Sevgili Daily,
Hayatta herkesin olduğu gibi senin de iki seçeneğin vardı: aşk ve özgürlük insanı olup bir şeyleri gittiği yere kadar yaşamak, bireyselleşmek, bu hayatı kendim için yaşıyorum demek; veyahut benim kaderimde bu insan yazılıdır deyip onu eksisiyle artısıyla kabul edip tek eşliliğin getirdiği olumsuz özellikleri de kabul etmek olacaktı.
Sen kendine göre sebeplerle ikincisini seçtin. Aslında sen farkında olarak ya da olmayarak senin zevkin üzerine hazırlanmış o muhteşem sofranın ardındaki madalyonu görebildin. Aşık olduğumuz biri için çektiğimiz acılar, kandırılmalarımız, affetmelerimiz, öfkelerimiz işte o büyük iştahla oturduğumuz sofranın tuvaletteki şeklidir.
Bence asıl vurgu, bunun üzerindedir. Hayatın, zıtlıkların birliği üzerine kurulduğunu, hayatın bizden bir şeyler götürmeden bize kalıcı bir şey vermeyeceğini anlamamızdadır. Bu durumu aşka ve sevgiye uyarlarsak aşktan ve mutluluktan ne kadar çok nasip aldığımızda hırpalanma ihtimalimizin o kadar artacağını rahatlıkla görebiliriz.
Peki, hangisi daha fazla olacaktır? Bunun cevabını sanırım kişinin kendisi verecektir. Hayatımıza dahil ettiğimiz mefhumlar, insanlar vs… artı ve eksi yönleriyle terazinin kefelerine konduğunda bize mutluluk veren tarafın hatra değer bir ağırlığı var mıdır, yok mudur? Ne olursa olsun, hayatımı iyi ki bu insanla yaşadım diyebiliyor muyuz?
Eğer olumlu tarafların hiç olmadığını ya da çok az olduğunu düşünüyorsan o kişiyle ilişkine devam ederek nefsine ve benliğine ihanet edersin. Bunu ne din ne de hiçbir ahlak öğretisi kabul edebilir. Eğer sevginin karşılığını az veya çok olarak aldığını düşünüyorsan (ne yaşarsan yaşa) hayattaki şanslı kişilerdensin demektir.(ki ben senin bu grupta olduğunu düşünüyorum)
Neden mi? Çünkü Allah, her varlığı bir kusuruyla, ELEŞTİRİLECEK BİR TARAFIYLA yarattığı için Onno tunçun şarkısındaki gibi “ çok yiyerek zayıflasam, evli olup bekar kalsam, çok yaşasam yaşlanmasam…” gibi bir şey istemek olurdu bu. O yüzden teferruatları boşver derim ben. Çünkü (bana göre) çok özel yaşanmışlığınız var o kişiyle. Harita bunu gerçekten vurguluyor. Onun güneş- mars kavuşumu senin junon üzerinde. Onun ayı senin marsının üstünde.( bu liste böyle uzayıp gidiyor. ilişkiyi sağlamlaştıran hareketlendiren açıları zaten biliyoruz ikimiz de) haritanızdaki kırmızı çizgiler çok olsa da daha siz evlenmeyeceksiniz de kim evlenecek
Şimdi her şeyin başladığı o güne gidelim… On iki yaşındaydın ve çok mistik bir rüya gördün. Bunun teferruatlarını bilmiyorum. Belki abarttığın, sıradan bir rüyaydı belki de sana gönderilen bir işaretti. Ama ay burcunun 12. evde olduğunu ve neptününün neredeyse tüm kişisel gezegenlerinle açı yaptığını göz önünde bulundurursak maneviyatı ileri derecede güçlü biri diyebiliriz senin için. (bazı haritalar nettir.) ve böyle kişilerin rüyaları çoğu zaman manidar olur. Allah, sevdiği kullarına neden yanıltıcı rüyalar göstersin ki. Ortada ders alınacak bir şeyin olduğunu amaçlamışsa on sekiz yıllık bir beraberliğe ve senin acı çekmene neden müsaade etsin ki? Bunu tüm kalbimle ve sezgimle söylüyorum.
Bir söz vardır: Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez. Demek bir bildiği var şu hayatın
seni anladığımı sanıyorum. sen sürekli barış için savaşmak istiyorsun ama ben de diyorum ki bu iki kavram çağlar gibi değildir. biri kapanınca diğer başlamaz. ya ikisi de yoktur ya ikisi de aynı anda vardır.
Her erkeğin bazı konularda takıntıları var işte. Güneş- mars kavuşumunu yaşamış insanlarda bu, karşı tarafa illallah ettirecek derecede oluyor (bundan eminim) ama onun amacının da seni kandırmak ve sen sömürmek üzerine kurulu olduğunu asla düşünmüyorum. Onun da neptünü güçlü ve satürnü 12. evde.
Sen bu adamın evde çamaşırlarını yıkadığın için, onu beslediğin için mi senden vazgeçmediğini düşünüyorsun
bu insanın bir insanı kandırma yeteneği bir tek sen de mi tutuyor
onun için mi seni bırakamıyor? Bence bu soruların tüm cevapları hayır.
Ara sıra seni tılsımlı sözlerle ikna ediyordur evet ama ben onun niyetinin farklı olduğunu düşünüyorum.
Keşke hayat, herkese sizinki gibi bir aşk nasip etseydi (bence
)
Konuyu saptırmamak için burada kesiyorum. inşallah saçmalamamışımdır ve soruna cevap verebilmişimdir.
Sormak istediğin varsa özelden sorabilirsin.