[trend]

Hint Astrolojisinde Transitler

Hint astrolojisinde kişinin hayatında karşılaşabileceği etkiler genellikle hayat devrelerinden anlaşılmaya çalışılır. Bunun yanında transitleri de incelemek ve etkilerini hayat devreleriyle birleştirerek daha hassas sonuçlara varmak mümkündür. Yıldız haritamız doğduğumuz anda gezegenlerin burçlara göre dağılımını gösterir ve sabittir. Ancak gökyüzündeki gezegenler burçlar kuşağında sürekli hareket halindedir. Yani her an gezegenler bizim yıldız haritamızın üzerinden geçiş yaparlar ve çeşitli etkiler verirler. Bu geçişe transit adı verilir.

Hint astrolojisinde gezegenlerin ana haritada Ay’a göre yaptıkları transitler en önemlisidir. Daha sonra yükselen burca göre transitler de incelenmelidir . Her gezegenin olumlu ya da olumsuz etkiler verdiği evler vardır. Örneğin Güneş, Ay’a göre, Ay’dan itibaren sayılarak 3. , 6. , 10. ve 11. evlerden geçerken olumlu etkiler verir. İşin ilginç yönü, bu olumlu etkinin gerçekleşmesi için yine Ay’a göre aynı sıraya karşılık gelecek şekilde 9. , 12. , 4. ve 5. evlerde herhangi bir gezegen transit yapmamalıdır. Yoksa Güneş’in vereceği olumlu etki ortadan kalkar. Güneş Ay’a göre 3. evden geçtiği sırada yapacağı etkiyi , Ay’a göre 9. evden geçen bir Venüs, Güneş’in olumlu etkisini ortadan kaldıracaktır. Aynı şekilde gezegenlerin olumsuz etkiler yaptığı burçlar olduğu gibi, bu etkiyi üzerinden gezegen transiti gerçekleştiğinde ortadan kaldıran burçlar da vardır.

Yıllık etkileri değerlendirmek istediğimizde ağır hareket eden Saturn, Jupiter, Rahu ve Ketu önem kazanırlar. Yukarda anlattığım değerlendirmenin yanı sıra Saturn’ün daha önceki yazılarımda bahsettiğim Sade Sati denilen transiti çok önemlidir. Kısaca hatırlamak istersek, Saturn’ün Ay’a göre bir önceki eve girdiğinde başlayan bu transit , Ay’a göre bir sonraki evden çıktığında sona erer. Bu devreyle herkes hayatında iki ya da üç kez karşılaşır. Genellikle kişiyi bunaltan, karşısına ağır etkiler çıkaran bir dönemdir. Bunun yanı sıra Saturn’ün Ay’a göre 4. evden geçişi de Sade Sati’ye yakın etki veren zor bir devredir. Saturn’ün ana haritadaki Saturn üzerinden yapacağı transit dönemi içinde ise kişi kendisine hayatında yeni bir yol çizmek ister.

Jupiter ve Güneş transit yaptıkları evlere canlılık ve hareketlenme getirirler. Jupiter’in bir burç üzerinden geçişi yaklaşık bir yıl sürer ve özellikle kendi Ay’ımızın, yükselen burcumuzun ve kendi Jupiter’imizin üzerinden geçerken hayatımızda güzel değişiklikler olabilir. Rahu ve Ketu ise karmik gezegenler olarak adlandırılırlar ve transit yaptıkları evlerle ilgili konularda bizim hayatımızda henüz çözüm bulamadığımız konularımızı çözmemiz için bize uyarılarda bulunurlar.

Güneş, Mars, Venüs ve Merkür aylık etkilerde önemlidir, çünkü bu gezegenlerin bir burç üzerinden transitleri ortalama bir aydır. Bu gezegenler de diğerleri gibi ana haritada kendilerinin yer aldıkları evlerden geçerken ilginç olumlu etkiler verirler. Yıldız haritamızın zayıf noktaları üzerinden geçecek Mars gibi olumsuz kabul edilen gezegenler bizi çoğunlukla yıpratır. Ay transitleri ise genellikle günlük konular için bilgi verir. Ay transit yaparken hangi nakşatradan ( takım yıldızından ) geçtiğine dikkat eder, bunu da bizim doğum anımızın Ay nakşatrasıyla karşılaştırırsak, günümüzün nasıl geçeceğini tahmin edebiliriz.

Transitleri hayat devrelerinden bağımsız düşünmemek gerekir. İçinde bulunduğumuz ana ve alt hayat devresinin gezegenlerinin transitleri bizim için özel bir anlam taşır. Yıldız haritamız, hayat devreleri, alt haritalar ve yıllık haritalar bir bütün olarak ele alınmalı ve ancak ondan sonra kişiyle ilgili yorumda bulunulmalıdır.


Astrolojide Transitler
Güneş sistemindeki gezegenlerin hepsi, belli bir düzen içerisinde sürekli hareket halindedirler. Her bir gezegen kendi yörüngesinde ilerlerken, zaman zaman diğer gezegenlerle, değişik mesafelerde, belli uzaklıklara gelir.

İşte bir gezegenin, bir diğer gezegene yaklaşması, üzerinden geçmesi, uzaklaşması, karşı hizasına gelmesi gibi değişik hareketlerine ve pozisyonlarına "transit" adı verilir.

Bir transit haritası, o günkü gezegen yerleşimlerini gösteren haritadır. Bu haritada doğumdaki gezegenler ile transit gezegenler yerleştirilir ve hayatımızı nasıl etkiledikleri analiz edilir.

Gezegenler Zodyak üzerinde her gün belirli hızlarda ilerlediklerinden her zaman farklı noktalarda bulunurlar. Bu nedenle doğumdaki gezegenler (natal) ile farklı görünümler yaparlar. gezegenlerin enerjileri Transit doğum haritamızdaki gelişmemiz veya saklı kalmış potansiyelleri etkilerler. Hareketleri (davranışları) ve olayları yöneterek günlük deneyimlerimizin bir parçasını oluştururlar.

Transit gezegenlerin etkisi doğum haritamızın gezegenlerine ve evlerine nispetle nerede yerleştiklerine bağlıdır. Yaşamda günleri kapsayan değişimler Güneş, Ay, Merkür, Venüs ve Mars’ın transitlerine bağlıdır. Bunların etkileri günler ve haftalar ile ölçülür. Ağır gezegenlerin transit etkileri ise yıllar ve on yıllar boyunca yapılır.

Gezegen transitleri geri hareketli oldukları zamanlarda ayrı bir önem taşır. Doğum evinden geçen gezegenin etkisi bu evdeki geçiş süresine bağlı olarak hissedilir.

Bir diğer anlatım şekli ise; bir gezegenin diğer bir gezegenle oluşturduğu bakış açısına "transit" denir...

Gün boyunca her birimiz diğerinden tümüyle farklı deneyimler yaşarız. Bu farkı yaratan temel etkenlerden en önemlilerinden biri, doğum zamanımızdaki gezegen konumları ile bugünkü gezegen konumları arasındaki ilişki, uyum ve uyumsuzluğun analiziyle belirlenir. Bu gezegenlerin bir kısmı hızlı hareket ederek her günümüze farklı bir renk (bazen aydınlık bazen karanlık renkler) katacak ortam ve deneyimlere doğru bizi adeta sürükler. Ağır hareket eden Satürn, Plüton gibi gezegenler ise pek çok yaşam alanında uzun vadeli (birkaç yıl ya da 10 yıl) yükseliş ve düşüşlere işaret ederler. Bilinmesi gereken 4 şey vardır :

Bu etkilerden kaçmak mümkün değildir.

Herkesin farklı bir doğum tarihi ve saati olduğundan (ender rastlantılar dışında) her birey farklı bir deneyim yaşayacaktır. Dolayısıyla, örneğin "Bu sene Aslan burcundan olanların başına şunlar gelecektir..." şeklinde fal bakılamaz. Zaten (aynı burçta doğan) her 12 insandan birinin aynı kaderi paylaşacağını iddia etmek mantıksızdır.

Her etkinin başlangıcı ve sonu vardır.

Bu etkilerin tarihleri matematiksel yöntemlerle önceden hesaplanabilir.