada kriterler, parametreler çok değikenlik gösterir...
mesela evlilik kararını söyleyebilmeniz için bir sürü parametreden faydalanmanız gerekir. bir parametre baska bir haritaya uymayabilir, zaten o yuzden bir harita yorumunu asla bir bilgisayara yukleyemezsiniz, cunku her insanın ayrı haritası vardır ve bu dünyada 5 milyar insan varsa 5 milyar ayrı harita var demektir ve butun bunları bilgisayara yuklemek ve kurallara baglamak imkansızdır..
İşte burada insan beyninin ne kadar gelişmiş oldugunu, bir bilgisayardan cok daha ayrıntılı düşünebildiğini ve en önemlisi yorum yapabildigini görmekteyiz... (Bilgisayar, yorumlarını sadece verilen datalar dogrultusunda yapabilir...)
Bir transitte ephemeristen zamanı çıkartabilirsiniz ve dersiniz ki, kişi şu zaman aralığında şu tarz bir kişiyle karşılaşabilir ve şu konuda değişim yaşayabilir...
Zamanı bildiren; içinde tamamen bilimsel astronomi bilgisi içeren ephemeris dir. Boyut yayınlarının Gök Günlüğü adı altında 50 senelik bilgi içeren ephemerislerini heryerde bulabilirsiniz.

Karşılaşacağımız kişinin niteliklerini ise , transit gezegenin içinde bulundugu burc söyler... mesela saturn su anda aslan burcunda, ve bir kişinin partner evini, 7. evini tetikliyorsa, ve 7. evindeki bir gezegene yaklaşıyorsa, ya da açı yapıyorsa, saturn niteliklerinde kişiyi etkilemeye başlar. kim, nasıl etkiler? Şu zamanda aslan burcundan ya da aslan nitelikleri agır basan birisiyle yaşayacağı olaylar etkiler. Ama bu illa da öyle olacak anlamına gelmez, çünkü bizlerin söyledikleri sadece potansiyellerdir.
Başka önemli potansiyeller de vardır.
Kendi burcunun zıttı, yukselen burcunun zıttı, ay burcu Erkeğin haritasında venüs burcu, , kadının haritasında mars burcu, evlilik, yani 4. ev burcu... kişinin kendisine partner secme, evlenme, sevgili bulma ya da aşık olacağı kadın ya da erkek tipini verir. Örneğin erkek haritasında venüsün bulunduğu burctan bir kadın, o erkekte her zaman cekici gözükür. (kadında da mars burcu...) Erkeğin ona aşık olma potansiyeli cok fazladır.
Burcunun zıttı ise kişide tam olma, bütün olma hissi uyandırır. Zıtlıkların prensibidir bu. O yuzden içsel olarak zıt burclar hep , dışardan kavgalı, gürültülü gözükselerde, içgüdüsel olarak birbirlerini tamamladıkları için ayrılamazlar, uzun süren beraberlikler yaşayabilirler...
Yukselen burcunun zıttı demek, zaten 7. evi, partner, ortaklık evini sembolize ediyor. yani bir anlamda "sen " i tarif ediyor. yukselen burc "ben" i , nasıl bir ben, ben nasıl görünürüm, ben nasıl algılanırım, anlaşılırım ı tarif ederken, zıttı olan 7. ev de kişinin nasıl bir "sen" istedigini tarif eder. Dolayısıyla 7. evdeki burctan bir kişi ile harita sahibi; ortaklık ya da sevgili, hatta evlilik ilişkisine cok rahat girebiliyor. Mesela Saturn ü 7. evde olan birisi partnerini saturn etkisinde bırakır, ister istemez... yani farkında olmadan onu zorlar, çünkü kendisi saturn etkisinde bir partner anlayısına sahiptir. Kendisini partnerine karşı cok sorumlu hisseder, bu sorumluluk ona bir seyler yapma, eyleme gecme şeklinde arzular yukler ve tabii ki karşılık bekler...karşılık bekleyince de zorlanmaya başlıyor demektir...)) Ama Beyhan gibi bu olayın farkına genç yaşta varanlar, yani astrolojiyle ilgilenenler bu potansiyelin farkına varacakları için bunun olumlu yönünü de yaşarlar.... ve böyle bir haritada 7. ev tetiklenip de saturn de etki alanına girdiginde o transit gezegen özelliğinde kişinin bir partner bulma, sevgili hayatı yaşama, aşık olma ya da anlayışında değişim yaşama, ayrılma gibi potansiyeller uyanır ve bütün bunların yukarda da değindiğim gibi bir çok parametreye bağlı olması, hatta harita bütünüyle ilgili olması , bu konuda kitaplarda yazılan bilgilerin doğru olmakla brlikte aslında yetersiz oldugunu da gösterir... Neticede bir öngörü almak için bu tür kitaplar okumak faydalıdır ama bu; öngörüde kalmalıdır, asla bir önyargıya sebeb olmamalıdır....Yani "saturn ü 7. evinde olan brisi partnerini zorlar" anlamını bir kenara koyarsınız ama asla her zaman dogru değildir bu. Aldığı açılar, harita bütünü çok önemlidir... o yüzden bu bilgiyi alıp bir kenara koyun ama her zaman bu böyledir demeyin lutfen....
Mesela saturn ü yükselen aksında olan kişiler vardır... (nafizin bebiş, ya da salmakis in 6. evden aksa yapışık Saturn ü gibi...) bunlar da 7. eve yaptığı sert açılardan dolayı partner ilişkisinde kişiye zorlayıcı etki bırakabilir. Bulundugu burc ve saturnün aldığı açılar niteliklerinde kişilerin partner anlayışları saturnyen etki altındadır. Mesela Satürn bu konumda, istediği partneri bulma, istediği ilişkiyi gercekleştirme potansiyeli verdiğini de unutmamak lazımdır. Yani her konumun ; ister zor açı olsun ister kolay, yumuşak açışı olsun, her iki tarafını da görmek lazımdır. Astroloji bize dualiteyi, madalyonun öbür yüzünü de görmeyi ve bu şekilde hayata bakmayı da öğretir.

Buraya kadar iletişimin bir ilişkideki önemini, astrolojiyle alakasını,
partner, sevgili ya da evliligin nasıl ne zaman, ve kimlerle başlama potansiyeli oldugunun astrolojik açıklamalarını, astrolojiden nasıl faydalanmamız gerektigini gördük....

Sırada, bir ilişkide hangi ihtiyaclarımız doğrultusunda hareket ediyoruz, astrolojiyle bunun ne alakası var...bunları açıklamaya çalışacağım... Daha sonra ise oluşan ilişki nasıl sürdürülüyor, neden değişimler yaşıyoruz, nereye gidiyor ilişki ve bunların astrolojik açıdan değerlendirmelerini yaptıktan sonra örneklere gececeğiz.... )
orada bombardımana tutulacağımın farkındayım arkadaşlar...) ne kadar soru sorarsanız o kadar güzel anlaşılır bu konu... Ama bu açıklamalar bitmeden bana soru sormazsanız, hem sabrınızı sınamış olursunuz, hem de belki de cevabını alacağınız soruları sormamış olursunuz....
Örnekleme zamanını size yazacağım zaten , o zaman atış serbest.....

sevgiyle kalınız......

[uranus]

İlişkilere devam ....

İletşimimizi öyle ya da böyle kurduk ve erkek ya da kadın kendi ihtiyacları dogrultusunda ilişkiye başlamak için adım atmak isterler...
Burada toplum kuralları ve kişinin bilinçaltında bir şekilde yerleşmiş bulunan programı doğrultusunda kişi hareket etmeye başlar....

Toplum Kuralları kadınlar içn şöyle der:

İlişkiler belli bir yaşa gelince ciddi olmalıdır...
İlişkinin adını koy. Sözlen, nişanlan, evlen !
Her erkeğe okey deme !
Erkek senin ailene uyumlu olsun !
Erkeğin bir işi olsun, okumuş olsun, askerliğini bitirmiş olsun!
Kayınvaldene hemen teslim olma !
Görümcenle, kayınbiraderinle iyi geçin !
Her önüne gelenle ilişkiye girme !
Evlendiğinde kocanın her isteğini yerine getirme sakın ! Yoksa şımarır !!!
Anadoluda köylerde özellikle gelin adaylarına aile büyükleri kadınların neler söylediklerini tahmin bile edemezsiniz, ama ben cok iyi biliyorum...evlendikten sonra da çeşme başlarında nasıl dedikodu yaptıklarını kocaları hakkında neler konuştuklarını bilseniz şaşarsınız...) Sonra kocalar kuma getirirler evlerine.... Babalar kızlarını satarlar bilmem kaç gram altına....

Bu şartlarda , bunları bilen anneannelerle dedelerle büyümüş kız çocuklarının bilinçaltında nelerin yüklü olduklarını bir tek onlar bilebilirler ama pek iç açıcı olmadıgı da bilinir.

Erkek çocuklarının bilinçaltına ise yüklenmiş yine anadolu kültüründen gelen programlar vardır...

Erkek çocuk ağlamaz.
Sen erkeksin, duygunu österme, hele kız arkadaşının yanında sakın ağlama...
Sen erkeksin , evlenene kadar ne cok çapkınlık yaparsan o kadar iyidir... (çapkınlık nasıl yapacak ki, kızlara izin yok ki...))) )
Erkek ailenin reisidir... Çalışır eve para getirir... Köylerde ise tam tersi, kadın tarlada calışırken erkek kahvede okey oynar....
İlişkide ilk adım erkekten gelmelidir... evlenme teklifini erkek yapar, kadın yapmaz....

Gördüğünüz gibi her iki tarafın da bilinçaltları daha doğmadan aile büyükleri tarafından ateşlenmek üzere beklemede , hazır vaziyette duruyor... )
Sonra erkek çocuğu dünyaya geliyor ve ilkokula başlarken muazzam bir sünnet töreni ile "erkek oldun artık" , nidaları altında alkışlanmaya başlıyor... Bunu gören kız çocukları imrenmez mi, keşke benim de pipim olsaydı da ben de böyle hediyeler alsaydım, demez mi sizce....???? Burda bence ilk tokadı yerler...

[uranus]

Ağabeyim Hatayın Reyhanlı ilçesinde yıllarca ögretmenlik yapmıştı ve o anlatmıştı. Nüfus sayımında görevliymiş, köy evlerine gittiğinde kaç çocuk var diye sorduklarında kızları saymazlarmış aile reisleri, bakar mısınız olaya.....

Büyük şehirlerde olay daha farklı tabii....Hepimiz neticede öyle ya da böyle bu vatanın çocuklarıyız ve şikayet etmenin bir anlamı yok, uyum sağlayacağız.

Bu bilinçle büyüyoruz ve karşımıza birisi çıkıyor, ilgilenmeye başlıyoruz, iletişim , derken ilişkiye giriyoruz... Erkek yaşı küçükse, en ön planda cinselliği tutuyor, evlenirsem cinsel bakımdan özgür olurum, diye düşünebiliyor. Çünkü cinselliği henüz tadamamış, kimle yaşayacak ki, çünkü kızlar da aynı durumda, izin yok...
Yaşlar büyükse 25-30 yaş arasındaysa, kızın ailesi evde kalmaktan bahsederken, bir cok damat adayı gösterirler kıza... babanın baskısı son haddine yaklaşmıştır... zengin bir babanın erkek çocuğuna evermek isterler, para kazanacak ya, kızı düşünen olmaz... söz, nişan derken evleniverirler....

Erkeğin ailesinde ise şöyle bir durum söz konusudur... askerden gelmiştir, işi de vardır, artık anne çocuguna gelin aramaya çıkar... bir sürü kız gösterilir.... ama erkek beğenmez... sonra birisiyle tanışır ve onu annesiyle tanıştırmaya getirir... anne beğenirse ne ala, begenmezse gelin yandı....
Anne gelin bakmaya hamama gidermiş, bunu biliyor muydunuz...? gelinin bedenine bakarmış hamamda, bir yeri eksikmi, herseyi yerli yerinde mi diye... ) ne analar var )

Aramızda bu sartlarda belki değil ama bilinçaltında bu bilgilerle büyüyenler vardır. Ve bir şekilde ilişki başladığında kişiler hemen karşılıklı beklentilere girmeye başlarlar... Çünkü herşey cok değişik gelmeye başlar... Kadın için ilişkide evlenme isteği ağır basar... Erkek için de ağır basarsa sorun yok gibi gözükür... Ama erkeğin amacı başkaysa, ciddi bir ilişki düşünmüyorsa , kızdan faydalanmayı (= bu da bilinçaltından çıkan bir kelimedir maalesef) düşünüyorsa, kız da bunun farkındaysa ayrılırlar hemen...

Biz şimdi ilk şıkkı ele alalım , her ikisi de evliliği düşünüyor olsunlar...
Bir kere şunu bilmeliyiz ki, tam bir mutluluk, mutlu bir yaşam yoktur. Sadece ve sadece mutlu anlar vardır... "ben mutluyum" dediğinizde bulundugunuz anı, ya da günü tarif ederisiniz, ya da ben mutsuzum dediğinizde de aynı şey vardır. Ama kişiler evlilik öncesinde "ben bu kişiyle mutlu olacağım" derler hep. Bunu neye dayanarak söylerler, tabi ki beklentileri doğrultusunda anlatırlar.
Aslında şöyle sormak gerekiyor :
Ahmet sen neden evlenmek istersin, senin için en ön planda ne gelir bir evlilikte? Ayseye de aynı soruyu sormanız lazım.
Ahmet der ki , örnegin...
-benim için evlilikte en önemli şey sevgidir, ben seviyorum onu, o yuzden evlenecegim...
Ayse için de aynı sey gecerli olsun...
-ben de onu cok seviyorum o yuzden evlenecegim...

Burada baska bir sürü secenek olabilir... kadın cocuk doğurmak için evlenebilir, erkek, ev işlerinden bıkmıştır, derli toplu bir hayatı olsun ister o yuzden evlenebilir, kadın, anne baba dırdırından uzaklaşmak için evlenmek isteyebilir, erkek bir evlilikte en önemli şey sex dir diyebilir, kadın da onu diyebilir, ya da ben evlenirsem kendimi daha guvende hissederim , güven duygusu en önemli seydir bence bir evlilikte , diyebilir.... kadın cok fakirdir, para icin, daha rahat bir yasam için evlenmek isteyebilir ...örnekleri saymakla bitiremezsiniz.... erkek bir yerde patrondur, iş görüşmelerine cok gider ve der ki, "karım olacak kişi beni iyi presente etmelidir, cok iyi ingilizcesi olmalıdır, işi gücü olmalıdır...da diyebilir... eşinden ayrılmıştır, cocukları ile ilgilenilsin ister ve o yuzden de evlenebilir....

Şimdi diyelim ki, her ikisine de aynı soruyu sordunuz ve aynı cevabı aldınız..."işte olay bu, ohh be, yırttık" mı diyeceksiniz??? hahahaa... olay bitmemiştir ki...gelelim buzdağının biraz altına...

her ikisi de sevgiyi ön planda tutuyor olsunlar...
acaba Ahmet ce "sevgi" ne demektir, Ayşe ce "sevgi" ne anlama gelir??? !!!
her çift aynı şeyleri ön planda tutsalar bile, değişik aile kültürlerinden geldikleri için tabii ki anlam farklılıkları yaşayacaklardır. Ehhh hadi gelin de anlaşın bakalım....)))
gercekten anlaşmak cok zordur arkadaşlar... herkes ne istedigini, ne için evlendiğini bilmek zorundadır.
Ve işte astroloji burada kişilere inanılmaz bir şekilde yardım eder, yol gösterir. Aslında kişinin anlaşamadığı bir burc yoktur, herkes her burca uyum gösterebilir, hele astrolojiden anlayan kişilerin karşıt cinsten birisinin herhangi bir burctan olmasının bence pek önemi yoktur... Çünkü neticede astroloji bize ilk önce kendimizi sonra diger kişileri kabul etmemiz gerektigini ögretiyor. O kişiyi kabul etmezseniz zaten ayrılırsınız ve ilişki sona erer ve bu da kötü bir şey değildir...

İhtiyaçlarımızı nasıl biliriz?

Her burcun cok yalın şekilde ihtiyacı bellidir. Boga kadınının en önemli ihtiyacı kendisini güvende hissetmesidir, yengec kadını kendisini korunmuş hissetmelidir, aslan kadını kendisini göstermelidir, hele guneşi 4. evdeyse evinde yöneten olur, evinin patronu olur, bunu bilen erkek, buna katlanmak durumundadır... balık kadını herseyden cabuk etkilenir, romantik bir tarzı vardır, erkek ona göre davranırsa işler kolaylaşır... erkegin marsı 1. evdedir, sakarlık diz boyu, kadın bunun sebebini bilirse kocasına pek kızmaz, aldırmaz, bardak kırılınca,
erkek yay burcudur, doğa sporlarını sever, karısının ayak uydurmasını bekler durur... basak kadını titizdir, perdeleri halıları düzeltir durur evde, hijyenine dikkat eder erkeğin bundan sıkılmaması lazım... böyle bir sürü örnekler verebiliriz....
neticede sunu biliriz ki, herkes kendisini, haritasını gercekleştirmek için, gezegenlerini parlatmak, göstermek için yaşıyor.
Bir ilişkide mühim olan bunları bilmektir.... işinize gelirse sürdürürsünüz, işinize gelmiyorsa sürdürmezsiniz, bu kadar basittir aslında. Teraziye koyuverirsiniz ve tartarsınız....

Naçizane 2 tavsiyem var..

"kabul ediyorum adı altında lutfen tahammül göstermeyiniz..."

Lütfen kişilerin değişmesini beklemeyiniz... "evlenirsek değişir", ya da "bi çocuğumuz olsun, kesin değişir..." yok böyle bir şey...

devam edecek.....

[darkvenus]

Yazıları keyifle okuyorum uranus (: