Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz.
Vedik Astroloji - Yazdırılabilir Sürüm

+- Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz. (http://www.astrosohbet.com/forum)
+-- Forum: ASTROLOJİ (/forumdisplay.php?fid=13)
+--- Forum: VEDİC ASTROLOJİSİ (/forumdisplay.php?fid=211)
+---- Forum: Vedic Astrolojisi (/forumdisplay.php?fid=137)
+---- Konu: Vedik Astroloji (/showthread.php?tid=1615)

1 2


HİNT burçları ( maksat paylaşım olsun ).. ama bi gün bende yazıcam yaaa :) - bluex - 04-20-2007 03:50 PM

HİNT Burçları

Hint Astroloji sisteminde de Zodyak 12 burca ayrılmıştır ve sembolleri Batı Zodyak sisteminde olduğu gibidir. Sadece, Oğlak burcu Timsah sembolü ile gösterilir. Hint sisteminde Zodyak burçlarının başlama ve bitiş tarihleri de biraz farklıdır.


ama ben yine kendi burcumdan başlamak istiyorum gülücük

Kova Burcu (14 Şubat – 13 Mart)

Kova’lar aşırı duyarlı olurlar ve duyguları onları incitir. Bazen kendilerini kontrol etmeyi elden kaçırabilir ve sonradan pişman olacakları şeyler söyleyebilirler. Sosyal yaradılışlı olduklarından hayatta yalnız kalmak onları rahatsız eder. Bununla beraber çok iyi dostları ve rehberleri olur. Tartışma ve münakaşalardan üstün ve galip çıkarlar.
Bilimsel yanları kuvvetli olduğundan böyle alanlarda çalışabilirler. Aşk maceralarında gizlilikten hoşlanırlar ve evlilik hayatları engebeli geçebilir. Kova’lar 14 Haziran-13 Temmuz ve 14 Ekim-13 Kasım arasında doğanlar ile anlaşabilirler. Genel olarak mide hastalıkları ve dolaşım sistemi bozuklukları onları rahatsız edebilir.

Balık Burcu (14 Mart – 13 Nisan)

Balık Burcu insanı cömert, sempatik ve kibar davranışlıdır. Derin düşüncelere dalmayı severler ve biraz melankolik olurlar. Dostlarına karşı dürüst ve yüklendikleri her konuda güvenilir kişilerdir. Sorumluluk gerektiren işlerde başarılı olurlar. Balık insanı güçlü biçimde sevmek ve sevilmek ister.
Balık’ların romantik yanları onları gizli aşk ilişkilerine iter. Bu insanlar 14 Temmuz-13 Ağustos ve 14 Kasım- 13 Aralık arasında doğanlar ile anlaşabilirler. Hem güçlü hem de zayıf karakterli insanlar bu burçtan çıkar. Sinir buhranları geçirebilir ve göz zayıflığı, uyku sorunları olabilir.

Koç Burcu (14 Nisan – 13 Mayıs)

Çok yüksek irade gücü, hırs ve cesaret sahibi olurlar. Eleştiriden, ince davranışlardan ve diplomasiden hoşlanmazlar. Kafalarının doğrultusunda ilerleyen ve başkalarının duygularına aldırmayan kişilerdir. Doğaları gereği aceleci ve sabırsız olurlar. Yaşamda genel olarak iyi bir mevki ye gelmeyi ve para kazanmayı başarırlar.
Bu kişilerin romantik serüvenleri birden gelişir. Bununla beraber evlilik yaşamları bu kadar mükemmel geçmez. Çünkü, eşlerini anlamaya çaba göstermezler. Bu periyotta doğanların 14 Ağustos-13 Eylül veya 14 Aralık-13 Ocak arasında doğanlar ile evlenmeleri olumlu sonuçlanır. Burcun hastalıkları baş ağrıları, göz sorunları ve kafaya gelen yaralardır.

Boğa Burcu (14 Mayıs – 13 Haziran)

Bu periyotta doğan insanlar hükmedici ve inatçı olurlar. Pratik işlerde başarılı ve güven duyulan insanlardır. Genel olarak sabırlı ve dayanıklı olup, büyük bir azim gücüne sahiptirler. Burcun insanlarından sadık ve vefalı dostlar çıkar. Kişisel rahatlarına ve para konularına karşı hassas olurlar. Güneş’i Boğa’da olan kişi erotizmde duyarlı, kıskanç ve seks konularında duygusal olur. Duygular ve hisler bakımından kolayca yanılabilirler.
Boğa’lar için olumlu eşler 14 Eylül-13 Ekim ve 14 Ocak- 13 Şubat doğumlular arasından çıkar.

İkizler Burcu (14 haziran – 13 Temmuz)

İkizler Burcunda doğanlar değişken karakter ve mizaç sahibi olurlar. Ruhsal durumları kolayca değişebilir. Bir kural olarak huzursuz, diplomat davranışlı ve hırslı kişilerdir. Kültürlü, eli her işe uygun ve pek çok alanda başarılı olacak karaktere sahiptirler. İkizler insanı aşk hayatında kararsız davranır. Doğal olarak şıpsevdi olurlar ve çeşitli aşk maceraları yaşarlar.
İkizler 14 Ekim – 13 Kasım veya 14 Şubat-13 Mart arasında doğanlar ile uyumlu beraberlik yaşayabilir.

Yengeç Burcu (14 Temmuz – 13 Ağustos)

Yengeç Burcunda doğanlar değişken, duyarlı, huzursuz ve vesveseli olurlar. Duygusal davranışlardan kolayca vazgeçmeyen tabiatları vardır. Evlerine ve ailelerine düşkündürler. Bununla beraber mutlu aile yaşamı nadiren elde ederler. Sert işlere ve kurallara dayanıklı olduklarından genel olarak iş yaşamında başarılı olurlar.
Yaşamda yüksek mevkilere erişmelerine çok sık rastlanır. Doğal olarak romantik, sevgi dolu ve şefkatli mizaçları vardır. Yengeç’ler 14 Kasım-13 Aralık veya 14 Mart-13 Nisan arasında doğanlarla anlaşabilirler. Bunlara yakın hastalıklar mide sorunları, sinirsel hastalıklar ve depresyonlar olabilir.

Aslan Burcu (14 Ağustos – 13 Eylül)

Aslan kişiliği cömert, açık sözlü, güvenilir ve lider yaradılışlıdır. Para konularında talihli ve dürüsttür. Çok güçlü iradeye ve amaçlarına yönelme hırsına sahiptir. Karşılarına çıkan engellere ve zorluklara karşın hedeflerine varmayı başarırlar.
Aşk ve romantizmde sahiplenici, duyarlı, dürüst ve isteklidirler. İnatçı ve dik kafalı davranışları yüzünden karşı cins ile sıkça anlaşmazlıklara düşerler. Aslan’lar, 14 Aralık-13 Ocak veya 14 Nisan-13 Mayıs arasında doğanlar ile anlaşabilirler. Bunların sağlık sorunları arasında kalp arazları, baş ve kulakları etkileyen ağrılar yer alır.

Başak Burcu (14 Eylül – 13 Ekim)

Başak Burcunda doğanlar genel olarak hayatta başarılı olurlar. Çok titiz yargı güçleri ve keskin analiz kabiliyetleri vardır. Ne başkalarını etkilemeye çalışırlar, ne de kendileri aldanırlar. Hayatta daima yüksek yaşam düzeyi ararlar. Başak’lar halkla ilişkili alanlardaki işlerde başarılı olurlar.
Bunların duygusal yanlarını anlamak zordur. Hem güçlü hem de zayıf tarafları vardır. Başak’lar 14 Ocak-13 Şubat veya 14 Mayıs-13 Haziran arasında doğanlar ile anlaşabilirler. Başak’ları uyumsuz bir çevrede olmak rahatsız eder. Ayrıca, göğüs sorunları, kol ve omuz sinirlerini kapsayan arazlar gibi problemleri olabilir.

Terazi Burcu (14 Ekim – 13 Kasım)

Terazi Burcunda doğanlar düşüncelerinde ve davranışlarında kararlı insanlardır. Çok kuvvetli ileriyi görme yetenekleri ve sezgi güçleri vardır. Diplomat davranışlıdır ve her an tetikte, dengeli ve dürüst olurlar. Çevrelerinde geniş bir tanıdık ve dost halkası bulunur. Resmi işlerde güvenli kişilikleri ile yer bulurlar.
Terazi’ler evlilik işlerinde her zaman mutlu olamazlar. Terazi insanı 14 Şubat- 13 Mart ile 14 Haziran -13 Temmuz arasında doğanlar anlaşabilirler. Terazi insanı sırt ağrıları, böbrekler ve başını kapsayan sağlık sorunları ile karşılaşabilir.

Akrep Burcu (14 Kasım – 13 Aralık)

Akrep Burcu kişiliği kararlı, azimli, bağımsız ve enerjik olur. Çok yönlü ve çekici bir karakteri vardır. Bir paradoks olarak en asil ve en temelsiz insanlar bu burçtan çıkarlar. Akrep’ler genel olarak çift yönlü yaşarlar. Biri kendilerine ait diğeri de başkalarına yönelik tarzları vardır. Politika ve iş alanlarında berrak görüşleri vardır. Erotizmleri güçlü ve seks yaşamları canlıdır. Evlerinde egemen ve dogmatik davranırlar. Çok dostları olduğu kadar düşmanları da bulunur.
Akrep insanı 14 Mart-13 Nisan ve 14 Temmuz – 13 Ağustos arasında doğanlar ile mutlu olabilir. Gençlik yıllarında ince bedenli fakat olgunluk çağlarında kalın vücutlu olurlar. Başlarına gelen hastalıklar kalp, ciğerler ve üreme organları ile alakalı olabilir.

Yay Burcu (14 Aralık – 13 Ocak)

Yay Burcu kişiliği şevkli ve azimlidir fakat, düşüncesizce davranan bir özellik gösterirler. Genel olarak açık sözlüdürler ama, bu yönleri ile kolayca düşman kazanırlar. Kendileri dürüst olduklarından aldatılmaktan nefret ederler.
Dostluk yanlısı ve sosyal insanlardır. Her konuda aşırıya kaçarlar ve ani kararlar verirler. Bununla beraber hangi konu olursa olsun başarılı olabilirler. Ani bir karar ile evlenmeye kalkarlar ve bazen mutsuz olurlar. Yaylar 14 Nisan-13 Eylül ve 14 Ağustos-13 Eylül arasında doğanlar ile anlaşabilirler. Yay insanı romatizma ve sinir sistemi hastalıklarından rahatsız olur.

Oğlak Burcu (14 Ocak – 13 Şubat)

Hint Sisteminde Oğlak Burcu simgesi keçi yerine timsah ile gösterilmiştir. Bu süreçte doğanlar zihinsel olarak çok güçlü, kararlı ve tüm davranışlarında özgür yaradılışlı olurlar. Sıkı bir işçi oldukları kadar derin bir düşünür de sayılırlar. İdarecilik ve yöneticilik kabiliyeti isteyen tüm işlerde başarılı olurlar. Ne başkalarını incitici davranırlar ne de onları incitmelerine izin verirler.
Mizaçları biraz melankolik sayılabilir. Başkaları tarafından yanlış anlaşılmaları olasıdır. Aile yaşamları bazen sorunlu geçebilir. Oğlak’lar 14 Mayıs-13 Haziran ve 14 Eylül – 13 Ekim arasında doğanlar ile anlaşabilirler. Oğlak’lar için başa gelen hastalıklar romatizma, deri arazları ve kemik rahatsızlıklarıdır.


RE: HİNT burçları ( maksat paylaşım olsun ).. ama bi gün bende yazıcam yaaa :) - astrosohbet - 04-21-2007 02:31 AM

serdar iyi gidiyorsun. sende azim var. kovasın yani astroloji yeteneğide var. yazılar için sağolasın. ;)


Vedik Astroloji - Angel - 11-18-2007 09:18 PM

Bu makale Roeland de Looff MA, director of Dirah Academy International, http://www.dirah.org tarafından yazılmıştır.
Çeviren: Merih Akalın, D.A.I

[/b]HİNDİSTAN’IN KUTSAL ASTROLOJİSİ
Veda, kelime olarak bilgelik anlamına gelir. Vedik Astrolojiye Giriş


Hindu dinine ait kutsal kitaplardaki yazılı metinlerde, astrolojiyle birlikte hayatın tüm alanlarının bilgisi bulunur. İ.Ö binlerce yıl öncesine dayanan Rig Veda’da, astrolojik teknikler ve hesaplama yöntemleri bulabiliyoruz. Eski Yunan’lar Hint astrologları ile bağlantı kurmuş olmalılar çünkü Batı astrolojisinin temeli olan Yunan astrolojisi, bir çok konuda Hint astrolojisi ile sürpriz benzerlikler göstermektedir.

ZOR ZAMAN

Batı astrolojisinin zor zamanlardan geçtiği biliniyor. Rasyonalizm’in (mantıksal inanç) büyümesi ve karanlık çağların etkisiyle bir çok şey unutuldu. Ancak altmışlardan sonra astroloji bilgisi yaygınlaştı. Altmışların sonu, ‘insan potansiyeli’ eylemi dönemiydi. Bu hareket, astrolojinin de katkısıyla kuvvetli bir şekilde, kişisel gelişime yöneldi. Bunun sonucunda modern Batı astrolojisi, aşırı psikolojik yaklaşım içermeye başladı. Devamında modern astrologlar bazen astrolojiden çok psikoloji ile ilgilenir oldular ama bu yine de kişisel bir yaklaşımdır.
Hint astrolojisi ise saf yaklaşımını korudu. Hindistan’da astrolojide kullanılan teknikler, Batı’ya oranla çok daha fazla gelişmiştir. Bunun sebebi, Batı’da olduğu gibi, Hint astrolojinin kendi geçmişini unutmamasıdır.

HİNT TOPLUMUNUN BİR PARÇASI OLAN ASTROLOJİ

Hint astrolojisinin kendi kültür birikimi.içindeki işlevi, Batı astrolojisinin işlevinden daha kolaydır. Hint astrolojisi Hinduizm için gerekli bir.unsurdur. Batı astrolojisi ile Hıristiyanlığın bağlantısıysa belirsizdir. Bir yandan İncil’de (12 havari gibi) astrolojik sembollere rastlıyoruz, daha da önemlisi birden fazla Papa’nın astrologlardan danışmanlık talep ettiğini görüyoruz.. Diğer yandan, Hıristiyanlığın bazı kolları astrolojiye şeytanla işbirliği yapmak olarak bakıyor. Diğer bir Batı düşüncesi olan Rasyonalizmin astrolojiyi, batıl inanç olarak görmek gibi büyük problemleri var.
Bu problemlere Hindistan’da rastlanmaz. Hatta, bazı astrologlar aynı zamanda rahiptirler.
Toplumda yüksek bir yer edinmişlerdir. Hindistan’ın bağımsızlığı bile iyi zamanlanmış bir devlet haritası elde edene kadar ertelenmiştir. Hükümet, astroloji ile ilgilidir. Örneğin Lahiri ayanamşa (zodyak’taki 0 dereceyi belirleyen bir sistem), devlet tarafından onaylanmıştır.
Bir astrolojik probleme çözüm bulmak için toplanan Hollandalı veya İngiliz devlet adamları düşünemiyorum.
Astroloji Hint dininde ve toplumunda merkezi bir yere sahiptir. Batı’ da ise astrologlar toplumun sınırında kabul edilirler. Din astrolojiye şüphe ile bakar.

TROPİKAL VE SİDERAL ZODYAK
Batı ve Hint astrolojileri arasındaki en önemli fark kullandıkları zodyak’lardır. Yaklaşık 1700 yıl önce Batı astrolojisi gelişirken, Koç, Boğa, İkizler gibi gerçek takım yıldızlar Batı astrolojisinin Koç, Boğa, İkizler vs. olarak belirlediği yerde idi.
Bu arada, burçlar hâlâ aynı isimleri taşımalarına rağmen, takımyıldızlar neredeyse yer değiştirdiler. Hâlâ,bir zamanlar yer aldıkları takımyıldızların isimlerini taşıyorlar.

TROPİKAL(HAREKETLİ,MEVSİMSEL) ZODYAK

Batı astrologlarının tropikal (mevsimsel) zodyak’ını biz zodyak diye tanımlıyoruz. Bu tropikal zodyak başlangıç noktası olarak yıldızlar değil, Güneş’in bulunduğu yer esas alınmıştır. Kış sona erdiğinde, gece ile gündüz eşit uzunlukta olduğunda, Güneş gökyüzünde daima belli bir konumda olur. Bu nokta tropikal zodyak’ın başlangıcı olarak ele alınır. Batı astrolojisinde Güneş’in ilkbahar başlangıcında bulunduğu nokta 0 derece Koç burcu olarak tanımlanır. Güneş 0 derece Koç burcuna geldiği zaman ilkbahar başlar. Buna aynı zamanda Bahar ekinoks’u (bahar noktası) da deriz. Buradaki astronomik bilgiyi açıklamak oldukça zor. Önemli olan konu, Batı yani tropikal zodyak’ın Güneş’in konumunu esas almasıdır.
Böylece, Batı astrolojisine göre İlkbahar’ın ilk gününde Güneş 0 derece Koç burcundadır, Yaz’ın ilk gününde 0 derece Yengeç burcundadır, Sonbahar’ın ilk gününde 0 derece Terazi burcundadır ve Kış’ın ilk gününde Oğlak burcunun ilk derecesindedir.
Astronomideki Koç burcunu, sıfır derece Koç burcunda bulmayı beklememeliyiz. Batı zodyak’ı bölünmeleri bir zamanlar takım yıldızların gerçek yerlerinde bulunduğu zaman yapıldı. Ancak o takımyıldızlar yer değiştirdiler.
Batı zodyak’ı Güneş’in bulunduğu yeri esas aldığına göre, Batı astrolojisini Güneş astrolojisi olarak düşünebiliriz.
Aslında, Batı astrolojisi, Güneş enerjisinin gezegenler arasında nasıl dağıldığı ile ilgilenir. Buna benzer biçimde, Batı’da gördüğümüz gerçek, bilinçli akıl ve egonun, (ki, buna Güneş diyoruz) önemli olduğudur. Bu konumda da Batı astrolojisinin, psikolojik astroloji formunda iyi işlev görmesi şaşırtıcı değildir.

SİDERAL (SABİT YILDIZ GRUPLARI, YILDIZIL) ZODYAK
Diğer yandan, Hint astrolojisi insanın evrenin bir parçası olması ile ilgilenir.
Hint astrologları tarafından kullanılan zodyak, yıldızların konumunu esas alır. Buna yıldızıl (sideral) zodyak denir. Yıldızıl zodyak, doğal olarak her astronomik takımyıldız tam 30 derece olmadığından, aynı zamanda, biraz şematiktir. Bununla birlikte yıldızıl zodyak’taki Koç burcu, mevsimsel (tropikal) zodyak’taki Koç burcuna nazaran astronomik Koç takımyıldızına çok daha yakındır.
Hint (sideral) zodyak’ın orta noktası, (180º noktası, aynı zamanda 0º Terazi ) sabit yıldız Spika’dır.
Kısaca : Batı zodyak’ı, Güneş’in konumunu, Hint zodyak’ı ise yıldızların konumunu esas alır. Batı astrolojisi Güneş - astrolojisi , Hint astrolojisi ise kozmik – astrolojidir. Batı astrolojisi Güneş enerjisinden etki alan gezegenleri kendine has psikolojik bir tarzda analiz eder. Hint astrolojisi ise evren ile insan arasındaki ilişkinin tümüyle ilgilenir.
GEZEGENLER BURÇLAR VE EVLER

Astrolojik sistemin ana bileşkesi gezegenler, burçlar ve evlerdir.
Gezegenler “Ben”in bileşenlerini sembolize eder. Örneğin Güneş ruhu, Ay zihni, Mars enerjiyi, Venüs aşkı anlatır. Herkeste bu unsurlar mevcuttur.
Burçlar, NASIL sorusunun simgeleridir. Bir burçta bulunan bir gezegen kendisinin nasıl çalıştığı hakkında bir anlam içerir. Örneğin: (zihni simgeleyen) Ay, Boğa burcunda o kişinin sabit bir zihne sahip olduğu anlamına gelir,çünkü bu, Boğa burcuna uyan bir özelliktir. Zihin (Ay) Boğa burcunun özelliklerini gösterecektir.
Evler, DÜNYEVİ ŞARTLARI gösterirler. Hint Astrolojisinde evler çok önemlidir. Örneğin birinci ev dış dünyaya nasıl yaklaştığımız, ikinci ev konuşma ve nasıl beslendiğimiz, üçüncü ev gücümüz, dördüncü ev ev ortamının nasıl olduğu bilgisini verir.
Örneğin aşk gezegeni Venüs dördüncü evde büyük olasılıkla evimizin ortamını sevdiğimizi gösterir. Gezegenlerin burçlarda ve evlerdeki çeşitli yerleşimleri, kişilerin farklılıklarını yaratır.


ÖRNEK DOĞUM HARİTASI: MAHATMA GANDHİ

Mahatma Gandhi’nin haritasını örnek alarak bazı temel prensipleri açıklayacağım. Aşağıda doğum haritasını göreceksiniz. Haritada evler numaralarla gösterilmiştir. Aynı zamanda burçları da göreceksiniz. Vedik astrolojide her ev bütündür. Buna “whole sign” ev sistemi denilir. Ayrıca haritada gezegenleri de göreceksiniz. Tabii her gezegen bir ev ve burca yerleşmiştir. Her gezegenin yanında bazı kodlar var. Bunlar yanındaki gezegenin ne derece fonksiyonel olduğu hakkında bilgi vermektedir.(Asalet)

+------------------------------------------------------------------------------+
| Name: Mahatma Gandhi Prepared By: Roeland De Looff |
| Birth Date: 02-10-1869 Weekday: Saturday |
| Time: 7:33:00 GMT: 2:33:00 |
| Time Zone: 5 East |
| Latitude: 21 40'00" North Location: India |
| Longitude: 69 42'00" East Ayanamsa: Lahiri 22 02'03" |
| |
| Rasi Angle and Sign Nakshatra, Lord, Pada, Sound Velocity |
| -------------------------- --------------------------- -------- |
|Ascendant: 4 34'20" Libra Chitra Mars 4 RI 0.92 |
| Sun: 16 54'48" Virgo Hasta Moon 3 NA 0.98 |
| Moon: 27 56'16" Cancer Aslesha Mercury 4 DO 1.13 |
| Mercury: 11 45'03" Libra Swati Rahu 2 RAY 0.60 |
| Venus: 24 25'16" Libra Vishakha Jupiter 2 THU 1.20 |
| Mars: 26 22'46" Libra Vishakha Jupiter 2 THU 1.29 |
| Jupiter: 28 10'49" Rx Aries Krittika Sun 1 AA -0.88 |
| Saturn: 20 17'20" Scorpio Jeyshta Mercury 2 YA 2.18 |
| Rahu: 13 39'54" Rx Cancer Pushyami Saturn 4 DA -0.95 |
| Ketu: 13 39'54" Rx Capricorn Sravana Moon 2 JAY -0.95 |
+------------------------------------------------------------------------------+
+-------------------+-------------------+-------------------+------------------+
|6th Pisces |7th Aries |8th Taurus |9th Gemini |
| | Jupiter Rx e | | |
| | | | |
| | | | |
|-------------------|-------------------+-------------------|------------------|
|5th Aquarius | |10th Cancer |
| | | Rahu Rx -- |
| | | Moon O |
| | Rasi Chart | |
|-------------------| for |------------------|
|4th Capricorn | Mahatma Gandhi |11th Leo |
| Ketu Rx ++ | | |
| | | |
| | | |
|-------------------|-------------------+-------------------|------------------|
|3rd Sagittarius |2nd Scorpio | Ascendant |12th Virgo |
| | Saturn RT | Mercury TK | Sun + |
| | | Venus M | |
| | | Mars - | |
+-------------------+-------------------+-------------------+------------------+
+------------------------------------------------------------------------------+
| BENEFICIAL CONDITION CODES DETRIMENTAL CONDITION CODES |
| |
| D -- stationary Direct, < 10% speed. Rx -- in Retrograde motion. |
| Dx -- stationary Direct, < 10% speed, |
| and in retrograde motion. |
| S -- Slow moving, < 20% usual speed. |
| E -- in its Exalted sign. f -- in its Fallen sign. |
| M -- in its Moolatrikona sign. c -- Combust with the Sun. |
| O -- in its Own Sign. e -- too close to the Edge of the |
| K -- receiving Dik Bala. sign. |
| W -- Winning a war with another l -- Losing a war with another |
| planet. planet. |
| R -- is a Raja Yogakaraka. |
| T -- is ruling a Trikona. |
| V -- in Vargottama. |
| = -- in Mutual Reception with |
| another planet. |
| ++ -- in the sign of a Great Friend. -- -- in the sign of a Great Enemy. |
| + -- in a Friendly sign. - -- in an Enemy sign. |
+------------------------------------------------------------------------------+
This chart is made using the software Haydn’s Jyotish. For more information see http://www.dirah.org/software.htm
Bu doğum haritası Haydn’s Jyotish yazılım programı kullanılarak çıkartılmıştır. Daha fazla bilgi için htpp:/www.dirah.org/software.htm de görebilirsiniz.
Aşağıda Gandhi’nin haritasından bazı önemli evleri anlatacağım. Fakat bu bir harita analizi olarak ele alınmamalıdır. Amaç sadece bazı temel prensipleri açıklamaktır.

[b]Birinci ev
dış dünyaya kendimizi nasıl gösterdiğimizin bilgisini verir.
Gandi’ nin haritasında, sakin ve barışcıl,(barış gezegeni Venüs birinci evde), adalet için savaşan (enerji gezegeni Mars birinci evde), adil (Venüs birinci evde ve Terazi etkisi ile), iletişim yeteneklerini kullanan (iletişim gezegeni Merkür birinci evde), idealist bir kişilikle (Terazi burcu idealist olur) dış dünyada kendini ortaya koyduğunu, görebiliriz. Kendi burcu Terazi’de yer alan aşk, barış ve adalet gezegeni Venüs, özellikle kuvvetlidir. Venüs Terazi burcunda kendini evinde hisseder ve böylece enerjisini özgürce yayabilir.

İkinci ev finansal başarı veya başarısızlık, ağız, tat alma duygusu, yiyecek, ağızdan çıkan her şey, örneğin iletişim kapasitesi (yazılı ve sözlü olarak ), zeka, eğitim ve bilgi ile ilgilidir.
Gandhi’nin ikinci evindeki Satürn feragat etmenin (vazgeçme) gezegenidir.Gandi’ nin haritasında ikinci evdeki Satürn onun münzevi yaşam tarzını motive eder (uzun süren oruç ve perhiz dönemleri olmuştur. İkinci evin en önemli özelliklerinden biri de yiyecektir. Satürn ise sınırların gezegeni olarak Gandhi’nin yeme içme miktarını kısmıştır.
Ancak genelde zararlı bir gezegen olarak kabul edilen Satürn’ün yanında bir R harfi görürüz. Bu ise Satürn’ün Raja (Kraliyet) Yoga’sına sahip olduğunu ve iyi sonuçlar verecek kapasitesi olduğunu gösterir. Bu nedenle Gandhi çok iyi bir konuşmacı ve zekiydi. İkinci ev konuşma ve zeka evidir. Raja Yoga Satürn keskin bir zeka ve açık seçik anlaşılır biçimde konuşma vermiştir. Satürn’ün pozitif anlamının açıklık, berraklık ifade etmesi nedeniyle bu böyle olmuştur. Satürn’ün sınırların gezegeni olmasının nedeni parayı önemsemeyişidir.

Dördüncü ev evimizin konumu, duygular ve zihin ile ilgili bilgi verir.
Gandi’ nin dördüncü evinde Ketu’nun yerleştiğini görüyoruz. Ketu genelde “Moksha Karaka”gezegendir. Bu da ruhsal özgürlüğün göstergesi anlamına gelir. Ketu dördüncü evde ona en derin duygularına dayanan ruhsal bir hava vermiştir.

Yedinci ev, uzun süreli ilişkiler, başkalarını etkilemede kullandığımız yöntemler, (etkileme biçimi), iş konusunda başarı veya başarısızlık.
Gandhi, yedinci evinde bulunan Jüpiter’ i sayesinde halkı kolayca etkileyebilirdi. Jüpiter Vedik Astrolojide en uğurlu gezegen olarak ele alınır. Jüpiter’in yerleştiği ev genelde çok yararlı bir şekilde etkilenir. Diğer kişileri (yedinci ev) bu kadar kolay (Jüpiter) etkilemesi bu nedenledir.

Onuncu ev meslek, onur, güç ve prestij, toplumdaki konumumuz, başarı ile ilgilidir..
Gandhi’ nin onuncu evindeki Ay ve Rahu, başarıya ulaşmasında önemli faktörlerdir.Ay ,halkla ilgili bir gezegendir. Onuncu evdeki Ay ona toplumun gözü önünde güç ve prestij vermiştir. Ay’ın yanında bir O harfi göreceksiniz.Bu Ay’ın kuvvetli olduğunu anlatan bir pozisyondur çünkü Own (kendi evinde) demektir.(Ay Yengeç burcunun yöneticisidir). Rahu ise tutkularla ilgilidir. Onuncu evdeki Rahu da, hırsıyla toplumda önemli bir pozisyona ulaşmasını sağlamıştır

Onikinci ev ruhsallık, ruhsal büyüme (egonun ölüm yolu) ile ilgilidir.
Gandhi’ nin on ikinci evindeki Güneş, ona derin ruhsal bağlar sağlamıştır. Kendisini başkalarının yardımına adamıştır (Güneş Başak burcunda).

HİNT ASTROLOĞU TARAFINDAN KULLANILAN İYİLEŞTİRME YÖNTEMLERİ

Haritayı mükemmel bir şekilde yorumlayabiliriz. Peki sonra? Genellikle bizden, haritanın yorumundan fazlası beklenir. Bazı Batılı Astrologlar, astrolojiyle paralel olarak beden çalışmaları, sesli diyaloglar, kristal terapisi, Bach reçeteleri, homeopati, NLP, reenkarnasyon terapisi gibi yöntemler kullanıyorlar. Ancak bu yöntemler, her astrolog için geçerli değildir. Bazısı bu konunun birden fazla alanında uzmandır, diğeri ise değildir. Hangi alanda uzman olduğu ve uygulama yapacağı, astroloğun kişisel ilgi alanına/tercihine bağlıdır. Bazı astrologlar, danışan kişiye, sözü edilen konularda uzman olan meslektaşlarını tavsiye ederler. Uygulanacak terapi konusunda yol göstermek için danışan kişinin haritasından yararlanırlar.


[b]KULLANILAN İYİLEŞTİRME YÖNTEMLERİNİN ROLÜ


Hint Astroloğunun elinde, kullanabileceği çok çeşitli iyileştirme yöntemleri vardır. Bu yöntemlerin amacı genelde, benefikleri güçlendirip, malefikleri zayıflatmaktır. Biz Hint Astrolojisi’nde, kehanet astrolojisine çok önem veririz. Ve kehanet, geleceği kesin olarak bilmenin ötesinde bir şeydir. Buna Hindu dini ile ilgili bilgilerimizi de eklersek, Hint Astroloğunun, “bu hayattaki her şeyin önceden plânlandığını ve bizim oturup olacakları izlememiz gerektiğine” inandığı sonucuna varırız. Bu doğru değildir. Ancak Hint astroloğu özgürlüğün, bize kendiliğinden gelmeyeceğine inanır. Eğer bilinçli değilsek mahkumuz. Geleceğimizi şekillendirmek konusunda gücümüz sınırlıdır. Ancak belli bir ruhsal seviyeden sonra ve/veya belli iyileştirme uygulamalarını yaptığımız zaman kaderimizi şekillendirebiliriz.



ZAYIFLIKLARI İYİLEŞTİRME YÖNTEMLERİ

Eğer Hint Astroloğu bizi tatsız bir olayın beklediğini görüyorsa, mutlaka bize yardımcı olacak bir yöntem bulacaktır. Benefiklerin gücünü arttırıp, malefiklerin zararını azaltmak için aşağıdaki yöntemlerden biri önerilebilir.
1) Renk Terapisi : Belli renkleri giyerek bir planetin gücünü arttırabiliriz. Bir Vedik astrolog, yararlı gezegenlerin gücünü arttırmak için hangi renkleri giymeniz gerektiğini önerebilir.
2) Şifalı Otlar ve bitkisel yağlar : Bazı otlar ve yağlar gezegenin gücünü arttırabilir.
3) Diyet : Belirli gıdalarla beslenmek gezegenlerin gücünü arttırır. Örneğin buğday, Güneş’e, beyaz pirinç ise Ay’a ait bir besindir.
4) Mantra’lar : Mantra, ruhsal anlamı olan bir sözcükler dizinidir. Sürekli tekrar ederek, gezegenlerin gücünü arttırabiliriz.
5) Yantra’lar : Geometrik yantralar (matematiksel şekillere dayanır), nümerik yantralar (rakamlı yantralar) ve bunların kombinasyonları vardır. Yantralar, kozmik uyum sembollerin ifadesidir.
Her gezegen için bir yantra vardır. Yantrayı evin merkezi bir köşesine koymak ya da küçük bir tanesini üzerinizde taşımak mümkündür. Gümüş ya da altından yapılanlar, en güçlüleridir. Ama bakır yantralar hatta kağıda yazılmışları da vardır. Hepsi de işlev görür.
6) Hayırseverlik : Negatif karmayı serbest bırakmak için insan kardeşlerinize yardım edin. Örneğin bir yaşlılar evinde gönüllü olarak çalışmak gezegenin gücünü değiştirebilir.
7) Davranış Modelleri : Bir gezegeni canlandırmak ya da gücünü azaltmak için belli faaliyetler yapılabilir. Ya da belli faaliyetlerden vazgeçilebilir. Örneğin Mars’ı güçlendirmek için spor tavsiye edilebilir.
8) Yagya : Yagya dini bir ritüeldir. Belli bir kişi tarafından belirlenir ve üçüncü bir kişi (Hindu rahibi) tarafından uygulanır. Yagyalar pek çok amaç için kullanılır (mutlu bir evlilik, sağlık, ailenin mutluluğu vs)..
9) Değerli taşlar ve mineraller : Taş takmak basit bir yöntemdir. İyi bir Vedik astrolog size gezegenlerin yararlı enerjilerinin gücünü artırmak için hangi taşları takmanız gerektiğini önerebilir.
Burada yazılanlar Vedik astrolojinin kaderci olduğu gerçeği değil de, Vedik astrolojiyi kullanarak zayıf ve kuvvetli yönlerimizin üstüne çıkarak özgürlüğümüzü kazanma anlamına gelir.
Burada Vedik astrolojinin tartışılmayan diğer yaklaşımlarından biri Vedik astroloğun Hint Ay Zodyak kartları ile yapabileceği öngörüm (zodyak 27 ay takım yıldızından oluşur) ve Ayurveda ile Astroloji arasındaki bağdır. Bu konularda bilgi edinmek için website of the author about Vedic Astrology yazarın sitesi ziyaret edilebilir.
[/b]


Vedik Astroloji - Angel - 11-18-2007 09:21 PM

Vedik Astroloji

Vedik astroloji Tanrı’nın bir armağanı olup Vedik kültürün, Veda’ların bir parçasıdır. Jyotish, kelime anlamı, Jyoti ; ışık, sh ; en yüce demektir. ”En yüce ışığın bilgisi” anlamına gelir. Gündelik hayatta ”mum ışığı” veya “mum alevi” demektir. Veda’ların Vedanga bölümünün sonuncusudur.

Veda’lar yaratılışın başından beri insan oğlunun doğruyu ve mutluluğu bulmaları için Rishi’lerin (gören, bilge kişi) vahiy yoluyla aldığı bilgilerdir.
Veda’ların bir bölümü olan Mahabharata’ nın içinde yer alan Bhagavad-Gita, Veda’nın türküsü olarak bilinir. Aydınlanmış bilge Veda Vyasa tarafından yazılmıştır. İçinde toplam 18 bölüm, 701 dörtlük vardır. Her çağ ve her insan için geçerlidir. İçinde Yoga felsefesi, yani Tanrı’yı idrak etmenin çeşitli yolları, Vedanta’lar yani hayatın en yüce bilgileri, bilgeliği yer alır. Hepsi beraber bu yüce bilgi Mahabharata’ yı meydana getirirler.
Bu ezgilerden nasıl var olduğumuzu bilmek, nasıl yaşamak gerektiğini öğreniyor, Mutlağın bilgisiyle, tüm insanlığın refahı ve evrimi için ayrımlar çıkarıyoruz. Bhagavad-Gita’daki bu bilgiler, kişinin tüm hayatını kozmik yasa ile doğal uyum içerisine alacak bir yöntem sunuyor.

Bu yöntemi uygulayan kişi, tüm doğa yasalarının desteğinden ve gücünden yararlanarak uyum ve barış içinde daha iyi bir yaşam sürüyor ve yaratıcı, başarılı ve bütünleşmiş bir kişilikte ebedi özgürlüğü deneyimliyor.
Ancak Veda ve Veda edebiyatı, kitaplardan çalışılamaz. Kutsal olan bu bilgi, bireyin kendine dayalı bilincinin dürtüleri ile ancak doğrudan deneyimlenerek kavranılabilir.

Vedik astroloji ruhun yolculuğunu anlatır. Bireyin kozmik hayatı nasıl teneffüs ettiğini, devamlı evrimleşen bireyin aslında devamlı genişleyen evrenin bire bir kopyası olduğunu, mikro kozmosun aslında nasıl makro kozmosla tamamen aynı olduğunu, sonsuzluğun nasıl sadece bir nokta içinde canlı olduğunu, ölümsüzlüğün nasıl gelişimin gerçeği olduğunu, tüm evrenin yapısını anlatır.
Vedik astrolojiyi anlayabilmemiz için mutlaka reenkarnasyon hakkında bilgilenmemiz gerekiyor. Veda edebiyatında dünya Mrityusthana veya “ölümün yeri”dir, çünkü doğduğumuz andan itibaren her saniye ölüyoruz veya ölerek tekrar doğuşu yaratıyoruz.

Reenkarnasyon, Hint düşüncesinde çok kabul görüyor, Hindistan’a ait El Biruni’ nin yazmış olduğu bir kitapta “Hindu filozoflara göre, bir ruhun kainatı kuşatan şeylerin çeşitliliğini kavrayabilmesi için bir yaşam çok kısadır” diyor. Veda’lara göre bir ruhun toplayabileceği dört milyon yaşam var, sonra insan olma şansını elde ediyor, Tanrı, insana düşünme, iyi ve kötüyü ayırt etme gücünü vermiş. Eğer insan bedeni aldıktan sonra Tanrı’ya ulaşamazsak, “bir elması ıspanak fiyatına satarız ve aydınlanmadan bir başka bedende tekrar tekrar dünyaya geliriz”. diyor, Maharishi Mahesh Yogi..

Bu döngüyü her bitkide, her ağaçta, her mevsimde görüyoruz ve yaşıyoruz. İnsanın hayat ile ölüm arasındaki döngüleri, Vedik Astrolojinin temel konusudur. Ruh her türlü deneyimi yaşayarak saflığına geri dönmek istiyor. Mahabharata’ nın, Bhagavad-Gita bölümünde reenkarnasyon ile ilgili bir bölüm var. Burada Efendi Krishna ile savaşçı Arcuna arasında geçen bir konuşmada, Krishna “ölümlü bedenimizde nasıl çocukluktan gençliğe, gençlikten de yaşlılığa geçen bir öz var ise, bu öz, ölümden sonra bir başka bedene geçer. Bilge kişiler bundan asla kuşku duymazlar. Tıpkı eski bir elbisenin çıkartılması gibi, öz de bedeni bırakarak, bir başka bedene geçer” diyor.

Vedik Astroloji’nin temel felsefesi karma teorisine dayanır. Karma, basit bir etki tepki yasasıdır. “Ne ekersen onu biçersin”. Kişinin yaptığı her faaliyetin o kişiye geri dönen etkileri ya da sonuçları olur. Karma terimi, yani hareket, eylem ya da eylemin gücü, eylem veya deneyimin izlenimi gibi çeşitli anlamlara gelebilir.
Batı’da ise karma genelde kötü hareket veya kötü hareketin sonuçları ile ilişkilendirilmektedir. Aslında Karma sözcüğü iyi veya kötü bir anlam taşımaz, eylem veya faaliyeti ile ilişkilidir. İyi karma, iyi hareket, kötü karma kötü hareket anlamına gelir Karma eylem anlamındadır. Örneğin, düşünme süreci, düşünme eyleminin icraatıdır. Aynı şekilde konuşmaların, hareketlerimiz, davranışlarımız hareketin farklı düzeyleridir. Havuza bir taş attığınızda batar ama yüzeyde dalgalar bırakır. Dalgalar kıyıya ulaşıncaya kadar yayılır, kıyıdaki kum parçacıklarına çarparak onları öteye iter, geriye, havuza çeken bir etki bırakır. Etki her yerdedir. Havuzda ve kıyıda her tarafta görülür. Eylem, onu yapanı ya da çevresini işte bu şekilde etkiler. Bir eylemin sonuçları, nerede olursa olsun, binlerce yıl içinde bile olsa, onu yapana mutlaka geri ulaşır ve tamamlanmamış eylemler ise bu hayata taşınır.

Karma bir seçimdir, bir ceza değildir. Bir kader ile doğuyoruz ve bunu deneyimlemek zorundayız, bu karma hem iyi hem kötü olabilir.
Üç büyük Karma vardır. Bunlar 1.Sanchita, 2.Prarabdha,3.Kriyamana Karmalardır.
Sonuç olarak Vedik astroloji özel şahsi karmalar ve yüzleşeceğimiz olaylar ile ilgilenir. Kasten seçeceğimiz doğrular, sadece bu hayatı geliştirmekle kalmayıp ileri taşınacak olan kötü karmayı da önler, bilincimizi yükseltir. Kendimizi tanımak, gelecek tehlikeleri önlemek, ruhun amacına yönelmek ancak Vedik Astroloji yani Jyotish, “en yüce ışığın bilgisi” ile gerçekleşir.

VEDİK ASTROLOJİ NEDİR?

Vedik astroloji kutsal olanın dilidir. Tanrıyla konuşmanın yoludur. Bizler hakkında her şeyi açığa çıkaran karmaşık kodlanmış mesajlardır, kutsal şifredir.
Vedik Astroloji “ışığın bilimidir” ve karanlığı yok ederek cehaleti ortadan kaldırır.
Vedik Astroloji doğum saati, gün ve yer bilindiğinde bulunan noktanın (bir nokta bilindiğinde diğer tüm noktalar bilinir) matematiksel ifadesidir Yaşam yollarımıza akseden kozmik ışınları, bireysel karmamız ile birlikte gösterir.
Vedik Astroloji bireyin yaşamında sırayla açılacak olan bu kozmik etkileri ve haritadaki karmik tanrısal planı anlamaktır. Bireyin Evrensel (Kozmik) bütünlük ile kendi gerçeği arasındaki ilişkiyi öğretir.
Binlerce yıl önce Veda bilgeleri, evrensel bilincin değişmeyen bütünlüğü içinde uzay/mekan köpürmesini algıladılar. Bu noktada geçmiş, şimdi ve gelecek bir arada bulunur. Eski Veda Rishi’leri etki/tepki yasalarını kavradıkları gibi etkiyi tamamen nasıl iyiye nasıl dönüştüreceklerini de bilirlerdi.(Yagya)
Vedik astrolojinin dört amacı vardır. Bunlar doğum haritasındaki evlerden yansır.
1.Dharma : Kişinin doğal vazifesidir.Bütün ahlaki erdemler, doğru eylemler özgürlük ve adalet anlamlarına gelir.,
2.Artha : Refah, kazanç, iş, ödül anlamlarına gelir.
3.Kama . Kişinin arzuları ve istekleridir.
4.Mokşa : Aydınlanma, kurtuluş, ebedi özgürlüktür. Acı ve üzüntülerin biteceği anlamındadır.
Vedik astroloji’yi kullanarak elde edilen doğum haritaları (Jataka) yalnızca bireyi anlatmakla sınırlı olmayıp, aynı zamanda bir ülke, bir hayvan veya bir nesne için de çıkarılabilir. Örneğin, eğitim, evlilik, seyahat, inşaatın başlangıcı, işe başlamak, anlaşma yapmak, partilerin kurulması gibi..
Ayrıca dünyayla ilgili savaşlar, depremler, doğal afetler bu şifrede gizlidir. Herhangi bir iş anlaşması, evlilik günü, ev satma veya satın alma gibi önemli adımlar için doğru zamanı bulmanın bilgisine Muhurta denir.
“Yeryüzünde her amacın bir zamanı vardır”.
Kişilerin birbirleriyle olan uyumlarını yine Jyotish bilgisi ile anlayabiliriz.
Ayrıca Jyotish’in alt dalları Prashna, yani bir kişinin soru sorduğu andaki gökyüzünün konumu kullanılarak yalnızca bu soruyu cevaplamak için çıkarılan bir haritadır.
Nimitta ise çevreden gelen işaretlere göre geleceği tahmin eder.
Bir şeyin geçmiş, şimdi ve geleceğini bilmek için tek şey doğum saati (başlangıç tarihi), günü ve yeridir. Bu Jataka’nın’ temel ilkesidir.
“İnsanların ve yaradılışın ilerleyişinin ve gelişiminin tamamı gezegenlerin idaresi ve otoritesi altındadır”. Parashara.


Kaynakça;
Maharishi Mahesh Yogi, Varlık Bilimi ve Yaşama Sanatı
Maharishi Mahesh Yogi, Bhagavad-Gita
B.V.Raman, How toJjudge A Horoscope
K.N.Rao, Karma and Rebirth in Hindu Astrology




HİNT ASTROLOJİSİ NEDİR - Angel - 11-20-2007 12:43 AM

: : HİNT ASTROLOJİSİ NEDİR : : : : : :




Hint Astrolojisi veya diğer adı ile Vedic (vedik) geçmişi ortalama M.Ö 4500 lere kadar dayanan ve çıkış kaynakları Hindistan’a bağlanan bir astroloji türüdür. Hint astrolojisi aynı zamanda Jyotish (ciyotiş) olarak da bilinir. Jyotish sanskritce de ışık anlamına gelir. Hint astrolojisinin temel felsefesi yaşam yolumuza ışık tutmaktan geçer. Hint Astrologları bir anlamda insanların yaşamlarındaki ışığı bulup yol gösterme misyonunu yüklenmiş kişilerdir.


Hayat yolu, içinde sert rüzgarları, inişleri çıkışları, kazançları ve kayıpları barındıran hepimizin çeşitli biçimlerde üzerinde yürüdüğümüz bir yol gibidir. Bu yürüdüğümüz yolda bize bahşedilen çeşitli potansiyonelleri kullanarak karşımıza çıkan engelleri aşmaya çalışırız. Astroloji bu nokta da güçlü olduğumuz noktaları öne çıkarıp, daha zayıf olduğumuz konularda kendimizi geliştirmemiz veya potansiyellerimizi yükseltmemiz konusunda bizi uyarır. Yani bize bir anlamda hava tahmini yaparken yağmurun geldiğini söyler ama yağmurluğu yanımıza almayı da bize bırakır. Kısacası astroloji geleceği yönlendirmese de gelecekle ilgili belirli noktaları bize sunan veya önceden haber verebilen mistik bir kapı gibidir.


Hint sistemi olarak da bilinen astroloji türü genel olarak yaygın kullanılan batı tipinden oldukça farklı bir bakış açısına ve teknik donanıma sahiptir. Gerek harita olarak da bilinen doğum horoskopunun çizim biçimi, gerekse analizi kendine has ve batı sistemine göre çok daha kadersel içerikler taşır. Hint sisteminde bir haritanın analizinde yanlızca kişiliğiniz ve yaşamdaki potansiyellerinizi öğrenmekle kalmaz, aynı zamanda geleceğiniz ile ilgili çok net tarihler ve bilgilerde elde edebilirsiniz. Üstelik Hint sistemi bu bilgileri size aktarırken bunu geçmişi binlerce yıl önceye dayanan özel ve kadim teknikleri ve hesap yöntemleri ile net biçimde sunabilir. Batı sisteminde bireyin kişiliği, kendini tanıması, kişiliğin ve bilincin katmanları ve bu kişiliğin altında yatan potansiyeller ön plana çıkarken, Hint sisteminde hayatın potansiyelleri ve kader olgusu ön plandadır. Yine Batı sisteminde bizim kişiliğimizi, kendimizi iyi biçimde tanımamızla hayatımızı bir anlamda yönlendirebileceğimizin üzerinde durulurken, Hint sisteminde herkesin bir kaderi olduğu ve yaşamı bu kader çerçevesinde yaşadığımız görüşü ön plandadır.


Horoskop yani doğum haritamız doğduğumuz anda belirlenmiş olan yaşamımızın ve potansiyellerimizin şifrelerinin çözüldüğü çok özel bir analiz biçimidir. Bir horoskopun değiştirilme şansı yoktur. Bir doğum haritası bizimle birlikte doğar ve doğduğumuz anda belirlenmiş kişiliğimizi, potansiyellerimizi, yapabilirliklerimizi yaşarken bize önümüzdeki hayat yolu ile ilgili ışık tutar. Diğer yandan gezegenler sürekli hareket halindedir. Bu hareket halindeki gezegenler sizin sabit haritanız üzerinden geçişler yaparken yaşamınızla ilgili önemli hayat olaylarını da tetiklerler ki, bunlara transitler denir. Bizler bir yandan transit gezegenlerin üzerimizdeki yansımalarını çeşitli biçimlerde yaşarken, bir yandan da çeşitli hesaplamalarla bulunan DASA’lar yani içinden geçtiğimiz gezegen zamanlarından etkileniriz.


Hint astrolojisinde kullanılan diğer ve çok önemli unsurlardan biriside DASA dediğimiz zamansal periyotlardır. Dasaların hesaplamaları Ay ın takımyıldızlarına göre bulunmakta ve her harita da kişiye özel olmaktadır. Dasalar bir anlamda bizim doğum haritamıza parelel olarak hayatımızdaki çeşitli dönemleri nasıl geçireceğimizle bağlantılıdır. Her dasanın bir sorumlu gezegeni vardır ve o dasa o gezegenin ismi ile anılır. Örneğin Jupiter Dasa gibi…yine her dasa nın da belirli bir dönemi vardır. Diyelim biz haritamızda Jupiter dasa ya denk gelen bir dönem yaşıyorsak bu dönem 16 yıl sürecektir.


Sonuçta ;


Bir doğum haritası bize yaşam denilen ve herkese özel kişisel kaderi çözme ve yaşam bilmecesini öngörme imkanı sağlar. Hemde kesin ve net biçimde.


Bir haritanın analizinin yardımı ile : Kişiliğimiz, yaşamda sahip olacağımız maddi kaynaklarımız, işimiz ve ne kadar başarılı olabileceğimiz, kariyerimiz, meslek eğilimlerimiz, evliliğimiz, nasıl biri ile evleneceğimiz, aile hayatımız, sağlığımız, çocuk sahibi olma potansiyellerimiz, eğitim niteliklerimiz, yurtdışında yaşayabilme olanaklarımız ölçümlenebilir. Hint sisteminde ayrıca daha önce bahsettiğim dasalar yardımı ile hayatımızdaki önemli dönemler, başarı ve başarısızlıklar, tarihler, hayatımızda iniş ve çıkış dönemleri çok net biçimde bulunabilir.

http://www.sebnemeksib.com.tr



NAKSHATRA / Takımyıldızlar - Angel - 11-20-2007 12:50 AM

: : : : : : : : : NAKSHATRA / Takımyıldızlar : : : : : : : : :



Hint Astrolojisinde bir haritada adeta kilit görevi gören AY son derce önemli bir yer tutar. En az Ay kadar önemli diğer bir unsur da takımyıldızlar da dediğimiz nakşatralardır.

Haritalarınızda öncelikle doğum anınızdaki Ay ın hangi takımyıldızdan geçtiği ve daha sonra da yükselenin hangi takımyıldıza ait olduğu önemli bir gözlemdir. Diğer yandan takımyıldızlar bilhassa günlük gezegen etkilerine maruz kalırken de bizi çeşitli şekillerde etkilerler. Hint mitolojisinde gezegenlere kişilik özellikleri verilir. Nakşatraların mitolojik hikayesine göre ise birbirinden ayrılmayan 27 güzel kız babaları tarafından Ay ile evlendirilir. Ancak Ay içlerinden en güzeli Rohini ile fazlaca ilgilenmeye başlayınca da kıyamet kopar ve bir süre sonra Ay 27 sine de vakit ayırmak zorunda kalır. Sonunda hepsiyle tek tek ilgilenmeye başlayan ama yorulan Ay’ın, 14 gün sonra ışığı sönmeye, diğer 14 günde ışığı tekrar parlamaya başlar. Bu nedenle Hint astrolojisinde Ay ın ışığının solgun mu, parlak mı olduğu çok önemlidir.

Takımyıldızlar Hint astrolojisinin önemli bir noktası olan dasa yani içinden geçtiğiniz gezegensel zaman dilimleri sisteminin hesaplanmasından, genel karakter oluşumuna, günlük etkilere, muhurta dediğimiz doğru zamanı bulma sisteminde kullanılmaları kadar geniş bir yelpazede bize çeşitli etkiler verirler. Hint astrolojisi ile ilgileniyorsak öncelikle doğum anındaki Ay’ımızın ve Yükselenimizin bulunduğu takımyıldızı bilmemiz gerekir.

Şimdi kısaca Ay takımyıldızlarını genel hatları ile aktaracağım.

Aswini, yöneticisi Ketu dur.
Brahani, yöneticisi Venüs.
Krittika, , yöneticisi Güneş.
Rohini, yöneticisi Ay.
Mrigasira, yöneticisi Mars.
Aridha, yöneticisi Rahu
Punarvasu, yöneticisi Jupiter.
Pushya, yöneticisi Satürn.
Aslesha, yöneticisi Merkür.
Manga, yöneticisi Ketu.
Poorvaphalguni, yöneticisi Venüs.
Uttraphalguni, yöneticis Günes.
Hasta, yöneticisi Ay.
Chitra, yöneticisi Mars.
Swati, yöneticisi Rahu.
Vishakka, yöneticisi Jüpiter.
Anuradha, yöneticisi Satürn.
Jyeshta, yöneticisi Merkür.
Mola, yöneticisi Ketu.
Purvashadra, yöneticisi Venüs.
Uttrashada, yöneticisi Güneş.
Sarvana, yöneticisi Ay.
Danista, yöneticisi Mars.
Satbisha, yöneticisi Rahu.
Purvahadra, yöneticisi Jüpiter.
Uttrabhadra, yöneticisi Satürn.
Revati, yöneticisi Merkür.
Her takımyıldızı sizin haritanızda hangisinin bulunduğuna göre, yaşamınıza fiziksel ruhsal etkiler verirler. Hatta sağlığınızla ilgili bir çok noktadan da sorumludurlar. Özellikle kadın haritalarında takımyıldızlar bir haritanın analizinde çok önemli yer tutarlar.

Örnek verecek olursak :

Chitra Takımyıldızı (çitra olarak okunur…)

14. takımyıldızdır. İnci ile temsil edilir. Mars yöneticisidir. Dişi özellikleri yüksek bir takımyıldızdır.

Genellikle uzun bir boy ve özellikle kadında güzel ve alımlı fiziki etkiler verir. Kozmik zanatkar olarak da adlandırılır. Mimarlar, inşaat mühendisleri, sanatçılarda, sanat yönetmenlerinde, moda tasarımı yapanlarda, estetisyenlerde sıklıkla rastlanır. Giyime, parfüme, güzel ve şık yerlerde yaşamaya özel bir merakları bulunur.

Eski zamanlardan kalma bu yıldız başarının yıldızı olarak da bilinir. Chitra nın bize iyi bir karma ve dürüst, adil ve erdemli bir yapı hediye ettiği düşünülür. Spiriuel enerjisi inanılmaz yüksektir. Yaşlarından her zaman daha genç görünen bu insanlar, çevrelerince ilginç bulunurlar. Eğlenceye düşkün olurlar. Enerjiktirler. Bu insanların önceden olacakları rüyalarında görme yetenekleri olabilir. Batıl inançlara eğilimleri vardır.

Genellikle çok iyi bir eğitim alırlar, bilgili ve kültürlü bir yapıları vardır.

http://www.sebnemeksib.com.tr


Vedik Astrolojiye Göre Can Dündarın Analizi - Angel - 11-20-2007 01:14 AM

Son romantik: Can Dündar

Biz astrologların işi çok zor ! Bazen yıldız haritasını incelemek istediğimiz ünlü kişinin doğum saatini bulamayabiliyoruz. Yaşadığı olaylardan doğum saatini bulmak ise oldukça vakit alan bir çalışma. Can Dündar’ın doğum saatini aramaya başladığımda imdadıma Can Dündar’ın web sitesi yetişti ( http://www.candündar.com.tr ). Otobiografisini yazdığı sayfada doğum saatini 06:56 olarak açıklamış. Can Dündar doğum saatini dakikasına kadar kesin nerden biliyor? Bir astroloğa mı danıştı yoksa hastane kaydı mıdır bilinmez. Ama bu saate göre çıkan harita Can Dündar’a uyuyor.

Daha önce bu sayfalarda incelediğimiz ünlülerde olduğu gibi Dündar’ın haritası da astroloji kitapları için örnek gösterilebilecek bir harita. Yıldız haritasında nerdeyse yok yok. Benim ilk dikkatimi çeken haritada 3 gezegenin geri harekette oluşu oldu. Hint astrolojisindeki 9 gezegenden Güneş ve Ay geri hareket etmez. Rahu ve Ketu ise sürekli geri hareket halindedir. Geri kalan Saturn , Jupiter, Mars, Venüs ve Merkür zaman zaman geri giderler. Hint astrolojisine göre geri hareket eden gezegenler o gezegenin niteliklerini tersine çeviriyorlar, alt üst ediyorlar ve değiştiriyorlar. Ayrıca olumlu gezegenlerin olumlu özellikleri artıyor, olumsuzların ise azalıyor. Başka ilginç bir özellik ise geri giden gezegenler eğer düşüşteyse düşüş durumları yücelmiş hale dönüyor.


Can Dündar , 16.06.1961 , 06:56 , Ankara , R : geri hareketli gezegen

Can Dündar’ın haritasında Jupiter düşüşte ama geri harekette olduğu için özel bir güç kazanmış. Haritada aynı zamanda Merkür, Jupiter ve Saturn geri harekette. Bu da Dündar’ın bu gezegenlerin temsil ettiği konularda diğer insanlara göre farklı baktığını söyleyebiliriz. Jupiter’in geri gitmesi bilgiyi vermede nerede duracağını bilememeye yol açıyor olabilir. Merkür’ün geri gidişi Can Dündar’da farklı bir entellektüel bakış oluşturmuş. Saturn’ün geri gidişi ise Can Dündar’ı aşırı çalışmaya sevketmiş olabilir.

Birinci evde ise Ay ve Mars gezegenlerini kavuşum halde görüyoruz. Ay’ın kişiye romatizm verdiğini hatırlatmaya gerek yok. Mars ise Ay’ın aksine oldukça sert bir gezegen. Bu iki gezegen Can Dündar’ı aynı anda hem romantik hem de mücadeleci ve hırçın bir insan yapmış. Ancak Mars’ın düşüşte olması hayatı boyunca Mars’la ilgili sorunlar yaratmış olmalı. Hırçınlıkla varmak istediği hiç bir konu hedefine ulaşmamış gibi duruyor. İyi bir kavgacı olduğu söylenemez.

Ben haritada iki raja, bir gaja kesari bir de amala yoga buldum. Bunun yanı sıra Merkür’ün yanık olmadığı durumlarda oluşan ve kişiye ince zeka veren buddha aditya yoga da var. Birinci evde yine birinci evin yöneticisi Ay , beşinci ve onuncu evlerin yöneticisi Mars’la raja yoga oluşturmuş. Mars’ın düşüşte olması bu yoganın değerini biraz azaltmış. Yedinci evde ise yine yedinci evin yöneticisi Saturn ile dokuzuncu evin yöneticisi Jupiter’in kavuşumundan bir raja yoga oluşmuş. Bu gezegenler aynı zamanda sekizinci ve altıncı evlerinde yöneticileri oldukları için, yine çok güçlü bir raja yoga olduğunu söylemek zor.

Gaja kesari yoga ise Jupiter’in Ay’a göre köşe evde yer almasıyla oluşmuş. Venüs’ün olumlu gezegen olarak Ay’ın bulunduğu eve göre 10. evde yerleşmesi ise Can Dündar’ın yıldız haritasındaki amala yoga. Bu kadar güçlü yogalar sevilen yazarı toplumun en üst noktasına kadar getirip bırakmaya yetiyor.

Peki şu an Can Dündar hangi etkiler altında? Hayat devreleriyle ilgili bir yorum yapabilir miyiz? Dündar şu an Venüs ana hayat devresinde ( mahadasa ) bulunuyor. Meslek evinde bulunan Venüs, Can Dündar için aynı zamanda başarı evi olan onbirinci evin de yöneticisi. Ancak bu güzel devre sade sati ile gölgelenmiş. Sade satinin Saturn’ün Ay’a göre bir önceki eve girmesiyle başlayan ve bir sonraki evden çıkmasıyla sona eren, hayatımıza engeller çıkaran transit olduğunu okuyucularım hatırlayacaklardır. Eylül 2009’da Can Dündar’ın hayatında bu tatsız transitin sona ermesinin ardından Venüs ana devresi kendisini tam anlamıyla gösterecek ve Dündar 2022 ylına kadar meslek hayatının altın yıllarını yaşayacak.

Bugün Can Dündar’ın yıldız haritasındaki teknik unsurlara bir göz atma fırsatı bulduk. Kişiliği ile ilgili detaylara umarım başka bir yazıda değinme fırsatım olur.. Türkiye’nin en sevilen yazarlarından olan Can Dündar’ın bizi hiçbir zaman yazısız ve belgeselsiz bırakmamasını diliyoruz.

Metin Özenbaş



Cvp: HİNT burçları ( maksat paylaşım olsun ).. ama bi gün bende yazıcam yaaa :) - yaren - 11-23-2007 10:39 AM

Ben evrenin, evren de benim bir parçam"... Bir milyar Hintli, günümüzde bu düşünceyi paylaşıyor. Bu ülkede "Jotish" adı verilen astroloji, insanların günlük yaşamının ve zihinsel etkinliklerinin önemli bir parçasını oluşturuyor. Astrolojinin tanımı ise oldukça geniş:


"Zaman ve gezegenlerin aracılığıyla insanın anlaşılmasının ve böylece geçmişin, şimdiki zamanın ve geleceğin bilinmesi"... Hindu dininin kurucu metinleri olan 400 bin Veda dizesinin tamamı astrolojiye adanmış durumda.


Karmaşık Hint astrolojisinde Ay, merkezi bir konumda bulunuyor. Hint takvimi ve bu dinin ritüel tarihleri Ay'a göre belirleniyor. Güneş (Surya) ise, ana enerji ve zekânın kaynağı olarak gezegenlerin kralı. En önemli yere sahip yıldızlar (Ay, Mars, Merkür, Jüpiter, Venüs, Satürn ve Güneş) doğrudan her şeyi etkiliyor. Bireyin doğum anında bu yıldızlara göre konumu, onun geçmişini, kaderini ve gelecekteki yeniden doğuşunu belirliyor. Çünkü, Hintliler'e göre, yıldızların insan vücudunda karşılıkları var ve bu noktalardaki titreşimler insanın ruhuyla ilişki içinde. Hintliler, yıldızlardan, gelecekteki olumlu etkileri okuyarak, olayların gidişatını değiştirebileceklerine inanıyorlar.


Nitekim, bu ülkede hiçbir şey rastlantıya bırakılmamış. Evliliklerin yüzde 90'ı, aileler arasında astrolojiye uygun olarak sonuçlandırılıyor. Hindistan'da yaşam, bir dizi astrolojik seremoni çerçevesinde biçimleniyor. Çocuk doğar doğmaz bir astrolog çağırılıyor ve ona "gizli" bir astroloji adı vermesi isteniyor. Bu ad, sadece aile tarafından biliniyor ve açığa çıkması büyük bir felaket olarak yorumlanıyor.


Evlilik sırasında her ayrıntı yıldızlara göre düzenleniyor. Törende, bütün davetlilerin yüzlerini doğuya, "Tanrıların Kenti"ne çevirmeleri gerekiyor. Gelin, Mars gezegeninin simgesi olan kırmızı bir elbise, damat ise Jüpiter'in simgesi sarı bir elbise giyiyor. Evlerde, yatakların baş kısmı her zaman doğuya, güneşin hayat bulduğu noktaya döndürülüyor. Sadece yakma töreni sırasında cesedin başı kuzeye, yani ölüler yönüne çevriliyor. Eğer bir kişi astroloji açısından kötü bir günde ölmüşse, ceset yakılmadan önce 5 gün bekletiliyor. Bu süre içinde kötü yıldızların etkisini uzaklaştırmak için kâğıttan yapılmış beş maket yakılıyor.


"Kendi doğasını bilmeyen, geleceğini yaratamaz"... Çinliler, Konfüçyüs'ün bu sözlerinden hareket ederek, tam 5000 yıldır gökyüzüne bakarak kaderlerini çiziyorlar. Bu süreç, her ne kadar Maocu rejim döneminde geçici bir duraksama yaşadıysa da, son on yıldır dünyanın en büyük nüfusuna sahip bu ülkenin insanları, yine astrologlarının peşinden gidiyorlar.


Rejimin sertliğine karşın, astroloji sayfaları içeren günlük ve haftalık yayınların sayısı her geçen gün artıyor. Bazı ünlü astrologların kapısında 5 ay sonrasına randevu alınıyor.
Çin astrolojisi, evren ve onun içinde insanın yeri görüşünden yola çıkan oldukça karmaşık bir sistem. Öncelikle, insanın evrenin bir parçası olduğuna ve bu nedenle de, daha iyi yaşamak için gezegenlerin etkisini dikkate almak gerektiğine inanılıyor. Çin astrolojisinde 107 ana yıldız var. Bunlara numaralar verilmiş ve her numara bir akupunktur noktasına denk düşüyor. Ancak, batı kültüründen farklı olarak, Çinli astrologlar, danışma seanslarında, yıldızların gökyüzündeki somut konumlarından yola çıkmıyorlar. Bu tür hesapların, binlerce yıl önce yapıldığını ve artık değişmez olduğunu kabul ediyorlar. Onlara göre, tüm yıldızlar arasında, sadece Ay farklı bir uygulamayı gerektiriyor.


alıntı...



Johnny Depp'in Vedik Astroloji Yorumu - Angel - 12-01-2007 01:04 AM

Johnny Depp'in Vedik Astroloji Yorumu
Karaip Korsanları
Dünyanın en seksi 100 erkeğinden biri olan Johnny Depp (Asıl adı John Christopher Depp II,) Amerika'lı bir aktör. Sıradışı bir oyuncu...2004 yılında Karaip Korsanları, “Siyah İncinin Laneti” filmindeki başarısı ile En İyi Erkek Oyuncu Oscar ödülüne aday gösterilmişti.

Karayip Korsanları: Dünyanın Sonu (Pirates of the Caribbean: At Worlds End) Karaip Korsanları serisinin üçüncü ve son bölümü tüm sinemalarda fırtına gibi esiyor. Depp’in filmlerinden 37 milyon dolar aldığı söylentileri dolaşıyor ama yapımcıların bundan pişman olduğu söylenemez. Çünkü serinin ikincisi olan "Karayip Korsanları: Ölü Adamın Sandığı" gösterime girdiği ilk üç günde 132 milyon dolar hasılat yaptı.


Büyük gişe yapan filmlerini hayranlıkla izlediğimiz, bu tuhaf ama bir o kadar büyüleyici adamın haritasında neler var, kısaca bir göz atalım!

Johnny Depp

9.Haziran.1963

Saat 08:44

KY-Owensboro

U.S.A

Asc yani Lagna Yengeç burcu (Karka) ...Ay gibi gizemli, değişken ve mistik...Son derece duygusal... Su gibi, kaynayabilir ama donabilir değişkenliğinde...Lagna lordu Ay 6.cı evde yerleşmiş. Artha evi kendini maddi olarak güvenceye almak isteyecek. Ay dost asalette, rahat yerleşimde ancak Ketu ile kavuşumda...Zihin genelde karışık ancak 6.cı ev lordu Jüpiter, 9 ev gibi haritanın en uğurlu evinde ve kendi burcunda yerleşerek kişinin hayat kalitesini fevkalade yükseltmiş..Ayrıca Ay yöneticisi Jüpiter ile Gaja Kesari yoga yapmış.

Gaja Kesari yoga :Jüpiter’in Ay’a göre hesaplanan birinci, dördüncü, yedinci veya onuncu evde olması konumudur. – iyi şans, zeka ve yüksek ahlak. Bu yoga da Jüpiter Ay’a göre hesaplanan köşe evlere düştüğünden, benefik enerjilerini rahatça ortaya koyabilir.

Lagna lordu Ay ile kavuşum yapan Ketu, Johnny Depp’i oldukça tuhaf, enteresan ve mistik biri olarak algılamamıza neden oluyor.Zaten aldığı roller de garip ve vahşi..Ay zihin demek, Ketu ise geçmiş yaşamların bilgisini içeriyor.Kavuşumları zor bir enerji doğuruyor ancak kişiye psişik güçler ve geçmişe bakabilme özelliği veriyor.Geçmişle oldukça güçlü bağların varlığı bu hayatta anneyle sorunlu olmasına işaret ediyor. Depp geçmişiyle ve yaptığı hatalarla sık sık yüzleşmiş olmalı.. Mantıksız korkular, kendini feda etmek ve suça yatkınlık da mümkün. Günde altı paket sigara içen, bu yüzden Hollywood stüdyolarına alınmayan, paparazzi döven, otel odalarını yakıp yıktığı için dava edilen, manken avcısı, uyuşturucu bağımlısı, rock tutkunu asi ve uyumsuz çocuk... Zamanla bu enerjiler evrenin işleyişini algılamaya yarıyor ve ruhsal aydınlanmaya kadar gidiyor.

Johnny Depp’in oyunculuğunda müthiş bir duygusallık, esneklik ve evrensellik hemen göze çarpıyor.

Servet evinin lordu Güneş (Surya),11 ev yani kariyerden kazanılan para evinde. Çeşitli yerlerden para kazanma kapasitesi var...Burada yerleşmiş olan Mars oldukça kuvvetli...Hem dost asalette hem Raja Yoga Karaka... Sesinin etkileyici oluşu, her lisanı mükemmel aksanla konuşabilmesi, yine bu yerleşimle ilgili..Ayrıca “ Zenginlik Yogası” meydana gelmiş.

Raja yoga : Kendra ve trikon evin yöneticileri birleşim halinde, karşılıklı açı içerisinde ya da etkileşimde olduğunda meydana gelir. Bu iyi şansın (trikon ev) ve aksiyonun (kendra ev) birleşimidir ve mutlaka yararlanılmalıdır. Raja yoganın bir gezegenle oluşabileceği gibi, aynı zamanda iki gezegenle de oluşabileceğini belirtmek isterim.
3.ev lordu Merkür ve 4.ev lordu Venüs de 11.ev yani büyüyen Upachaya evdeler.. Venüs kendi burcunda...Kendi gayretiyle artistik kabiliyetlerden ve iletişimden kazanç...Merkür ise devamlı seyahatler ve değişkenlik veriyor. Eh, daha ne olsun. Tabii olarak hatırı sayılır servet mal mülk sahibi.. Şato ve ada satın almış.Bir Türk firmasına milyon dolarlık yat yaptırmış. Harita devamlı büyüyen servet ve şöhreti vurguluyor.



4 ev anneyi anlatırken bu evin lordu kendine göre 8. ci evde yerleşmiş.. Ayrıca Venüs büyük düşman Güneş’ten zarar görüyor. Anneyle olan ve annenin sorunları ikinci kez vurgulanıyor.Küçükken anne ve babasının ayrıldığı ve annenin oğlunun üzerine çok düştüğü biliniyor.Babasının işi nedeniyle o kadar çok ev değiştirmişler ki yerleşik ev mefhumu oluşmamış.. Neden bu kadar büyüleyici olduğunu 4. evdeki Terazi burcundan ve lordunun kalitesinden anlıyoruz. Bu yerleşim ona cazibe verdiği gibi flört etmeyi seven biri olduğunu da gösteriyor..

"Karayip Korsanı’nı oynadım diye bana satılmış diyorlar, hayır satılmadım, sadece korsanları severim, ayrıca biraz da çocuklarımın eğleneceği filmler yapmak istedim" diyen Johnny’nin 5.ev lordu Rajayogakaraka Mars servet evinde... Çocuklardan gelen mutluluk ve çocuklarının mutluluğu, eğitimleri iyi konumda..Yaratıcılığını çok iyi ifade ediyor.Yine yazma ve çizme eğilimleri yüksek. Zaten müzisyen..Aynı zamanda Mars 10. ev yani kariyer evinin de lordu. Kariyerden ve yatırımlardan gelen servet ve başarı... Mars mal mülkle ilgilidir.

Saturn 7.evde çok kuvvetli bir yerleşim. Aynı zamanda değişim ve savunulması zor bir alanın da lordu...Satürn kendi burcu olan Oğlak’ta ve köşe evde Sasha Yoga yapıyor. Resmi olarak evli değil..Lagna lordu Ay Satürn’ü sevmez çünkü karısı veya ortakları sayesinde öğrenmesi gereken zor derslerle yüzleşecektir.Gerçekten Fransız aktris ve model Vanessa Paradis’yle tanıştıktan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı.. Uyuşturucuyu bıraktı, sigara ve alkolü azalttı. En önemlisi bir kız, bir oğlan iki çocuk babası oldu. Artık nefret ettiği Oscar törenlerine katılıyor, hatta smokin benzeri ciddi kıyafetler giyiyor.Satürn yerleşimi yabancı ülkelerde yaşamasına neden oluyor.

Yukarıda söz ettiğim Gajakesari Yoga yapan Jüpiter bu kadar şansın yanında zor 6. evin de lordu.Şansların yanında bazı şanssızlıklar getiriyor.9.ev baba ile ilgili...Baba ile zor ilişkileri hayata taşıyor. Ancak şöhret, doğa desteği, ekstra şans ve ruhsal aydınlanmaya Jüpiter sayesinde ulaşıyor. Yalnız Jüpiter yerleşimi bile bu günlere geleceğini fısıldıyor.Tabii rakip, düşman sayısı çok yüksek.. Çok çalışıyor.Tutku ve istekleri nedeniyle zihin savaş içinde...

11. evin Boğa burcu olması maddi hırsı vurgularken, 12.ci ev yani aşırı harcamalar ve kayıplar evinin sahibi Merkür 11.evde yerleşerek harcanan paranın geri kazanılacağını gösteriyor.Ruhsal büyüme ihtiyacı çok yüksek.. 11. hedefler evinde Güneş ve Merkür kavuşumu "Budha Adithya yoga " yapıyor ve ince zekasıyla arzu ve isteklere ulaşabileceğini gösteriyor.Yine 11. evde Venüs ve Merkür kavuşumuyla oluşan " Budha Shukra yoga " ona yazı yazma ve çizim yeteneği veriyor.

Rahu’nun 12.evdeki kuvvetli yerleşimi kayıplar, ani sonlanmalar, israf, yatak zevklerine düşkünlük, yurt dışında yaşam ve şöhret verse de bunlardan tatmin olamayarak Rahu’nun pozitif tarafını kullanmasına yol açıyor.Ketu’nun 6.evde yerleşimi her ne kadar düşmanları yense de Ay’ın yerleşimi ani hastalıklara açık olmasına neden oluyor. Rahu karmik kurtuluş (ebedi özgürlük-Moksha) verebileceği gibi, bilinmeyen alanlarda yüksek bilinç halleri yaşatmakta...

Karayip korsanlarındaki büyük başarı, şöhret ve servet hepsi Rahu dasa periyodunda çoğalmış. Şu anda Rahu-Venüs Dasha’sında!!!!!Yani sanatını fevkalade iyi ifade ettiği ve çok para yaptığı bir dönem..

Filmi gördünüz mü bilmiyorum ama sanki bilinçaltındaki tüm fantastik öğeler karelere yansımış. İhanet, vefasızlık ve dönekliğin kol gezdiği vahşi denizlerde yelken açan özgürlük sevdalısı korsanlar, hayalet gemiler,dorukta kotarılmış dekor ve kostüm sanatı...Her ne kadar eleştirmenler filme yüksek puanlar vermeseler de ben bayıldım.. Gidip görmenizi öneriyorum.

14.6.2007-Kalamış

Merih Akalın


Cvp: Vedik Astroloji - Angel - 12-01-2007 02:16 AM

ya çok pardon ben sana cevap yazıcam diye senin mesajı düzenle deyip yazmışımgülücük)

evet haklısın Hira ama merak edip soran arkadaşlar olmuştu bende bilgi olması açısından ekledim, astroloji forumu olduğu için çeşitlerini merak edenlerde oluyor.