Röportaj - Billur Kalkavan
--------------------------------------------------------------------------------
Doğum Tarihi : 2 Kasım 1962, Saat : 16:10
Doğum Yeri : İstanbul
Öz burcu : Akrep, Yükselen burcu : Koç
Hiper aktif bir karaktersin. Büyük bir enerjin var. Mars kadınısın. Ay da Oğlak’ta. Bu da sana enerjinin yanında gerçekçi bir karakter veriyor. Mars Aslanda. Sabit gruplarda gezegen birikimi var. Satürn de Kova burcunda. Bu sana entelektüel, çağdaş, tam dört dörtlük bir sanatçı olmana sebebiyet veren bir konfigürasyon yaratıyor. Sevgili Bili, bize biraz Billur Kalkavanı anlatır mısın ? Sen doğuştan sanatçısın.
--------------------------------------------------------------------------------
Oğuzhan Ceyhan : 2 Kasım 1962 saat : 16:10 doğumlusun. Akrep burcusun.
Billur Kalkavan : Maalesef. Bir de üzerine Koç gelmiş.
Oğuzhan Ceyhan : Hiper aktif bir karaktersin. Büyük bir enerjin var. Mars kadınısın. Ay da Oğlak’ta. Bu da sana enerjinin yanında gerçekçi bir karakter veriyor. Mars Aslanda. Sabit gruplarda gezegen birikimi var. Satürn de Kova burcunda. Bu sana entelektüel, çağdaş, tam dört dörtlük bir sanatçı olmana sebebiyet veren bir konfigürasyon yaratıyor. Sevgili Bili, bize biraz Billur Kalkavanı anlatır mısın ? Sen doğuştan sanatçısın.
Billur Kalkavan : Doğru. 6 yaşında başladım. Ama çekimler tüm yaz sürdü ve okul vakti geldi. Ben küçükken her şey bana sorulur fikrim alınırdı. Yine bana sordular “ Devam etmek istiyor musun bu işe” diye. Benim yerime karar veren bir ailem hiçbir zaman olmadı. Hayattaki en büyük şansım benim ben olmama izin veren anne ve babamın olmasıdır. Arkadaşlarımın çoğu aman komşu ne der, aman şunu yapma, bunu yapma diye büyüdüler.
Oğuzhan Ceyhan : Tabii tüm bunlar özgüven geliştirmene sebebiyet verdi. Akrep ve Koç bunu destekliyor. Bunun yanında da kompleksleri olmayan, doğruları insanların yüzüne söylemekten çekinmeyen bir karaktersin. Sezgilerin de çok güçlü.
Billur Kalkavan : Bana her zaman fikrim sorulurdu. Bana okul mu iş mi diye 6 yaşında sorulduğunda, ben kararımı verdim. Ve yazları denize gireceğim, kışları okula gideceğim dedim. Bu arada dünyanın en kötü öğrencisi idim. Otoriteye karşı olduğum için tabii ki. Yaptırımlara karşı her zaman tepki gösterdim.
Oğuzhan Ceyhan : Satürn Kova burcunda olduğunda geleneksele muhalif bir yapı verir. Modernizm getirir. Koç da olmayanı başlatan bir yapıyı verir.
Billur Kalkavan : Yaptığım ilkleri , aman ben ilk olayım diye yapmadım. Ben böyleydim. Dövme’den yalnız yaşamaya kadar her konuda sadece olduğum gibi oldum. 11 yaşında Amerika’ya gittim. Orada psikoloji kurslarına da gittim. Gelip bir süre okuduktan sonra tekrar Amerikaya gittim. Ve bu yaşıma kadar yaptıklarım ile , keşke şunu yaşasaydım ve deneseydim dediğim çok az şey kaldı.
Oğuzhan Ceyhan : Evet hayatı sonuna kadar yaşayan bir indigosun. Sosyal yaşamda zor durumda gördüğün insanlara çok yardım eden, hayvan sever, toplumun iyiliğini isteyen bir karakterin var. Horoskopunda gördüğüm en önemli şey. Toplumun oluşturduğu maske kişiliklerden sende yok. Özün gibisin. Masken yok. Ayrıca aykırı bir tipsin. Dikkat çekicisin.
Billur Kalkavan : Ben küçükken de çok dikkat çekerdim. Okul zamanı çevredeki tüm gençler için farklıydım. Sarışın halim ile özellikle Amerika’dan geldikten sonra daha da ilgi gördüm. Her şeyden önce doğal sarışın olduğum için farklı idim. Çok da eğlenceli bir gençliğim oldu. Marjinal bir tiptim.
Oğuzhan Ceyhan : Bunun yanında insanların sorunlarını çözmeye yönelik yufka bir yüreğin de var. Fakat horoskopunda bir sorun var ki, o da biraz sinirlisin.
Billur Kalkavan : Ama Oğuzhan ben boşa sinirlenmiyorum. Beni insanların boş konuşmaları, tembellikleri ve iş bilmezlikleri sinirlendiriyor. Aslında çok sakin, panik olmayan bir tipim. Ancak benim sinirim, beceriksizlik ve işbilmezlikler için. Hiçbir şeyi irdelemeyen, öğrenmeyen insanlara kızıyorum. Benimki bir anda parlayan ve sonra sönen bir sinir.
Oğuzhan Ceyhan : Dilin sivrileşebiliyor. Evet bazen karşımdakini perişan edebiliyorum. Bunu toplum ahlakına karşı kişiliklere gösterdiğini söyleyebilirim. Yere tüküren, kırmızı ışıkta geçen sürücü ve kedi tekmeleyenler, yol ortasına park edenler gibi.
Billur Kalkavan : Evet evet , kesinlikle. Bunları görünce çıldırıyorum. Ama uzun sürmüyor. İçimden çıkarıyor ve eski halime dönüyorum. Ama söylediğim lafları yutmak biraz zor oluyor. Arkadaşlarım beni olduğum gibi kabul ediyorlar.
Oğuzhan Ceyhan : Ayın Oğlakta. İlişkilere gerçekçi bakıyorsun. Bir de çok özel bir yönün var. Kadına kadın olmayı öğreten özel bir yeteneğin var. Dişi olmak nedir Billur ? Kadın olmak nedir ? Biz erkekler, Türkiye de sizleri yeterince anlayamıyor görünüyoruz.
Billur Kalkavan : Ben erkeklerin bizi anlamadığını değil, bizim kendimizi yeterince iyi anlatamadığımızı düşünüyorum. Bu kendini nasıl anlattığın ile ilgili. Yanlış anlaşılma yoktur. Yanlış anlatmak vardır. Kadınların kendilerine ayıp ettiklerini düşünüyorum. Dünyada bir ataerkil sistemden bahsediliyor. Aslında kadınlar kendi güçlerinin farkında olsa bu şekilde olmazdı. Yaradılış olarak ve doğurganlığı ile farkı görseler kendilerini ezdirmeyecekler. Ama şimdi kadınlar bir hale geldi ki; biz artık erkekleri ezelim tripi yaşıyorlar. Halbuki kimse kimseyi ezmesin. Ne olduğunu erkeğe kendisi anlatacak. Onları da, erkekleri de yetiştiren kadınlar değil mi. Görevimiz çok büyük. Çocuğunu ataerkil yetiştirip, sonra kadınlar eziliyor diyemezsiniz. Evlerde hala, “ Kızım sen annene yardım et, oğlum sen otur” yaşanıyor. Oğlana iş yaptırılmaz, oğlanlar kayırılır. Hayata hazırlanılmıyorlar. Kadın erkeğin ilerlemesine küçük yaştan engel oluyor. Aslında gücümüzün büyüklüğünün farkında değiliz. Hayat, kadının elinde. Günün birinde ağlayıp, biz eziğiz diye gezeceğimize, erkekleri iyi eğitelim ve tabii kızları da. Burada annenin rolü çok önemli
Oğuzhan Ceyhan : Bir de biz de aşırı sahiplenme olayı var. Anne oğulu sahiplenir. Erkek annesine benzeyen bir kadın seçip evlenmek ister. Annenin istemediği kadın ile evlenmez. Sen hiç evlenmedin.
Billur Kalkavan : Çok şükür hayır. Belki benim annemin yetiştirdiği bir erkek olsa idi olurdu.
( Gülüyoruz ve annesinin ne kadar doğru yetiştirdiğinden konuşuyoruz ) Mesela benim erkeğim kesinlikle bitsiz ve kravatsız olmalı. Sen beni iyi biliyorsun. Uzun zamandır Astroloğumsun. Neticede bir sürü şeyi değiştirmeye ve düzeltmeye çalıştığımı bilirsin. Sen beni benden daha iyi tanırsın.
Oğuzhan Ceyhan : İlişkilerin için de uzun zaman konuştuk. Sen insanlara doğru insan olma konusunda öğretmenlik yapıyorsun.
Billur Kalkavan : Çok destek de olduğumu düşünüyorum. İlişkilerimde bir kadına nasıl davranılması gerektiğini de öğreniyorlar.
Oğuzhan Ceyhan : Aslında sen bir sevgi öğretmenisin.
Billur Kalkavan : Ne güzel bir şey söyledin. Çok teşekkürler.
Oğuzhan Ceyhan : Marsın konumu haritanda, öğretmenlik getiriyor. Ancak bu topluluklara , sınıflara ders vermek değil. Yine tahammül edemeyeceğin şey, saçma sapan sorulardır. Sen bir yoga kitabı çıkardın ve kişisel gelişim ile uğraşıyorsun.
Billur Kalkavan : Kitabı yoga yaptığım için paylaşmak istedim. Kişisel gelişim ile ilgili de 3 yıl televizyon programı yaptım. İnsanın ne istediğini bilirse başarıya ulaşacağına inanıyorum.
Oğuzhan Ceyhan : Sevgili Bili, önümüzdeki dönemde nasıl projelerin var. Geçtiğimiz yıl Satürn seni biraz zorladı ama, bu yıl çok iyi olacak.
Billur Kalkavan : Yeni bir dizi başlıyor. Yazın çekimleri olacak. Romantik komedi.
Oğuzhan Ceyhan : Bu dizi de çok başarılı olacak. Sen motivasyonu çok güçlü bir karaktersin. Zaten duramazsın da.
Billur Kalkavan : Evet, ben boş oturduğum zaman ben çıldırıyorum.
Oğuzhan Ceyhan : Bazen dinlenmek de gerekli.
Billur Kalkavan : Bana göre dinlenmek 2 gündür. Fazlasına dayanamam.
Oğuzhan Ceyhan : Rollere ne diyorsun.
Billur Kalkavan : Sesim kalın olduğu için hiçbir zaman küçük ve şirin rollere uygun olmadım. Kötü kadın için uygun değilim. Ancak otoriter anne rollerine uyum sağlıyorum. O yüzden bana hep anne rolü, iş kadını geliyor. Bir öğretmen ve polis rolünü çok isterim.
Oğuzhan Ceyhan : Sen spora da eğilimlisin. Koç yükselenin var.
Billur Kalkavan : Sert şeyler hoşuma gitmiyor ama kendimi bildim bileli spor yapıyorum.
Oğuzhan Ceyhan : Daha uzak bir geçmişte, söyleme fırsatım olsa idi sana tenisi önerirdim. Ülkenin en iyi tenisçisi olurdun. Çok başarılı olurdun.
Billur Kalkavan : Ben takım sporlarını sevmem. Hep tek olmak isterim. Bireyselci bir tipim.
Oğuzhan Ceyhan : Spor yeteneklerin haricinde süptil dünyaya karşı da eğilimlerin ve yeteneklerin var. Rüyaların ilginçtir.
Billur Kalkavan : Evet çok ilginç rüyalar görüyorum ama yorumlayamam.
Oğuzhan Ceyhan : Sezgilerin de güçlü.
Billur Kalkavan : Evet arkadaşlarım bundan faydalanıyorlar ama beni geç dinliyorlar. Başta inat ediyorlar, sonra dediğime geliyorlar. Bazen sana da geliyorlar. Sen de aynı şeyi söylüyorsun. Fakat inat ediyorlar, sonra haklıymışsınız diyorlar.
Oğuzhan Ceyhan : Özgürlüğüne çok düşkünsün.
Billur Kalkavan : Hiçbir direktif almayı, bana ne yapacağımın söylenmesini sevmem. Giysilerimde de özgür olmalıyım. Beni sık boğaz eden giysilerden boğazımı sıkan kıyafetlerden hiç hoşlanmam. Beni hiçbir şey sıkmamalı. Ama bu başına buyruk tavırlar bana bazen zarar veriyor. O kadar özgür yaşıyorum ki, bu kez yardım istemeyi bilmiyorum. Hırsız girene kadar camım açık yattım.
Oğuzhan Ceyhan : Sen çılgın bir hayvan seversin. Özellikle kediler.
Billur Kalkavan : Evet kediler benim için çok özel. Ama ben sineğe bile zarar vermem. Tanrının her canlıyı bir amaç için yarattığını düşünüyorum. Ve onların hayat hakkına müdahale etmeyi uygun görmüyorum.
Oğuzhan Ceyhan : Biliyorsun, tavukları itlaf ederken inanılmaz sahneler yaşandı.
Billur Kalkavan : Aman sus sus. Ben delirdim onları görünce. İşte beni bunlar çıldırtıyor. Bazı şeyler duydum ve gördüm. İnsanlar evlerinde yıllardır baktıkları kuşlarını öldürdüler. Kuş gribi bulaşır diye. Bu nasıl olabilir. Bu nasıl bir kötülük, nasıl bir düşüncesizlik, nasıl bir ilkellik.
Oğuzhan Ceyhan : Peki AstrologyAnalyst hakkında ne düşünüyorsun. Doğru yönlendiriyor mu ?
Billur Kalkavan : Doğru yönlendiriyor. Sabahları mutlaka o günün yorumunu okuyorum. Mesela önlem almam veya yapmamı önerdiği konuları dinlemeye çalışıyorum. Çünkü her zaman doğru söylüyor ve okursam yanlış yapmama engel oluyor. Bunu önemsememin sebepleri, bazen önemli bir işim varsa ötelememi engelliyor. Dikkat etmek gereken şeyler varsa onları öğreniyorum. Bana iyi bir danışman oluyor. Seninle her gün görüşmem mümkün olmadığına göre.
Oğuzhan Ceyhan : Teşekkürler. AstrologyAnalyst sistemi gerçekten aslında bir yardım için kuruldu. Kendinize yardım etmeniz için. Bunu bilinçli kullanmak çok önemli tabii.
Billur Kalkavan : Bana bazen çok sık danışıyorsun, hayatın sürprizleri olmuyor diyorlar. Ben de “Oğuzhan bana bir şey söylediği zaman hayatımın sürprizlerine mani olmuyor” diyorum. Sen daha dikkatli adım atmamı sağlıyorsun. Sen bizim hayatımızı kolaylaştırıyorsun. Hayatın sürprizlerini götürmüyorsun. Ben bilerek yaşamayı sevenlerdenim. Bazıları korkuyor. Ama bu zamandan sonra artık riske girmek istemiyorum. Artık daha temkinli ve adımlarımı bilerek atmak istiyorum. Bazı insanlar oh bir gün daha geçti diyorlar. Ben ise 1 dakikamı ziyan etmek istemiyorum. O dakikam bana bir daha geri gelmeyecek. Ben benim vaktimin harcanmasına da çok kızarım. Setlerde bekletilmeye, verilen saatte gidilmeyen randevulara, gecikmelere. Benim hayatımdan dakika çalıyorlar. Benim hayatımdan takımı, giysimi, eşyamı çalmaya ne kadar hakları yoksa, vaktimi de çalmaya hakları yok.
Oğuzhan Ceyhan : Çok teşekkürler Bili. Değerli vaktini paylaştığın için. Yeniden görüşmek üzere.
Cevapla
Web Sayfasını Ziyeret Edin
Tüm Mesajlarını Bul
