[gullusutcu]

13 AĞUSTOS DOLUNAYI
Merkür Retro’su bizi şüpheci yaptı ama bugünün yüksek dozdaki enerjisi ile şüpheciliğimiz paranoyaklık dercesine ulaşabilir. Akşam saatlerinde 21.57’de 21 derece Kova burcunda Dolunay var.
Bu Dolunay gerçekten birçok şeyi aydınlatacak. Birincisi hayatınıza dönün ve bakın gerçekten kafanızı taktığınız şeyler nedir. İhtiyacınız olan şeyler mi yoksa bir avuç para döküp hava atıp caka sattığınız marka giysiler ya da çantalar mı? Aç insanları, hayvanları ve yok ettiğimiz doğayı düşünün. Bir dönüp bakın kendinize gerçekten kafayı takıp hayıflandığınız şey iki gram fazla kilonuz mu? Aç olanları düşünün. Koyun onların yerine kendinizi, dönüp bakın bir daha kendinize obur musunuz ?beyniniz hala aç mı ?doymuyor mu ruhunuz?.
Ben bu şartlarda doğdum bana ne mi diyorsunuz ,o halde şunu söylemeliyim ki isteseniz de istemeseniz de birçoğunuz sıkı sıkı tutunduğunuz maddesel değerlerinize elveda diyeceksiniz.
Bu Dolunayda bizim dikkate almamız gereken en önemli göksel hareket belki de CERES ’in Sabit yıldız Sheat üzerinde olması. Sheat çok büyük talihsizliklere cinayetlere, intihar girişimlerine ve boğulmalara neden olur. Ceres ise beslenmenin ve kıtlığın planetidir. O doğanın kaynaklarına hükmeder ve şu anda zor bir yıldızın üzerinde. Bizim aşırı tüketime kaçmamamız gereken bir dönemde olduğumuzu artık biliyorsunuz. Gelişmiş ülkelerin aşırı tüketiminin kaynakları yok etmesi 3. Dünya ülkelerini açlığın ve yoksulluğun eşiğine getirdi. Lüks ve marka merakımız bizden uzak ama bize çok yakın olanları yok ediyor. Hepimiz bir bütünüz ve bütünün halkalarıyız. Bunu görmek ve kabul etmek durumundayız
İnsanlık ne zaman çığırından çıksa evrensel güçler kendisini gösterir. Önce yokluğu ve yoksulluğu diğerlerinin yokluğunu göstererek bize izletir sonra onu deneyimleyecek sıkıntılar verir olmadı mı işte o yoksulluk ve açlığı bizzat gözleri göremeyenlere yaşatır.
Şimdi politikacılar kemerlerinizi sıkın diyor. Şirket sahipleri çalışanlarını işten çıkarıyor. Ama kendileri, kendi kemerlerini sıkmayı hiç düşünmüyorlar. Şimdi artık , zengin ve fakir arasındaki dengeyi sağlamamız gereken dönemlerdeyiz. Özellikle bizler açlıktan ölmediğimiz bu dönemlerde açlıktan ölenleri görmek ve yardım etmek zorundayız. En yakınımızdan en uzağa kadar tüm muhtaçlara el uzatmak durumundayız. Markalara tonlarca para vermek yerine ihtiyacı olanlara destek olmalıyız.
Eşitlik sağlanmazsa ve dengeler yerine oturmazsa ayaklanmalar büyüyecek. Bana dokunmayan bin yıl yaşasın diyenlere ancak
“Naziler geldiler. Önce komşularımı götürdüler, sonra yazarları ses çıkarmadım.
Sonra komünistleri götürdüler. Yine ses çıkarmadım.
Beni almaya geldiklerinde, ses çıkaracak kimse kalmamıştı.” diyen Bertolt Brecht’in dizeleri ile dokunabilirim.
Umursamayan bir gün gelir umursanmaz.
Kendi kendimizle kendi bencilliğimizde kaybolmaktan vazgeçmeliyiz. İşte bu dolunayda değişmeye karar verebilirsiniz.
Kova burcundaki dolunayın etkisi ile saplantılı ve şüpheci duyguların içinde kaybolabiliriz. Bu ise bizim ilişkilerimizi zorlayacaktır.
Sabah saatlerinde Ay Satürn arasındaki 120 derecelik açı sayesinde duygularınızı kontrol edebilirsiniz. Maddesel dünya ile manevi dünya arasında olumlu bir bağ kurabilirsiniz. Ruhsal sıkıntılarınızdan kurtulmak ve iç huzuru bulmak için meditasyon yapabilirsiniz. Zaten dolunay zamanları bilinçaltındakilerin yüzeye çıktığı biraz zorlayıcı zamanlardır. İç dengenin bozulması huzursuz yapar insanoğlunu.
İnandıklarınızı diğerlerine empoze etmeye kalkabilirsiniz. Objektiflikten iyice uzaklaşabilirsiniz. Ay Vesta kavuşumu inandıklarınızın dışındakileri görmez kılabilir sizi.
Oysa bu dolunayda daha objektif ve değişime açık olabilmeli körü körüne inandıklarımızın peşinden gitmemeliyiz.
Merkür ve Neptün, ikisi de Retro ve kutuplaşmış durumdalar. Evet, bu hayal gücünü besleyen ve hatta geliştiren bir göksel görünüm ama endişe ve kuruntular içerisinde kaybedebiliyor gerçek olanı. İçsel çelişkilerin bir sebebi de bu göksel enerji aslında.
Bugün enerjisi yüksek bir gün ve sonrasındaki 48 saat boyunca bu yüksek enerji kendini hissettirmeye devam edecek. Evrende Güneş sistemimizde bizleri derinden etkileyen bir şeyler olmakta. Dolunayın oluştuğu saatler çerçevesinde yani akşam saatlerinde iyilik ve sevgi dolu dualarımızla birleşelim. Tüm canlıların ve dünyamızın iyiliği için yürekten birleşelim.
Her türlü ilişkiyi stres altına sokan günlerdeyiz. Venüs’ün Uranüs ve Pluto ile olan 135 derecelik bağı, Juno ’nun Uranüs’le kutuplaşması ayın en büyük evresinde duygularında büyümesi ile duygusal taşkınlıklara neden olabilir. Karşınızdaki kişiye duygusal baskı yapabilir onu kontrol almaya çalışabilir, inandığınız ama net olmayan konularda tartışabilirsiniz ama bugün ve yarın hatta sonraki gün hiç te uygun zamanlar değil. İlişkinizde bir gestapo gibi olmayı mı tercih edersiniz yoksa uyumlu sevgi dolu bir birisi mi? Huzursuzluğunuzu yatıştırmak için huzuru bulmak ve yanınızdaki kişileri ide huzura erdirmek için yineliyorum dua edin meditasyon yapın.
Bugünün tarot kartı THE TOWER; Ani değişim imha ve özgürlük anlamını taşıyor. Aslında daha önce çarpıtılmış bilgilerle kurulmuş olan ne varsa yeniden yapılanması ile alakalı bir karttır. Tam dolunay öncesinde dolunayın ışıklarının etkilemeye başlayan enerjisiyle denk düşen bu kart bence son derece anlamlı.
Bu kart içe dönmenin zamanının gelip geçtiğini gösteriyor Daha önce sırtınızı dayadığınız maddesel güvencelerin bile elinizden yok olup gidebileceğini haber veriyor.
Şöhret para ve bedensel zevklerin peşinde koşarken gerçekleri görmezden gelmenin sonucunu biraz korkutucu olarak gösteriyor.
Belki son günlerde sizi gerçekten rahatsız eden olaylar yaşıyorsunuz. Yada daha önce hiç görmediğiniz rüyalar yüzünden korkuyorsunuz. Bir uyarı niteliğinde olan bu bildirileri hiçe saymayın lütfen.
İçsel olarak patlamaya hazır bir bomba gibi hissedebilirsiniz bunalımlarla boğuşabilirsiniz.
Kendi içimizle bir barış anlaşması imzalamak durumunda olduğumuzu gösteren çok önemli bir kart bence.
Günün sayısı Yedi.
Ezoterik bilgilerde 7 kubbeden bahsedilir.Yedi kubbede anlatılmak istene ise maddenin ve ruhsal varlığın yedi farklı halidir.Bu insanlığın kat etmek zorunda olduğu evrim sürecini gösterir.
Kozmosun yedi meleği varoluş sürecini kontrol eden gözetleyen ve sistemi uygulayan yönetici varlıklardır.
İslam tasavvufundaki ve Orta Asya Türk Geleneklerindeki yedi katlı gök anlayışı,Hint felsefesi!nin Yedi Deva’sı,Kabalanın Yedi Sefirot’u,Hristiyanlığın yedi baş meleği büyük uygarlık ve inanışlarda yedili sistemin önemini vurguluyor.
Mısırın bilgelik tanrısı Thot’un kitabında insanın ruhsal ve fiziksel yapısında da yedili sistemin bir yansıması olduğu açıkça dile getirilmektedir.
Orada der ki;,Evreni içine alan bu Yüce yedili sistem sadece gökkuşağının yedi renginde ve Gam’ın yedi notasında değil,aynı zamanda insanın yedili yapısında da tezahür eder.

İnsanın yedili yapısı ile anlatılmak istenen ,insanın ruhsal ve fiziksel bağlantı noktaları ile ilgilidir.Doğu felsefesinde Şakralar dediğimiz bu noktalar yedi adettir.
Evrenin yapısı insanda tezahür ediyor ve insan evrenin yedi katının her birinde ayrı ayrı bilinçleniyor.
Bugün kalp çakramızı yani gönül gözümüzü açmak için güzel bir gün.Gönül gözü açık olanlara benden selam olsun..
Arzu Cengiz
AstroBenefik