Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz.
Gazetecilik - Yazdırılabilir Sürüm

+- Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz. (http://www.astrosohbet.com/forum)
+-- Forum: ASTROLOJİ (/forumdisplay.php?fid=13)
+--- Forum: MESLEKÎ ASTROLOJİ (/forumdisplay.php?fid=213)
+--- Konu: Gazetecilik (/showthread.php?tid=3054)

1 2


Gazetecilik - SeLiN - 08-22-2009 12:44 PM

Savaş Ay

[Resim: 99ad0f07979cfb41bc28e63.jpg]


26 Mart 1954 yılında İstanbul'da doğdu..Çocukluk yılları İstanbul Üsküdar Selamsız'da geçen Savaş Ay nam-ı diğer "Savaş Abi", Ünlü ses sanatçısı Şükran Ay ile Ünlü sihirbaz ve gösteri sanatçısı Turan AY'ın oğludur.Çocukluk yılları anne ve babasının ünlü birer sanatçı olması sebebiyle kulislerde ve birçok şehirde dolaşmakla geçmiştir.Annesi Şükran Ay'ın daha kundakda bebek iken çalışması sebebiyle yalnızlığı o yaşlarda hisstemeye başlamıştır.Annesi Şükran Ay'ın sahne aldığı bir akşamı bakın Savaş Abi nasıl anlatıyor; "Bir keresinde annem, "Makber'i" yani "her yer karanlık" ı okurken her yeri kararttılar diye korkup ağlamışım.Gıpti kemancı Cemal'in karısı Melek abla memesini, yaşıtım olan oğlunun ağzından çekip,beni emzirmiş susmuşum.Annem azsonra sahneden indiğinde duymuş olayı. Çok telaşlanmış.Parmağını gırtlağıma sokup kusturmuş beni... "Ama herhalde hepsi çıkmadı"diyor. Anneme göre zaman zaman yaptığım şımarıklıkların, yüzsüzlüklerin ve küfürbaz oluşumun nedeni sırf bu yüzden :"Benim içimde çingene sütü kalmış.Kanımda azda olsa çingenelik işlemiş". Bu sebepten olsa gerek Savaş Ay çingeneleri bazı insanların yaptığı gibi dışlamamıştır.Ve hatta 2001 yılında çingenelerin hayatını konu alan "Dansöz" filminin senaristi ve yönetmeni olarak hayata geçirmiştir. Marmara Üniversitesi İktisat ve idari bilimler fakültesi mezunu olan Savaş Ay,daha sonra İİTİA' da eğitim görmüştür.Ve mesleğe yani gazeteciliğe 1974 yılında Dünya gazetesinde muhabir olarak başlamıştır.Daha sonra bir çok gazete ve dergilerde çalışmıştır.Bunlardan birkaç tanesi ; Tercüman,Vatan,Milliyet,Sabah,Posta gazetelerinde ve Akajans'ta çalıştı.Halen Takvim gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır.Televiyon hayatına ise 32.gün programında çalışarak atıldı.Burada Ali KIRCA, M.Ali Birand, Coşkun ARAL, gibi ünlü isimlerle çalışmıştır. Daha sonra 18 Ağustos 1993 yılında "A Takımı" adlı bir haber programı yaptı ve uzun yıllar bu programdan ne bizi nede kendisini vazgeçiremedi. ATV,Kanal 6,star tv, TGRT, kanal 1 gibi tv kanallarında A takımının yanısıra ;Savaş Ay'la show biz","Savaş Ay'la tozlu yollar", "Savaş Ay'la sokak arası", "studyo 4" "Savaş Ay'la Muhabir" gibi programlar yaptı fakat A takımından tam 15 senedir vazgeçemedi.Bu programla bir çok ilke imza atan Savaş Ay, Ağrı DoğuBeyazıt'a okul kampanyası sebebiyle bir gecede tam 1 trilyon(eski TL) para toplayarak adından uzun yıllar bahsettirdi.Bunun yanısıra yapmış olduğu "Beyaz Tebeşir" kampanyası ile yine bir çok çocuğun okumalarına sebeb olarak yüzlerini güldürdü.Bunun yanısıra kendi meslek dalında almış olduğu 600 ün üzerinde birçok başarı ve ödüller mevcuttur.Bu ödüllerden en ilginç ve kendimce en iyisi ise Türkiye gazeteciler cemiyeti 1992 yılın gazetecisi ödülü' dür.Savaş Abi travesti kılığına girip onların yaşadığı bir takım zorlukları gözler önüne sermiş ve bunu haberle harmanlamasını bilip bu ödülü layıkıyla haketmiştir.Yaşadığı ve yaptığı tüm haber ve tecrübelerin meyveleri olan 6 kitaba sahiptir.Bunlar;"Ay Hikayeleri", "Göz Tanığı", "Ara Sokak", "Sokak Çocuğu", "Çamur Şevketin Torunu" ve son olarak da "Anlat Savaş Abi'ne adlı kitaplara sahiptir.

Son olarak Savaş Abi ye göre Savaş AY kimdir sorusuna cevap ise ;

"Daha ilkokuldayken, dedem Çamur Şevket'in manv dükkanında özenle dizdiğim elmalar ve müşteriye verdiğim fazladan para üstleri sayesinde, alnımın teriyle kazandığım aşırmacalardayken ellerim, kulağımı tabure sohbetlerinden kalına bir "çenebaz çamur"um".
"Bunları bir kenara bırakırsak ; esasında ben yalnızca,1954 Mart' ının bir sis çocuğuyum...Doyar mıyım ki zafere? Düşler görürüm ayaküstü... Şöyle bir estirdim mi rüzgarımı dağılır düşlerimin sisi...


(Alıntı:acarmuhabir.net)


Doğum haritası
[Resim: astro2gw02savasay311953.th.gif]


Gazeteciler-Ayşe Arman - SeLiN - 08-22-2009 01:02 PM

Şunu belirtmeliyimki ben ayşe armandan pek elektrik almayan hatta gazetecilik sıfatına yakışmayan biri olduğunu düşünüyorum, ama yinede gündemimizi işgal ettiği için ekleme gereği duydum.Bu benim şahsi düşüncem.

Ayşe Arman

[Resim: aysearman3z.jpg]

Ayşe Arman (d. 9 Aralık 1969) Hürriyet Gazetesi köşe yazarıdır. Annesi Alman, babası Türk'tür.

Tarsus Amerikan Koleji mezunudur. Genellikle kadın-erkek ilişkileri başta olmak üzere uç yazıları ile tanınır. Pazar röportajları da aldığı ilk ödüldür.

Haldun Dormen'in oğlu Ömer Dormen'le evlidir. Alya adında bir kızları vardır. Betül Mardin in gelinidir. Ünlü akademisyen, araştırmacı Yalçın Küçük'e göre Dormen ailesi avdetilerdendir. Küçük, bir söyleşide bizzat Ayşe Arman'ın kendisine de "avdetisin" (müslüman yahudi) demiştir. Arman, halen eşi ve çocuğu ile bir Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki Dubai şehrinde yaşamaktadır.


Doğum haritası

[Resim: astro2gw03aysearman3218.th.gif]

Yay vurgusu var inanmıyorum ya, tanıdığım hiçbir yaydan böyle sinir edici bir enerji almamıştım.


Gazeteciler-Emin Çölaşan - SeLiN - 08-22-2009 01:21 PM

Emin Çölaşan
[Resim: emincolasan3.jpg]

Mustafa Emin Çölaşan, (d. 14 Mart 1942, Ankara), (Gazeteci, yazar).

14 Mart 1942 yılında Ankara'da doğdu. Atatürk döneminin Adalet Bakanlarından Refik Şevket İnce'nin torunu, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü'nün ilk müdürlerinden Prof. Dr. Ümran Çölaşan'ın oğludur. Ortaokul ve liseyi TED Ankara Koleji'nde okudu. 1965' de ODTÜ Idari Bilimler Fakültesi' nden mezun oldu. Daha sonra sırasıyla Devlet Planlama Teşkilatı, Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ve PETKİM' de çalıştı.

1972 ve 1974 yıllarında İcen Börtücene ile beraber hazırladığı araştırma çalışmalarıyla Milliyet gazetesinin düzenlediği Ali Naci Karacan Yazı Yarışması'nda üst üste iki yıl birincilik ödülünü kazandı.[1] 1977 yılında Milliyet Gazetesi'nde gazeteciliğe başladı. 1985 yılında Hürriyet Gazetesi'ne geçti, 1989'da bu gazetede köşe yazarı oldu. Yazılarında yolsuzlukları ve Cumhuriyet'in temel ilkelerini hedef alanları konu eden Çölaşan'ın, Hürriyet Gazetesi'ndeki köşe yazarlığına 14 Ağustos 2007 tarihinde son verildi.Şu anda Sözcü gazetesinde Hürriyet'te yazdığı eski yazılarına yer verilmekte ayrıca bu gazetede haftalık güncel yazılar yazmaktadır. [1] Emin Çölaşanın Tüm yazıları http://www.emincolasan.org internet sitesinde arşivlenmektedir.[2]

Avrasya Tv'de Mustafa Balbay ile yaptıkları " Ankara Rüzgarı " isimli programın Balbay'ın tutuklanması nedeniyle sonlanması sebebiyle programına Kanal Biz 'de 12 Nisan'dan itibaren Şahin Mengü ile aynı gün ve saatte devam edecektir .

Emin Çölaşan, hukukçu (T.C. Danıştay Emekli Başsavcısı) Tansel Çölaşan'la evlidir. Sondan bir önceki kitabı Kovulduk Ey Halkım Unutma Bizi'de Hürriyet'ten kovuluşunu, son kitabı Her Kuşun Eti Yenmez'de ise kovulmasından bugüne kadar, yani son 1 yıl içinde yaşadıklarını anlatmaktadır.

2007 Sertel Demokrasi Ödülü'ne layık görülmüştür.

(Alıntı:wikipedia)

Doğum haritası

[Resim: astro2gw03emincoelasan3o.th.gif]


Uğur Mumcu - harpy - 08-22-2009 04:00 PM

[Resim: liveim1.jpg]


Gazetecilik dönemi

Yeni Ortam gazetesinde köşe yazarlığı yapan Uğur Mumcu, 1975’ten itibaren Cumhuriyet’te 'Gözlem' başlıklı köşesinde düzenli olarak yazmaya başladı. Aynı zamanda Anka Ajansı'nda çalışmaktaydı. 1975’te Mart dönemini sergilediği makalelerinden oluşan Suçlular ve Güçlüler adlı kitabını yayınladı. Aynı yıl, Altan Öymen'le birlikte hazırladıkları, Süleyman Demirel'in yeğeni Yahya Demirel'in hayali mobilya ihracatını konu edinen, Mobilya Dosyası adlı kitabı yayınlandı.

1977 yılından sonra sadece Cumhuriyet için yazmaya başladı. 'Gözlem' başlıklı köşesinde 1991 yılının Kasım ayına kadar aralıksız olarak yazdı. 1977’de Sakıncalı Piyade ve Bir Pulsuz Dilekçe kitapları yayımlandı. Ertesi yıl, Sakıncalı Piyade adlı yapıtını Rutkay Aziz ile birlikte tiyatroya uyarladı. Oyunu Ankara Sanat Tiyatrosu tam 700 kere sahneledi. 1978’de, ünlünün yaşam öykülerini, siyasal geçmişlerini, bir güldürü zenginliğiyle anlattığı kitabı Büyüklerimiz yayımlandı.

1981’de terörün silah kaçaklığıyla ilgisini ortaya koymak ve kamuoyunu bu konuda uyarmak için yazdığı Silah Kaçakçılığı ve Terör yayımlandı. Aynı yıl, Mehmet Ali Ağca’nın Papa’yı öldürme girişiminden sonra Ağca üzerine inceleme ve araştırmalarını yoğunlaştırdı.

Türkiye'de terör olaylarının artması nedeniyle 1979 yılında 12 Mart dönemi öncesi ve sonrası gençlik liderlerinin yaşadıklarını kendi ağızlarından yansıttığı ve silahlı eylemlerle bir yere varılamayacağına dikkat çektiği kitabı Çıkmaz Sokak’ı yayımladı. 1982’de Ağca Dosyası, ardından Terörsüz Özgürlük adlı makale derlemesi yayımlandı. 1983 yılında Ağca ile cezaevinde röportaj yaptı. 1984 yılında Aziz Nesin öncülüğünde bir grup tarafından Cumhurbaşkanlığı ve TBMM Başkanlığına sunulan, ancak Kenan Evren'in imzalayanları "vatan hainliği" ile suçlayarak dava açtığı Aydınlar dilekçesinin hazırlanmasına katıldı; 12 Eylül döneminde aydınlara yapılan işkenceyi anlatan Sakıncasız adlı oyunu yazdı; Papa-Mafya-Ağca kitabını yayımladı.

1987’de araştırmacı gazetecilik açısından büyük bir başarı kabul edilen Rabıta ve 12 Eylül adlı kitapları; 1991’de en önemli araştırmalarından biri olan Kürt-İslam Ayaklanması 1919-1925 yayımlandı.

1991 yılında İlhan Selçuk ve yaklaşık seksen Cumhuriyet gazetesi çalışanı ile birlikte gazeteden ayrıldı. Bir süre işsiz kaldı. 1 Şubat - 3 Mayıs 1992 tarihleri arasında Milliyet Gazetesi'nde yazan Mumcu, Cumhuriyet Gazetesindeki yönetim değişikliği üzerine 7 Mayıs 1992'de Cumhuriyet'e döndü.

Mumcu, 7 Ocak 1993 tarihinde Mossad ve Barzani isimli bir yazı yazdı. Bu yazısında Barzani, CIA ve Mossad arasındaki bağlantılara değindi ve yazısını şöyle bitirdi:

Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var CIA ve MOSSAD'ın Kürtler arasında? Yoksa CIA ve MOSSAD, antiemperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?

8 Ocak 1993 tarihli Cumhuriyet Gazetesindeki Ültimatom başlıklı yazısında ise yakında yayınlayacağı kitabında istihbarat örgütleri ile Kürt milliyetçileri arasındaki bağlantıları açıklayacağını yazmıştı. Kardeşi Ceyhan Mumcu, cinayetten önce Uğur Mumcu'nun İsrail elçisiyle görüşme yaptığını basına gönderdiği açıklamada yazmıştı. Gazetecilik hayatı başarılarla dolu olan Mumcu 24 Ocak 1993 tarihinde uğradığı bombalı saldırı sonucu hayatını kaybetmeden önce polis-mafya-siyaset ağının derin boyutlarını araştırmaktaydı.
kaynak:vikipedi


[Resim: astro2gw01bbbbbb3405910.th.gif]


Cvp: Uğur Mumcu - SoL@RÎ$ - 08-22-2009 07:00 PM

harpy Yazılan:[Resim: liveim1.jpg]


Gazetecilik dönemi

Yeni Ortam gazetesinde köşe yazarlığı yapan Uğur Mumcu, 1975’ten itibaren Cumhuriyet’te 'Gözlem' başlıklı köşesinde düzenli olarak yazmaya başladı. Aynı zamanda Anka Ajansı'nda çalışmaktaydı. 1975’te Mart dönemini sergilediği makalelerinden oluşan Suçlular ve Güçlüler adlı kitabını yayınladı. Aynı yıl, Altan Öymen'le birlikte hazırladıkları, Süleyman Demirel'in yeğeni Yahya Demirel'in hayali mobilya ihracatını konu edinen, Mobilya Dosyası adlı kitabı yayınlandı.

1977 yılından sonra sadece Cumhuriyet için yazmaya başladı. 'Gözlem' başlıklı köşesinde 1991 yılının Kasım ayına kadar aralıksız olarak yazdı. 1977’de Sakıncalı Piyade ve Bir Pulsuz Dilekçe kitapları yayımlandı. Ertesi yıl, Sakıncalı Piyade adlı yapıtını Rutkay Aziz ile birlikte tiyatroya uyarladı. Oyunu Ankara Sanat Tiyatrosu tam 700 kere sahneledi. 1978’de, ünlünün yaşam öykülerini, siyasal geçmişlerini, bir güldürü zenginliğiyle anlattığı kitabı Büyüklerimiz yayımlandı.

1981’de terörün silah kaçaklığıyla ilgisini ortaya koymak ve kamuoyunu bu konuda uyarmak için yazdığı Silah Kaçakçılığı ve Terör yayımlandı. Aynı yıl, Mehmet Ali Ağca’nın Papa’yı öldürme girişiminden sonra Ağca üzerine inceleme ve araştırmalarını yoğunlaştırdı.

Türkiye'de terör olaylarının artması nedeniyle 1979 yılında 12 Mart dönemi öncesi ve sonrası gençlik liderlerinin yaşadıklarını kendi ağızlarından yansıttığı ve silahlı eylemlerle bir yere varılamayacağına dikkat çektiği kitabı Çıkmaz Sokak’ı yayımladı. 1982’de Ağca Dosyası, ardından Terörsüz Özgürlük adlı makale derlemesi yayımlandı. 1983 yılında Ağca ile cezaevinde röportaj yaptı. 1984 yılında Aziz Nesin öncülüğünde bir grup tarafından Cumhurbaşkanlığı ve TBMM Başkanlığına sunulan, ancak Kenan Evren'in imzalayanları "vatan hainliği" ile suçlayarak dava açtığı Aydınlar dilekçesinin hazırlanmasına katıldı; 12 Eylül döneminde aydınlara yapılan işkenceyi anlatan Sakıncasız adlı oyunu yazdı; Papa-Mafya-Ağca kitabını yayımladı.

1987’de araştırmacı gazetecilik açısından büyük bir başarı kabul edilen Rabıta ve 12 Eylül adlı kitapları; 1991’de en önemli araştırmalarından biri olan Kürt-İslam Ayaklanması 1919-1925 yayımlandı.

1991 yılında İlhan Selçuk ve yaklaşık seksen Cumhuriyet gazetesi çalışanı ile birlikte gazeteden ayrıldı. Bir süre işsiz kaldı. 1 Şubat - 3 Mayıs 1992 tarihleri arasında Milliyet Gazetesi'nde yazan Mumcu, Cumhuriyet Gazetesindeki yönetim değişikliği üzerine 7 Mayıs 1992'de Cumhuriyet'e döndü.

Mumcu, 7 Ocak 1993 tarihinde Mossad ve Barzani isimli bir yazı yazdı. Bu yazısında Barzani, CIA ve Mossad arasındaki bağlantılara değindi ve yazısını şöyle bitirdi:

Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var CIA ve MOSSAD'ın Kürtler arasında? Yoksa CIA ve MOSSAD, antiemperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?

8 Ocak 1993 tarihli Cumhuriyet Gazetesindeki Ültimatom başlıklı yazısında ise yakında yayınlayacağı kitabında istihbarat örgütleri ile Kürt milliyetçileri arasındaki bağlantıları açıklayacağını yazmıştı. Kardeşi Ceyhan Mumcu, cinayetten önce Uğur Mumcu'nun İsrail elçisiyle görüşme yaptığını basına gönderdiği açıklamada yazmıştı. Gazetecilik hayatı başarılarla dolu olan Mumcu 24 Ocak 1993 tarihinde uğradığı bombalı saldırı sonucu hayatını kaybetmeden önce polis-mafya-siyaset ağının derin boyutlarını araştırmaktaydı.
kaynak:vikipedi


[Resim: astro2gw01bbbbbb3405910.th.gif]

teşekkürler harpy dersler baslayınca incelenmesini istediğim kişilerden tam saati bulunabilirse 8 ev 12 ev ile ilğili güzel analizlerin cıkacagını düşünüyorum 8 evde marsın ve güneşin oldugunu düşünüyorum


Cvp: Uğur Mumcu - harpy - 08-22-2009 10:54 PM

SoL@RÎ$ Yazılan:teşekkürler harpy dersler baslayınca incelenmesini istediğim kişilerden tam saati bulunabilirse 8 ev 12 ev ile ilğili güzel analizlerin cıkacagını düşünüyorum 8 evde marsın ve güneşin oldugunu düşünüyorum

saati ile ilgili araştırma yapıyorum umarım bulabiliriz


Cvp: Gazeteciler-Köşe Yazarları - astrosohbet - 08-23-2009 05:03 AM

Miss Merkury Yazılan:Savaş Ay

[Resim: 99ad0f07979cfb41bc28e63.jpg]


26 Mart 1954 yılında İstanbul'da doğdu..Çocukluk yılları İstanbul Üsküdar Selamsız'da geçen Savaş Ay nam-ı diğer "Savaş Abi", Ünlü ses sanatçısı Şükran Ay ile Ünlü sihirbaz ve gösteri sanatçısı Turan AY'ın oğludur.Çocukluk yılları anne ve babasının ünlü birer sanatçı olması sebebiyle kulislerde ve birçok şehirde dolaşmakla geçmiştir.Annesi Şükran Ay'ın daha kundakda bebek iken çalışması sebebiyle yalnızlığı o yaşlarda hisstemeye başlamıştır.Annesi Şükran Ay'ın sahne aldığı bir akşamı bakın Savaş Abi nasıl anlatıyor; "Bir keresinde annem, "Makber'i" yani "her yer karanlık" ı okurken her yeri kararttılar diye korkup ağlamışım.Gıpti kemancı Cemal'in karısı Melek abla memesini, yaşıtım olan oğlunun ağzından çekip,beni emzirmiş susmuşum.Annem azsonra sahneden indiğinde duymuş olayı. Çok telaşlanmış.Parmağını gırtlağıma sokup kusturmuş beni... "Ama herhalde hepsi çıkmadı"diyor. Anneme göre zaman zaman yaptığım şımarıklıkların, yüzsüzlüklerin ve küfürbaz oluşumun nedeni sırf bu yüzden :"Benim içimde çingene sütü kalmış.Kanımda azda olsa çingenelik işlemiş". Bu sebepten olsa gerek Savaş Ay çingeneleri bazı insanların yaptığı gibi dışlamamıştır.Ve hatta 2001 yılında çingenelerin hayatını konu alan "Dansöz" filminin senaristi ve yönetmeni olarak hayata geçirmiştir. Marmara Üniversitesi İktisat ve idari bilimler fakültesi mezunu olan Savaş Ay,daha sonra İİTİA' da eğitim görmüştür.Ve mesleğe yani gazeteciliğe 1974 yılında Dünya gazetesinde muhabir olarak başlamıştır.Daha sonra bir çok gazete ve dergilerde çalışmıştır.Bunlardan birkaç tanesi ; Tercüman,Vatan,Milliyet,Sabah,Posta gazetelerinde ve Akajans'ta çalıştı.Halen Takvim gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır.Televiyon hayatına ise 32.gün programında çalışarak atıldı.Burada Ali KIRCA, M.Ali Birand, Coşkun ARAL, gibi ünlü isimlerle çalışmıştır. Daha sonra 18 Ağustos 1993 yılında "A Takımı" adlı bir haber programı yaptı ve uzun yıllar bu programdan ne bizi nede kendisini vazgeçiremedi. ATV,Kanal 6,star tv, TGRT, kanal 1 gibi tv kanallarında A takımının yanısıra ;Savaş Ay'la show biz","Savaş Ay'la tozlu yollar", "Savaş Ay'la sokak arası", "studyo 4" "Savaş Ay'la Muhabir" gibi programlar yaptı fakat A takımından tam 15 senedir vazgeçemedi.Bu programla bir çok ilke imza atan Savaş Ay, Ağrı DoğuBeyazıt'a okul kampanyası sebebiyle bir gecede tam 1 trilyon(eski TL) para toplayarak adından uzun yıllar bahsettirdi.Bunun yanısıra yapmış olduğu "Beyaz Tebeşir" kampanyası ile yine bir çok çocuğun okumalarına sebeb olarak yüzlerini güldürdü.Bunun yanısıra kendi meslek dalında almış olduğu 600 ün üzerinde birçok başarı ve ödüller mevcuttur.Bu ödüllerden en ilginç ve kendimce en iyisi ise Türkiye gazeteciler cemiyeti 1992 yılın gazetecisi ödülü' dür.Savaş Abi travesti kılığına girip onların yaşadığı bir takım zorlukları gözler önüne sermiş ve bunu haberle harmanlamasını bilip bu ödülü layıkıyla haketmiştir.Yaşadığı ve yaptığı tüm haber ve tecrübelerin meyveleri olan 6 kitaba sahiptir.Bunlar;"Ay Hikayeleri", "Göz Tanığı", "Ara Sokak", "Sokak Çocuğu", "Çamur Şevketin Torunu" ve son olarak da "Anlat Savaş Abi'ne adlı kitaplara sahiptir.

Son olarak Savaş Abi ye göre Savaş AY kimdir sorusuna cevap ise ;

"Daha ilkokuldayken, dedem Çamur Şevket'in manv dükkanında özenle dizdiğim elmalar ve müşteriye verdiğim fazladan para üstleri sayesinde, alnımın teriyle kazandığım aşırmacalardayken ellerim, kulağımı tabure sohbetlerinden kalına bir "çenebaz çamur"um".
"Bunları bir kenara bırakırsak ; esasında ben yalnızca,1954 Mart' ının bir sis çocuğuyum...Doyar mıyım ki zafere? Düşler görürüm ayaküstü... Şöyle bir estirdim mi rüzgarımı dağılır düşlerimin sisi...


(Alıntı:acarmuhabir.net)


Doğum haritası
[Resim: astro2gw02savasay311953.th.gif]

Savaş Ay'ın yıldız haritası çok çok ilginç arkadaşlar şimdi farkediyorum.

başkaları 1 tane bulamazken , 2 adet UÇURTMA açı kalıbına sahip görünüyor ;)

Büyük ATEŞ üçgenini havalandıran Jüpiter ve Neptünü görüyoruz.. şanslı , felsefi ve şiirsel bir hayat..


RE: Gazeteciler-Köşe Yazarları - aeon - 08-23-2009 11:14 PM

uğur mumcu ;
merkür başak burcunda
başak burcundaki merkür , kişiye yazım kabileyeti ,kelimelerle oynama gücü verecektir.harflerle güzelce oynamak, meramını anlatmak , ayrıntıları es geçmeyen bir zihin yapısı.
tasnife muhtaç bilgi ,söz konusu olduğunda merkür başaktan iyi bir oyuncu olmayacaktır.karmaşık konuları düzenleyip , sapla samanı birbirinden ayıracaktır.

mumcunun merkürü marsla kavuşum yapmış.mars ciddi bağlantılar yaptığı gezegeni yükssek enerjisinden nasiplendirir. merkür ile ; zihin aktifleşir ve zihinsel aktivitelerde yorulmak bilmeden çalışabilir.
üstelik bu kavuşum başak gibi yazma çizme ,analitik düşünceyle ilişkilendirilen bir burçta olması bir yazar için iyi bir konum olabilir.başak zihinsel konularda dayanıklı bir burçtur.sıkılmadan uzun süre dizini kırıp çalışabilir.
toprak üyeleri temsil ettikleri alanlarda dayanıklıdır.
öte yandan bu kavuşuma 90 derece bakan bir satürn(ikizler ) görüyoruz. saturn bulunduğu burcun konularını ve açı yaptığı gezegenleri kısıtlar.ancak ; kişi bunun üstüne giderse başarılı olacaktır.ve bu başarı kalıcıdır.ama zor gelir ve ter kokar...
tıpkı sırtında yükle bayır çıkmaya alışmış bir insanıın , yükünü attığında bayırı bir tazı gibi koşması gibi
bu kavuşuma 90 yapan saturn onun enerjisini düzenlemiş.marsın yüksek enerjisinin savrukluğunu gidermiş.
ona inatçı bir enerji kazandırmış.ancak ; mars enerjisi biraz sabırsız ve dağınıklaşmaya müsaattir.işte bu 90 derece onu kısıtlamakla beraber bir düzene sokmuş.

saturnun hangi burçta olursa kendimizi o konularda kendimize güvensiz hissederiz.mumcunun saturnü ikizlerde , ikizler konularında çok çalıştığının bir ifadesi olabilir.belki başak potansiyeleinden aldığı yazım yeteneğiyle bu konunu üstüne gitmiş ve saturn duvarını tırmanmıştır.
genellikle yazıları oya gibi işlenmiş düşünülerek yazılmış yazılardır. öyle boş beleş yazılar değildir.tarzıyla ayrıntıları gözünden pek kaçırmaz ve lafı gediğine koyar.ayrıntıcı ve analizci yapısı kendini belli eder.ve marstan gelen saldırgan yapı artı başağın dilinin ağırlığı kendini hemen hissettiriyor.
marsı başak kostümü giymiş

böylece mücadele tarzıyla başak özelliklerini kullanıyor.ayrıntılardan bütüne ulaşma araştırmacılık gibi...
artı saturnle olan 90 enerjisi kısıtlamakla beraber inatçılaştırır.
başak potansiyelinin en büyük özelliği dürüstlük ve araştırmacılıktır ki bu konuda yazmıyorum.
doğruları yazarken ölen( pkk konusunda ) bir araştırmacı gazeteci ...
mumcunun bir özelliği de idealistlik.
bunu incelemeye çalıştım.
jupiter - neptün arasında 72 derecelik bir bağlantı var. jupiter - neptün bağlantıları kendini kurtarıcı olarak görme , inandığı davada kendini feda etme duyguları verebilir.
ayrca orada galiba bir YOD var ama bu beni aşar gülücük


RE: Gazeteciler-Köşe Yazarları - aeon - 08-23-2009 11:50 PM

mumcunun tarzı tipinde genellikle aslanın o artistik ve janjanlı yapısını görmek pek mümkün değil.
yükseleni bilinmemekle beraber
toprak burçlarının sadelik ve mütevazi durusu var.
başaktaki birikim + ay oğlak + satürn açıları var
tüm bunların yanında ,geniş açılarla güneşle kavuşan , aslan burcundaki şiron onu tevazu sahibi bir insan yapmış.genel olarak herkes sevecek diye bir kural yok tabiki ; ama mütevazi yaşayan, paraya tamah etmeyen bir yapısı olduğu biliniyor.
aslan burcunda güneş güçlüdür.ancak bu denli toprak kombinasyonlarıyla yoğrulan bir harita sahibi ,
daha çok otorite elde etme ve saygınlık arayışı içinde olacaktır.


Cvp: RE: Gazeteciler-Köşe Yazarları - harpy - 08-24-2009 01:31 AM

Alıntı:başaktaki birikim

evet uğur mumcu'nun özellikle bu resminden bir başak vurgusu olduğunu düşünmüştüm ama bir türlü bulamıyorum doğum saatini malesefhımm[/quote]